Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Cumhurbaşkanlığı
himayesinde, Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından ilk kez düzenlenen Türk
Savunma Sanayii Zirvesi'nde yaptığı konuşmada, Ankara'daki yüksek hızlı tren
kazasında hayatını kaybedenlere rahmet, yaralılara acil şifa diledi.
Sanayi olmadan ekonomik güçten bahsedilemediği gibi, savunma
sanayisi olmadan da ekonomik ve siyasi bağımsızlıktan bahsedilemeyeceğini ifade
eden Varank, yerli ve milli savunma sanayisini tesis etmenin her zaman
öncelikli alanlarından olduğunu söyledi.
Varank, savunmada kazanılan yetkinliğin ilgili alt
sektörlere ciddi geri besleme sağladığına dikkati çekerek, "Savunmada
attığınız yenilikçi bir adım, elektronikten kontrol sistemlerine, aviyonik
gelişmelerden metalürjiye, petrokimyadan yazılıma kadar çoğu sektörün
lokomotifi olabiliyor. Savunmada geliştirdiğiniz teknoloji, sivil alanlara da
hizmet ediyor, sosyoekonomik kalkınmaya büyük çapta katkı sağlıyor." diye
konuştu.
Savunma sanayisinde yerli ve milli teknolojilerin
geliştirilmesi adına çok çalıştıklarını vurgulayan Varank, şöyle devam etti:
"Amacımız, uluslararası savunma sanayisi üreticilerine
taşeronluk yapmak değil, tam bağımsız Türk savunma sanayini oluşturmak oldu.
Stratejiden özgün tasarıma, altyapı kurulumundan teknoloji geliştirmeye, nihai
üründen ticarileşmeye kadar her aşamada, aynı disiplin ve kararlılıkla yolumuza
devam ediyoruz. Ülkemize teknolojik üstünlük kazandıracak projelerin hayat
bulması için tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz."
Türkiye'nin en büyük hazinesi
Varank, sundukları desteklere ilişkin de bilgiler verdi.
Bakan Varank, bin 59 Ar-Ge merkezine destek sağladıklarını,
genç girişimciliğini hem KOSGEB hem de TÜBİTAK kanalıyla desteklediklerini
bildirdi.
Türkiye’nin en büyük hazinesinin genç nüfusu olduğuna
işaret eden Varank, şöyle konuştu:
"Beşeri sermayemizi en iyi şekilde değerlendirmeye,
sizlere hayallerinizi ve fikirlerinizi uygulamaya dökecek ekosistemler
oluşturmaya devam edeceğiz. İster ileri teknolojili bir firmada çalışsın, ister
savunma sanayisine hizmet etsin, ister sanayide ara eleman niteliğinde olsun,
icat çıkaran gençler istiyoruz. Yeni fikirler üreten, uygulanabilir projeler
geliştiren veya ticarileştiren tüm gençlerimizin yanındayız. Savunma, uzay ve
havacılık teknolojileri katma değerli üretim ve Ar-Ge öncülüğünde büyüme adına
çok önemli fırsatlar sunuyor. Bu alanda fikir üreten ve ekonomik
bağımsızlığımıza katkıda bulunmaya kendini adamış tüm girişimcilerimize kapımız
açık. Türkiye'nin potansiyeline ve yapabileceklerine çok büyük bir güven
duyuyoruz. Türkiye atılımını ve yeni büyüme hikayesini yüksek katma değerli
üretimle yazacak, bu sayede küresel ekonomide daha üst basamaklara
tırmanacak."
Savunma sanayisindeki yerlilik oranının yüzde 65'in üzerinde
olduğunu anımsatan Varank, "16 senede, savunma sektöründe 700 yerli patent
başvurusu yapıldı. Bunun yüzde 63'ü son 5 yılda gerçekleşti. Bu farkındalık çok
iyi bir işaret. Tabii ki bunlarla yetinmeyeceğiz. Kamu ve özel sektördeki tüm
paydaşlarımızla yakın iş birliği içinde çalışmaya devam edecek, geliştirdiğimiz
ürün ve teknolojilerle inşallah pek çok ülkenin gıptayla takip ettiği
yeniliklere de imza atacağız." değerlendirmesinde bulundu.
"20 yıllık rüyamız gerçek oldu"
Varank, Türk Uzay Ajansının kurulduğunu anımsatarak,
"Ülkemizin artık bir uzay ajansı var. 20 yıllık rüyamız gerçek oldu."
ifadesini kullandı.
Milli çıkarlar doğrultusunda, uzay teknolojileriyle ilgili
politika ve stratejileri belirleyecek bu ajansın, rekabetçi sanayiye de zemin
hazırlayacağını dile getiren Varank, gençlere dinamizm ve özgün bakış açısı
çağrısı yaptı.
Varank, şunları kaydetti:
"Takip ettiğimiz 'Milli Teknoloji, Güçlü Sanayi'
vizyonuyla ülkemizi uzay teknolojilerinde de somut proje ve programlarla
küresel düzeyde baş aktörlerinden biri haline getirmeyi amaçlıyoruz. Buradan
genç kardeşlerime özellikle seslenmek istiyorum. Türkiye, savunma sanayimiz
başta olmak üzere tüm alanlarda yenilikçi bir dönüşümün içinde. Bu dönüşümü
daha da hızlandırıp sağlamlaştıracak olan gençlerimizdir. Onların dinamizmine
ve özgün bakış açısına ihtiyacımız var. İşte bu yüzden Türkiye'nin milli
teknoloji hamlesini, başta savunma sanayinde olmak üzere, tüm alanlardaki tam
bağımsızlığını gençlerimizle birlikte kuracağımıza ben yürekten
inanıyorum."
Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, konuşmasının ardından Bakan Varank'a Bora füzesinin maketini hediye etti.