Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe
girişiminde komuta merkezi olarak kullandığı Akıncı Üssü'ndeki eylemlere
ilişkin 474 sanıklı davaya tanık beyanlarıyla devam edildi.
4. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları
Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf
avukatları hazır bulundu.
Duruşmada, tanık olarak dinlenen eski kurmay yarbay Serhat
Akın, darbe girişiminin yaşandığı dönemde, 11 Temmuz itibarıyla Kara Kuvvetleri
Komutanlığı (KKK) Sicil Şube Müdürü olarak yeni atandığını söyledi.
Şu anda KKK darbe girişimi davasının sanığı olduğunu
belirten Akın, tayin olduğu hafta eski şube müdürünün de orada bulunduğunu ve
devir teslim işlemlerinin sürdüğünü iddia etti.
Evini henüz taşımadığı için Merkez Orduevi'nde kaldığını
anlatan Akın, 15 Temmuz'da da normal mesaiye gittiğini, saat 19.30-20.00 civarı
mesaiden ayrılıp orduevine döndüğünü kaydetti.
Akın, saat 22.00-22.30 gibi şube müdürünün telefon ettiğini
ve herkesin mesaiye gitmesine yönelik emri aktardığını belirterek, arabası
olmadığı için Oran'daki lojmanlara gidip önce onu aldığını kaydetti.
Serhat Akın, saat 00.30 gibi kuvvete gittiklerini,
nizamiyede giriş çıkışların yasak olduğunun belirtilmesi üzere kuvvette görevli
olduklarını söylediklerini, askerin de içeride bulunan subay ya da astsubaya
durumu ilettikten sonra girebildiklerini bildirdi.
Personel başkanlığı katındaki odasına gittiğini ve durumu
öğrendikten sonra sabaha kadar odasından çıkmadığını öne süren Akın, sabah
herkes mesaiden ayrılırken kendisinin de kışlayı terk ettiğini söyledi.
Akın, odasında bulunduğu için yaşananlardan bilgisi
olmadığını iddia etti.
Bir isim listesinden haberi olup olmadığı sorulan Akın,
böyle bir şey olmadığını belirtti.
Sanıklardan eski binbaşı Ali Tiryaki'nin, kendisini tanıyıp
tanımadığını ve görüşüp görüşmediklerini sorması üzerine Akın, tanımadığını ve
görüşmediklerini öne sürdü.
İtirafçı tanığın beyanı
Tanık eski binbaşı A.K. ise 8 Temmuz 2017'de TSK'dan ihraç
olduğunu, o zamana kadar KKK karargahında çalıştığını söyledi.
15 Temmuz'da mesainin normal başladığını ifade eden A.K,
saat 13.30 civarı, ilgili şube müdürü kurmay albay Eşref Mert'in yanına giderek
yaptığı bir çalışmayla ilgili sunum yaptığını belirtti.
"Odasından çıkacakken bana önemli bir görev vereceğini
ve bunu mutlaka başarmamı söyledi. İki şahsa yönlendirdi." diyen A.K,
yönlendirdiği kişilerden birinin kurmay yarbay Serhat Akın, diğerinin kurmay
albay Mutlu Serkan Vurdem olduğunu bildirdi.
Şube müdürünün bu kişilerden birinin yanına gitmesinin
yeterli olacağını söylemesi üzerine aynı binadaki Serhat Akın'ın yanına
gittiğini ifade eden A.K, gittiğinde odada bu davanın da sanıklardan binbaşı
Ali Tiryaki ile 3 ya da 4 kişi daha olduğunu kaydetti.
A.K, "Akın, 'Bu gece tüm kuvvetler burada. Eski tabirle
'darbe yapılacak' dedi." diye konuştu.
Akın'ın odadakilerin isimlerini sorduğunu, isim listesinden
de kontrol ettiğini belirten A.K, Akın'ın daha sonra da "Bizden haber
bekleyin" diyerek odalarına gönderdiğini söyledi.
Çalışma odası bodrum katında olduğu için odasına geçtiğini
ve telefon irtibatını bitirdiğini anlatan A.K, günlük izin yazdırıp şube
müdürüne haber vermeden mesaiyi terk ettiğini bildirdi.
A.K, cep telefonunun saat 16.30 gibi çalmaya başladığını
belirterek, telefonu sessize aldığını, çağrılara cevap vermediğini ifade etti.
Daha sonra santralden, eşinin telefonu üzerinden arandığını
ve kışlaya çağrıldığını dile getiren A.K, aramaların sonu gelmeyeceği için saat
20.15 gibi birliğe gittiğini anlattı.
A.K, arayan kişiyi bulup "Beni niçin aradığınızı biliyorum.
Gelmeyeceğim, katılmayacağım. Beni rahatsız etmeyin." dedikten sonra saat
20.40 gibi de çıktığını söyledi.
Mutlu Serkan Vurdem'in odasına gidip gitmediği sorulan A.K,
onun odasına gitmediğini kaydetti.
A.K, örgütle bağının sorulması üzerine de FETÖ/PDY ile
ortaokul yıllarında tanıştığını, harp okulu döneminde de örgüt üyeleriyle
görüşmeyi sürdürdüğünü ifade etti.
Serhat Akın'daki isim listesi sorulan A.K, listenin kurşun
kalemle yazılmış olduğunu ancak isimleri görmediğini belirtti.
Diğer tanık beyanlarının ardından duruşmaya öğle arası verildi.