Türkiye’deki Madencilik Sektörünün Başkanları ortak bir
açıklama yaparak, sektörün 2019 yılının ilk çeyreğinde yüzde 9,2 küçüldüğünü,
sektörde ciroların düştüğünü, ihracatta da 5 milyar dolardan 4 milyar dolarlara
gerilediğini, işletmeleri yarına taşıma sıkıntısının olduğuna dikkat çekerek,
“Acil önlem alınmazsa madencilik sektörü S.O.S veriyor. Biz tüm zorluklara
rağmen ülkemiz için 'İnadına Üretim, İnadına İhracat' inancı ile çalışıyoruz;
ancak karşımıza çıkan engelleri ‘Yerli Madencilik’ söylemiyle bağdaştıramıyoruz"
çıkışında bulundular.
Türkiye'de madencilik sektöründe faaliyet gösteren birlik ve
STK Başkanları, Ege Maden İhracatçıları Birliği'nin ev sahipliğinde İzmir'de
"Madencilik Sektörü İstişare Toplantısı"nda biraraya geldi.
Toplantıda, madencilik sektörünün yaşandığı sorunlar ve alınacak önlemler
masaya yatırıldı.
“YATIRIM ORTAMI BOZULUYOR!”
Sektörün başkanları, toplantıya ilişkin yaptıkları ortak
açıklamada, Türkiye'de yatırım ortamının bozulduğuna vurgu yaparak, orman
bedellerinin ödenemeyecek seviyedeki yüksekliği, orman izin başvurularının
sonuçlanmasının yıllar alması, güvenlik soruşturmalarının çok uzun sürmesi, her
işlem için ayrı güvenlik soruşturması yapılması, Zeytincilik Kanunu'nun
madencilik yapılamaz boyutta uygulanması, kamu kurumlarının madenciliğe olumsuz
yaklaşımları ve tüm süreçlerin öngörülemez hale gelmesi gibi sorunlardan dolayı
madencilik sektöründe morallerin sıfıra düştüğü belirtildi.
“SEKTÖR YÜZDE 9,2
ORANINDA KÜÇÜLDÜ!”
Sektöre karşı hat safhaya ulaşan olumsuz yaklaşımlar
nedeniyle madencilik sektörünün 2019 yılının ilk çeyreğinde yüzde 9,2
küçüldüğünün altını çizilen açıklamada, sektörde ciroların düştüğü, ihracatın
da 5 milyar dolardan 4 milyar dolarlara gerilediğini, sektörün öngörülebilir
olmaktan çıktığını ve işletmeleri yarına taşıma sıkıntısının başladığına dikkat
çektiler.
“İZİN BELGELERİ YILAN
HİKAYESİNE DÖNDÜ!”
Madencilik sektöründe 2008 yılında orman izin belgesini 3
haftada alınırken, 2010 yılında bu sürenin 12 haftada, 2012 yılında ise 40
haftada sonuçlandırıldığına dikkat çeken sektör başkanları, günümüzde ise 1 yıl
önce yapılan izin başvurularının bile halen sonuçlandırılmayarak adeta yılan
hikayesine döndüğünü belirtilerek, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın orman izin
belgesi için kendisinin karar vermesi yerine, diğer kurumlara yönlendirme yapar
hale geldiğini vurguladılar.
“ÖDENECEK BEDEL
HAKKANİYETLİ OLSUN”
Madencilik Sektöründe, özellikle izin prosedürleri, mülkiyet
sorunları, orman mülkiyet bedellerinin yüksekliğinin madencilik projelerine ve
yatırımlarına olan ilgiyi azalttığına dikkat çekilen açıklamada, “Orman izin
bedelleri bugün birçok altın madeni projesinde yatırım bedelinin yüzde 50’isini
bulacak düzeye gelmiştir. Dünyanın hiçbir yerinde mülkiyet bedeli yatırım
bedelinin yüzde 2’isini geçemez. Bugün Kanada, Amerika, Avusturalya ve AB
ülkelerinde alınan orman mülkiyet bedelleri bizim yaklaşık 35 katımız daha
düşüktür. Bu da ister istemez yerli veya yabancı yatırımcının elini taşın
altına koymasına engel oluyor veya gözünü korkuyor. Biz, üreticiler olarak hiç
para alınmasın demiyoruz; ödenecek bedellerin hakkaniyetli olmasını talep
ediyoruz. Bu sorunların çözümü için birçok alternatif üretilebilir. Biz burada
her türlü katkıyı sunmaya hazırız” çağrısına yer verildi.
“SEKTÖRÜN EL FRENİ ÇEKİLDİ!”
Madencilik sektörünün kilitlendiğinin, neredeyse faaliyet
yapamaz hale geldiğinin altını çizen sektör başkanları, Tarım ve Orman
Bakanlığı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı’nın ve bu
bakanlıklara bağlı kuruluşların, İl Çevre Müdürlükleri’nin sektöre yaklaşımının
işleri her geçen gün daha da zorlaştırdığına dikkati çektiler. Bu yaklaşım
yüzünden madencilik sektörünün bu kurumlara derdini anlatamadığını, kendilerini
çaresiz hissettiklerini vurgulayan sektör başkanları, sanki madencilik
sektörünün el freninin çekilmiş olduğunu savundular.
“CEZAİ YAPTIRIMLAR ÇOK AĞIR”
Bir taraftan kendilerinin de sınırsız destek verdikleri
”Yerli Madencilik" söylemi dillendirilirken, diğer taraftan ağırlaştırılan
maddi ve cezai uygulamaların "Türkiye'de madencilik yapılması
istenmiyor" izleniminin yaratılmasına neden olduğuna dikkat çekilen açıklamada;
yeni çıkan her yasa ve yönetmeliğin sektörün yükünü azaltmak yerine, daha da
ağırlaştırdığını hatta sektörünün yüklerini kaldırılamayacak derecede
arttırdığını dile getirdiler.
“MİLLİ GÖREV OLARAK
GÖRÜYORUZ”
“Ülkemizin yeraltı
kaynaklarının çıkarılıp ekonomiye kazandırılmasının milli bir görev olduğunu
düşünüyoruz” ifadesine yer verilen açıklamada, “Biz, madencilik sektöründeki
ithalattan dolayı her yıl milyarlarca dolar dövizin yurt dışına ödenmesine
karşı çıkıyoruz. Unutulmamalı ki, günlük yaşamımızda hava kadar, su kadar insan
yaşamı madenler de belirliyor. Sadece ekonomik olarak büyümek için değil, daha
sağlıklı ve iyi bir yaşam için de yeraltındaki varlıklarımızı değerlendirmemiz
gerektiğine inanıyoruz. Bu inanç ve bilinçle, topraklarımızın altında
işletilmeyi bekleyen madenlerimizi işleterek milletimizin yararına sunmak
istiyoruz. Ancak, ne yazık ki, acil önlem alınmazsa, bugün madencilik
sektörünün S.O.S verdiğini görüyoruz. Tüm zorluklara rağmen ülkemiz için
'İnadına Üretim, İnadına İhracat' inancı ile çalışıyoruz; ancak karşımıza çıkan
engelleri ‘Yerli Madencilik’ söylemiyle bağdaştıramıyoruz” denildi.
YENİ YOL HARİTASI HAYATA GEÇİRİLMELİ
Sektörde yaşanan daralma ve küçülmenin önüne geçmek için acil
olarak alınması gereken önlemleri belirleyen madencilik sektörü başkanları,
önümüzdeki dönemde şu adımların acil olarak atılmasını dile getirdiler:
MADENLER OLMAZSA HAYAT OLMAZ
"Madenler olmazsa hayat olmaz" görüşünü kamuoyuna
anlatmak için etkinlikler yapılacak.
Madencilik sektörünün cari açığı düşürücü yönü halka
anlatılacak.
Türk ekonomisinin büyümesi ve refahın artmasının ancak öz
kaynaklarımız olan madenlerin üretilmesi olduğu yüksek sesle dillendirilecek.
ZORLUKLAR BAKANLARA ANLATILACAK
Tarım ve Orman Bakanı, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı'ndan
randevular alınarak sektörün yaşadığı zorluklar anlatılacak ve destek
istenecek.
Madencilik sektörünün tüm kollarından temsilciler 3 ayda bir
toplanıp durum değerlendirmesi yapıp çalışmaları değerlendirecek.
BİLGİLENDİRME SEFERBERLİĞİ
Sosyal medyada hayatımızda madenlerin önemi anlatılacak.
Madenler olmadan halkın refahının artmayacağı, halka basın ve sosyal medya
yoluyla anlatılacak, Halk bilgilendirilecek.
Kamu kurumlarının olumsuz yaklaşımları nedeniyle Madencilik
sektörünün kan kaybettiği ve bundan ülkemizin zarar gördüğü Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakan Yardımcılığına atanan Prof. Dr. Şeref Kalaycı ve Maden ve
Petrol İşleri Genel Müdürlüğüne atanan Cevat Genç başta olmak üzere Kamuya
tekrar anlatılacak.
MADENCİLİK ŞURASI TOPLANACAK
Ankara'da Türkiye genelinde madencilik sektöründe faaliyet
gösteren tüm sivil toplum kuruluşları yöneticilerinin katılımı ile Madencilik
Şurası toplanacak. Cumhurbaşkanımız ve ilgili bakanlar davet edilerek sektörün
sorunları paylaşılacak.
YENİ KANUNA İHTİYAÇ VAR
Yeni Maden Kanunu ihtiyacının gerekçeleri anlatılacak.
Madencilik sektörünün devlet desteklerinden yararlanması
için lobi çalışması yapılacak.
CUMHURBAŞKANINDAN RANDEVU TALEP EDİLECEK
Madencilik sektörünün tüm sivil toplum kuruluşlarının
başkanlarının imzasının bulunduğu ortak bir metinle Cumhurbaşkanımız Sayın
Recep Tayyip Erdoğan'dan randevu istenerek sektörün sorunları anlatılacak.
Ege Maden İhracatçıları Birliği’nde düzenlenen, Maden Sektörü İstişare Toplantısına katılan isimler şunlar oldu; “İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Aydın Dinçer, Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya, Başkan Yardımcısı Faik Tokatlıoğlu, Aydın Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yunus Şahin, TÜMMER Başkanı İbrahim Alimoğlu, Türkiye Madenciler Derneği Başkanı: Ali Emiroğlu, Yurt Madenciliğini Geliştirme Vakfı Başkanı: Güven Önal, Kömür Üreticileri Derneği Başkanı Gökalp Büyükyıldız, SERHAM Seramik, Cam ve Çimento Hammaddeleri Üreticileri Derneği Başkanı- Ahmet Gümüşçü, Kireç Sanayicileri Derneği Jeoloji Mühendisi İlker İleri, Altın Madencileri Derneği Başkanı Hasan Yücel, Genel Maden İşletmeleri Derneği- GEMAD Başkanı Cemil Ökten, Agrega Üreticileri Birliği – AGÜB Başkanı Şevket Koruç, TÜMMER Danışmanı Yüksel Cankurtan, Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliğini temsilen Batı Söke Çimento Hammadde Müdürü Cumhur Küçük”