Konya Seydişehir'de yaşayan, Ali Efe (8) adlı bir oğulları
bulunan oto fren ustası Mehmet Yüklendi (41) ile ev kadını Ayşegül
Tuvanç'ın 25 Eylül 2017'de ikinci oğulları Ahmet Eren dünyaya geldi. Bebeği
'bilier atrezi' (doğuştan safra yolları yokluğu) şüphesiyle Selçuk Üniversitesi
Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edilen Tuvanç'ın evi, 11 aydan bu yana
hastaneler oldu.
Anne Ayşegül; "Ben onu doğurdum, ama çocukluğunu, hayatını İbrahim Ağabey verdi"
Bebek, 57 günlükken kasai ameliyatı (safra kanalı açılması) için Ankara'ya Gazi
Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne gönderilirken, anne Ayşegül Tuvanç,
donör olamayışının, kadavradan bağış bulunamamasının çaresizliğini, sosyal
medya sayesinde bebeğinin ikinci bir hayata başlayışını şöyle anlattı:
"Çocuk doktorumuz daha Ahmet Eren'in doğduğu ilk gün safra kanallarının
olmadığından şüphelendi. Şüphesinde de haklıymış ama kesin tanı 2 ayın sonunda
konuldu ve ameliyat için Konya'dan Ankara'ya gönderildik. Nakil olacağı
söylendi. Kan gruplarımız uymadığı için biz donör olamadık. Adını kadavra
listesine yazacaklarını söylediler ama pek umut vermediler, ölür dediler.
Durumu gittikçe kötüleşiyordu, hiçbir şey yemiyordu. Bize 4'üncü dereceye
kadar verici olabilecek akraba bulun dediler. 10'uncu derece akrabalara
kadar baktık, uygun olanlar korktu, kaçtı, gönüllü olanlar uygun çıkmadı.
Sosyal medyada 'ben anneyim' diye başlayan bir yazı yazdım. Normalde iki satır
yazıyı bir araya getiremeyen ben her kelimesinde ağladığım bir mesaj yazdım. Bu
mesajım yarım saat içinde 15 bin kişiye kadar ulaştı. Ben böyle bir şey
olabileceğini, insanların yüreğine dokunacağını bilmiyordum. Bu hastalıktan
çocuğunu kaybedenler, bu hastalıkla mücadele edenler dahil o kadar çok insan
aradı ki. İnternetten araştırırken 'Üç bebek bir kader' başlıklı bir haber okudum.
İzmir Kent Hastanesi'nde bilier atrezi nedeniyle biri iki aylık üç bebeğin
karaciğer nakli haberiydi. Benim oğlum daha büyük, daha kiloluydu. Nakil
olabilirdi, karaciğer vermek isteyen gönüllülerin çoğunluğu da İzmir'dendi,
nakil için Kent Hastanesi'ne gelmeye karar verdim. Maddi manevi çok
yıpranmıştım. Burada hem tek kuruş ödemeden, hem de doktorundan hemşiresine
güler yüzlü hizmetle yeniden umutla doldum. Gönüllülerden İbrahim Ulaş uygun
bulundu. Ahmet Eren için 'O da benim çocuğum' dedi, vazgeçmeyeceğini anladım. 8
Ağustos günü Doç. Dr. Murat Kılıç ve Opr. Dr. Cahit Yılmaz başkanlığındaki ekip
tarafından nakil başarıyla gerçekleştirildi. İbrahim Ağabey sayesinde Ahmet
Eren yeniden doğdu. Ben onu doğurdum, ama çocukluğunu, hayatını İbrahim Ağabey
verdi. Ben oğluma hayatı öğretecektim, o bize hayatı öğretti. Hayatta
hırsların, öfkelerin, nefretin, paranın, düşmanın her şeyin gereksiz olduğunu
bu dünyada sadece birbirimizi sevmek için insan olmamızın yeterli olduğunu
öğretti."
İbrahim Ulaş; " Artık Ahmet Eren benim ikinci oğlum"
Ahmet Eren'den bir ay küçük, 8 Kasım 2017 doğumlu Buğra adını verdiği bir oğlu
bulunan, Manisa'nın Turgutlu ilçesinde bir seramik fabrikasında çalışan İbrahim
Ulaş (30) ise duygularını şöyle dile getirdi:
"Gece vardiyasında çalışırken Ayşegül Tuvanç'ın yardım isteğini gördüm.
Oğlu için karaciğer vericisi arıyordu. Eşim Esra'yla (30) konuştum. O da
tereddüt etmedi. Nakil mümkün olursa işimden bir süre uzak kalacaktım,
işyerimle de konuştum. Onaylarını aldım. Eşim, ailem, işyerimdeki yöneticilerim
hepsi kararımın arkasında oldular. Anneye ulaştım, test yapıldı, uygun çıktım.
Sonuçta mutluyuz. Aynı yaşlarda benim de oğlum var. Allah korusun, benim de
başıma böyle bir şey gelebilir, çaresiz kalmak çok kötü. Şimdi hepimiz
mutluyuz, bir bebeğin hayatını kurtarmak çok güzel bir şey. İnsanlık görevimi
yaptım. Artık Ahmet Eren benim ikinci oğlum, oğlumla birlikte büyüyecekler."
Doç. Dr. Murat Kılıç; "En iyisi kadavra bağışların artmasının sağlanması"
İzmir Kent Hastanesi Karaciğer Nakli Bölüm Başkanı Doç. Dr. Murat Kılıç,
kadavradan bağışların yetersizliğine dikkat çekerek, "Ahmet Eren'in durumu
çok ağırdı, nakil olmasa kaybedecektik. Bir ay oldu nakil olalı, vericisini
taburcu ettik. Birkaç güne Ahmet Eren'i de taburcu edeceğiz. Bir hayatı
kurtarmak önemli, vericisi olmayan hastalar için etik kurul kararıyla böyle
gönüllülerden nakiller yapılıyor. Ancak canlı vericiler için az da olsa bir
risk var. O nedenle en iyisi kadavra bağışların artmasının sağlanması. Kadavra
bağışların artması için sosyal medya, yazılı görsel medyada kampanyaların
olmasının daha sağlıklı olacağını düşünüyoruz."