ÖNCÜŞEHİR: İzmir Balıkesirliler Derneği tarafından düzenlenen kahvaltı programında iki rakip siyasetçi yan yana yer aldı.AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ ve İYİ Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ümit Özlale düzenlenen programa katıldı.ÖZLALE: İZMİR’İ AFETE DİRENÇLİ KENT HALİNE GETİRMELİYİZ
İzmir’in afete dirençli bir kent haline gelmesi gerektiğinin altını çizen Özlale, “Sevgili hemşehrilerim, Ayvalıklı birisi olarak karşınızda bulunuyorum. Baba tarafım Giritli, anne tarafım Balkan göçmeni. Buraların evladıyım, buraların evlatlarıyla birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Bugün burada bulunmaktan sonsuz mutluluk duyuyorum. 6 Şubat büyük depremin yıl dönümü… Allah bir daha böyle acılar göstermesin. İzmir’de deprem bölgesi ve görüyorum ki; Hamza Bey de, ben de projelerimizin üzerinden rekabet üretiyoruz. İdeolojilerle değil. İzmir’de bugün olası bir deprem olursa, Kahramanmaraş ve Hatay’dan daha deprem almayacak. Hem İstanbul’da, hem İzmir’de belediye başkan adaylarının önceliği kentsel dönüşüm. Bizim için kentsel dönüşüm önemli. Kısa vadede olacak şey değil ama ben buradan söz veriyorum. Biz İzmir’i, İzmir’de yaşayan Balıkesirliler olarak İzmir’i afete dirençli kent haline getirmeliyiz” şeklinde konuştu.‘’SON 25 YILDIR İZMİR’İN ÇOK KAN KAYBETTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM’’
İstihdam meselesi hakkında da konuşan Özlale, “İkinci konu istihdam meselesi… Ben öğleden sonra gelip de belediyede çalışanlara karşıyım. Belediyeler kişiye göre iş bulma değil, işe göre liyakatli insanları bulmak olmalı. Maalesef İzmir’de genç işsizlik çok yüksek. Gençler hayallerini İstanbul’da, Ankara’da gerçekleştiriyor. Bunu tersine çevirmemiz gerekiyor. Gençlerin İzmir’de sadece Büyükşehir Belediyesi’nde değil, özel sektörde çalışmasını sağlamamız gerekiyor. Buradaki özel sektörden kaçmamasını, tam tersine cazibe merkezi haline getirmemiz gerekiyor. Özellikle son 25 yıldır İzmir’in çok kan kaybettiğini düşünüyorum. Yüzyıllardır bu topraklar ticaretin merkezi olmuş. Burası bir partinin kalesi değil, cumhuriyetin, özgürlüğün, zenginliğin kalesi olmuş. Hiçbir partinin kalesi olamayacak kadar da kadim bir kültüre sahip. İzmir’i tekrardan ayağa kaldıralım. Bu bizim boynumuzun borcudur. Ege Bölgesi’ne hak ettiği refahı, zenginliği kavuşturmamız gerekiyor’’ diye konuştu.DAĞ: DAHA ÇOK YAPACAK İŞİMİZ VAR
Depremin yaralarının büyük oranda sarıldığını ifade eden Dağ, ''6 Şubat’ın birinci yılını yaşıyoruz. 50 bine yakın insanımızı deprem felaketinde kaybettik. İlk günden itibaren devlet millet kucaklaşmasını, asrın felaketini asrın birlikteliğine dönüştürecek ayağa kaldırılamaz denen o süreçten önce çarkların dönmesini sağlamaya çalıştık. Aylarca deprem bölgesinde bulunduk. Birinci, ikinci haftadan itibaren fabrikalarda çarklar dönemeye başladı. Bir yıllık süre zarfında sabrettik. Daha çok yapacak işimiz var. Onlar için de Bakanlıklar, Cumhurbaşkanımız gerekli takibini yapıyor. Asrın felaketinden 2 yıl önce de biz İzmir’de deprem yaşadık. O depremin yaralarını büyük oranda sardık. Giden canlarımız tabii geri gelmedi’’ dedi.
‘’5 YIL DAHA…’’
İzmir’in yapı stoku hakkında da konuşan Dağ, ''Biraz önce Ümit Bey konuşurken aslında üç tane konudan bahsetti. Siyasi partilerimiz ayrı olsa da, üç tane konuda aynı düşündüğümüzü gördük. İzmir’in sorunlarını 5 yıl daha öteleme, bir takım çözümler üretiyormuş gibi yapma şansımız yok. 5 yıl daha birtakım makyajla, algı operasyonlarıyla geçirecek vaktimiz yok. Şehrimizin, İzmir’imizin yüzde 60’a yakını depreme dayanıksız. Güvenli konutlar işini başlatmak zorundayız. Rakibimin dediği gibi, 5 yıl ona da bana da nasip olursa dönüştürme şansımız olmayacak. Çok iş var. Ama bir yerinden başlamak zorundayız. 25 yıldır, her 5 yılda bu anlamda adım atmış olsaydık, 150 bin konutu bu noktaya getirmiş olurduk. Biz şehre talibiz, ama bu taliplik ile sorumluluğa talibiz. Bu sorumluluğun hakkını da yerine getirmek mecburiyetimiz var. Bu sefer bu konuda adım adım adım atılacak. Projeler konuşulacak. İzmir’in kronik hale gelmiş problemlerin çözümü için elzemdir. Bugün bizim depremi, deprem gerçekliğini konuşma günümüz. Bunu bir kere daha idrak etme günümüz. İzmir’i adım adım güvenli konutlara ulaştırma zamanımız. Bir yerinden başlamak ve o çarkı döndürmeye başladığımızla geri gelecek. İzmir’de o çarkın dönmesi lazım. İzmir’de bir tabir var İzmir çukuru diye. İzmir’in çukurundan, İzmir’e nefes aldırmak mecburiyetimiz var. Ümit Beyle ilk defa yüz yüze denk geliyoruz. Dediği gibi her şeye katılıyorum. Bizim konuşmamız gereken deprem gerçeği ve buna karşı şehrimizi hazır tutma olayı. Buna da en hazırlıklı olan biziz. 1 Nisan’dan sonra harekete geçeceğiz. Niyet ve samimiyet önemli. İzmirli hemşehrilerimizin rahat, güvenli uyumalarını sağlamak zorundayız’’ diye konuştu.
İzmir’in afete dirençli bir kent haline gelmesi gerektiğinin altını çizen Özlale, “Sevgili hemşehrilerim, Ayvalıklı birisi olarak karşınızda bulunuyorum. Baba tarafım Giritli, anne tarafım Balkan göçmeni. Buraların evladıyım, buraların evlatlarıyla birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Bugün burada bulunmaktan sonsuz mutluluk duyuyorum. 6 Şubat büyük depremin yıl dönümü… Allah bir daha böyle acılar göstermesin. İzmir’de deprem bölgesi ve görüyorum ki; Hamza Bey de, ben de projelerimizin üzerinden rekabet üretiyoruz. İdeolojilerle değil. İzmir’de bugün olası bir deprem olursa, Kahramanmaraş ve Hatay’dan daha deprem almayacak. Hem İstanbul’da, hem İzmir’de belediye başkan adaylarının önceliği kentsel dönüşüm. Bizim için kentsel dönüşüm önemli. Kısa vadede olacak şey değil ama ben buradan söz veriyorum. Biz İzmir’i, İzmir’de yaşayan Balıkesirliler olarak İzmir’i afete dirençli kent haline getirmeliyiz” şeklinde konuştu.‘’SON 25 YILDIR İZMİR’İN ÇOK KAN KAYBETTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM’’
İstihdam meselesi hakkında da konuşan Özlale, “İkinci konu istihdam meselesi… Ben öğleden sonra gelip de belediyede çalışanlara karşıyım. Belediyeler kişiye göre iş bulma değil, işe göre liyakatli insanları bulmak olmalı. Maalesef İzmir’de genç işsizlik çok yüksek. Gençler hayallerini İstanbul’da, Ankara’da gerçekleştiriyor. Bunu tersine çevirmemiz gerekiyor. Gençlerin İzmir’de sadece Büyükşehir Belediyesi’nde değil, özel sektörde çalışmasını sağlamamız gerekiyor. Buradaki özel sektörden kaçmamasını, tam tersine cazibe merkezi haline getirmemiz gerekiyor. Özellikle son 25 yıldır İzmir’in çok kan kaybettiğini düşünüyorum. Yüzyıllardır bu topraklar ticaretin merkezi olmuş. Burası bir partinin kalesi değil, cumhuriyetin, özgürlüğün, zenginliğin kalesi olmuş. Hiçbir partinin kalesi olamayacak kadar da kadim bir kültüre sahip. İzmir’i tekrardan ayağa kaldıralım. Bu bizim boynumuzun borcudur. Ege Bölgesi’ne hak ettiği refahı, zenginliği kavuşturmamız gerekiyor’’ diye konuştu.DAĞ: DAHA ÇOK YAPACAK İŞİMİZ VAR
Depremin yaralarının büyük oranda sarıldığını ifade eden Dağ, ''6 Şubat’ın birinci yılını yaşıyoruz. 50 bine yakın insanımızı deprem felaketinde kaybettik. İlk günden itibaren devlet millet kucaklaşmasını, asrın felaketini asrın birlikteliğine dönüştürecek ayağa kaldırılamaz denen o süreçten önce çarkların dönmesini sağlamaya çalıştık. Aylarca deprem bölgesinde bulunduk. Birinci, ikinci haftadan itibaren fabrikalarda çarklar dönemeye başladı. Bir yıllık süre zarfında sabrettik. Daha çok yapacak işimiz var. Onlar için de Bakanlıklar, Cumhurbaşkanımız gerekli takibini yapıyor. Asrın felaketinden 2 yıl önce de biz İzmir’de deprem yaşadık. O depremin yaralarını büyük oranda sardık. Giden canlarımız tabii geri gelmedi’’ dedi.
‘’5 YIL DAHA…’’
İzmir’in yapı stoku hakkında da konuşan Dağ, ''Biraz önce Ümit Bey konuşurken aslında üç tane konudan bahsetti. Siyasi partilerimiz ayrı olsa da, üç tane konuda aynı düşündüğümüzü gördük. İzmir’in sorunlarını 5 yıl daha öteleme, bir takım çözümler üretiyormuş gibi yapma şansımız yok. 5 yıl daha birtakım makyajla, algı operasyonlarıyla geçirecek vaktimiz yok. Şehrimizin, İzmir’imizin yüzde 60’a yakını depreme dayanıksız. Güvenli konutlar işini başlatmak zorundayız. Rakibimin dediği gibi, 5 yıl ona da bana da nasip olursa dönüştürme şansımız olmayacak. Çok iş var. Ama bir yerinden başlamak zorundayız. 25 yıldır, her 5 yılda bu anlamda adım atmış olsaydık, 150 bin konutu bu noktaya getirmiş olurduk. Biz şehre talibiz, ama bu taliplik ile sorumluluğa talibiz. Bu sorumluluğun hakkını da yerine getirmek mecburiyetimiz var. Bu sefer bu konuda adım adım adım atılacak. Projeler konuşulacak. İzmir’in kronik hale gelmiş problemlerin çözümü için elzemdir. Bugün bizim depremi, deprem gerçekliğini konuşma günümüz. Bunu bir kere daha idrak etme günümüz. İzmir’i adım adım güvenli konutlara ulaştırma zamanımız. Bir yerinden başlamak ve o çarkı döndürmeye başladığımızla geri gelecek. İzmir’de o çarkın dönmesi lazım. İzmir’de bir tabir var İzmir çukuru diye. İzmir’in çukurundan, İzmir’e nefes aldırmak mecburiyetimiz var. Ümit Beyle ilk defa yüz yüze denk geliyoruz. Dediği gibi her şeye katılıyorum. Bizim konuşmamız gereken deprem gerçeği ve buna karşı şehrimizi hazır tutma olayı. Buna da en hazırlıklı olan biziz. 1 Nisan’dan sonra harekete geçeceğiz. Niyet ve samimiyet önemli. İzmirli hemşehrilerimizin rahat, güvenli uyumalarını sağlamak zorundayız’’ diye konuştu.