Tüm
partililerden moral ve motivasyonu hiç kaybetmeden, samimiyetle çalışmalarını
isteyen Şengül, İzmir’de oy alamayacakları kimse olmadığını da belirterek,
“CHP’li kardeşim de başta Büyükşehir ve ilçe belediyelerindeki mevcut durumdan
rahatsız. Çünkü onlar da artık kullanıldıklarını hissediyor. Mevcut CHP
yönetimleri, ‘Bizim çalışmamıza, üretmemize gerek yok. Seçime 5-6 ay kala
laiklik, cumhuriyet, yaşam tarzı deriz, insanların hassasiyetini kullanırız,
nasıl olsa oyumuzu alırız ve yatarız’ diyor. Ancak seçimde buna izin
vermeyeceğiz, İzmir’de başarıya ulaşacağız” dedi.
İlk olarak perşembe
günü Karabağlar ve Konak’taki İlçe Danışma Meclisi Toplantılarına katılarak
partililerle bir araya gelen Başkan Şengül, haftasonu da programına devam
etti. Cuma günü Foça ve Karşıyaka’da partililerle buluşan Şengül, cumartesi
sırasıyla Selçuk, Tire, Torbalı ve Menderes, pazar günü de Bornova, Kemalpaşa
ve Aliağa’daki Danışma Meclisi Toplantılarına katıldı. Şengül, böylece saat
17.00’de başlayan Foça’daki programla birlikte 48 saat içerisinde tam 9 ilçeyi
ziyaret etmiş oldu. Partililerin yoğun ilgi gösterdiği toplantılarda Şengül,
özellikle mahalle teşkilatlarının yapılanmasına büyük önem verdiğini belirtti.
Ayrıca her ilçede sandık bazlı çalışmaların da gerçekleştirileceğini söyleyen
Şengül, örgütlenmenin de şimdiden yapılmasını istedi. Şengül, seçim sürecinde
her partiliye önemli görevler düştüğünü söyleyerek, birlik ve beraberlik içerisinde
başarılı bir seçim döneminin geçirileceğine olan inancının tam olduğunu dile
getirdi.
Yapacak çok işimiz var
Şengül, “Biz,
vatanımızın ve milletimizin hak ettiği zenginliğe kavuşması için mücadele
ediyoruz. Bizim yaşadığımız sıkıntıları çocuklarımız ve torunlarımız görmesin,
onlar daha iyi bir Türkiye’de yaşasın diye siyaset yapıyoruz. Mustafa Kemal
Atatürk ciddi bir bağımsızlık mücadelesi verdi. Bu mücadeleyi verirken de kimse
doğulu batılı, Kürt Türk, Alevi ya da Sünni diye ayrılmadı. Geleceği bu topraklarda
olan herkes bağımsızlık mücadelesine katıldı. Çok zor şartlarda bu ülkeyi
kurduk. Ama hala da mücadelemiz devam ediyor. Bir ülkenin milli savunmasıyla,
bilimiyle, teknolojisiyle, ekonomisiyle, her alanda güçlü olması lazım. Bunlar
olmalı ki, o ülke bağımsız ve hür olsun, kendi hakkını korusun. O yüzden
yapacak çok işimiz var” dedi.
Birilerini ciddi anlamda rahatsız ettik
Şengül, şöyle devam
etti: “Ne zaman kendi ayaklarımızda durmaya, dışarı bağımlılıktan kurtulmaya,
kendi silahımızı ve teknolojimizi üretmeye başladık, bu durum birilerini ciddi
anlamda rahatsız etti. ‘Bu Türkler fazla oluyor, durdurmak lazım’ diyorlar. Ama
öyle bir liderimiz var ki; vatanı, milleti ve ümmeti dışında hiçbir şey
umurunda değil. Haksızlık karşısında dimdik duruyor, sesini çıkarıyor.
Geçmişteki birçok liderimizin ülkemize yapılan haksızlıklar karşısında sustuğu
gibi susmuyor. Bu coğrafyada tüm ezilmişlerin sesi oluyor. Birileri de bu
durumdan rahatsız oluyor.”
Farklılıkların teminatı biziz
Tüm farklılıkların
teminatının AK Parti olduğunu söyleyen Şengül, “Kim neyi düşünüyorsa, yaşıyorsa
onu teminat altına biz alacağız. Kimseyi kesinlikle ötekileştirmiyoruz. AK
Parti, Türkiye’nin partisidir. Biz sadece belli bir düşünce, yaşam tarzını
savunmuyoruz. Bize karşı önyargısı olanların düşüncelerini anlatarak kıramayız,
onlara dokunmamız da lazım. Bu noktada sabırlı olacağız. Ancak yorulmadan,
inandığımız idealler için çalışmaya ve herkese dokunmaya çalışacağız.
Söylediğimize yüreğimizle inanacağız, samimi olacağız. Çalışacağız, güçleneceğiz
ve güçlendikçe de mütevazı olacağız. İzmir’i kazanmanın zor olmadığını hep
birlikte göstereceğiz” diye konuştu.
Tepeden tırnağa aileyiz
Konuşmasında
teşkilata da önemli mesajlar veren Şengül, “Biz kendi içimizde rekabet
etmeyeceğiz, birbirimizin arkasını koruyacağız. Birbirimize sımsıkı
sarılacağız. Kısır çekişmelere, kavgalara asla müsaade etmeyeceğiz. Enerjimizi
kendi içimizde harcamayacağız. Birlik ve beraberlik her şeyden önemli.
Birbirimizi motive edeceğiz ve tepeden tırnağa aile olacağız. Partimizdeki bir
kişinin sıkıntısı varsa, evinde huzur yoksa, bu durum hepimizin sıkıntısı
olacak. Bunu yaparsak, birbirimize yürekten bağlanırız ve dalga dalga
yayılırız” dedi.
karabağlar belediye başkanıyla ilgili yazdığım yazı ilginizi çekecektir. iki senedir verdiğim mücadelede sonuç alınamamıştır. ilginizi ve desteğinizi bekliyorum...dün akşam sayfaya yazdığım ve silinen yazımdan konu anlaşılacaktır...Nilüfer Özlimoncu-p şehrin göbeğinde kaçak çalışıp insan sağlığına zarar veren işletmelere de göz yummaya devam edersiniz artık bir dönem daha. ruhsat var demekle geçiştiremezsiniz. ruhsatın içeriği önemli. bacası olmayan bir dükkanda fırın üretiminin ruhsatı olamaz. fırınlar binanın bacalarını kul***amazlar. daha önce butik olarak çalışan dükkanın çalışma saatleri sınırlıyken yan dükkanın izni var diye bu dükkan da aynı izinden fayda***amaz. bacası olmayan işletme projeye aykırı şekilde cepheye hava***dırma açıp yasal olmayan fırının kokusunu sıcaklığını cephesinden dışarı veremez. fırın tüm sıcaklığını, kokusunu hava***dırmalardan, fanlardan, klimalardan benim evime üfletemez. iki binanın arasını açarak iki dükkanı izinsiz birleştiremez. izinsiz cephe tadilatı yapamaz. binamıza ait benim evimin önünü izinsiz çevirip, kapatıp kafe haline getiremez. ruhsatı belirlenmiş işin dışında başka iş yapamaz. kat mülkiyeti kanununa aykırı şekilde çalışmalara izin verilemez. ama tabii bunlar sizin için önemli değil. evin içinden basınçla bacalardan çıkan önden cepheden basınçlarla içeri giren kokularla sıcak havayla yaşamak zorunda o*** siz değilsiniz. kışın banyo yapıp kapıları açan da siz değilsiniz. kışın soğuğunda boğulmamak için kapı baca açık battaniyeye sarılıp sabaha kadar oturan da siz değilsiniz.gecenin her saatinde uykudan uyanan da siz değilsiniz. yazın sıcağında evinizde cehennemi de yaşayan siz değilsiniz. göz yumun gitsin işletmelere! vardır elbet bu göz yummaların arka çıkmaların bir sebebi ! Yönet Beğen · Yanıtla · 1d