Katıldığı ulusal
bir programda Cumhuriyet Halk Partisi’ni eleştiren Kocaoğlu’na “Eğer
bugün “CHP’nin söylediği hiçbir şey yok. Politikası yok” diyen varsa.. Onunda
Cumhuriyet Halk Partililiğinden şüphe ederim. Şüphe ederim .. Şüphe ederim.
Açıp bakacaksın. 13 tane Cumhuriyet Halk Partili Genel Başkanı’nın yazdığı
makaleleleri okuyacaksın. Açıp bakacaksın, krizle ilgili, tarım politikası ile
ilgili önerilerimizi okuyacaksın. Bakacaksın, kahvehane ağzıyla
konuşmayacaksın” sözleriyle yüklendi.
“Kaleciyim, yazarım, besteciyim, başkanım”
Konuşmasının büyük
bir bölümünde kendine övgüler yağdıran Başkan Akpınar’ın konuşması şu şekilde;
“ İskender Paydaş anlatacak. Selda Bağcan anlatacak Karşıyaka’daki
hizmetleri… Eğitimi Abbas Güçlü anlatacak. Karşıyaka’nın filizlerini
anlatacak. Hocam anlatacak. Yüksek lisansı yaptığım hocam anlatacak, doktora
yapan bir belediye başkanını. Canan Tan anlatacak. Kitap yazdı bu adam daha
yazacak mı diyecek. Kim anlatacak Yılmaz Vural anlatacak. Ben kaleciydim.
Mevkisel olarak takımına sırtını dönmeyen tek adamdır. Ne takımıma sırtımı
döndüm. Ne halkıma partime sırtımı döndüm. Hep kucakladım. Kucaklamaya da devam
edeceğim. Ve bu yolda da hep birlikte daha güzellerini yaşayacağız. Çünkü bizim
sorumluluğumuz yüksek. Ben bu partide doğdum. Ve bu Parti bana çok şeyler
kazandırdı. Eğer Türkiye’nin birçok iline, ilçesine gidip tanınıyorsam.
Bunu Cumhuriyet Halk Partisi sayesinde yaşadım. Onun için partiyi
kuranlara minnetlerimi ve şükranlarımı sunuyorum. “
Kocaoğlu’na : “Kahvehane ağzıyla konuşmayacaksın”
Konuşmasının
devamında sözü Kocaoğlu’nun açıklamalarına getiren Akpınar, sert sözlerle
eleştirilerde bulundu: “Bu partiyi kurupta bize emanet edenlere ihanet
etmeye karar vermişleri de Allah’a emanet ediyorum. Onlara o ihaneti de
yaptırmayacağız. Türkiye’nin yıkılmaz tek arması olan CHP’nin oklarını hiçbir
kimseye eğdirmeyeceğiz. Eğdirmeyeye çalışacağız demiyorum. Eğdirmeyeceğiz. CHP
varsa adalet var hukuk var demokrasi var. Dünyanın her yerinde iktidar vardır.
Ama muhalefet yoktur. Hani bazen diyoruz ya muhalefetten sıkılmadık mı diye?
Muhalefette iktidardır. Çünkü Türkiye’nin sigortasıdır o muhalefet. Yeter
ki o muhalefeti doğru yapalım. Eğer bugün “CHP’nin söylediği hiçbir şey
yok. Politikası yok” diyen varsa.. Onunda Cumhuriyet Halk Partililiğinden şüphe
ederim. Şüphe ederim .. Şüphe ederim. Açıp bakacaksın. 13 tane Cumhuriyet Halk
Partili Genel Başkanın yazdığı makaleyi okuyacaksın. Açıp bakacaksın, krizle
ilgili, tarım politikası ile ilgili önerilerimizi okuyacaksın. Bakacaksın,
kahvehane ağzıyla konuşmayacaksın. Çünkü bunu kesinlikle hakketmeyen, gününü
gün eden değil, gününü halkı için harcayan insanlara haksızlık olarak görürüm.
O insanlara saygısızlık olarak görürüm. Onun için o insanların hakkını ve
hukukunu korumak istiyorsak, o zaman onlara hakkını teslim edeceğiz. CHP bu
salonda belki olmayan da var. Ama bugün hangi siyasi görüşten olursak olalım.
Yanlış yapan varsa doğrusunu yerine getirmekte bizim vatandaş olarak asli
görevimiz”
Öte yandan
Akpınar konuşmasında kendini övmeye devam ederek, “Ben kitap yazdım bir başkan
bir şehir ve bir aşk kitabını yazdım. 6. Baskısını yaşadı bu kitap. Sonra müzik
yaptım. Sesim fena değil, şarkı söyledim. Motora bindim motorla geziyorum. Bisiklete
biniyorum vesaire. Herkes gibi yaşıyorum yani. Ama bana bir arkadaşım
şiir yazdı. Haluk Işık. Sen 9 Eylül dersin iki kelime ben İzmir derim. Saygıyla
ayağa kalkarım. Aynen öyle. Onu yazan şairdir. Bana bir şiir yazdı. İşte bu
enerjiyi nerden buluyorsunuz diye sorarsanız. Yaşama sevinci, sanattan,
kültürden de tabi büyük enerji alıyorum. Bende onu aldım besteledim. Bu
bestenin notalarını belediye bandomuzun şefi Şenol kardeşim yaptı. Orkestra
belediye orkestramız. Söyleyen de Tevfik Rodos” şeklinde ifadeler kullandı.
Önce teşekkür sonra eleştiri
2 gün önce
gazetecilerle bir araya gelip, büyükşehire talip olduğunu ilan eden Başkan
Akpınar, o toplantı da ise, Kocaoğlu’na övgü dolu sözlerle bahsederek, yaptığı
hizmetlerden dolayı teşekkür etmişti: “Büyükşehir Belediye Başkanımız çok güzel
bir davranış sergiledi. Genelde siyasetçiler mezarda biter. Nereye kadar
gidiyorsa gider. Bırakma alışkanlığı pek yoktur. AK Parti’de 3 dönem kuralı
vardır. Ama başka bir yerde değerlendirilir. Aziz Bey 3 dönem yaptı. İlke
kararı olmamasına rağmen, ‘Ben siyaseti bırakıyorum’ dedi. Siyaset bir meslek
değil yaşam biçimidir. Ben siyaseti bırakmam. Aziz Bey’e siyaset nezaketinden
ve 15 yılda İzmir’e vermiş olduğu hizmetlerden dolayı teşekkür ediyorum.”
Aziz Kocaoğlu ne demişti?
İzmir Büyükşehir
Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, geçtiğimiz hafta sonu canlı yayında partisi
hakkında öz eleştiri yaparak; ”Bu partinin politika üretecek bir mutfağı yok.
Mutfak olmadan aklın ve bilimin rehberliğinde bilenlere sormadan arama
konferansları yapmadan, halka gitmeden çözüm üretemezsiniz. Aynı şeyleri
söyleyerek, aynı şeyleri yaparak farklı bir sonuca ulaşmayı beklemek doğru
değil.” ifadelerini kullanmıştı.