Olay 1 Mayıs günü Karabağlar ilçesi Yeşilyurt semtinde
bulunan bir markette meydana geldi. Alınan bilgiye göre yatırım yapmak amacıyla
taksi satın almak isteyen market sahibi A.C., kendisini H.Y. olarak tanıtan
şüpheli ile 3 milyon 625 bin lira karşılığında anlaştı. Kendisinden kapora
talep etmesi üzerine avukatı Şenay Geçkil'e danışan A.C., Avukat Geçkil'in her
ihtimale karşı kaporayı satıcıya görüntü ve ses kaydı alan güvenlik
kameralarının bulunduğu dükkanda vermesi tavsiyesine uydu. A.C., taksi satışı
için anlaştığı H.Y. ve yanındaki bir kişiyi daha dükkanına çağırarak 32 bin 500
lira değerindeki 5 adet Cumhuriyet altınını kapora olarak verdi. Bu anlar
güvenlik kameraları tarafından saniye saniye hem ses hem de görüntü olarak kaydedildi.
Aynı taksi başka bir
isimle yeniden satışta
Kaporayı elden teslim eden A.C., H.Y.'den uzun bir süre
haber alamayınca avukatı Şenay Geçkil'in yanına giderek durumu anlattı ve
Geçkil yaptığı araştırmada aynı taksinin başka bir isimle yeniden internet sitesi
üzerinden satışa sunulduğunu fark etti. A.C., avukatı Şenay Geçkil aracılığıyla
şüpheliler hakkında 'örgüt kurmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık'
iddiasıyla İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu.
Şüphelilerin polis ekipleri tarafından her yerde arandığı öğrenildi.
Satıcıya bir daha
ulaşamadı
Dedektif gibi çalışarak, müvekkilinin bir suç örgütü
tarafından dolandırıldığını tespit eden Avukat Şenay Geçkil, müvekkilinin
kapora verdikten sonra bir daha satıcıya ulaşamadığını söyledi. Avukat Geçkil,
"Müvekkilimiz Ramazan Bayramı evvelinde yatırım amacıyla taksi satın almak
istedi. Satıcıyla yüz yüze iletişime geçmeden önce beni arayarak kapora vermek
istediğini, bayramdan sonra da aracı satın almak istediğini söyledi. Araya
bayram gireceği için ben kapora alışverişini iş yerinde, ses ve görüntü kaydı
alınabilen bir ortamda yapması gerektiğini söyledim. Böylelikle müvekkilimiz
kapora alışverişi yapacağı kişileri iş yerine davet etti. 5 Cumhuriyet Altını
kapora karşılığında taksinin satışı için anlaştılar. Bayramdan hemen sonra da
müvekkilimiz satış işlemleri için karşı tarafla iletişime geçmek isteyince,
karşı tarafın şüpheli ve çelişkili ifadelerinin ardından bizimle tekrar
iletişime geçti. Biz de ticari taksinin plakasından durumu sorgulattık ve
aracın üzerine kayıtlı olduğu kişiyle taksiyi satmak isteyen kişilerin farklı
kişiler olduğunu saptadık. Daha sonra kaporanın iadesi için müvekkilim satıcı
ile iletişime geçmek istedi anca kendisine bir daha ulaşamadı. Yine yaptığımız
araştırmalarda da aynı taksinin birden fazla satıcı adıyla çok sayıda ilanda satılık
olarak yer aldığını tespit ettik" dedi.
"Münferit bir
olay değil"
Olayı gerçekleştiren şüphelilerin bir suç örgütü üyesi
olduğunu saptadıklarını belirten Avukat Şenay Geçkil, "Yaptığımız sonraki
araştırmalarda da olayın münferit bir olay olmadığı, şüphelilerin suç işlemek
amacıyla kurulan örgütün birer üyesi olduğu ortaya çıktı. Bunun neticesinde de
diğer tüm delilleri toplayarak İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına giderek Türk
Ceza Kanununun 158 ve 220. maddeleri gereğince suç duyurusunda bulunduk. Şüpheliler
şu anda her yerde aranıyor ve soruşturma da sürüyor" açıklamasında
bulundu.
Meslek haline
getirmişler
Öte yandan dolandırıcıların aynı yöntemle çok sayıda kişiyi dolandırdığına da vurgu yapan Avukat Şenay Geçkil, "Yaptığımız araştırmada ilgili aracın birden fazla isimle çok sayıda satılık ilanına koyulduğunu öğrendik. Ayrıca diğer müştekilerin de şikayetleri üzerine bu şahısların dolandırıcılığı meslek haline getirdikleri ortaya çıktı" diye konuştu.