ÖNCÜŞEHİR – Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, “Öncüşehir TV’de ‘Öncü Siyaset’ programının konuğu oldu. Öncüşehir Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt Dağdeviren’in sorularını yanıtlayan Sandal, özellikle kentsel dönüşüm ve depremzedelere yönelik çarpıcı açıklamalarda bulundu.
SİYASET ASLINDA BİRAZ
DA BÜTÇE TERCİHİ
30 yıldır siyasetin içerisinde yer aldığını ifade eden
Başkan Sandal, “Partimizde farklı kademelerde farklı görevler aldık. Belediye
başkanlığı talebinde bu kentin sorunu, derdi, sıkıntısı neyse, bunu bilerek bu
göreve talip olduk. Genel merkezimiz uygun gördü, vatandaşımızın da teveccühü
ile yüzde 10 farkla belediyemizi Cumhuriyet Halk Partisi kazanmış oldu.
Belediyelerin borcuna takılmamak gerek, bütün kurumlar borçlu. Bu saatten sonra
gelecek ile ilgili ne yapılacak onu düşünmek lazım. Toplumun siyasetçiden
beklediği şey budur. Topluma hizmet için geldik. Milletin ihtiyacı, sıkıntısı
neyse bunları doğru tespit edip bütçemiz ölçeğinde de gerekeni yapmak
zorundayız. Siyaset aslında biraz da bütçe tercihi. Bütçeyi nerede, nasıl ve ne
şekilde kullanacağınız da sizin siyasal tercihinizdir. Bu konuda Bayraklı genç
bir ilçe. Yüzlerce sorunu ile geliyor. Birçok sorunu 50 yıla dayanıyor. Kentsel
dönüşüm ve alt yapısı ile ilgili ciddi problemleri var. Düşünün belki de Bayraklı
tarihinin görülmemiş düzeyinde asfalt serimi yapıldı ancak hala sıkıntılarımız
var. Yıl 2022 biz hala doğalgaz, kazılar, elektrik tellerinin yer altına
alınmasıyla uğraşıyoruz. İZSU’daki atık suyun ayrıştırılmasıyla uğraşıyoruz.
Ama bunlar bizim dönemimizde ciddi bir şekilde ivmelendi. Bugün Bayraklı’nın
birçok yerinde kazı ve yol işlemleri var. Aslında bu soruna ne kadar hakim
olduğumuzun da göstergesi. Bunların tamamı bir veya bir buçuk aya kapanacak”
dedi.
BU ALGIYI YERLE BİR
EDECEĞİZ
Bir belediye başkanını temel görevlerinden birinin de kent
kimliği olduğunu söyleyen Sandal, “Alt yapıdan tutun diğer alanlara kadar
birçok sorun var ama bir belediye başkanının tek görevi kentin temizliği, alt
yapısı veya başka bir şey değil. Kenti geleceğe taşıyabilmektir. Bizim kent
kimliği ile ilgili çalışmalarımızın altında bu var. Arkadaşlarımız dışarıdan
baktıklarında Bayraklı’yı, Bornova’nın veya Karşıyaka’nın bir parçası,
gecekondulaşma oranını maksimim olduğu ve farklı negatif işlerle anılan bir
ilçe konumunda olarak aktardı. Bu algıyı yerle bir edeceğiz. Çünkü gerek
tarihsel birikimi olarak gerek şu anki insan potansiyeli olarak, çocuklardan
yaş almışlarımıza kadar, pırıl pırıl gençlerimiz var. Dinamik kadrolarımız var.
Bir de İzmir için tasarlanan yeni kent merkezi durumu var. O yüzden İzmir’in
kalbi dedik, o yüzden bu kimliği olabildiğince vurguluyoruz, o yüzden dünya
gençlik ve çocuk kenti diyoruz. Bayraklı’yı bir marka kent haline
getirebilmekle ilgili bu projeleri hayata geçiriyoruz. Şu ana kadar yaptığımız
her şey bu ana vizyonun bir parçası” ifadelerini kullandı.
İZMİR’İN EN BÜYÜK
KREŞİ OLACAK
“İş olsun diye iş yapmıyoruz” diyen Başkan Sandal, “Yaptığımız işin bir nedeninin olması ve kenti bir yere taşıması lazım. Mesela şu an bir kreş açıyoruz. İzmir’in en büyük kreşi olacak. Belki de Türkiye’nin sayılı kreşlerinden bir tanesi olacak. Fiziki alt yapısı olarak bildiğiniz önde gelen kolej standartlarının üzerinde bir fiziki alt yapıya sahip. Öğretmen seçiminde Ege Üniversitesi ile protokol yaptık, sınavını üniversite yaptı. Yaklaşık 900 öğretmen arkadaşımız, psikologumuz, sosyologumuz, çocuk gelişimi mezunlarımız o sınavlardan geçti. Mülakatını da Türkiye’nin tanınmış akademisyenlerini ODTÜ’den, Hacettepe’den, Dokuz Eylül Üniversitesi’nden ve Ege Üniversitesi’nden hocalarımız yaptı. Eğitim kadrosu olarak da İzmir’in sayılı kreşlerinden olacak” diye konuştu.
Bayraklı’da sosyal bir entegrasyonu ihtiyaç olunduğunu
vurgulayan Başkan Sandal, “BASAMAK kursları aslında bir akademi; Bayraklı Sanat
ve Müzik Akademisi. Bayraklı ekonomik ve sosyolojik olarak farklı katmanların
olduğu bir kent. Burada sosyal entegrasyona ihtiyacımız var. Bu entegrasyonu en
önemli aracı da sanat. Çocuk ve gençlik meclislerimiz, Dünya Çocuk ve Gençlik
Kenti projemizin ilk aşaması. Projenin sonunda biz dünyanın farklı
bölgelerinden ve farklı kültürlerinden çocukları İzmir’e ve Bayraklı’ya davet
etmek istiyoruz. Çocuklarımız, çocuk parlamentosunda duygularını,
düşüncelerini, beklentilerini, hayallerini anlatsın istiyoruz. Biz bu hayalleri
sosyal medyayla basın yoluyla, bu çocukların elindeki sosyal medyalarla
dünyanın dört bir yanına yaymak istiyoruz. Böylece Bayraklı’yı tanıtmak
istiyoruz. Gençlerimiz için de aynı şeyleri tekrarlayacağız. Bu projenin
sonunda sadece meclislerle değil, bilim, kültür, sanat gibi etkinliklerle yılın
tamamını içine alan bir çalışma yapacağız” açıklamalarda bulundu.
KAPATMIYORUZ,
YENİLİYORUZ
Kütüphanelerin kapatıldığına dair iddiaları da yanıtlayan
Sandal, “Bazı arkadaşlarımızın kütüphanelerin kapatıldığı yönünde eleştiriler
yapıyor. Aslında kapatmıyoruz, yeniliyoruz. Eğitime bu kadar önem veren bir
belediyenin kütüphaneleri kapatma diye bir derdi olmaz. Kütüphaneyi kütüphane
konumuna sokmak lazım. Siz bir alanda eski klasiklerle, eski ansiklopedilerle
bir yerde bir kütüphane tanımlıyor, buraya da 4 veya 5 personelini
konumlandırıyorsan, orada bir maliyet oluyorsa ve bunun sonucunda bir verim
gelmiyorsa; bu kamu adına bir zarardır. Bizim kafelerimiz var; Mürdüm,
Değirmen, Teras, Körfez Kafemiz var. Bu kafelerimizin duvarları bomboş. Buraya
düzgün raflar yapar kitapları götürürsek, hatta bir bölümünü de ayırırsak, gidip
kitap okuyana çayı da ücretsiz verirsek, kütüphaneyi cazip hale getirmiş
oluruz. Bir yerden alıp başka yere götürüyoruz. Bazı arkadaşlarımız gereksiz
polemik yaratıyor” şeklinde konuştu.
İLK ONLİNE EĞİTİME
GEÇEN BELEDİYEYİZ
TVBEK’iYouTube üzerinden yayınlayacaklarını söyleyen Başkan
Sandal, “İlk online eğitime geçen belediyeyiz. Konular anlatılmıştı, şimdi
animasyonlar ekleniyor. Youtube’den çocuklarımız istediği konuya ve derse girip
ihtiyaçları olanı istedikleri şekilde izleyebilecekler” ifadelerini kullandı.
MESELEYİ YÜZDE 90
HALLETTİK
Seçim sürecinde, “Hiçbir çocuk yatağa aç girmeyecek” sözü
hakkında konuşan Sandal, “Ben bir eğitimciyim. Geldiğimde şunu söyledim; eğer
Bayraklı Belediyesi maddi imkansızlıklardan dolayı Bayraklı sınırları
içerisinde okuyan bir çocuğun eğitimine ara veriyorsa, belediye görevini
yapmıyordur. Biri yatağa aç giriyorsa belediye görevini yapmıyordur. Çünkü
belediyenin buna gücü ve kudreti var, bir kamu kurumu. Göğsümü gere gere şunu
söyleyebilirim; biz bu meseleyi yüzde 90 şeklinde hallettik” dedi.
BAYRAKLI’NIN BÜTÜN
ÇEHRESİNİ DEĞİŞTİRECEĞİZ
Kentte yürütülen kentsel dönüşüm çalışmaları hakkında bilgi
veren Başkan Sandal, “Bayraklı’nın Adalet ve Manavkuyu planları tamamlanarak
Büyükşehir Meclisine gitti. Yeni kent merkezi ile ilgili geçmiş çalışmalar
iptal edildi, yeni çalışmalar belediyemiz tarafından bitirildi, Büyükşehir’e
havale edildi. Geçmişte kangrene dönen kentsel dönüşüm hikayesi 60 hektarlık
alanda yeninden gidip yetkiyi Büyükşehir’den aldık, gerekli çalışmaları yaptık,
Büyükşehir’e sunduk. Adalet, Onur ve Yamanlar mahallesinde ve kentin
tamamındaki bu meseleyi de çözeceğiz. Bu çocukların herkes gibi sağlıklı
parklarda, donatı alanlarında ve herkesin sahip olduğu alanlarda yaşama hakkı
var. Bu yasal süreç tamamladıktan sonra Bayraklı’nın bütün çehresini
değiştireceğiz” diye konuştu.
BELEDİYE OLARAK
VATANDAŞIN YANINDA OLACAĞIZ
Yapılan işin vatandaş tarafından bir karşılığının olması
gerektiğini ifade eden Sandal, “Siz bir kentse dönüşüm yapacaksanız bu işin
bileşenleri olduğunu bileceksiniz. Bir tanesi belediyenin kendisi; belediye
oradan yeteri kadar donatı alanını kesmek zorunda. İkinci noktada vatandaşın
beklentisi var. Vatandaş doğal olarak maksimum oranda hak elde etmek istiyor.
Vatandaş yeni bir borca girmek istemiyor. Üçüncü nokta ise bunu yapabilecek
olan firmalar. Siz vatandaşın bütün beklentisini karşılayacak bir iş
yaptığınızda, belediyenin ve iş dünyasının taleplerini karşılamamış
olabilirsimiz. İş dünyasının taleplerini karşıladığınızda vatandaşın ve belediyenin
taleplerini karşılamıyor olabilirsiniz.
Burada 3’lü sac ayağını doğru oturtmak lazım. Belediye olarak vatandaşın
yanında olacağız. Önceliğimiz iş dünyası değil vatandaş. Onların haklarını
korumak ile ilgili bir çalışma yapacağız. Vatandaştan para çıkmadan, verilecek
maksimum neyse o ölçekte gitmek lazım. Vatandaşı mağdur etmemek lazım, sözü,
yetkiyi ve kararı da vatandaşa bırakmak lazım. Geçmişte tek uygulama alanıydı,
biz 30’un üzerinde buya alanı belirledik. Her alanda ayrı bir kooperatif
kuracağız. Oradaki vatandaşlar birleşecek bir kooperatif kuracaklar. Bir
temsilcileri olacak, o temsilciler hangi firmayla çalışmak istiyorlarsa onlarla
çalışacaklar. Kendileri belirleyecekler, biz sadece destekçileri olacağız”
dedi.
EŞİT OLMANIZ ADİL
OLDUĞUNU ANLAMINA GELMEZ
Oluşturulan formülün 3 kesiminde taleplerine cevap
verebilecek ölçekte olduğunu belirten Başkan Sandal, “Yüzde 90 civarında
talepleri karşılıyor. Büyükşehrimizden geçtikten sonra vatandaşlarımızı da
toplayacağız. Adalet Mahallesinde de aynı yöntemi uygulamıştık. Planları
yaptık, binin üzerinde yurttaşımızı Tepekule Kongre Merkezimizde topladık.
Yaptığımız çalışmayı anlattık. Sorulan sorular vardı, bu soruları derleyip
toparladık; 20 soru 20 cevap şeklinde bastırıp bütün vatandaşlarımıza dağıttık.
Süreç bu boyutuyla devam ediyor. Bu dağılımı yaparken dikkat ettiğimiz şey;
eşitlikle beraber adalet. Eşit olmanız adil olduğunu anlamına gelmez. Çünkü
zamanında yurttaşlardan bazı oranlar kesilmiş, onu bir tarafa bırakıp yeniden
kestiğinizde eşit bir iş yapıyormuş gibi gözükebilirsiniz ama adil
olmayabilirsiniz. Bu iki noktaya da dikkat ediyoruz. Arsaya aldığı günden bu
güne ne kadar kesintisi varsa, onları da topluyoruz. Yüzde 45 mi keseceğiz, Onu
düştükten sonra keseceğiz” açıklamalarında bulundu.
REZERV ALANLARINA
HERKES KARŞI ÇIKARKEN BEN, “EVET” DEDİM
30 Ekim 2020’de yaşanan depremin ardından yaşanan süreci
aktaran Başkan Sandal, “Enkaz, çadır ve geçici konutlara kadar olan süreci
Büyükşehrimiz ve diğer dostlarımızla beraber çözdük, hallettik. Kamunun da
desteği vardı, inkar etmek olmaz. O günden itibaren Çevre ve Şehircilik
Bakanlığımızla eş güdüm içerisinde çalıştık. 7 alanda Çevre ve Şehircilik
Bakanlığımız bir çalışma başlattı. Aslında ben bu çalışmayı değerli buluyorum.
Devletin bu işe el atmasını iki yıl ödemesiz, 18 yıl sıfır faizle bu işi
yapıyor olması olumlu. Ama vatandaşın metre kare başındaki kayıpları noktasında
sıkıntılar var. Bununda bir şekilde çözülmesi gerekiyor. Rezerv alanları ile
ilgili bir işlem yapılıyor. Rezerv alanlarına herkes karşı çıkarken ben, “evet”
dedim. Çünkü Bayraklılı yurttaşların Bayraklı dışına çıkmalarını istemiyoruz ve
başka da bir alanımız yok. Kamu da bu anlamda üniversitede veya Hazine de olan
bir alanı bayraklı için rezerv alanı ilan ediyor. Bizim de bir yerel yönetici
olarak buna karşı çıkma şansımız yok. Çünkü depremzedeler mağduriyet yaşıyor.
Geldiğimiz noktada bu olumlu aşamalardan sonra bir de sayfanın öbür yüzü var.
Mağdur olmuş bir depremzede var. Biz bu
meselelerin hiç birini konuşmuyor olabilirdik. Vatandaş arasında afet bölgesi
deniyor, teknik olarak bu böyle değil ama vatandaşın anladığı dille söylüyorum;
afet bölgesi ilan edilmeliydi. Rize, Güneysu’da bir gecede ilan edildi,
vatandaşın derdi tasası çözüldü. Birçok alanda bu işlem yapıldı. 117 can kaybımızın
olduğu, 20 bin insanımız sokakta olduğu bir alanda bu konuda biraz daha hassas
davranılmasıyla bu işi çözebilseydik, bugün belki de ne emsal artışıyla ne K
sınırlarıyla ne yüzde 20 imar artışıyla ne de krediyle ilgili dertlerin büyük
bölümünü çözmüş olacaktık. Esnafın bile mağduriyetini halletmiş olacaktık.
Kamunun böyle bir gücü var, yapabilir” dedi.
İNANILMAZ BİR ŞEKİLDE
AKIL TUTULMASI VAR
Merkezi hükümet tarafından depremzedeler için belirlenen
kredi ile ilgili eleştirilerde bulunan Sandal, “İlk çıkıp söylediğimizde bu
meseleye kulaklarını tıkadılar. Bir vatandaş eğer yapacaksa evin maliyeti
belli. Bir ev o tarihlerde 500 bin TL’ye yapılacaksa ki depremden çıkmış adamın
parası pulu yok ki, her şeyini kaybetti. 500 bin TL’lik ev için vatandaşa 200-300
bin TL kredi verirseniz, “bu işi yapmayın” diyor olursunuz. Burada inanılmaz
bir şekilde akıl tutulması var. Şimdi maliyetler çıktı bir milyona. Bir diğeri
ise; kredi. Krediyi nasıl rezerv alanında ya da 7 uygulama alanında iki yıl
ödemesiz, 18 yıl sıfır faizle diyorsanız bu şekliyle vatandaşa da verirseniz bu
dert biter. Bu noktalara odaklanması gerekenler görev tanımlarını
karıştırıyorlar. Belediyenin görevi ayrı, Çevre ve Şehirciliğin ayrı, İç işleri
Bakanlığının ayrıdır. Bizim kredi faizin düzenleme gibi bir şansımız yok. Bunu
verebilecek bir kaynağımız yok” ifadelerini kullandı.
SANDAL’DAN MÜJDE:
BÜYÜKŞEHRİMİZ YENİ BİR MODEL ÜZERİNDE ÇALIŞIYOR
Depremzedeler için yeni bir projeyi müjdeleyen Başkan
Sandal, “Büyükşehrimiz bir model üzerinde çalışıyor, inşallah olduğunda Tunç
Bey açıklar. Orada da belki de arkadaşlarımıza yeni bir müjde de vermiş
olacağız. Yapımla ilgili farklı bir modelden bahsediyorum, bizimde içinde
olduğumuz bir çalışma devam ediyor. İş bittikten sonra vatandaşlarımıza duyuracağız.
Yüzde 70 veya 80’i bitmiş durumda. Yakın zamanda hep beraber açıklayacağız”
şeklinde konuştu.
BU KADAR KOLAY
Depremzede 40 çocuğa verilen burs için teşekkürlerini ileten
Sandal, “Depremzede çocuklarımızda 40’a yakınının eğitim bursuna ihtiyacı
olduğunu depremzede derneğimiz bize iletti. Hemen İzmir Sanayici ve İş
İnsanları Derneği Başkanı Hasan Küçükkurt’u aradım, “40 tane gencimiz var
bunlara burs verebilir misiniz?” dedim. Yarım saat sonra döndüler, sanıyorum ki
arkadaşlarımızın ilk taksitleri ödendi. Bu kadar kolay. Buranda da İZİSİAD
başkanına ve üyelerine teşekkürlerimi iletiyorum. Hasan Bey’e eğitimler ilgili
bir şey söylediğinizde seferber oluyor. Talebi doğru belirlerseniz, ihtiyaç
sahibini doğru gösterirseniz, kaynağı direk buradan gideceğini söylerseniz iş
dünyası elini taşın altına koyuyor. Bunu daha da büyüteceğiz” dedi.
30 BİNE YAKIN AİLEYE
SİSTEMATİK ŞEKİLDE YARDIM EDİYORUZ
Bayraklı Belediyesi’ni dar gelirli aileler yaptığı
yardımlardan da bahseden Sandal, “Pandemi sürecinde 30 bine yakın aileye
sistematik şekilde yardım etmeye başladık. Yalnız başımıza yapmıyoruz, burada
da birçok bileşenimiz var. Bazen süt, bazen et, bazen meyve, bazen meyve suyu
dağıttık. Bir dernek aracılığıyla yapıyoruz. Fazla gıda adı altında bir dernek
var, büyük hipermarketlerle anlaşıyor, oradaki ürün bir şekilde çekiliyor, bize
geliyor; biz de ihtiyaç sahibi vatandaşa dağıtıyoruz” açıklamalarında bulundu.
BÜYÜKŞEHİR’İN
BAYRAKLI’YA YAPTIĞI YATIRIM 360 MİLYONU GEÇTİ
Büyükşehir’in Bayraklı’ya yaptığı yatırımın 360 milyonu
geçtiğini ifade eden Sandal, “İlçede yaptığımız en önemli işlerden biri barış.
Kurum ve kuruluşlarla, sivil toplumla barıştığınızda işleriniz biraz daha
ilerliyor. Mesela Büyükşehir’in Bayraklı’ya yaptığı yatırım 360 milyonu geçmiş
durumda. Bir yıllık bütçemizi otomatik olarak yatırım olarak getirilmiş oldu.
Şu an 30’a yakın parkımızın revize ediliyor” açıklamalarında bulundu.
ARTIK LİSTELERİN BİR ÖNEMİ YOK
Geçtiğimiz hafta gerçekleşen CHP Bayraklı İlçe Kongresi
kapsamında yaşanan süreci değerlendiren Sandal, “Kongrede 3 arkadaşımız
yarıştı. Bugün itibarıyla ilçe başkanımızın dediği gibi, artık listelerin bir
önemi yok. Sarının, mavinin, beyazın bir önemi yok. Öncelikle partilinin
barışmasını sağlamalıyız. Çünkü önümüzde bir seçim var. Parti kendi içinde o
minik tartışmaları bir tarafa bırakıp saha hakimiyetine bir an önce kavuşmalı.
Bunun içinde huzur ve barış lazım. Nedir güçlü ilçe başkanı? Kendi
belediyesiyle eş güdüm içinde çalışandır. Nedir güçlü belediye başkanı?
Büyükşehirle eş güdüm içerisinde çalışandır. Nedir güçlü ilçe başkanı? İl
örgütüyle ve genel merkeziyle eş güdüm içerisinde çalışandır. Siz sahaya bu
boyutuyla inerseniz hem toplumun ihtiyacını doğru bir şekilde belirlersiniz,
hem de siyasetin asli görevi olan iktidar olma mücadelesine güç katmış
olursunuz. Bayraklı ilçe kongremiz, belki de son dönemlerde İzmir’de yaşanan en
görkemli kongrelerden biri oldu. Salon dikkatini ve heyecanını kongre sonuna
kadar hiç yitirmedi. Seçim sonuçlandığında da salon dolduydu. Delegelerin yüzde
98’e yakın bir katılım oranıyla seçim sonuçlandı. Sadece 8 delegemiz oy
kullanmadı. Olabildiğince coşkulu, heyecanlı bir süreç oldu. Diğer aday olan
arkadaşlarımızla da el ele, kol kola vereceğiz. Sonuçta bu bir demokratik
yarıştır. Yarış orada bitti, el ele kol kola olma zamanı” dedi.
ROZETİN KIYMETİNİ
DOĞRU BİLMEK LAZIM
Rozetini çıkaran bir belediye başkanı olmadığını söyleyen
Sandal, “Partili bir belediye başkanı olarak, ben rozetini çıkaran bir belediye
başkanı değilim. Bunu her yerde söylüyorum. Yakama taktığım rozetle, “kimse
yatağa aç girmeyecek, çocukların eğitim ihtiyacını karşılayacağız” diyorum.
Benim için insanların etniği, dini, siyasal kimlikleri önemli değil, ben
vatandaşa hizmet ederim. O yüzden o rozetin kıymetini doğru bilmek lazım. Bu
güç bize başka bir şey daha söylüyor; biz size dedik ki Bayraklı’nın
dertlerini, sorunlarını çözüp vatandaşa hizmet edin. Bunu yaparken de,
hoşgörülü, alçakgönüllü, mütevazi olun” diye konuştu.
MERKEZİ HÜKÜMET AYRI,
DEVLET AYRI
Canlı yayın esnasında bir vatandaşın, “Başkanım sizin aracılığınızla devletimize sesleniyorum. Şimdiye kadar devletimize ödediğimiz deprem vergilerini biz depremzedelerin istediği faizsiz deprem destek kredisi olarak vermiyorlar” yorumuna cevap veren Sandal, “Buradan bir noktanın altını önemle çizmek istiyorum. Bu görüş birçok arkadaşımızda var, mesele devlet meselesi değil. Devlet hepimizin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı hepimizin, İç İşleri Bakanlığı hepimizin, kamu kurum ve kuruluşları hepimizin. Bizim asli görevlerimizden bir tanesi de devletimize sahip çıkmak. Arkadaşlar bazen meseleyi karıştırıyorlar. Merkezi hükümet ayrı, devlet ayrı. Merkezi hükümetten istemek lazım. Devlet her zaman vatandaşının yanındadır” dedi.
Bizde depremzedeyiz kiracıyiz 30 bin kişi yardım alıyormuş koşullar nelerdir acaba bizi de yazın.