İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve Ege Belediyeler Birliği
Başkanı Tunç Soyer, Murat Dağı’ndan doğan, geçtiği 401 kilometrelik hat
üzerindeki tarım alanlarına can veren aynı zamanda İzmir'in içme suyunu
besleyen Gediz Nehri ve havzasındaki inceleme turunun ikinci gününe Uşak'ta
başladı. “Temiz Gediz Temiz Körfez” sloganıyla kirliliğin kaynağını yerinde
görmek ve çözüm önerileri geliştirmek isteyen Başkan Tunç Soyer, Güneli Köyü
içerisinden akan deredeki kirliliği inceledi. Ardından Manisa’nın Kula
ilçesinde 5 milyon yaşında olduğu tahmin edilen peribacalarını gezdi.
Türkiye’nin ilk
jeoparkındaki kirliği inceledi
Başkan Soyer, Anadolu'nun jeolojik açıdan en genç volkan sahasındaki ve aynı zamanda önemli bir jeolojik miras olarak değerlendirilen Kula jeopark alanında da incelemelerde bulundu. 2013 yılında UNESCO Global Jeoparklar listesine giren ve UNESCO belgesi almaya hak kazanan Türkiye'nin ilk jeoparkındaki evsel atıklardan kaynaklı kirliliği yerinde gözlemleyen Soyer, çöp transfer merkezinin bulunduğu doğal mirasta yaşanan kirlilik karşısında şaşkınlığını gizleyemedi.
“Gediz Havzası herkes
için çok önemli”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, daha sonra
gittiği Kemaliye Beldesi’nde Alaşehir Belediye Başkanı CHP'li Ahmet Öküzcüoğlu,
CHP Alaşehir İlçe Başkanı Gülgün Hasçelik, Sulama Kooperatifi Başkanı Mustafa
Günen ile yurttaşlar tarafından karşılandı.
Gediz Nehri’nin güzergahını, doğduğu noktadan İzmir'de
denize döküldüğü noktaya kadar takip etmek istediklerini belirten Soyer, “Çünkü
Gediz Nehri’nin aktığı bu havza, Alaşehir, Salihli, Turgutlu, Menemen,
Kemalpaşa ovalarını etkiliyor. Bu havza Türkiye'deki tarımsal üretimin yüzde
10'unu gerçekleştiriyor. Bu nedenle Gediz havzası sadece İzmir için değil
sadece Manisa için değil İstanbul ve Ankara için de önemli. Çünkü buradan giden
meyve ve sebzeyi onlar da tüketiyor. Bu nedenle Gediz bizim can damarımız. Gediz’e
sahip çıkmak, kirlenmesini engellemek zorundayız” dedi.
İklim krizinin
yarattığı tehdidi anlattı
İklim krizine de değinerek gelecekte insanlığı bekleyen
tehlikeleri anlatan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, şunları
söyledi: “Anadolu iklim krizi ile baş başa. Yerküre artık hastalandı. Bir buçuk
santigrat derece ısındı. Adına iklim değişikliği dediğimiz hastalığı yaşıyor.
Bütün dünya bunu yaşıyor. Ne yapıyor, tedbir almaya çalışıyor. Biz hiç bir şey
yokmuş gibi yer altı kaynaklarımızı har vurup harman savurmaya devam ediyoruz.
Üreticimiz büyükbaş hayvan yemi olarak silajlık mısır yetiştiriyor. Silajlık
mısırın bir fidanı büyümek için 84 litre su tüketiyor. Ve biz geçen yıl 25
milyon ton mısır silajı ürettik. Geçen yıl 4 milyon ton pamuk, 2 milyon ton
patates üretmişiz. Düşünün pamuk ve patates gibi stratejik ürünlerden bu kadar
az üretmişiz ama 25 milyon ton silajlık mısır üretmişiz. Silajlık mısır suyu
hızlı ve çok tüketiyor. Ayrıca pis suda da yetişebiliyor. Gediz simsiyah akıyor
ve bir tek silajlık mısır yetiştirebiliyorsunuz. Hepimiz biliyoruz ki yer altı
su kaynakları aşağı indi. 7-8 metreden su çıkarken, artık 250-300 metrelerden
su çıkmaz oldu. Kuruyoruz. Tükeniyoruz. Bitişe doğru, yok olmaya doğru
gidiyoruz. Bu da yetmiyor, yeraltı kaynaklarımızı tüketiyoruz. Kirletmeye devam
ediyoruz.”
“Elektrik parasından
dolayı arıtma tesisleri çalıştırılmıyor”
Kütahya'nın Murat Dağı eteklerinden doğan Gediz Nehri'nin
kaynağına gittiklerini, cam gibi berrak bir su gördüklerini de ifade eden
Başkan Tunç Soyer, “Buz gibi bir su.. İçtik... Ondan sonra aşağı inmeye
başladık. Aşağı indikçe o berraklıktan eser kalmadığını, suyun artık simsiyah
aktığını gördük. Hemen yanı başında arıtma tesisi kurmuş organize sanayi
bölgeleri var. Belediyelerin arıtma tesisleri var. Arıtma tesisine
gidiyorsunuz, çıkış suyunu gösteriyor. Pırıl pırıl. Ama arıtma suyunun deşarj edildiği
deredeki noktaya bakıyorsunuz siyah su akıyor. Çünkü tesis var ama
çalıştırmıyorlar. Neden? Çünkü elektrik parası ödemek istenmiyor. Bu kadar ucuz
olmamalı. Sadece elektrik parası ödememek için arıtma tesisini çalıştırmayan
işletmelerle biz bu nehri kurtaramayız” diye konuştu.
“Biz milliyetçiyiz
yurtseveriz”
Nehirlerin bu coğrafyanın can damarları olduğunu da söyleyen
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Gediz Nehri'ndeki kirliliğe
ilişkin, “Bizim için canlarını veren atalarımız bize pırıl pırıl nehirler
bıraktı. Biz torunlarımıza temiz nehirler, bereketli topraklar bırakabilecek
miyiz? Nerede kaldı bizim milliyetçiliğimiz? Mangalda kül bırakmıyoruz
milliyetçilik konuşulacağı zaman. Nerede kaldı milliyetçilik? Milliyetçilik
eğer toprağını, nehrini korumak değilse nedir? Biz milliyetçiyiz, yurtseveriz.
Onun için hep birlikte koruyacağız” ifadelerini kullandı.
Gediz Nehri'nin sadece tarımsal üretim için su akıtan bir
nehir olmadığını aynı zamanda İzmir'in içme suyu kaynaklarını beslediğini belirten
Başkan Soyer, “İzmir'in 180 milyon metreküp içme suyu Gediz havzasından
beslenerek geliyor. Bütün havzanın içme suyu kaynakları da Gediz'den
besleniyor. Bir yandan elektrik parası ödememek için onu zehirlerken, bir
yandan da içtiğimiz suyla kendimizi zehirliyoruz. Ektiğimiz sebze, meyve ile
kendimizi zehirliyoruz. Artık uyanmanın vakti geldi” dedi.
“Herkes topu
birbirine atmış”
Soyer, bugüne kadar 'O Manisa sınırında Manisa'nın işi. O
Kütahya sınırında veya Uşak sınırında onların işi' denildiğini ve herkesin topu
birbirine attığını o nedenle de sorunun sahipsiz kaldığını söyledi. Bu sorunun
sahibinin kendilerinin yanı sıra tüm toplum olduğunu vurgulayan Başkan Soyer,
“Biz aynı havzanın insanlarıyız. O pis akıyorsa hepimiz etkileniyoruz.
Kirletmenin önünü kesersek, o gümbür gümbür akan su yine bütün havzayı
iyileştirecek. Eski sağlığına kavuşturacak. O nedenle bir an önce kirletmeyi
durdurmamız lazım. Bunu durdurduğumuz anda ovada yeniden bin bir çeşit ürün
yetişecek. İçtiğimiz su sağlıklı hale gelecek. Ancak o zaman biz evlatlarımızın
yüzüne bakarken utanmayacağız. Ancak o zaman hepimiz vicdanı rahatlamış
insanlar olacağız. Gediz sadece bir nehirden ibaret değil hepimizin can
damarıdır” diye konuştu.
“1 milyar 500 milyon
liraya temizlenmesi mümkün”
Ülkede bu işten sorumlu bakanlıkların, genel müdürlüklerin
bulunduğunu da ifade eden Başkan Tunç Soyer, “Bu benim işim değil. Bir yerel
yöneticiyim. Benim bildiğimden fazlasını onlar da biliyor, neden yapmıyorlar? 1
milyar 500 milyon liraya Gediz'in tamamen temizlenmesi mümkün. Ne kadar eksik
arıtma tesisi varsa hepsi yapılacak, hepsi elektrik parasını ödeyecek. Kanal
İstanbul denilen şeyin maliyeti ile 50 tane Gediz temizliyor. 50 Gediz’i
temizlemek için kaynak aktarmaya karar veriyorsunuz. Peki, 50 Gediz’i temizlemek
mi daha önemli yoksa bir kanal açmak mı önemli? Yöneticiler bir tercih yapıyor.
Biz de yöneticilerin tercihleriyle hayatımızı sürdürüyoruz. Buyurun buradan
devam edin” dedi.
Daha doğru tarım politikalarını geliştirmek, doğayı ve suyu korumak için ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen Tunç Soyer, “Benim umudum var. Sizden ve kendimden umudum var. Biz el ele verirsek, birlikte hareket edersek ne sanayici elektrik parasını ödemekten kaçabilir, ne de yöneticiler buna umursamazlık yapabilir. El birliğiyle Gediz’i temizleyeceğiz, evlatlarımıza temiz bir gelecek bırakacağız” dedi.
“Alaşehir'e büyük
katkı verdi”
Alaşehir'in CHP'li Belediye Başkanı Ahmet Öküzcüoğlu ise
tarımsal üretimin önemine değindi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç
Soyer'in önemli bir çalışma başlattığını ifade eden Ahmet Öküzcüoğlu, şunları
söyledi: “Tunç Soyer deyince aklımıza emeğe saygı, doğaya, çevreye, insana
saygı geliyor. Başkanımız Alaşehir'e önemli katkı verdi. İki belediye arasında
yapılan protokolle, İzmir Büyükşehir Belediyesi bizden üzüm alıyor. Üzüm alım
desteği sunan başkanımıza teşekkür ediyorum. Üreticinin hakkını kazanmasını
sağlayan, çevreci bir başkanımız var” diye konuştu
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Kemaliye'deki
programın ardından Salihli Organize Sanayi bölgesinde (OSB) bulunan atık su
arıtma tesisini ziyaret etti, OSB Müdürü Çağrı Duygu'dan bilgi aldı. Başkan
Soyer, Manisa'nın Salihli ilçesine bağlı Adala Mahallesi'ndeki regülatörü de
inceledi. Bir yıl boyunca su tuttuktan sonra tarım arazilerinin kullanması için
yalnızca 27 gün bu suyu bırakan regülatör hakkında bilgi aldı.
Yurttaşların kuraklık çığlığına ses verdi
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Marmara Gölü
Sulak Alanı'na da gitti. 20 bin kuş türünün barındığı, 2 bin kişinin de
balıkçılıkla geçindiği Marmara Gölü'ndeki kuraklığı kuş gözlem teleskobuyla
inceledi. Gölmarmara ve Çevresi Su Ürünleri Üretim ve Değerlendirme Kooperatifi
yetkililerinden bilgi alan Soyer, daha sonra Salihli ilçesine bağlı Tekelioğlu
Köyü sakinleriyle buluştu. Göldeki kuraklıktan dolayı mağduriyet yaşayan
köylüler, Başkan Soyer'i ellerinde 'Su yoksa hayat yok, toprak yoksa su yok,
ağaç yoksa toprak yok, su yoksa insan yok', 'Balıkların kaçacak başka yeri
yok', 'Binlerce kuş ve balığın çığlığına ses verin' yazılı dövizlerle
karşıladı.
CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban, Ahmetli CHP İlçe
Başkanı Halil Buram, CHP Gölmarmara İlçe Başkanı Hayati Uyar, Salihli CHP İlçe
Başkanı Hasan Hüseyin Namver, Salihli Çevre Derneği Başkanı Avukat Seçil Ege
Değerli ve bölge halkının katıldığı programda konuşan Başkan Soyer, “Burada
gördüğüm tablo yürek parçalıyor. Kahreden bir tablo var. Gölün 250 milyon
metreküp kapasitesi varken, sadece 16 milyon metreküp su kalmış. Büyük bölümü
kurumuş, kuşlar can çekişiyor. Balıklar bitmiş. Çok can yakıcı bir durum var.
Siz bu durumu bizzat yaşıyorsunuz. Üretim yapılamaz durumda. Gördük ki büyük
sıkıntı var” dedi.
“Elimizden gelen
fedakarlığı yapacağız”
İzmir'e su veren Gördes Barajı'nın köye çok yakın olduğu
halde buraya su vermediğini ifade eden Soyer, “Bunu çözeceğim. İzmir'e döner
dönmez bununla ilgili ne gerekiyorsa yapacağım. İçiniz rahat olsun. Buna
seyirci kalmayacağız. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak elimizden gelen
fedakarlığı yapacağız. Gediz Ege Bölgesi'nin can damarı. Gediz can çekişiyor.
Buraya sahip çıkmamız lazım. Kirletilmesine izin vermememiz lazım. Bunların
hepsi birbirine bağlı. Gediz kirlendikçe buradaki su sorunu da büyüyor. Hem
Gediz Nehri'ni temizlememiz hem de Gölmarmara'yı kurtarmamız lazım. El ele vermezsek
sorunu çözemeyiz. O nedenle tüm belediyeler tüm kamu kurumları ve
kooperatifleri seferber edeceğiz. Eğer kirletmezsek Gediz kendini yenileyerek
akmaya devam edecek. Bu hikaye kader değil, değişebilir. Bunu değiştirme gücü
de bizde” diye konuştu.
Tunç Soyer, daha sonra Gölmarmara'nın AK Partili Belediye
Başkanı Kamil Öz'ün de daveti üzerine, ilçeye geldi. Başkan Öz ile bir süre
sohbet eden Soyer, yeni yapılan belediye hizmet binasını inceledi.
Gördes Barajı’nı
inceledi
İkinci gün programını İzmir'in içme suyunun bir kısmını
karşılayan Gördes Barajı'ndaki incelemeleriyle tamamlayan Başkan Tunç Soyer,
şunları söyledi: “Burada da içimizi burkan bir tablo ile karşı karşıyayız. Ne
yazık ki yüzde 6,5 seviyesinde su tutuyor. 440 milyon metreküp kapasiteli ama
sadece 46 milyon metreküpü var ve bunun 16 milyon metreküpü kullanılamaz
durumda. Maksimum 30 milyon metreküp su kalmış. Kuraklık geçtiğimiz her yerde
ne kadar büyük bir tehdit olduğunu gösteriyor. Her noktada buna tanıklık
ediyoruz. Zaten azalan kaynakları da kirletiyoruz. İklim krizi küresel ısınmayı
artırarak su kaynaklarını azaltırken, biz de buna uyumlu ve buna çare üretecek
projeler geliştirmek zorundayız. Bunu yapacağız.”
Başkan Soyer’in Gediz Havzası’ndaki inceleme turu 4 gün
sürecek ve 17 Temmuz Cumartesi günü Foça’daki basın toplantısıyla sona erecek.