Başkan Tugay'dan net çıkış: Yanan alanlar imara açılmayacak!

Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR - Geçtiğimiz hafta İzmir’in birçok ilçesinde orman yangınları meydana gelmişti. Yangınların söndürülmesi sonrası AK Parti kanadından İzmir İtfaiyesinin mücadelesiyle ile ilgili bazı iddiaları gündeme getirilmişti.  

İddialar sonrası İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay bugün Egemenlik Evi’nde orman yangınlarına ilişkin değerlendirmelerini içeren bir basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda merkezi yönetimin yerel yönetimlerle iş birliği yapmaktan kaçındığını söyleyen Başkan Tugay, “Yerel yönetimlere aktarılması gereken kuvvet ve kaynakları arttırmak yerine tam tersi yapılıyor. ‘Siz karışmayın, biz halledeceğiz’ deniyor. Bu yangınlarda gördüğünüz gibi merkezi yönetim bu yangınları yönetemiyor ve bir iş birliği ve koordinasyondan kaçınıyor. Afetleri merkezi yönetim, yerel yönetim iş birliğiyle daha tedbirli karşılayabiliriz, az zararla atlatabiliriz” dedi.

CEVAPLAR VERMEK İSTİYORUZ

Yangınla ilgili bilgiler paylaşmak istediğini belirten Tugay, “15 Ağustos günü, gündüz saatlerinde hızlı yayılmasıyla şehrimizin ve sonrasında ülkemizin gündemine gelen, 19 Ağustos'a kadar devam eden Yamanlar'daki büyük yangın ve eş zamanlı olarak kentte pek çok yerde yaşanan diğer yangınlarla ilgili bilgi vermek için huzurunuzdayım. Bu yangınlarla ilgili pek çok konunun tartışıldığını, halkımızın karışık bir dönemden geçtiğini görüyorum. Objektif verilerle sorunu değerlendirip, geleceğe yönelik kendimize bir yol haritası çizmeye çalışırken, bazı polemiklerin yaratıldığını da üzülerek gözlemliyorum. Bilgi kirliliğini gidermek ve akıllardaki sorulara verilere dayalı cevaplar vermek istiyoruz” ifadelerini kullandı.

YANGIN HIZLICA YAYILABİLİYOR

Rüzgarın kuvvetli oluşuna dikkat çeken Tugay, “Hepimizin gündeminde olan Yamanlar'daki yangın, 14 Ağustos akşam saatlerinde, gece 21:00 civarında ormanlık alanda, yerleşim bölgesinden epey uzakta başlamış bir yangındı. Bu günlerde sizin de bildiğiniz gibi, havanın sıcaklığı, kuruluğu ve uzun süredir yağmur yağmamasından kaynaklı olarak yangın çıktığında hızlıca yayılabiliyor. Maalesef, bölgemiz bu nedenle sıkça yangınlara maruz kalıyor ve adeta yangın sayılarında rekorlar kırılıyor. Bu yangının da diğer yangınlar gibi ilerleyeceğini düşünerek, normal bir müdahalede bulunulduğunu düşünüyorum. Orman yangınlarını Orman Bölge Müdürlüğü yetkilidir. Bizler, asıl görevimiz olan yerleşim yerlerini orman yangınlarından koruma görevimizi yerine getirdik. Bu yangında da müdahalemiz bu şekilde başladı. Ancak 15 ağustos gündüz saatlerinde kuvvetli bir rüzgarla bu yangın yerleşim yerlerimizi tehdit eder hale geldi. Bir kere 4 gün içerisinde şehrimizde 249 yangın olduğunu ifade etmek isterim. Bunların 20’si orman yangını. En büyüğü de Yamanlar’daki. 2966 hektar alan yangı. Yaklaşık 3 bin. Bu hesaplamayı nasıl yaptık? Uydu görüntülerinin bizdeki coğrafi bilgi sitemiyle karşılaştırıp hesapla yaptılar. Yamanla bölgesinde 3 bin hektar alan yandı. Bu 4 günde yaklaşık 4 bin 300 hektar alanın aynını hesapladık. Bunların bir kısmı orman alanı, bir kısmı mera, makilik, bir kısmı da zeytin ağaçlarının bulunduğu alanlar. Bayındır’da 300 hektarlık alanda çıkan yangında ağırlıklı olarak zeytin ağaçlarımız yandı. 3 tane köyün zeytinliğiydi” dedi.

EN BÜYÜK TEŞEKKÜRÜ BİZİM İTFAİYE PERSONELİMİZ HAK EDİYOR

Bir itfaiye personelinin kırıl kemiğine rağmen yangına müdahale ettiğini söyleyen Tugay, “Yangınlar boyunca itfaiyenin ne yaptığı, nasıl müdahale ettiğiyle ilgili net verilere ulaşamadı insanlarımız. Yangınların karmaşık ortamda kimin neye müdahale ettiğini takip etmek zor. İtfaiyemizin çok zorlu bir mücadeleyi yürüttüğünü söylemek isterim. Biz İzBB olarak bu yangınlara 1577 personelimizle müdahale ettik. Bunların 730’u itfaiye. 324 yangın söndürme aracıyla bütün araçlarımızla sahada yangınlara müdahale ettik. Diğer illerden de destek için yardımlar geldi. Bize yardım için araçlarını, personelini gönderen tüm belediyelerimize yürekten teşekkür ederim. Bizlere çok yardımcı oldu. Ancak sanırım en büyük teşekkürü bizim itfaiye personelimiz hak ediyor. Çok konuşulmadı biliyorum. 8 tane itfaiye erimiz yaralandı. 2 tanesinde de kemik kırıkları oluştu. Kol kemiği kırılan arkadaşımız 1 saat boyunca yangına müdahale etmeye devam etti. Yangının olduğu her yerde olmaya çalıştılar, oldular. Karşıyaka’da yangın TOKİ evlerinin bir tanesinin çatısında sıçramıştı. Tüm binalar sıçrama riski vardır. İtfaiyemiz bu yangının ilerlemesine engel oldu. Küçük sanayi sitesinde bazı iş yerler yanmış olsa da bulunduğu konumla tüm dükkanların yanacağı pozisyondaydı. Arkadaşlarımız çok fedakarca müdahale ettiği, dumandan nefes alınmaz ortamda iş yerlerinin yanmasına engel oldu. Sancaklı, Yamanlar köyü yangının dibindeydi. Ama etkilenmesi itfaiyemiz sayesinde. Bayındır’da tüm bölge yanabilirdi. İtfaiyemizle, vatandaşla beraber engellendi” dedi.

SEBEBİ İKLİM KRİZİ

Yangınların büyümesinin nedeni olarak iklim krizini gösteren Başkan Tugay, “Bu yangınlar neden çıkıyor? Çıkmaya devam edecek mi? İnsanlarımızı artık bu soruya net cevap bulamadığını biliyorum. Yangınların yüzde 95’inin insan eliyle çıktığı bilinir. Ancak bizde diğer ülkelerden farklı olarak elektrik hatları sistemi problemi var. bunu birkaç konuşmamada dile getirdi. Bu konunun üstünde durulması lazım. Son yangınlarda Menderes’te bir elektrik telinin kopması sayesinde başlamasını bizzat Valimiz açıkladı. Yangınlar ufacık sebeplerden çıkabiliyor. Bazı vatandaşların gözaltına alındığını öğreniyoruz. Ama ne yaptıklarını bizde bilmiyoruz. Piknik yaparken anız yakarken çıktığını biliyoruz. Vatandaşlarımızın farkında olması gereken şudur; herhangi bir yangının başladıktan sonra ne kadar hızlı yayıldığını inerlerse tahmin edilenden daha hızlı yayıldığını görecekler. Sebebi kuraklık, sıcak hava ve atmosferde rüzgarın çıkmasına sebep olan hareketler. Bunlar iklim krizinin sonuçları. Bu yangınlar olmaya devam edecek. İstemediğimiz yangınlarla karşılaşacağız. Sadece bu senenin değil önümüzdeki yıllarda da olacak. Yaşam şeklimizi düzenlemeliyiz. Öz eleştiri yapmalıyız. Yangınlar sıkça ormanlık alanlarda çıkıyor. Daha sonra yüksek sıcaklık kuraklıkla hızlı bir şekilde yayılıyor. Ormana komşu olan yerleşim birimleri diğer tesisiler hepsi risk altında diye düşünmek zorundayız. Bu da ormanlık alanlara ilave önlemler almamız gerektiğini bize düşündürtüyor. Tüm yerleşim yerlee4ini gözden geçirmemizi yangın koridorları yapmayı düşünüyoruz. Bu üzerine çok çalışacağımız konulardan biri olacak.

MERKEZİ YÖNETİM BU YANGINLARI YÖNETEMİYOR

Merkezi yönetimlerin yerel yönetimlerle işbirliğinden kaçındığını söyleyen Başkan Tugay, “Afetler bölgesel olarak gerçekleşiyor. O yüzden en çok yerel yönetimleri ilgilendiriyor. Dünyanın tüm gelişmiş ülkelerde afetler yerel yönetimler üzerinden yönetiliyor. Bizim de yerel yönetimlerin kaynaklarını güçlendirmeye ihtiyacımız var. Buna mutabık biz yerel yönetmelere vermenin gereken yetkiyi insan kaynağını vermiyoruz. Bunlar öz eleştiri olarak hepimizi sorması gereken ve cevabını verilmesi gereken düşüncelerimiz. Yerel yönetimlere aktarılması gereken kuvvet ve kaynakları arttırmak yerine tam tersi yapılıyor. ‘Siz karışmayın, biz halledeceğiz’ deniyor. Bu yangınlarda gördüğünüz gibi merkezi yönetim bu yangınları yönetemiyor ve bir iş birliği ve koordinasyondan kaçınıyor. Afetleri merkezi yönetim, yerel yönetim iş birliğiyle daha tedbirli karşılayabiliriz, az zararla atlatabiliriz. Bunlar kader değil. Yangınlar daha erken aşamada söndürülebilir. Ankara’dan talimata bu ile yönetilmemesi. Yerel yönetimler içinde çalışması. Biz İzmir’de yetki ve sorumluluklarımız dahilinde elimizdeki tüm imkânları seferber ediyoruz. Karşıyaka yanan alan 15 futbol sahası kadar alan. Kaç tane ağacın yandığını öğrenmek için şu an arkadaşlarımız hesaplıyorlar. Biz belediyemizin itfaiyesini daha çok kanunun bize verdiği sorumluluk çerçevesinde yerleşim birimlerini söndürmek için kurulu. Ancak bunları yaparken 1500 civarında norm kadroya sahip olmamıza rağmen 730 itfaiye personelimize çalıştığımızı söylemek isterim. Belediyemiz 2020 yılında 120 itfaiye eri almak için başvuruyor ama bakanlıktan 50 kişi için izin çıkıyor. Yeni bir başvuru yaptık, 300 itfaiye eri için bakanlığa yazı yazdık. Şu anda onun sonucu bekliyoruz. 800 civarında eksiğimiz olmasına rağmen bize sadece 50 kişi için izin verdi Bakanlık. Bugün için daha fazlasına ihtiyacımız olduğunu biliyoruz. Kademe kademe personel sayısı ve araçlarımızı arttıracağız. Cevabını bütün şehir olarak bekliyoruz” dedi.

TESPİTLER DEVAM ETTİKÇE YARDIM YAPILMAYA DEVAM EDİLECEK

Tespitlerin devam ettiğini ifade eden Tugay, “Yangınlar sırasında bir çok vatandaşımız mağdur oldu. Karşıyaka’daki yangında 20 tane evin ve 456 işyerinin yangından etkilendiğini gördük. 10 tane hayvan yaralı olarak kurtarıldı. Bunlar sokak hayvanları kampüsümüzde bakıma alındı. Yamanlar yangınında tahliye edilen vatandaşlardan 53 tane İZELMAN'ın yurtlarına yerleştirildi. onların her türlü ihtiyacı karşılandı. Biz yangından ağır hasar gören orta hasar gören ve evini kullanamayacak duruma gelen vatandaşlar için her bir haneye 50 bin TL nakit yardım yapma kararı aldık. Tespitler devam ettikçe yardım yapılmaya devam edilecek. Hijyen ve temel ihtiyaçlarını karışlamak için alışveriş kartları dağıtılıyor bu vatandaşlarımıza” dedi.

EV SÖZÜNÜ MEMNUNİYETLE KARŞILADIK AMA…

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yangında evlerini kaybedenler için zarar tazmini ve yeni konut temini konusunda söz vermesi hakkında konuşan Tugay, “Dün Cumhurbaşkanının ev sözü verdiğini duyduk. Memnuniyetle karşıladık. Ama daha önce pek çok örnekte olduğu gibi insanlarımızı uzun yıllar mağduriyetlerine neden olacak gecikme olursa gidermede İzBB’nin aktif rol alacağını söylemek isterim. Bu hem evler hem işyerleri için.

KAYNAKLAR BOŞA AKITILMIŞ OLUR

Yanan alanlar için yeni bir bakış açısına sahip olunması gerektiğini söyleyen Başkan Tugay, “Sosyal medyada görüyorum, fidan kampanyası başlatan kişi ve kurumlar var. Ancak dikilen fidanların gerçekten yaşayıp yaşamadığını sorgulamamız gerekiyor. Aksi takdirde vatandaşların iyi niyetinin istismarı ve kaynakların boşa harcanması söz konusu oluyor. Bu alanda yeni bir bakış açısına sahip olmamız gerektiğini düşünüyorum. Zeytinler güçlü ağaçlardır. Yanmış olan zeytinlerin budanması ile ilgili bir çalışma yapılacak” ifadelerini kullandı.

GEREKLİ SORUMLULUĞU ALIRIZ

Uçak alımıyla ilgili konuşan Tugay, “Uçak alımıyla ilgili bir konu oldu. Mevzuat gereği belediye şu anda uçak alamıyor. Böyle bir alım yapılabilmesi için Orman Bakanlığı ile protokol yapılması gerekiyor. Henüz bu konuda bir adım atılmış değil. Uçak alımı konusu, yangına havadan müdahalenin yetersiz olduğunu gözlemlediğimiz için vatandaşlarımızın talebi üzerine gündeme gelen bir konu. Buna da birçok vatandaşımız "uçak, helikopter almıyorsunuz" diye eleştirilerde bulundu. Bırakın uçağı, helikopteri; karadan itfaiyemizin ormanlık alana girmesi ve yangına müdahale etmesi yerel makamların ve Orman Bölge Müdürlüğü’nün iznine tabi. Bu yangında da bunu yaşadık. Bazen bazı noktalara "siz girmeyeceksiniz" dedi Orman Bölge Müdürlüğü yetkilileri ve itfaiyemiz o alanlara giremedi. Karadan müdahale böyleyken, belediyeye uçak ve helikopter uçurması için izin verilmesi oldukça zor bir şey. Afetlere ve yangınlara müdahalelerin sonradan türetilmiş AFAD gibi kurumlar üzerinden değil, o bölgede 24 saat çalışan yerel yönetimlere yetki verilmesini savunuyoruz. İlk olarak bunu mantık olarak oturtmamız lazım; sonra bakanlık bize derse ki "bizim elimizde yeterli uçak yok, siz alın uçağı, gerektiğinde sizden destek alalım", genel başkanımızın da dediği gibi gerekli sorumluluğu alırız” diye konuştu.

ETİK BULMUYORUM

Tunç Soyer döneminde yapılan kampanya hakkında konuşan Tugay, “Sayın Tunç Soyer döneminde uçak alımı için kampanya başlatılınca, bir miktar para toplanmış ancak uçak alınmadığı yönünde eleştiri var. Bu konuda bilgileri arkadaşlarımızdan aldığımızda, yangın sonrası "İzmir Küllerinden Doğacak" yangın kampanyası başlatılmış. Bu kampanyada paranın kullanılması ile ilgili birçok madde valiliğe bildirilmiş. Ancak toplamda 1 milyon 700 bin TL para toplanabilmiş. Bu rakam uçak alımı için çok yetersiz bir rakamdır. O günkü şartlarda belediye yetkililerimiz o para ile 50 tane römork almışlar yangınlar için. 50 çeşit, toplam 30 bin bitki fidanı alınmış ve 200 dönümlük yere dikilmiş. 2 tane prefabrik yapı alınmış, ağaçlandırma hizmetlerinin yerine getirilmesi için. Nerelerde kullanıldığı ile ilgili bilgi valiliğe iletilmiş. Cevabı belli olan soruların, insanların kafasında soru işareti oluşturacak şekilde sosyal medyada siyasetçiler tarafından paylaşılmasını etik bulmuyorum” dedi.

OLAĞAN ÜSTÜ MECLİSİMİZİ TOPLAYACAĞIZ

“AK Parti İl Başkanı Bilal Saygılı bana bazı sorular sordu sosyal medya üzerinden. Halkın gözü önünde mağduriyetlerle mücadele etmek yerine laf kavgasına giriyormuş gibi görünmemek için cevap vermedim, bu tutumu sürdüreceğim. Saygısızca ifadelerle bizi suçlayanları milletimizin vicdanına havale ediyorum. O sorduğunuz soruların cevabı sahada olan herkesin bilgisi dahilinde. Biz, yaptığımız açıklamalar ile bunlara cevap verdik. Benim çağrım şu: Kısır tartışmaların dışına çıkalım, ülkeyi falanca partinin kurumları ile filanca partinin kurumları diye ayırmayalım. Lütfen yardımcı olun, hep beraber İzmir’imizde yeni yangınlar çıkmaması için, çıkan yangınlara en yetkili mücadeleyi yapmak için bir araya gelelim. Yapacağımız konu bu olsun. Halkımız bizden bunu bekliyor. Artık bu milletin sadece bizlerden hizmet beklediğini, her türlü partizanlığın insanların akıllarında bölünmelere neden olduğunu, vatandaşın vatandaşa düşman edilmesinden başka bir işe yaramadığını görün. İzmirli yurttaşlarımıza şu sözü veriyorum: Bundan sonraki her yangında her türlü fırsatı değerlendirerek daha etkili mücadele eden, daha fazla güçlenmiş bir İzBB görecekler. Bilimle ve akılla yönetmeye devam edeceğiz. Çözüm için sürece dahil olmak isteyen herkese kapımızı açık tutacağız. Hiçbir vatandaşımızı mağdur etmeden, vatandaşlarımız ile dayanışma içinde gerekeni yapacağız. Bugün İzBB Meclisi'ni olağanüstü toplantıya davet ettik. Mağdur vatandaşlar ile ilgili karar alacağız.”

RUHSATIZ BİNAYI AYNI ŞEKİLDE YAPARIZ DİYEMEM AMA…

Mülkiyeti kaçak olan konutlarında yanması üzerine ‘destek’ verilip verilmeyeceğinin sorulması üzerine Başkan Tugay, “Hukuki olarak belediyenin kaçak bina yapması mümkün değil. Ruhsatız binayı aynı şekilde yaparız diyemem ama o vatandaşlarımızın barınma problemlerini çözmek için çeşitli çözümler bulabilecek. Bunu meclisimizde oluşacak komisyonla karar vereceğiz” diye konuştu.

KABUL ETMEYECEĞİZ, KARŞISINDA DURACAĞIZ

Yanan alanların imara açılıp açılmaması yönündeki soruya ise Tugay, “Bunu doğru bulmamız mümkün değil, izin vermemiz mümkün değil. Kentimizin konut alanlar açısından genişleyeceği planlar mevcut. Yeni imara alan açılmasını kabul etmeyeceğiz. Karşısında duracağız. Şehre yakın olan alanlarda yoğun bir ağaçlandırma çalışması en kısa zamanda planlayacağız. O bölgelerin imara açılması mümkün olamayacak. Art niyetli davrandığını düşündüğümüz kişi ve kurumlar olursa bunu hemen halkımızla paylaşacağız” cevabını verdi.