ÖNCÜŞEHİR - Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, kent gündemine ilişkin Öncüşehir’e açıklamalarda bulundu.Göreve geldiği günden bu yana şeffaf, katılımcı ve sosyal belediyecilik anlayışıyla hareket ettiğini söyleyen Başkan Zeyrek, tüm paydaşlarla birlikte sorunlara çözüm üreten bir anlayışın benimsendiğini ifade etti.Belediye bütçesinin her kuruşunun halka açık bir şekilde paylaşıldığını ve ihalelerin canlı yayımlandığını belirten Zeyrek, sosyal belediyecilik kapsamında Kent Lokantası, Halk Mandıra, Güne Merhaba Çorbası, Anne Kart gibi projelerle Manisalıların yaşamına doğrudan dokunduklarını söyledi.
MANİSA’YI VARLAR VE YOKLAR ARASINDA GİDİP GELEN BİR ŞEHİR OLMAKTAN ÇIKARACAĞIZTüm paydaşlar ile birlikte yönetme anlayışını benimsediklerini dile getiren Başkan Zeyrek, “31 Mart’ta biz gerçekten bir ismi değiştirmedik. Bir yönetim anlayışını ve şeklini değiştirdik. Bir paradigma değişikliğine gittik. Çünkü ben şunu biliyordum ki; burada şehrin sorunlarını bilmeyen, vatandaşın sesini duymayan bir başkan vardı. Ve ben de vatandaş olarak hep bağırıyordum, ‘Manisa’da şunlar şunlar olması lazım’ diye. Artık vatandaşlarla birlikte dertlerini paylaşan, bir çözüm noktasında konunun tüm paydaşlarını masaya çağıran bir yönetim anlayışına geçtik. Bence en büyük yaptığımız atılım buydu. Çünkü biz bugünün derdi neyse, onu tüm paydaşlarını çağırıyoruz ve tüm şeffaflığı ile anlatıyoruz. Daha sonra benim hep yapmak istediğim şeyler vardı. Biz her ay harcadığımız tüm parayı internet sitemizden açıklıyoruz, kuruşuna kadar. Her yaptığımız ihaleyi canlı bir şekilde yayılıyoruz. Çünkü vatandaş kendi için ayrılan paranın nereye gittiğini bilmesi gerekiyor. Bizim ve Cumhuriyet Halk Partili Belediyeciliğinin anahtarı bence sosyal belediyeciliktir. Manisa’da sosyal belediyecilik denildiğinde sadece Ramazan aylarında koli dağıtan, seçim dönemi kömür, makarna dağıtan şeklinde algılanıyordu. Ama bugün Manisa’da Kent Lokantası, Halk Mandıra, Güne Merhaba Çorbası, anne kart, hoş geldin bebek var. Hamile kadınların yoga eğitimi veren bir belediye zinciri var. Artık Manisa 10 ayda sosyal belediyecilikle tanıştı. Bu da beni çok mutlu eden bir şey ki bu daha bir başlangıç, yeni başlıyoruz. Şimdi emekliden gençliğe kadar bütün her şeyler ortaya koyulacak. Ve ben Manisa’mı hep şöyle nitelendiriliyorum; Manisa’mda üniversite var ama öğrencinin sosyal hayatını gerçekleştirebilecek mekanlar yok. Manisa’da sanayi var ama Manisa’da beyaz yakalı yok, çünkü hepsi İzmir'de oturuyor. Manisa’da tarım var. Ülkenin göz bebeği, bereketi, Gediz Ovası toprakları var ama üreticiyi destekleyen herhangi bir kurum yok. Manisa’da mitolojik dönemden günümüze kalan tarih var. Kültür turizmine, doğa turizmine, sağlık turizmine, inanç turizmine tüm olanakları var. Ama şehirde bir tane turist yok. Yani varlar ve yoklar arasında gidip gelen bir şehirdir Manisa. Bu kadar varlığı ve değeri olup da bunu kullanamayan bir şehir bence Türkiye'de yoktur. Biz şu anda bu yokları var etmek için gerçekten çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Dün mesela Kula’da JEO Parkımızı tanıttık. Ve sağ olsun Genel Başkanım benim kadar Manisa’yı seviyor. Hatta benden daha çok seviyor diyebilirim. Manisa'nın bu değerini ortaya çıkartmak için dün orada saatlerini harcadı. Çünkü Türkiye'deki tek JEO-Park. Bir tane var, ikincisi yok. Bunun gibi değerlerimizi ortaya çıkartan yönetim anlayışını ortaya koymak bence geçtiğimiz 10 ayda yaptığımız en güzel şeydi” şeklinde konuştu.HEM BORÇ ÖDÜYORUZ HEM HİZMET ÜRETİYORUZHem borç ödeyen hem de üreten bir belediye olduklarını ifade eden Başkan Zeyrek, “Her belediye gibi bizim de borçlarımız var. Belediyeyi 2.4 milyar TL'lik bir borçla devraldık. Geçtiğimiz ilk 8 ayda 800 milyon lira borcumuzu ödedik. Çünkü mali tabloya baktığımızda bu 1 milyara kadar var. Yani her ay 100 milyon lira borcunu azaltan ve bu şekilde de hizmet eden bir belediye noktasına getirdik. Ben geldiğim ilk gün şunu gördüm; otoparkın orada 10 tane zabıta elemanı vardı. Ana giriş kapısında 5 kişi bekliyordu beni. Asansörün önünde 4 tane danışmadaki arkadaş bekliyordu. Yukarı çıktığımda burada zabıtalar ayakta duruyordu. Odaya girdiğimde ‘siz ne yapıyorsunuz?’ diye sordum. Eski başkan böyle karşılanmayı istiyormuş. Bu şekilde tıpkı küçük saray yani bizim kaçak sarayın bir küçüğü Manisa'da oluşturulmuş bir zihniyetten biz devraldık burayı. Herkes başkandan korkardı. Başkana kimse hiçbir şeyini asla anlatamazdı. Böyle bir çalışma arkadaş grubu vardı. Ama geldiğim ilk günden beri hep onlara şunu söylüyorum; Biz aileyiz. Ailenin fertleriyiz. Şu anda onlarla yılbaşı, doğum günlerini kutluyoruz. Birlikte pasta kesiyoruz. Gün içerisinde ben bir tane kata inip onlarla çay, kahve içiyorum. Hal hatır soruyorum. Çocuğu hasta olan kişiyi alıyoruz, birlikte çocuğunu hastaneye getiriyoruz. Bu şekilde birlikteliği sağlıyoruz. Çünkü bu birliktelik ve aile yapısı bizi daha iyi hizmet etme anlayışına götürecektir. Çünkü Manisa Büyükşehir Belediyesi'nin 7 bin personeli ne kadar birbirine bağlı olursa şehre de o kadar iyi hizmet edecektir. Biz bu anlayıştayız. Devraldığımız noktadan şu geldiğimiz noktaya sadece ben değil tüm çalışanlar getirdi. Çok garip bir şey söyleyeceğim; bizim katlarda çay ocağı, su, sebili yoktu. Belediye başkanı çalışanlarına bir bardak suyu, bir bardak çayı çok görüyordu. Çok ufak bir şey değil mi? Sebil koyduk, çay ocağı açtık. Bir çalışan ilk ayda, geldi ve dedi ki ‘ilk defa insan olduğumu hissettim’. İnsani değerlerden yoksun bir yönetim anlayışı vardı. Biz bu yönetim anlayışını değiştirdik” dedi.MANİSA ÖZENİLEN KENT OLACAKManisa’yı özenilen bir kent haline getireceklerini söyleyen Başkan Zeyrek, “Yıllarca ben ülkemde ve yurt dışında birçok şehre gittim ve hep özendim. ‘Neden Manisa'da bu yok’ diyerek hep özendim. Ben artık Manisa'nın özenenlerin değil, özenilenlerin kenti olmasını istiyorum. Ben Manisa'da İzmir'den gelenlerin buradaki değerleri, buradaki bir kafeyi, mekanları dolaşabileceği bir alan, bir yer haline getirmek istiyorum. Manisa bu değerlerin hepsine sahip. Bu verilerde var, alt yapısı da hepsi de var. Sadece bir dokunuş gerekiyor. O dokunuşu da biz yapacağız” diye konuştu.
