Bayraklı'da gizli toplantı sonrası meclis üyesinden 'yargı' tehdidi!

Cumhuriyet Halk Partisi Bayraklı'da yaşandığı iddia edilen gizli toplantı krizi hepinizin malumu.

Kulislerde 19 meclis üyesinin Mehmet Cengiz ve Belediye Başkanı İrfan Önal'dan rahatsızlık duyduğu iddiası ile bir toplantı gerçekleştirdiği, toplantıdan belediye başkanın ve diğer meclis üyelerinin haberi olmadığı parti kulislerinde yerini almıştı.

Tabii ki parti kulislerinde yer alan ve örgüt içinde rahatsızlığın üst seviyelere ulaşmasına neden olan iddialar basına da yansımış ve birçok haberde yer almıştı.

Buraya kadar tabii ki süreç gayet normal…

Tüm siyasi partilerde kulisler hareketli olur, parti içinde bir grup ile diğer grup arasında anlaşmazlık yaşanır bunlar zaman zaman basında yer alır...

Ancak gel gelelim ki 'siyaset' yapan bazı isimler yaşananların açığa çıkmasından rahatsız olmuş.

Rahatsız olmasına rahatsız olabilirler.

Tabii ki yapılan her haber toplumun tamamı tarafından mutluluğa neden olmayabilir.

Pohpohlanmaya alışmış, ısmarlama haber yapan bazı kişiler ve kurumlar yapılan tarafsız haberlerden rahatsız da olabiliyor...

Tabii bu söylediklerim Bayraklı'daki üyeler için geçerli mi değil mi bunu okuyuculara ve sürece hakim olanların takdirine bırakmak lazım...

Şimdi gelelim yazımızın konusuna…

Biz tarafsız ve objektif habercilik yapan bir kuruluş olarak Bayraklı'daki krizi kaleme almış bir kurum olarak kimseye biat etmeden 'hoşuna gitme' kaygısı gütmeden olanları en şeffaf şekilde kamuoyu ile paylaşmıştık.

Tabii ki haberlerimizin bahsi geçen isimler arasında olan bazı meclis üyeleri rahatsız olmuş...

Hem de öyle bir rahatsız olmuş ki bir basın organını tehdit etmeyi kendinden hak görmüş.

Öyle bir rahatsız olmuş ki bize iletilmesi için çevresinde 'mahkemeye vereceğiz' diyerek üstü kapalı olarak basına sopa göstermeyi, tehdit etmeyi ve ayar vermeyi kendilerinde hak görür olmuş.

İlk olarak şunu söyleyelim;

Türkiye Cumhuriyet Devleti'nde tam bağımsız ve özgür yargı sisteminden korkacak ya da geri adım atacak değiliz.

Tehdit olarak kullanmayı istedikleri yargı sistemi bizim için bir tehdit değil seve seve giderek anlatacaklarımızı anlatacağımız ve gerçeklerin gün yüzüne çıkacağı bir kurumdur.

Yani dışarıda basına sopa göstermeye çalışan birkaç meclis üyesi umarım ki bunları iyi anlayabilmiştir.

Şimdi gelelim diğer konumuza...

Meclis üyelerinin görevi nedir?

Yerel seçimlerde parti logosu ile seçimlere giren, o partiyi destekleyen vatandaşlar tarafından mecliste görev alan kişilerin görevi nedir?

Tabii ki siyasi bir sorumluluk yüklediği kadar o ilçede ve ilde yaşayan tüm vatandaşların sorunlarına çözüm kavuşturmak için bir araçtır.

Bakın üstünü bir kez daha çizerek söylemek istiyorum.

Meclis üyeliği bir ARAÇTIR.

Bu araç vatandaşların sorunlarını çözme odaklı olmalıdır.

Yani vatandaşlardan sorunlarını çözmek için alınan görevler kişilerin kendi özel işleri için belediye başkanlarının köşeye sıkıştırmaya çalıştığı ya da gizli toplantılar ile bireysel çıkarların ön plana çıktığı bir görev değildir.

Son olarak…

Vatandaşların oyunu alarak göreve gelen, tek yapmaları gereken vatandaşların sorununu çözmek olan meclis üyeleri bu görevlerini bir kenara atıp basın mensubunu hele hele yargı ile tehdit etmelerini kamuoyuna bırakıyorum.