Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR – Bayraklı Belediyesi’nin Eylül ayı olağan Meclis toplantısının ikinci oturumu, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal’ın yokluğunda Belediye Başkanvekili İrfan Önal idaresinde gerçekleşti.
DEMİR: OLMASI GEREKENLERİ SÖYLEMEK İSTİYORUM
Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Partili Meclis Üyesi Emre Demir, “Belediye başkanıyla konuyu konuşmak isterdik ama son dönmelerde baya boşluyor meclisi. Ben dilek ve temennilerimi değil, olması gerekenleri söylemek istiyorum. Kendisini her şeye hastalıklı hassasiyetle mutlaka eleştiri getirmek isteyen insanlar var. Bütün çabası olumsuz noktalar bulma derdindeler. Çünkü repertuarlarında teşekkür etmek yok. Bunlar, devletin Bayraklı’ya yatırımı sıfır diyebilirler ama iyiyi konuşma asla onlar da yok. Kredi ile ilgili çalışma yapacaksa bunu devlet yapar, devlet ölmüş mü der, bir kamu kurum kuruluşunun başında olduğunu unutup arkamızda kamu gücü olmadan depremde iş yaptık der. Logoyu kendine pay biçenler bunda da kendine pay biçer. Depreme bir lira harcadım diyor, o zaman denetimlerde karşımıza çıkan depremzedelere yapılan yardımları kimlere harcadınız? Rica ediyorum yapılanları görmeden yapılana teşekkür etmeden siyaset yapmamalıyız. Serdar Sandal yarın bir hizmet yapsın biz kendisine Bayraklı adına teşekkür ederiz. Ama yaptığı hizmet olmadığı için çıkalım başkanın projelerini gezelim demiyorsunuz. Kendisi vaatlerimin yüzde 70’ini yaptım derken burada gözlerimizin içine bakıyordu” dedi.
APAYDIN: ARKADAŞLARIMIZ BUNLARI GÖRMEZDEN GELDİ
Demir’in eleştirilerine araç üzerinden yanıt veren CHP Grup Başkanvekili Şentürk Apaydın, “Emre Bey Sayın başkanımızın repertuarında teşekkür olmadığını söyledi. Başkan genellikle konuşmalarında bazı konuların devlet tarafından çözülmesi noktasında teşekkür etti. Ama arkadaşlarımız bunları görmezden geldi. Ayrıca denetim komisyonu raporu… Komisyonda olan değerli meclis üyemiz araçlarla ilgili kredi bedellerinin çok düşük olduğunu iddia ederek o araçlar yok demiş. Yerinde o araçları yok diyerek ilgili müdürlerimize teşekkür ederek geldi” ifadelerini kullandı.
BİNGÖL: BİRAZ ELİNİZİ VİCDANINIZA KOYUN
CHP’li Meclis Üyesi Binali Bingöl, Demir’in eleştirilerine cevap verdi. Bingöl, “Her mecliste mikrofonu alıp aynı şeyler söylüyorsunuz; bu yardımlar nereye gitti. Yardımları halka verdik, mağdur olan vatandaşlara gitti. O günün şartlarında bütçe yapılırken döviz ne kadardı, geldiğimiz günün koşullarında yapılan bütçenin durumu neydi inceleyin. El insaf. Biraz elinizi vicdanınıza koyun. Bu konuda söylenecek çok şey var. Lütfen herkes ödediğini bir kez daha önüne koysunda söylesin. Sırf muhalefet olsun diye konuşmak doğru değil” şeklinde konuştu.
AKTAŞ: 30 VAATTEN HANGİSİ GERÇEKLEŞTİRİLMİŞ GİDELİM GÖRELİM
AK Parti Grup Başkanvekili Abdullah Aktaş vaat eleştirisinde bulunarak, “Başkan bir tane vaadi yerine getirmemiş. Her mahalleye kreş demiş, bir tane yapmış, o da bir yeri alıp kreşe çevirmiş. Olan kütüphane ve düğün salonlarını kapatmış. Tabi ki eleştiriler yapılacak; karşınızdaki de eleştirilere cevap verecek. Yaptığınız bir şey varsa, bize yapılan yerleri gezdirin görelim. 30 vaatten hangisi gerçekleştirilmiş gidelim görelim. Sayın başkanın yapmadığı şeyleri algıyla afişlerle yaptım ettim diyerek algı yönetiyor. Borç ödedim diyor ama belediyenin borcu 400 milyona dayandı. Yaptığı bir şey var; çalışan personelin yerini değişmesini iyi beceriyor. Her gelen farklı şeylerle uğraşıyor, bu da belediyenin işini etkiliyor” diye konuştu.
“HANGİ TARAFTAN BAKINCA BARIŞ?”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 9 Eylül günü için hazırladığı afişleri eleştiren Aktaş, “9 Eylül kutlanacak ama şaşırtıcıdır ki, İzmir Büyükşehir Belediyesi bunu barış günü olarak kutluyor. Sebep ne, neyin barışı? 9 Eylül günü İzmir’in kurtuluş günü. Hangi taraftan bakınca barış?” açıklamalarında bulundu.
ÖNAL: VATANDAŞIMIZ ANLAYIŞ NOKTASINDA TERCİHTE BULUNACAK
Önal ise, “2. Yüzyıl barışın yılı olacak. O nedenle barış yazıldı. Anlayış farklı olduğu için ötesine girmeyeceğim. Yakın zamanda vatandaşımız anlayış noktasında tercihte bulunacaktır” şeklinde cevap verdi.
ÇAMUR: DEVLET ANA BABAYSA TABİ Kİ ELİNDEN GELEN YAPACAK
CHP’li Meclis Üyesi Gamze Gül Çamur ise, “Ülkemiz şu anda yol bozuk olduğu için 0 araç alamayanlarla, okullar açılacak 50 liralık okul çantasını nasıl alacağını düşünen vatandaşı olan bir ülke. Arada bu kadar fark var. Biri yol bozuk diye 0 araç alamıyor. Diğeri okul çantası alamıyor. Belediyeler de böyle. Bazı belediyeler bol keseden yatırımlar yapabiliyor, bazıları da yaptığı yatırımları ya yarım bırakmak zorunda kalıyor ya da hiç başlayamıyor. Biz belediyedeyiz, yerel belediyecilik yapıyoruz. Biz iktidar partisiyiz ve iktidarız; siz muhalefetsiniz ve siz de muhalefet yapacaksınız. Ama bunu yapıyorken Türkiye’den bağımsız düşünemeyiz. Kendi ekonomik özgürlüğü olan kendi bütçenin istediği gibi hazırlayabilen bir belediye değiliz. Farklı cumhuriyette değiliz. Biz Türkiye Cumhuriyetinin bir ilçesiyiz. Bazı konularda merkezi hükümete bağlı bazılarında da meclis kararnameleriyle yürüttüğümüz bir şeklimiz var. Başkanımıza sürekli eleştirilerde bulunuyorsunuz vaat hakkında. Bizim aman aman bütçelerimiz var da biz bütçeyi har vurup harman mı savuruyoruz? Biz Bayraklı halkının teveccühü ile 3 dönemdir iktidar olarak görüldük. Başkanımız da görevini layığıyla yapıyor. Başkanımız bir lira harcadım derken ironi yaptı. Deprem siyaset malzemesi olduğu için ben üzülüyorum. Devletimiz anadır babadır dediğimiz bir kurumun yapmış olduğu yatırımları bir lütufmuş gibi bize sürekli dedikte ederseniz bu olmaz. Habire biz şunu bunu yaptık demesini Bayraklı halkı adına acı buluyorum. Devlet ana babaysa tabi ki elinden gelen yapacak, lütuf gibi de bizim önümüze sunmamalıdır. Bizim eksiklerimiz varsa bununla ilgili bütçemizden ve ülke şartlarından farklı bir yol güdemeyiz. Biz genel siyaseti de yerel siyaseti de konuşacağız, eksiklerimiz varsa kabule edeceğiz, manipülasyon yapılıyorsa buna da karşı çıkacağız” dedi.
HIZAL: DOĞRU OLMAYAN BİR TAKIM BİLGİLER İLE TOPLUMU YANILTIYOR
CHP grubuna cevap vermek için söz alan AK Partili Meclis Üyesi Özgür Hızal, “İktidarımızı, partimizi ve hükümetimizi bir takım hususlarda eleştirdikleri için bazı konularda cevap verme ihtiyacı duydum. Deprem ve doğal afetler tabii ki siyaset malzemesi yapılacak konular değildir. Biz Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın TOKİ eli ile Bayraklı’da yapmış olduğu ve sizin sürekli yapamayacak eleştirileri getirdiği ancak bizim çok kısa süre içinde yapıp teslim ettiğimiz konutları lütuf olsun diye yapmadık. Biz 21 yıllık iktidar olan siyasi partinin temsilcileri olarak meseleye öyle bakmıyoruz. Sizinle bizim aramızdaki temel bakış açımız da bu. Görevi olduğu için ilgili merciler bu işleri yaptı. Bakanlığı göreviydi yaptı, TOKİ’nin göreviydi yaptı. Bizim sürekli dile getirmemizin nedeni bu kumru yöneten Belediye Başkanı Serdar Sandal’ın her sıkıştığında yapılan icraatlar ile ilgili doğru olmayan bilgiler vermesiydi. Depremi siyaset malzemesi yapan Serdar Sandal’dır. Hele ki karşısında gazeteci, partili bir kitle varsa şirin gözükmek adına doğru olmayan bir takım bilgiler ile toplumu yanıltıyor. Bize de o zaman bir görev düşüyor ve toplumu bilgilendiriyoruz. Bayraklı Belediyesi’nin son 3 yılda kullandığı bütçe 900 milyon. 1 Milyara akın. Dünya piyasalarında yaşanan bir takım dalgalanmalar oldu fiyat artışları oldu bundan Bayraklı da etkilendi. Ülkemizin bir parçası olmadığı düşünen Serdar sandaldır herhalde. Kendisi de herhalde kendisine miras kalan bir kurumun başında oturmuyor, kamun kaynakların harcıyor. Bu iş vizyon ve düşünme işi. Ben bir öneride bulunmuştum" şeklinde konuştu.
ÖNAL: MESELE SİYASETSE BİZİM SÖYLEYECEK DAHA ÇOK SÖZÜMÜZ VAR
Son olarak konuşan Önal, “Emre Bey, Başkanımız her mecliste aynı şeyleri söylemenize rağmen hepsini sabırla dinliyor ve dinliyoruz. Vaatlerin yüzde 70’i gerçekleşti. Siz yüzde 30’unu sayıyorsunuz. Muhtemele yüzde 30’da geriden başlayıp sayıyorsunuz. Yetmedi, Başkanımız, “vaatleri görmek istiyorsanız bir otobüs kiralar hizmetleri tek tek gezeriz” dedi, yok dediniz. Mesele siyasetse bizim söyleyecek daha çok sözümüz var. Ama biz insanların zamanı için bu popülizme ve şova girmiyoruz. Kredi meselesi… Biz depremden sonra evleri hasa görmüş insanlara bir nebze de olsa derman olmak için bu anlaşmayı yaptık. Ama popülizmini yapıp bas bas bağırmadık Ayrıca emsal artışı verildi. Ey devlet… 20 yıldır vergi alıyorsun. Sen ne yapıyorsun? Depremzedeler kredi istiyorlar ne zamandır? Biraz hassasiyetiniz olsa bu konuya el atarsınız. Şu an siz yüzde 13’lerde tuttuğunuz faizlerle övünüyorsunuz ama vatandaş yüzde 50’lerde faizle kredi alıyor. Ayıca depremde 1 lira kullanılması konusu. Başkanımız gelen tüm yardımları ve destekleri ihtiyacı olanlara iletti. Bütün bunların maliyeti ve insanların işgücü hesaplayıp bunlarla mı oyalanacağız? Millet canıyla uğraşırken belediye tüm imkânlarını 7/24 seferber etmişken benim 5 personelim oraya gittiğinin defterini mi tutacaktı? Biz gelirken kimse yatağına aç girmeyecek dedik ve olanaklarımız bunun için kullandık. Ama kaynaklarımız kendi yakınlarımızı zengin etmek için kullanmadık. Bayraklı’nın 24 mahallesine kreş vaadi verdik. Bunlar da bitecek. Deprem konutları... Devlet bunları yapamaz demedik. Devletin o hizmeti yapması lütuf değil. Milletten topladıkları vergilerle yaptılar.”