Didar DEMİRCİ- Büyükşehir Belediye Meclisinde Buca Metrosuyla İlgili ilk kez bürokratlar konuştu. Yapılan sunumda Buca Metrosunun 2010 yılında projelendirildiği ve aslında o zamandan bu yana hükümetten onay beklediği ortaya çıktı.
Buca Metrosu hakkında yapılan çalışmaların ele alındığı sunum hakkında AK Parti Meclis üyesi ve Grup Başkanvekili Özgür Hızal, “umarım doğru yerden imza bekleniyordur” şeklinde eleştirdi. Hızal, “Gönül isterdi ki, teknik olarak bilgilerin yanında, siyasi söylemlerin uzağında kalmasını isterdik. 4 ay önce yaptığımız ilk meclis toplantısında şunu dile getirdik. Biz bu süreçte şehrin ve hemşerilerimiz menfaatine olan her şeyde Büyükşehir’in yanında olacağımızı söyledik. Örneği hep beraber gördük. Teknik olarak yapılan hazırlı yapılmış ve senaryo yazılmış. Sabah kalktık her yerde bir haber, geldik gündemde olmayan bir sunum. Bugüne kadar bu bilgilendirme meclis heyetini hiç sunulmadı. İlk kez karşımıza çıkıyor. Çok manidar buluyorum. Ama bilgilendirme için teşekkürler. Uzunca süredir beklendiği söyleniyor, gecikme olduğu iddia ediliyor. Ekstra bazı bilgilerin eksikliği dediği husus ÇED raporu. Yine Dokuz Eylül Üniversitesi’nin arazi tahsisi başvurusu için 2 yıl beklemesi söz konusu. Doğru yazının yazılıp yapılmadığı bilinmiyor. O arazi DEÜ ye ait değil. Ormana ait. Bir imza bekliyorlar. Umarım doğru yerden bekliyorlardır” dedi.
BUCALILAR ADINA
MECLİSE SESLENDİ
Buca Metrosu hakkında yorumları ve sunumu dinledikten sonra söz hakkı alan Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, Bucalıların bu konuda madur olduğunu ve beklemekten sıkıldığını dile getirerek, “Burada yaklaşık 10 yıllık bir süreçten bahsediliyor. 6 sonra 10 yıl olacak. Buca Metrosu evraklarla, posta geldisi, gittisiyle uğraşarak, merkezi Hükümetin Buca halkının bir metroya kavuşmasını istemediğini açıkça görüyoruz. Dokuz Eylül Üniversitesi’ne ait değildir diyor. İyi incelesinler tahsisli bir arsayı. İsteseydi Dokuz Eylül Üniversitesi bu arsayı Büyükşehir’e verebilirdir. İyi niyet gösterselerdi hiç bir problem olmayacaktı. Bu saatten sonra Buca halkını bekleyeceği bir süre kalmadı. Nüfus resmi 500 bin, ama fiili olarak 800 bin nüfusa ulaşıyor. Daha da gecikmesi onaylanmaması, sürüncemede kalması, kesinlikle Buca halkına bir cevap değil. Buca halkı merkezi hükümetten, ve AK Parti grubundan somut bir cevap bekliyor. Bu şekilde ortada bırakılması, çok kısa sürede çözülebilecek şeyler. Bu sürecin böyle kalması dolar kuru, ÇED raporu kısa sürede yazışmalarla çözülecek işler bu saatten sonrada Bucalı İzmirli vatandaşlarımızın daha konforlu yaşama kavuşmaları ve çözümlenmesi için AK Parti grubuna büyük bir görev düştüğünü hatırlatmak isterim. Bir 10 yıl daha beklemesin, Buca metrosuna kavuşsun” şeklinde konuştu.
“ARSA DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ’NE
AİT DEĞİLSE NEDEN RET CEVABI VERİYOR?”
Tun Soyer’in yerine meclisi yöneten Başkanvekili Mustafa Özuslu, Buca Metrosu hakkında konuşan AK Parti Grubu’na “ Arsa Dokuz Eylül Üniversitesi’ne ait değilse neden ret cevabı veriliyor?” sorusunu yönelterek şu şekilde devam etti;
“Öncelikle şu konuda bir irade eksikliği var. Buca Metrosu’nun bir an önce yapılmasını AK Partili arkadaşlarımız da istiyor. Kendilerine bir davette bulunmak istiyorum. Dokuz Eylül Üniversitesi’ne ait değilse niye ret yanıtı veriyor. Ret demek o arsa üstüne egemenlik hakkım var demek. Hızal atlamış olabilir, teknik çalışmaların tamamında ÇED eksiği yoktur. Kendisinin eksik bilgilendirildiğini düşünüyorum. ÇED raporu var”
“İZMİR KENDİ ÖZ
KAYNAKLARIYLA BU İŞİ YAPIYOR! SADECECE BİR İMZA BEKLİYOR”
Büyükşehir Belediyesi’nin kendi kaynaklarıyla proje ürettiğini ve sadece hükümetten onay beklediğini dile getiren Nilay Kökkılıç, “Şimdi burada konuşmacılar bir yargılama yapıyor. Önemli olan Buca’ya gelmesi. Tarihi bir silsile evraklarla koydular. Siyasi bir yaklaşım görmedim. Bizim beklediğimiz şey şu; bir an önce bu metro hizmetinin gelmesi. İzmir’in en büyük ilçelerinde biri. Bu dönemin borcu olsun. Buca Metrosu sonlandırılsın. Ben şunu söylemek istiyorum hiç bir zaman bir hizmetin yerine getirilmesi için kırtasiye işleri olmamalı. Pek çok hat yapıldı. Deneyimli bir İzmir kendi yerel kaynaklarıyla hizmet verir. Ankara, İstanbul gibi değildir. Merkezi iradeden para pul beklemiyor. Param var her şeyim var. Ben yaparım diyor. Sadece eksik olan imzayı bekliyor. İzmir kendi öz kaynaklarıyla bu projeleri yapıyor” dedi.
MUHTARLARA ULAŞIM
MÜJDESİ
Meclis’te oy birliğiyle Kurban Bayramı süresince ulaşımın ücretsiz olması ve İzmir’in 1924 muhtarının görev süreleri boyunca ulaşımdan ücretsiz yararlanmaları kabul edildi. Muhtarlar mesai saatleri içerisinde kimlik kartlarıyla ulaşımdan ücretsiz yararlanabilecekler. Meclis’te ’15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ kapmasında önümüzdeki Pazartesi Günü saat 20.00’den Salı sabahı saat 06.00’ya kadar ulaşım ücretsiz olması yönündeki önerge, AK Parti Grubu’ndan gelen ‘Saat:15.00’dan itibaren başlasın’ önerisi nedeniyle yeniden komisyona gönderildi.