Didar DEMİRCİ - İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi Ocak ayı ilk oturumuna ‘’Cemevi’’ konusu damga vurdu. Kültür ve Sanat Dairesi Başkanlığı talebi doğrusunda Selçuk ilçesi, Selçuk Mahallesi 3574 ada 1 parselin İbadet alanı olarak oy çokluğu ile kabul edilmesi meclise taşındı.
Komisyonlarda ele alınan önergeye Ak Partili meclis üyeleri red oyu kullanması üzerine Ocak ayı olağan meclis oturumunu Alevi vatandaşlar da takip etti. Meclisten oy birliğiyle geçmesini beklediklerini dile getiren Alevi vatandaşlar, oy çokluğuyla geçen karara tepki gösterdi.
Cemevlerine ilişkin önerge İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinde yoğun tartışmalara neden oldu. Ak Partili meclis üyeleri söz alarak, söz konusu önergeyi dayanak yapılabilecek yasal mevzuatın eksik olduğunu dolayısıyla İzmir Büyükşehir Meclisi olarak bu konuda bir karar alamayacaklarını savundular.
Buna karşılık CHP meclis üyeleri de gerek Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin gerekse Türkiye’de Yargıtay’ın emsal sayılabilecek bazı kararlarını örnek göstererek; cemevleri ile ilgili önergenin önünde hiçbir hukuki engelin bulunmadığını anlattılar.
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılıç; ‘’Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararları ve diğer belediyelerin aldığı kararlar incelendi ve bu kararı belediyemizin alma yetkisi var. Ülkemiz uluslararası insan hakları sözleşmesine imza atmış durumdadır. Anayasamızda da dil, din, ırk ayırmamak diye bir maddemiz de var. Anayasamızda da eğer iç hukukta çelişkiler var ise uluslararası hukukunun uygulanması gerektiği açıktır. Bu yüzden tekrar bu konunun komisyona gitmesine gerek yok. Cemevileri yerlerinin imar planlarında da ibadethane olarak kabul edilmesini istiyoruz” görüşünü dile getirdi.
CHP Güzelbahçe Meclis Üyesi Kazım Çam: “Laik bir devletsek ibadethane yada değil tanımı neden devlet yapıyor. Her insana devletin eşit davranması gerekmez mi? Oysaki laiklik inancımızda herkese eşit davranmayı gerektirmez mi? Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin ‘Cemevleri ibadethane olabilir’ kararından sonra, Yargıtay 3. Dairesi ‘bir yerin ibadethane olduğuna o yeri yönetenler karar verir, devlet büyükleri değil’diye karar vermiştir. Tüm alevi vatandaşlar ise burayı ibadethane olarak kabul edilmesini istiyor. Öteden beri hiçbir ibadethane bu kadar hor görülmemiş ve ötekileştirmemiş, hiçbir devletin başı da bir ibadethane için ‘cümbüş evi’ dememiştir. Merkezi yönetim üyeleri olarak ise bu insanların isteklerini karşılamak zorundayız. Aleviler Cumhuriyetin yılmaz bekçileridir. Bunu siz de biliyorsunuz. Seçim zamanları Cemevleri, Cemevi olarak sayılıyor ancak şehitlerimiz olduğu zaman devlet büyükleri korkudan oralara gidemiyor ve şehitler arasında farklılık güdülüyor” diye konuştu.
BATUR: NARLIDERE YAPTI HİÇ DE SORUN OLMADI
Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Narlıdere Belediye Başkanlığı dönemindeki Cemevi uygulamalarını anlatarak, bu konuda bugüne kadar hiçbir hukuki sorun yaşamadıklarını söyledi. Batur, “Narlıdere dendiği için oradaki uygulama hakkında konuşacağım. 2014 yılında belediye olarak vakfa tahsis ettiğimiz yer içerisinde bir cemevi inşa ettik. Meclis üyesi arkadaşlarımız Alevi vatandaşlarımız Alevi Dedeleriyle bir araya gelerek gerçek kullanım alanına dönüştürülmesine yönelik bir plan oluşturduk. Belediye meclisimizden de oybirliğiyle geçmiş bir projeydi. 5 yıldır da uygulamada bir sıkıntı yaşanmıyor. Bu konuda kararlı ve samimi olmak lazım. Bir daha komisyona gitse ne olacak? 16 yıldır cemevlerinin yasal statü kazanması için devamlı konuşuluyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi de bu konuda bir çalışma yapmış kararlı bir duruşla oy çokluğu ile cemevlerinin ibadethane olarak geçmesi kabul edilmiş. Ben arkadaşlarımızın oy çokluğu kararına katılarak bunun arkasında durmayı öneriyorum” şeklinde konuştu.
POLAT: BIRAKIN BU KARARI ALEVİLER VERSİNBüyükşehir ve Bayraklı Belediye Meclis üyesi Cindi Can Polat ise cemevlerinin ibadethane olmasına ilişkin kararı kendini Alevi olarat tanımlayan insanların vermesi gerektiğini belirterek, şöyle konuştu: "Geçmişte belediyemizce inşa edilen kültür merkezi olarak inşaa edilen ama fiili olarak cemevi olarak kullanılan binaların bulunmuş olduğu alanların imar planlarında ibadethane ve cemevi olarak lekelenmesini konuşuyoruz. Buna benzer uygulamalar geçmiş zamanlarda belediyemizce yapılmış gerek yeni yapılan imara açılan alanlarda yapılan planlama çalışmalarda gerek yapılan revizyon planlarında, planlara ibadethane cemevi lekesi düşürülmüş. Yani bu işi biz ilk defa yapmayacağız.Ayrıca cemevleri; ülkemizde çok ciddi bir kitlenin dinsel inançsal ve mezhepsel anlamda kendilerini alevi olarak tanımlayan insanların giderek ibadetlerini gerçekleştirdikleri yerlerdir.
Şimdi buralar ibadethane midir, değil midir buna karar verenler buralara giderek ibadetlerini gerçekleştiren insanlardır. Ki bu insanlar buralar bizim ibadethanemiz, inanç merkezimizdir diye ifade ediyorlar. Bu konuda AİHM'in aldığı karar da var, bunlar iç hukuku da bağlar. Bu nedenle tüm meclis üyesi arkadaşlarımızın da önergeye olumlu oy kullanmalarını ve önergenin oybirliği ile meclisten geçmesini diliyorum."
SANDAL: NEDEN TEKRAR KOMİSYONA GİTSİN?
Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal da CHP’li üyelerin kabul oyu ile komisyonlardan oy çokluğu ile gelen önergenin mecliste oylanmasını talep etti. Başkan Sandal, Alevilerin taleplerinin zaten 100 yıldır tartışıldığını ve ötelendiğini söyledi.
HIZAL: KANUNİ DÜZENLEMEYE İHTİYAÇ VAR
Ak Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesine karşı olmadıklarını, ancak bu konuda hukuki bir zemin olmadığı için alınacak kararın bazı sıkıntılar doğuracağını söyledi. Hızal, böyle bir kararın ardından cemevlerinin mülkiyet olarak Hazineye geçmesinin dahi sözkonusu olabileceğini savunarak, bu konuda yasal düzenlemelere ihtiyaç bulunduğunu savundu. Ak Partili diğer meclis üyeleri Hakan Yıldız, Hüsnü Boztepe ve diğer grup üyeleri de itirazlarını dile getirdiler.
HUKUKİ OLMASA DA VİCDANİ GÖREV
Tartışmaların uzaması üzerine müdahale eden Başkan Tunç Soyer, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sözlerini hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yüzüne kezzap atılan Berfin Özek’in davası ile ilgili olarak yargı camiasına seslenmiş ve “Böyle bir olay kendi kızının başına gelmiş olsa, orada bu olayı nasıl değerlendirirsin? Kanunlara mı bakacaksın? Yoksa hak olur mu adalet olur mu ona bakacaksın? Yargı dünyasına da sesleniyorum. Kanun sayfaları arasındaki maddelere değil, vicdanınızın sesine lütfen kulak verin. Adaletin tecellisini hakta, hukukta arayın. Benim yolum kanun yolu değil hukuk yoludur. Hukuk eşittir kanun değildir. İyi anlamamız lazım.”
İşte bu sözlere atıf yapan Başkan Tunç Soyer, Cemevlerinin ibadethane sayılmasının hukuktan önce vicdani bir görev olduğunu söyledi. Soyer, komisyonlarda gerekli hukuki incelemenin de yapıldığını ve bu önergenin kabul edilmesinin önünde hiçbir engelin bulunmadığını söyledi.
Uzun tartışmaların ardından yapılan oylamada Cemevlerinin ibadethane kabul edilmesi oyçokluğu ile İzmir Büyükşehir Meclisinden geçmiş oldu.