Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR – Türkiye 14 Mayıs Pazar günü, Cumhurbaşkanı seçimi ve 28. Dönem Milletvekilliği Genel Seçimi için sandık başına gitti. Resmi olmayan sonuçlara göre Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir’de 14 milletvekili çıkarırken; Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na ise sandıktan yüzde 63,31 oy çıktı.
Sonuçların açıklanması sonrası Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalması kesinleşirken Millet İttifakı yeniden seçim çalışmalarına başladı.
Yaşanan seçim süreci ve yapılacak çalışmalarla ilgili önemli açıklamalarda bulunan CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, Türkiye’nin değişim istediğini ve bu değişim istediğinin de ikinci turda sandığa yansıyacağını belirtti.
“ERDOĞAN VE PARTİSİ OY KAYBETMİŞTİR”
Seçim sürecini değerlendiren Arslan, “Seçimin bir kazananı yok. 0-0’dan yeniden bir mücadele başlıyor. 2 aday var ve bu 2 aday da bu süreçte kampanyalarını yapacaktır. En sonunda da milletimizin hakemliğinde bu iş sonuçlanacaktır. Biz biliyoruz ki Sayın Recep Tayyip Erdoğan hem kendisi olarak hem de partisi olarak oy kaybetmiştir. Seçilememiştir. Sandıktan devamdan daha çok değişim kararı çıkmıştır. Ben o değişim isteğinin güçlenerek ikinci turda sandığa yansıyacağını görüyorum. Çalışmalarımızı da o yönde yapıyoruz. Süreçte de değişimin kazanacağını biliyoruz” diye konuştu.
“KİMSENİN OYU KİMSENİN CEBİNDE DEĞİLDİR”
İttifakın oy oranlarına yeteri kadar destek olup olmadığı yönündeki iddialarını yanıtlayan Arslan, “Herkes elinden geldiğince çalıştı. Sonuç itibarıyla kararı veren milletimiz. Birey her ne kadar kendini siyasi partiye yakın görüyor olsa da kimsenin oyu kimsenin cebinde değildir. Herkes kendi duygu, düşünce ve mantığı ile hareket edip tercihini yaptı. Millet ilk turda bir karar verdi, vermiş olduğu karar da hiç kimsenin seçilememesi yönünde bir karar. Biz almış olduğumuz sandık sonuçlarında nerede az çalıştık, nerede hata yaptık, nereyi daha güçlendirmemiz gerektiği konusunda sandığın verdiği mesajı aldık. O mesaja uygun bir şekilde çalışmalarımız devam edecek. Ama şu destek oldu bu olmadı demek şık değil. Sonuç itibarıyla biz kişisel çıkarları için bir araya gelmiş bir yapı değiliz. Ülkenin demokrasisi, adaletin güçlenmesi, ülkede bir değişim olması ve güçlendirilmiş parlamenter sistemin hayata geçmesi için bir araya geldik. Bu tek adam rejiminin ülkeye sürekli kan kaybettirdiğini, sıkıntılar yarattığını, süreçte de birçok insanın acı çektiğini görüyoruz. O yüzden kişisel bir birliktelik değildir bu, ilkeler etrafında oluşmuş bir birlikteliktir. Bu birliktelik sağdan sola büyük bir kucaklaşmayı sağlamıştır. Bu çok önemlidir. Ülkenin daha huzurlu ve refah bir yönetime kavuşabilmesi için bunun da devam ediyor olması lazım” şeklinde konuştu.
“BAŞKA PARTİNİN OYUNUN BİZİM LEHİMİZE YAZILMASI ANLAYIŞI İÇERİSİNDE OLMADIK”
YSK’nın sisteme doğru veri girişi yapmadığı iddiaları hakkında da konuşan Arslan, “Elimde bununla ilgili bir veri yok. Sonuç itibarıyla yurtdışı ile birlikte toplamda 200 bini geçik sandık var. Bu tür büyük organizasyonlarda muhakkak veriş girişlerinde hatalar olabilir. Bizim elimizde sandıkların yüzde 99.99’unun ıslak imzalı tutanakları var. Biz de sistemimize bunları giriyoruz. Bu konuda bildiğim kadarıyla 2 bin civarında yanlış girilmiş tutanak tespit edildi ama bunlara itiraz edildi. İlçe Seçim Kurulları bu konuda gereken düzeltmeleri yaptı, yapacaktır da. Başka siyasi partiler de tespit ettikleri usulsüzlüklere ilişkin itirazlarını yapmışlardır. Tabi ki YSK’nın bu konuda biraz daha titiz çalışıyor ve görevlendirdiği arkadaşların da daha titiz veri girişi yapıyor olması lazım. Belki de biraz daha yapısını genişletip daha da fazla elemana ihtiyaç duyabilirler. Sonuçta sandık tutanaklarını girme işlemi biraz uzun sürüyor. Bu durumdan da kaynaklanmış olabilir. Biz buna inanmak istiyoruz, YSK’nın bu konuda art niyetli olmadığına inanmak zorundayız. İnanıyoruz da, sonuçta devletin kurumlarına güvenmek gibi bir de görevimiz var. Ama biz tespit etmiş olduğumuz eksiklikleri bildirdik. Bunlarla ilgili düzeltmeler yapılıyor. Bizim bir amacımız var; milli iradeye herkesin saygı duymasını sağlamak ve sandığa giden oyun sandığa girdiği şekliyle çıkmasını sağlamak. Biz bir başka partinin oyunun bizim lehimize yazılması anlayışı içerisinde asla olmadık, olmayız da. Milli irade her şeyin üstündendir” dedi.
“İZMİR’DE DEĞİŞİMDEN YANA 1 MİLYON FARK ATTIK”
CHP’nin İzmir’de en çok oyu almasını değerlendiren Arslan, “İzmirlilere çok teşekkür ediyoruz, İzmirlilerin sağ duyusuna, birlik berberlik duygusuna, Atatürk sevgisine, cumhuriyet ve demokrasi aşkına teşekkür ediyoruz. İzmir’de değişimden yana 1 milyon fark attık. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile Sayın Recep Tayyip Erdoğan arasındaki oy farkı bir milyondur. Bu İzmir’in bu konudaki duruşunu bakışını gösteriyor. İkinci turda, İzmirlinin değişim isteğini daha da güçlendirerek farkı daha da arttırarak bir tavır göstereceğini şimdiden görüyoruz” ifadelerini kullandı.
“SIKINTILI GÖRDÜĞÜMÜZ BÖLGELERE YÖNELİK PLANLARIMIZ YAPILDI”
İkinci tur için İzmir’de saha çalışmalarına başladıklarını ifade eden Arslan, “Önce bizim seçimle ilgili oluşmuş olan bazı veri kaynaklı girişlerinden dolayı hataları düzeltmemiz gerekiyor. Öncelikle sonucun bir nihayetlenmesi lazım. Sonuçta parlamento seçimi bitti ve oradaki bütün iş ve işlemlerin bitmesi lazım. Biz dünden beridir çalışıyoruz, örgütlerimize bir araya geldik. Tekrar bir takım toplantılar yaptık. Elimizde seçim sonuçları var. Sıkıntılı gördüğümüz bölgelere yönelik planlarımız yapıldı. Ben dün Konak’ta, bugün ise Karabağlar’daydım. Diğer arkadaşlarımız da diğer ilçeleri ziyaret ediyor. Hızlı bir şekilde planlamamızı yapıyoruz. Yerel yöneticilerimizle, milletvekillerimizle, adaylarımızla, ilçe başkanlarımızla, eski ilçe başkanlarımızla, meclis üyelerimizle, kadın ve gençlik kollarımızla, gönüllü vatandaşlarımızla, ittifak partililerimizin yöneticileriyle bir araya geliyoruz. İzmir’de büyük bir organizasyon başlamış durumda. Genel Merkezimizin belirlemiş olduğu strateji uygun ilerleyeceğiz. Bütün her şey hazır, stratejiyi bekliyoruz. O da bugün veya yarın gelir ve hızlı bir şekilde kampanya devam eder” şeklinde konuştu.
“OY VERMEYEN SEÇMEN SUÇLANMAZ”
İzmir’de çalışmalara daha az oy aldıkları yerden başlayacaklarını vurgulayan Arslan, “Daha az oy aldığımız yerlerde olacağız. Bir siyasetçi ve ya siyasi parti neden oy alamadığının içi muhasebesini kendi bünyesinde yapmalıdır. Oy vermeyen seçmen suçlanmaz, oy alamadım diye siyasetçi veya siyasi parti kendi öz eleştirisini yapar. Nerede eksik kalınmışsa oralara tekrar dokunulur. 14 Mayıs Pazar günü bir seçim yaptık. Yapmış olduğumuz seçim sonucunda İzmir’de bize daha az oy veren yer ve sandıkları biliyoruz. Orada kimlerin yaşadıklarını da biliyoruz. Orada kendimizi daha doğru anlatmaya yönelik bir takım çalışmalar yapacağız” ifadelerini kullandı.
“KİMSE ‘ATI ALAN ÜSKÜDAR’I GEÇTİ’ YAPAMAZ”
Seçmenin umutsuzluğa kapılmaması gerektiğini altını çizen Arslan, “Umutsuz durum yoktur, umutsuz insan vardır. Sonuç itibarıyla umuda ihtiyacımız var. İzmir ve Türkiye değişimi istemiştir. Değişim isteyenler devam diyenlerden bir tık da olsa öndeler. Kimse çıkıp da balkon konuşmalarıyla ‘atı alan Üsküdar’ı geçti’ yapamaz. Buna da müsaade etmeyiz. Milleti iradesi ne derse ona saygı göstereceğiz. Sonuç itibarıyla çıkıp da Sayın Cumhurbaşkanının bir balkon konuşması yapması onun seçimi kazandığı anlamına gelmez. Her şeyi şu anda sandığa bağlı. Eliniz vicdanının üstüne koyup halkımız da karar verecek. Bu seçim bir cumhurbaşkanı veya kişiyi seçmekten ziyade sistemi değiştirip değiştirmeme yönünde bir seçim. Demokratik güçlendirilmiş parlamenter sitem mi, tek adam rejimi mi? Demokrasi mi otokrasi mi? Temel hak ve özgürlükler mi, yasaklar mı? Bu oylanacak” dedi.
Seni ruşvetci is takipcisi belediye sömürücüsü