Çiğdem CANPOLAT - CHP Konak İlçe Başkanı Çağrı Gruşçu, “Değerli yol
arkadaşlarım” diye başladığı yazısında şunlar söyledi:
“Biz; Cumhuriyet Halk Partililerin ülkemizin ve partimizin
geleceğine ilişkin çok önemli sorumlulukları vardır. Bu sorumlulukların
bilinciyle partimizin kıymetli kültürüne ve tarihsel değerine katkı sunmak
isteyen her bir yurttaşımızla ortak paydalarda buluşarak kol kola, omuz omuza
girerek partimizi iktidara taşıma mücadelesi veriyoruz.
“BİR GRUP TEFECİYE
TESLİM EDİLMEK ÜZEREDİR”
Ülkemiz her geçen gün sorunların daha çok ağırlaştığı bir
dönemden geçiyor. Yoksulluğun iliklere kadar işlediği, işsizliğin gençlerimizi
intihara sürüklediği, ailelerin ağır ekonomik ve sosyal şartların altında
ezildiği için yuvalarını dağıttığı acı bir dönemdeyiz. Cumhuriyetimizin temel
değerleri örselenmekte, kanla irfanla yoğrulan her bir karış toprağımız ne
yazık ki bir grup tefeciye teslim edilmek üzeredir. İşte bu ahval ve şerait
içinde dahi vazifemiz olan istiklalimizi ve cumhuriyetimizi kurtarmak ve
korumak gelecek nesillere borcumuzdur.
Yükümüz ağır, hedeflerimiz büyüktür!
Bizler, bu gök kubbe altında yaşayan her bir canlının özgür,
barış içinde, mutlu ve huzurlu yaşayabildiği bir iklimi yaratmayı partililik
sorumluluğuyla bağdaştırırız. Bu nedenle Genel Başkanımız Sayın Kemal
Kılıçdaroğlu’nun ülkemizin dağ köylerine kadar ulaşan birlik, beraberlik ve
kardeşlik söylemlerini sokağa yansıtmak için var gücümüzle çalışmaya devam
etmeliyiz.
“KUTUPLAŞMA VE
AYRIŞMA SÜREÇLERİNE ASLA DESTEK OLMAYACAĞIZ”
Birbirimizi severek ve birbirimize güven duyarak parti
içindeki uzlaşı iklimini daha da perçinlemeliyiz. Çünkü, birbirine inanan ve
samimiyetle yaklaşan her bir partili yoldaşımız, yurttaşlarımıza da aynı inanç
ve samimiyeti aşılayabilir. İktidar partisinin toplumu kutuplaştırma,
ötekileştirme ve ayrıştırma politikalarına göz yummayacağımız gibi partimiz
içinde yaratılacak kutuplaşma ve ayrışma süreçlerine de asla destek
olmayacağız.
“İKTİDARIN BASKI VE
ZULMÜNE BOYUN EĞMEMİŞ…”
Uzun yıllar sonra ülkemizin başta büyükşehirleri olmak üzere
birçok il ve ilçesi Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanlarınca yönetiliyor
ve bu da ülke nüfusumuzun yüzde 65’ine hitap ediyor. Bunun farkında olmak ve
değerini iyi bilmek zorundayız. Bu değer aynı zamanda partimizin uzun yıllar
bedel ödemiş, iktidarın baskı ve zulmüne boyun eğmemiş, yağmur çamur demeden
her bir insanımızın gözünün içine bakarak, elini samimiyetle sıkarak, yeri
geldiğinde kardeş, yeri geldiğinde yol arkadaşı olmuş değerli ve onurlu
Cumhuriyet Halk Partisi örgütünün eseridir.
“AYRIŞMA SÜRECİNİN DE
KURDELESİNİ KESMİŞ GÖRÜNÜYORLAR”
Ancak, her ne kadar parti içi uzlaşı ikliminin
sürdürülmesinden, birlik ve beraberlikten, parti örgütünün emeğinden söz
ediyorsak da uzun yıllardır partimizde emek, liyakat ve niteliğin üstüne
basarak partimizdeki genç ve kadınları bir yükselme basamağı olarak gören,
bireysel menfaatleri uğruna ilkelerimizi mundar edenler partimiz içinde
kutuplaşma ve ayrışma sürecinin de kurdelesini kesmiş görünüyorlar.
Bilinmelidir ki, ödenen bu bedellerin ve verilen bu emeğin
parti içi kısır çekişmelerle, kutuplaşma ve ayrışmaya zemin hazırlayanlar
nedeniyle zayi olmasına asla müsaade etmeyeceğiz.
Parti örgütümüzün demokrasiye ve iktidara inanmış her bir
neferinin alın teri sayesinde kentin yönetiminde kendisine görev tevdi edilmiş
olanlar kentimizin sosyal, ekonomik ve kültürel sorunlarının çözümü için
çalışmaya devam etmelidirler!
“SESSİZ KALMADIK;
KALMAYACAĞIZ!”
Siyaset, partimizin kıymetli örgütünün seçerek göreve
getirdiği ilçe ve il yönetimlerinin görevidir. Yıllardır parti içi siyaseti
bulundukları makam ve mevkilerinde tahakküm altına alan, parti örgütlerini
görmezden gelen hatta kendisini parti örgütlerinin üzerinde gören bir anlayışa
bugüne değin sessiz kalmadık; kalmayacağız!
Daha önce partililer olarak sıkça izlediğimiz bu filmin
tekrarını veya yenisini izlemeye hiç niyetimiz yok.
“BU ‘MASKELİ BALO’
SONA ERDİ”
Maskelerini takarak selden kütük kapmaya çalışanlar,
bireysel çıkarları için örgütümüzün neferlerini basamak olarak kullananlar,
demokrasi havariliği yapıp günü geldiğinde parti içi demokrasinin gereklerini
rafa kaldıranlar, kürsülerde mangalda kül bırakmayıp ‘Devrimlerden,
Denizlerden, Mahirlerden, Yusuflardan’ dem vurarak eylemde sınıfta kalanların
maskeleri düşmüştür artık! Partimize gönül ve emek vermiş her bir yol
arkadaşımın içi rahat olsun ki bu ‘maskeli balo’ sona erdi.
Her kongre süreçlerinde rengârenk listelerle ancak içleri
renksiz, bilindik ve alışıldık söylemlerle bireysel iktidarını yaratmaya
çalışanların, partimizin iktidara yürüme mücadelesine nasıl bir katkı
sunacağını sorgulamak ve yorumlamak örgütümüzün vicdanına kalmıştır.
“MÜCADELEMİZLE
İKTİDARA TAŞIMAYA AND İÇTİK”
Biz, tarihsel kökleri cumhuriyetin kuruluşuna dayanan en
büyük değerimiz olan partimizi, Cumhuriyet Halk Partisi’ni bugüne kadar olduğu
gibi bireysel değil ilkesel mücadelemizle iktidara taşımaya and içtik.
Örgütümüzün hizmetkârları olarak bu sözümüz gerçekleşinceye ve her bir
yurttaşımızın yüzünün güldüğü günleri görünceye kadar bu mücadeleden asla
vazgeçmeyeceğiz.-
İktidara koşarken uzlaşı ve birliktelikle gerçekleşecek ilçe
ve il kongrelerinin yanı sıra güçlü bir kurultay oluşturarak sorunları dağları
aşan ülkemizin insanlarına umut olmak için; güçlü ve aydınlık Türkiye’nin
teminatı olmayı sürdüreceğiz.
İlkeleri için bedel ödeyen tüm emekçi yoldaşlarıma selam olsun!”