Bütün İzmir milletvekilleri davetli olmasına rağmen,
toplantıya Cumhur İttifakı’nı oluşturan AK Parti ve MHP milletvekillerinden
kimse katılmazken; CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ile CHP İzmir
milletvekilleri Av. Sevda Erdan Kılıç, Tacettin Bayır, Bedri Serter, Kamil
Okyay Sındır, Ednan Arslan ve Murat Bakan toplantıda hazır bulundu.
Toplantıda, İZDEDA Başkanı Haydar Özkan ve depremzedeler
sorunlarını dile getirirken, milletvekilleri de depremzedelerin taleplerini
aldı ve çözüm önerilerini anlattı.
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, toplantıda yaptığı
konuşmada, tüm CHP milletvekillerini temsilen Kamil Okyay Sındır ile birlikte
TBMM Deprem Araştırma Komisyonu’nda görev yaptıklarını, CHP İzmir
milletvekillerinin hep görüşlerini alarak toplantılara katıldıklarını söyledi.
Haydar Özkan’la neredeyse haftada bir görüştüklerini,
depremzedelerin taleplerini olabildiğince komisyon tutanaklarına geçirmeye
çalıştıklarını dile getiren Av. Sevda Erdan Kılıç, yaklaşık 6 aylık bir
komisyon çalışmasından sonra 524 sayfa, 268 tane öneri içeren bir komisyon
raporunun ortaya çıktığını anlattı. Raporun Meclis’te görüşüldüğünü ancak bunun
yeterli olmadığını vurgulayan CHP’li Av. Sevda Erdan Kılıç, bu önerilerin
yasalaşması da gerektiğini ifade etti.
“İZDEDA’nın
taleplerini Meclis kürsüsünden hep dile getiriyoruz”
TBMM Divan Üyesi Av. Kılıç, İZDEDA’nın taleplerini içeren
basın metinlerini takip ettiklerini ve bunları Meclis kürsüsünden dile
getirdiklerini anlattı.
İzmir’deki depremin ardından bütün depremzedelerin
psikolojik çöküntü yaşadığını belirten Av. Sevda Erdan Kılıç, “Ama iktidar ne
yaptı? İktidar hemen hemen her alanda olduğu gibi depremzedeleri bile
kutuplaştırdı, ayrıştırdı; ‘proje alanı mağdurları, onun dışındakiler’ diye.”
dedi.
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, konuşmasına şöyle devam
etti:
“İzmir depreminin üzerinden koskoca 500 gün geçti ve
depremzedelerin mağduriyetleri halen devam ediyor. AKP iktidarı depremzedelerin
taleplerine kulaklarını tıkamış, verdiği sözleri tutmuyor. Deprem mağduru
vatandaşlarımız haklı olarak; iki yıl ödemesiz 20 yıl vadeli kredi istiyor.
DASK poliçe bedellerinde iyileştirme istiyor. Hasar durumu gözetmeksizin 5 yıl
boyunca emlak, çöp ve arsa vergilerinden muaf tutulmak istiyor. Biz de bu haklı
taleplerin Cumhuriyet Halk Partisi olarak arkasındayız.
“Derli toplu bir
deprem kanunu çıkarılmalı”
Yasalara dönüp baktığımızda birbiri ile çelişen, birbirleri
ile tamamen ters olan farklı farklı yasalara tabi bu deprem. Komisyonda da en
çok belirttiğimiz şey buydu. Derli toplu
bir deprem kanunu olmalı. Deprem öncesi, deprem anı ve deprem sonrası için, bir
mağdurun açıp baktığında anlayabileceği ya da uygulamada herhangi bir avukatın,
mühendisin baktığında anlayabileceği, başka bir yere atıf yapmayan, farklı
farklı yönetmelikler içermeyen bir deprem kanunu ile işin ehli ve liyakat
çerçevesinde tarafsız kişilerden oluşabilecek deprem komisyonuna, kuruluna
ihtiyaç var.
Bunlar olmadığında… İşte İzmir’de hep beraber yaşadık, ilk
günden, andan itibaren görev ve yetki karmaşası yaşandı. ‘Bakanlık mı yapacak,
büyükşehir mi yapacak? İlçe belediyesinin yetkisi nedir, AFAD’ın yetkisi
nedir?’ Yıllardır bir deprem olduğunda internet açılır, Kandilli Rasathanesi’ne
bakılır ama şu anda Kandilli Rasathanesi’nin sonuçlarını iktidar dikkate
almıyor, ‘hayır ben AFAD’ın sonuçlarına bakarım, AFAD’ın tespitine göre karar
veririm’ diyor. Tamamen ülkenin teamüllerine bile aykırı bir durumla karşı
karşıyayız. Bunun için ne yapabiliriz? Biz bu kamuoyu baskısını, farkındalığı
hep beraber devam ettirebiliriz.”
“İktidar gelip sizi
burada dinlemeli ki mağduriyetlerinizi öğrenmeli”
Cumhur ittifakı vekillerinin toplantıya katılmamasına
dikkati çeken Av. Sevda Erdan Kılıç, şunları kaydetti:
“Sadece deprem değil,
İzmir’in tüm sorunları hakkında biz iktidar vekilleri ile aynı masada oturmaya
her zaman razıyız ve her zaman otururuz. Kimin önde oturduğu, ‘masa yuvarlak
mı, kare mi, dikdörtgen mi?’ hiç önemli değil. Eğer bir depremzedenin
mağduriyetini bu masada çözebileceksek masanın nasıl olduğu bizim için hiç
önemli değil. ‘Biz biraraya geliriz’ demiştik. Ama bugün hakikaten üzüntülü bir
durum yaşadığınızı görüyorum. Bugün sadece Cumhuriyet Halk Partisi
milletvekilleri olarak burada olmaktan dolayı, bütün partilere oy vermiş
İzmirliler ve depremzedeler adına gerçekten çok üzüldüm.
Deprem Komisyonda çalışırken söze hep şöyle başladık; ‘biz
parti rozetlerimizi kapının dışında bırakıyoruz, rozetlerimiz dışarıda, siyaset
yapmaksızın şu anda oluşmuş ve bundan sonra oluşabilecek mağduriyetlerin önüne
geçmek için çalışma yapacağız’ demiştik. Komisyonda da öyle çalıştık hakikaten.
Önerdiğimiz bazı öneriler rapora girmediğinde de ek görüş sunduk, onları da
raporun altına eklettik. Ancak bu önerileri uygulayabilmek için güçlü, kararlı
ve istikrarlı, sorunlara hakim bir iktidara ihtiyaç var. Gelip sizi burada
dinlemeli ki ‘kredi ile ilgili neler yaşanıyor, proje alanındaki mağduriyetler’
nelerdir bunları öğrenmeli. Sadece bir tören yapıp ‘anahtar teslim ediyoruz’
demekle kimse ev sahibi olmuyor, gördük. Evler oturulamaz durumda. Birçok
depremzede arıyor beni. Yeniden tadilat, masraf yapmak zorundalar. Çoğu teslim
bile alamamış. Evlerle ilgili metrekare mağduriyetleri de var.
Bunlara çözüm bulabilmek için bu konuya vakıf olması ve sizlerle bir araya gelmesi lazım insanların ama bugün de gördük ki böyle bir iradeleri yok.”
CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda ErdanKılıç, hem Deprem
Araştırma Komisyonu’ndaki hem de diğer CHP İzmir milletvekillerinin TBMM
Başkanlığı’na soru önergeleri, kanun teklifleri ve araştırma önergeleri
sunduklarını ancak bütün önemli konularda olduğu gibi bunların da AKP ve MHP
oyları ile reddedildiğini veya bakanların soru önergelerine cevap verme
zahmetinde bile bulunmadığını bildirdi.
“Sonuç? İktidar
değişikliğine ihtiyaç var”
TBMM Divan Üyesi Av. Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı:
“Sonuç olarak ne yapabiliriz? Bunun için bir iktidar
değişikliğine ihtiyaç var. ‘Siyaset yapmayalım’ diyoruz ama çözüm kurumu
siyaset. Çözüm iradeli bir partinin veya ittifakın başa geçip bu mağduriyetlere
son vermesi, gerekli kanunları ve yönetmelikleri çıkartması gerekiyor. Sosyal
devlete duyarlı, sosyal devletle uyumlu çalışabilecek yerel yönetimlere de
ihtiyaç var. İzmir Büyükşehir Belediyemiz, Bayraklı Belediyemiz derneğe destek
oldular, bizim önerilerimize her zaman açık oldular. Emsal artışında da bunun
böyle olduğunu hep beraber görmüş olduk.
Biz her zaman buradayız, bir telefon kadar yakınız size, bize her zaman ulaşabilirsiniz. Biz bu konuyu gündemde tutmaya, kamuoyu yaratmaya devam edeceğiz tüm milletvekilleri arkadaşlarımla. Meclis kürsüsünde de dile getireceğiz ki Meclis tutanaklarına işlemiş olalım. İktidar olduğumuzda da dönüp bakacağız ‘ne sözler vermişiz.’ diye. Çünkü, verdiğimiz soru önergeleri, kanun teklifleri aslında bizim aynı zamanda taahhütümüz bir yerde. İktidar olduğumuzda da bunları bir an önce yasalaştıracağız, yönetmelikleri çıkartacağız. Dilerim ki bir daha ülkenin hiçbir yerinde böyle acılar yaşanmasın, deprem olmasın ama maalesef deprem bu ülkenin bir gerçeği, onun için de önlemleri muhakkak almak gerekiyor.”