Yasemin Anlar/ Öncü Şehir Gazetesi
2004 yılında emekli olduktan sonra Cumhuriyet Halk Partisi'ne geldiğini belirten Şan, şöyle devam etti. “Konak’ta Sağlık Komisyonunu kurduk. İl Sekreterliği ve İl Yöneticiliği de yaptım. 2011’de Milletvekili adayı oldum. Ekonomik krizin herkesi köşeye sıkıştırdığı bir dönemde, ticaretimizi yürütmeye çalışıyoruz.”
Neden siyasete atıldınız?
"Ben doğduğumda; Babam
Köy Enstitülerinde çalışıyordu, sadece Cumhuriyet Halk Partili olduğu
için sürgündeymiş. 1970 ve 1980 ‘leri hiç unutmadık, canımızı zor kurtarmıştık.
Daha sonra sakıncalı olarak, devlette gereğini yaptılar. Bizim buradan başka
gidecek yerimiz yok. CHP bizim baba ocağımızdır.
Biz kendimize yeteri kadar hizmet ettik, şimdi de ‘Bizim Konak'a’ hizmet edelim istiyoruz. Biz burada yaşıyoruz, İzmir’in en önemli ilçesi olmasının yanı sıra Konak tam bir Türkiye modeli, yani bir tarafı Alsancak, bir tarafı Ferahlı iki ucu da temsil ediyor."
“Tanzim satış”
"Tanzim mağazalarının yeniden açılmasını istiyorum. Temel
gıdadan, kuru gıda malzemelerinin olduğu üreticiden, doğruca halka sunulan,
tanzim satış yerleri açmak istiyorum.
Mahalle muhtarlarından, Cumhuriyet Halk Partisi'nin örgütten gelen
temsilcileriyle yardıma muhtaç insanları tespit edip, evlerinde tencerenin
kaynamasına yardımcı olacağız.
Alsancak'taki kadranı düşüneceğiz ama
Gültepe’deki tencereyi de düşünmek bizim zorunluluğumuz. Öncelikli
ihtiyacı olanlar, biz geliri artırmanın ve insanların hayatını daha da kolaylaştıracak yollarını bulmak zorundayız."
“Belediye’de yapılan işin, ihtiyacı olan kişi tarafından
takibi”
"Mesela; bir inşaat ruhsatınız var, belediyeye
başvuruyorsunuz, dilekçenizi verdiğinizde elinizde barkodla başvuru numaranız olacak, evrak
kimin önünde isim olarak göreceksiniz ve kaç gün kalması gerektiğini
göreceksiniz. Bu bir devrimdir.
Bu kendi iç denetimimizi getirecek, on beş gün süresi olan evrak, kırkıncı gündeyse vatandaşın kimi şikayet edeceği ortaya çıkacağı için, on altıncı güne bırakmayacak. Bu bizim için çok ciddi bir iş.
Ben belediyeye oturmak için gelmiyorum, Örgüt ile belediyeyi iç içe bir hale getirmek zorundayız.
İki saatliğine beni belediye’de göreceksiniz. Kapalı kapılar ardında oturan değil; amacım, insanlarla birlikte olan bir belediye başkanı olmak. Sokakta, Konak'ın her yerinde olmaya çalışacağım."
“Yerli Malı, Yurdun Malı ”
"Ülkem de üretilen malzemede, belediyede çalışanlarda
Konak'ın insanı olacak. Konak'ta yaşayan, üreten kişiler ile çalışacağız. Ben
şuraya yol, buraya gökdelen demiyorum. Böyle bir imkanı yok Konak'ın, ben Konak'a
deniz getirmeyeceğim, zaten Konak’ta deniz var. Elimizde ki karınca kararı imkanı kendi
içimizde paylaşmak. Bugün kurbanını kesemeyenler bile tanzim satış
mağazalarına gelip, kurbanını kesip bizim aracılığımızla paylaşılmasını
sağlayacak. Tanzim satışın üzerinde çok duruyorum, çünkü; 'Toplumcu ve Sosyal Belediye’ciliğin' temeli
burada yatıyor. Bizim işimiz rötuş olacak. İlçe Belediyelere düşen görev
hizmettir."
Neden size ‘Çare Doktor’ diyorlar?
"İnsanlar belediyeye ulaşamıyor. Çünkü belediye başkanları
bugüne kadar, hep telefonlarını kapattı geçti. ‘Çare Doktor’ vatandaşın sıkıştıkça
arayabilecekleri bir Merih Ağabeyleri olacak.
Ben 2004’ten bu yana herkesin sağlık konusundaki sorununu paylaştıkları insanım, düşünün bu güne kadar gece gündüz sorunlarını paylaştıkları insan doktor oluyor. Çareyi de sen bulacaksın diyorlar. ‘Çare Doktor’ böylelikle çıktı. İnsanların sıkıntılarında yanlarında olacağız. Ben yağmurlu bir havada evimde oturacak bir insan değilim. Elimden geldiğince insanlara çere olmaya devam etmek istiyorum."
Neden Konak Belediyesi ‘ne Aday Adayı oldunuz?
"Benim evim İnönü Caddesinde, atam, dedem Konak'ta. Anneannem
Damlacık Mahallesinde büyümüş, Babam devlet
memuru olunca Ben Söke’de doğdum. Ama İzmir Konak’ta yaşadım, Kordonunda sarhoş
olduk, iş yerlerimiz Konak’ta. Hayat Hastanesi'nde her gün 300 doğum yaptırıyorduk.
İzmir’de nereye gitseniz dar gelirli vatandaşlar hep Hayat Hastanesi'nden bizi
tanıyorlardı. Biz bir ömrü buraya verdik. Bunun bu ömrün sonunu da Konak’ta
yapacağımız hizmetle taçlandıralım diyoruz.
İşte bunun için Konak hem
yaşanılabilir, hem de yaşatan bir kent olmalıdır."
Yenişehir’de özel bir hastanenin ortağı, Gaziemir’de ve Hatay’da iki tıp merkezinin kurucusu olan Dr. Merih Şan, şehre gelen turistler içinde keyifle eğlenebilecekleri bir yer oluşturmalıyız dedi.
“Cazibe merkezi”
"İzmir’in kalbi olan
Varyant’tan Çankaya’ya kadar olan bölgeyi eğlence merkezleri, restoranlar,
kafeteryalar ve yürüyüş yolları ile zenginleştirmeli, bisiklet yolları ile
yayaların rahatça dolaşmaları Konakta’ki tarihi kültürü görmelerini
sağlamalıyız."
“Rio Karnavalı gibi Hıdrellez…”
"Antik çağdan beri Ege’ye özgü olan Hıdrelleze yeniden hayat
vereceğiz. Hıdrellez günü sabahtan bizim Konak'ın renkli insanları romanlarımız
öğlen kutlamalara başlardı. Geceleri Kordon'a inerler, tam bir şenlik yaşanırdı.
Hayata bakışları neşe içinde olan insanlar o gün süslenip en yeni elbiselerini
giyinir, ateşler yakılır, sokakta danslar edilirdi. Şimdi alanlar
yetersiz kalıyor, bu şenliği Rio karnavalı gibi bir hafta sürecek şekilde
organize edeceğiz. Avrupa’dan Türkler 6 Mayıs’ta Hıdrelleze gelecekler, bu neyi
kazandıracak, esnafımızın yüzünün gülmesine neden olacak. Türkiye’ye ve Dünya
turizmine bir haftalık festival kazandıracağız. Bizim bir tramplene ihtiyacımız
var, üzerinde sıçrayacağız ki bir adım ileriye gidebilelim. İzmir gibi bir
yerin, hala bu halde kalmasının sebebi biziz. Bunu düzeltirsek bence İzmir daha farklı
bir yere gider."