Marmaris ve Ahlat’taki yazlık-kışlık saraylar için milyonlar
harcandığını hatırlatan CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, 50 kuruşluk, 1
liralık gazete alımının yasaklanarak “tasarruf yapıyoruz” denilmesinin
trajikomik olduğunu söyledi.
Pandemi sürecinde diğer birçok sektör gibi zor günler
geçiren yazılı basının en tepeden darbe yediğini vurgulayan Sertel, şöyle devam
etti:
“Cumhurbaşkanlığı tarafından Tasarruf tedbirleri genelgesi
yayınlandı. Bu genelgeye göre; ‘Kamu kurum ve kuruluşlarının basını izleme ile
ilgili birimleri ve kütüphane dokümantasyon merkezleri hariç olmak üzere günlük
gazete alımı yapılamayacak, görev alanı ile ilgili olmayan yayınlara abone
olunamayacaktır’ deniliyor. Diğer taraftan rapor, kitap, dergi, bülten ve
benzeri yayınların basılması da yasaklanıyor. Ucu açık ve muğlak ifadelerle
gazete satışlarının önüne geçmeye çalışan bir Cumhurbaşkanı ile karşı
karşıyayız.”
Bu kararın ardından sosyal demokrat belediyelerin özellikle
yerel basına daha fazla destek olacağına inandığını dile getiren Sertel,
Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanlarının gerçek anlamda gazetecilik yapan
kuruluşlara can suyu olmaya devam edeceğini söyledi.
MHP’Lİ GAZETE VE
TV’LERE KAMU DESTEĞİ
Saray tarafından muhalif görülen basının kamu kurumları
kullanılarak da zayıflatılmaya çalışıldığını belirten CHP İzmir Milletvekili
Atila Sertel, şunları söyledi:
“Sayın Cumhurbaşkanı’nın talimatı ile özellikle kamu
bankaları reklamlarını yandaş yayınlara veriyor. Yani Cumhurbaşkanı’nın yandaş
yayınlardan başka gazetelere bir katkısı yok. Örneğin; 2020 yılında kamu
bankalarının Birgün, Korkusuz, Evrensel, Karar, Cumhuriyet, Milli Gazete,
Sözcü, Yeniçağ, Yeni Asya ve Yeni Asya gibi gazetelere tek bir santim reklam
vermediği ortaya çıktı. Ama MHP’ye yakınlığıyla bilinen Türkgün Gazetesi’ne 43
bin 102 sütun/santim ilan vermişler. Kamu bankalarının en çok reklam verdiği
gazeteler arasında Sabah ikinci sırada, Akşam üçüncü sırada, Analiz dördüncü
sırada, Takvim beşinci sırada yer alıyor. Hürriyet gazetesi ise 10’ncu sırada
yer alıyor. Hürriyet’ten sonra Posta, Milliyet, Türkiye, Yeni Akit, Diriliş
Postası ve Aydınlık geliyor. Baktığınız zaman okunan ve satılan gazetelerin
ilan alamadığı, satılmayan, okunmayan gazetelerin ise kamu ilanlarıyla
desteklendiği ortaya çıkıyor. Televizyonlara baktığımızda da aynı tablo var.
İzlenme oranı çok yüksek olmayan ancak MHP’ye yakın olan Bengü Türk kanalına
606 bin 519 saniye ile en çok reklamın verildiği ortaya çıkıyor. İkinci sırada
A Haber geliyor. Üçüncü sırada A2, dördüncü sırada ise CNN Türk geliyor. Yine
NTV Bengü Türk’ün 6’da 1’i kadar reklam alabilmiş. Yani yandaşlar arasında da
bir haksızlık yapılmış. Ama aynı kamu bankaları FOX TV, Halk TV, KRT TV, Tele 1
ve TV 5 gibi televizyonlara ise bir saniye bile reklam vermemiş. Her alanda
olduğu gibi ilan ve reklamda da devletin kurum ve kuruluşları iktidarlarını
sürdürebilmek için kullanılıyor. Halkın vergileriyle kurulan kamu kurumları bir
avuç yandaşı beslemek için adaletsizliğe alet ediliyor. Ama bugünler gelip
geçecek. Basın üzerindeki baskılar son bulacak. İlk seçimde gidecekler.
Zulümleri arttıkça arttı ve bu zulmün sonunda Türkiye’de her şey çok güzel
olacak.”