Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR – CHP Bayraklı İlçe Örgütü Üyesi Av. Samed Tekin, yaklaşık 8 ay önce başlattığı ‘CHP Halk Hareketi’ni anlattı. Bayraklı’da kurulan hareketin İstanbul ve Ankara olmak üzere 21 il ve ilçede aktif çalışmalar yürüttüğünü ifade eden Tekin, her hafta mahalle toplantıları yapmaya devam ettiklerini ifade etti.
Öte yandan bu toplantıları ilçe yönetimi adına yapmadıklarını belirten Tekin, “Biz bu toplantıları ilçe yönetimi adına yapmıyoruz. Alternatif bir ilçe falan değiliz. Bizim bir pankartımız var. Biz ön seçim, liyakat ve emek diyoruz. Bu pankart altında katılmak isteyen herkese kapımız açık. Biz kimseyi ötekileştirmiyor, ayrıştırmıyoruz” dedi.
“YOLA ÇIKMA NEDENİMİZ…”
Ön seçim, liyakat ve emek başlıklarıyla yola çıktıklarını belirten Tekin, “Bu hareket, İzmir’den daha özelde ise Bayraklı’dan başlattığımız bir hareket. Yola çıkma nedenimiz; partimizin içinde demokrasinin tam ve en etkin haliyle uygulanmasını, partimizde aday belirlemede liyakatin ve emeğin belirleyici unsurlar olmasını isteyişimizdir. Partimizin milletvekili, belediye başkanı, hatta belediye meclis üyelerinin partimizin tüm üyelerinin oy kullanma hakkının olduğu ön seçimle belirlenmesini istiyoruz. Bu bağlamda yaklaşık 8 ay önce bu oluşumu benim gibi düşünen yakın çevremdeki partililerimizle birlikte kurduk. Şu anda İzmir’in tüm ilçelerinde, Ankara, İstanbul da dahil toplam 21 il ve ilçelerinde CHP Halk Hareketi gruplarını kurmuş bulunuyoruz” diye konuştu.
“İLÇE YÖNETİMİ ÇALIŞMIYOR DİYE ŞİKAYETLER ALINCA…”
Aldıkları şikayet doğrultusunda toplantılarda başka konulara da yer verdiklerini söyleyen Tekin, “Bayraklı ilçemizde ilk başlarda ayda 1 kez bir mahallemizde toplantı yapmaya başladık, sonra 2 haftada 1 ve son 2 aydır her hafta bir mahallemizde toplantı yapıp üyelerimize, seçmenlerimize, ön seçimin, parti içinde liyakatin ve emeğin görev ve yetki dağılımındaki önemini anlatmaya başladık. Her mahallede yoğun ilgi ve merakla karşılandık. İlk 2 ay biz toplantılarımız da doğrudan buna yönelik çalıştık ama ‘ilçe yönetimi çalışmıyor, ilçe yöneticileri gelmiyor, toplantı yapmıyor’ gibi çok fazla şikayet aldık. Biz de arkadaşlarımızla bir değerlendirme yaptık ve çıkış amacımızla aynı yönde devam edelim ancak bu yaklaşan seçimlerde Bayraklı’mızda da partimizi olabildiğince yüksek oy alması için ne yapabiliriz konusunu önceleyelim dedik. Karar aldık ve bu yönde çalışmaya başladık” dedi.
“İNSANLARA TOPLANTIYA KATILMAMA KONUSUNDA ALTTAN MESAJ VERMEYE ÇALIŞTILAR”
Yapılan toplantı ve etkinliklere ilçe yönetimini davet ettiklerini ancak geri dönüş alamadıklarını ifade eden Tekin, “Bu toplantılarımıza ilçe yöneticilerimizi biz hep davet ettik. Bir mahalleye gideceksek o mahalleden olan ilçe yöneticisini de davet ediyoruz. Biz toplu SMS ile insanları toplantıya davet ediyoruz; ‘gelin katilin, birlikte değerlendirelim, partimiz için çalışalım” diye. Fakat ilçe yönetimi bu toplantılarla ilgili defalarca ve her yere “bilgimiz dışındadır” diye insanlara toplantıya katılmama konusunda alttan mesaj vermeye çalıştılar. Biz de, “gidelim ilçe yönetimine anlatalım, biz farklı bir oluşum değiliz, hepimiz partiliyiz, parti üyesiyiz. Sizler kadar CHP’nin başarılı olmasını istiyoruz” diyelim dedik. İlçe yöneticilerinden Ahmet Küçük ve Tunay Ballıkaya’yı aradık, hareketimizi anlatmak için bir araya gelmek istedik. Ahmet Küçük’ün daveti üzerine 35 kişi, ilçe binasına ziyarete gittik. Önceden geleceğimiz bilinmesine rağmen ilçe başkanımız orada değildi, başka hiçbir yönetici de yoktu. Bizde Ahmet Küçük’e anlattık; “Birlikte çalışalım, biz yabancı değiliz. Toplantılarımıza katılın, ilçe başkanımız, yöneticiler, belediye başkanımız gelsin. İsterseniz toplantının sahibi siz olun, siz yönetin, siz anlatın ama artık insanlar desin ki “Bu arkadaşlar ilçe seçimini bir yere bırakmışlar, aradaki çekişme geride kalmış, ne güzel birlik olmuşlar imajı verelim. Küskünlüğün, kırgınlığın giderilmesi adına da çok büyük mesaj olur” dedim. Fakat “bilgimiz dışındadır” şeklinde bizim toplantılarımızı, etkinliklerimizi olumsuz gösterme çabaları sürdü” şeklinde konuştu.
“DİREKTİF VERMESİ BİLE YETER”
İlçe Başkanı Didem Gültekin’in kendilerine direktif vermelerinin yeterli olduğunu ifade eden Tekin, “İlçe başkanımızın bizi davet etmesine gerek yok, bize “gelin, katılın” diye direktif vermesi bile yeter. Biz insanların konumuna saygı duyarız. İlçe başkanlığı bizim ilçe başkanlığımızdır. Bizi çağırmaları, “bizim toplantımız var, geleceksiniz kardeşim” demeleri bile yeter. Rica veya özel davete bile gerek yok. Ama bizi hiç kimse çağırmadı” ifadelerini kullandı.
“KİMSEDEN İZİN ALMAK ZORUNDA DEĞİLİZ”
Tüzükte CHP’nin yetkilisinden izin almadan toplantı yapılması tüzüğe aykırıdır ancak biz toplantılarımızı CHP adına, CHP’yi temsilen veya ilçe adına yapmıyoruz. Biz CHP’liler kendi aramızda bunun toplantısını yapıyoruz. Bunun için de kimseden izin almak zorunda değiliz. CHP’li insanlar bir araya gelip parti adına çalışma konusunda izin mi alacaklar? Biz zaten bu toplantıları ilçe yönetimi adına yapıyoruz demiyoruz. Alternatif bir ilçe falan değiliz. Bizim bir pankartımız var. Biz ön seçim, liyakat ve emek diyoruz. Bu pankart altında katılmak isteyen herkese kapımız açık. Biz kimseyi ötekileştirmiyor, ayrıştırmıyoruz. Biz tam tersine birlik olalım istiyoruz. Biz kongrede aday olan isimlerde Mehmet Yılmaz ağabeyimiz de gelsin, Didem Hanım da gelsin dedik. Hatta Pınar Susmuş’u defalarca bizzat davet ettim. Herkes gelsin istiyoruz. Ben hiçbir yere aday olmadığımı da dile getirdim. Ne milletvekilliğine, ne ilçeye, ne belediye başkanlığına… aday olmayacağım dedim. Hiçbir çıkar beklentim yok. AKP yönetiminden bıkmış bir partili olarak kendi sorumluluğumda CHP’nin olabildiğince yüksek oy alması için benim gibi düşünen partililerimizle çalışıyoruz” dedi.
İlçe yönetiminin aslı görevini layıkıyla yapan, kendiliğinden oluşan insanları eleştirip yıpratmaya çalışan bu anlayışın, tam tersine teşvik edip, desteklemesi gerekmez miydi?... Parti içinde birleşmeyi, bütünleşmesi sağlayarak tek yumruk olmamızı sağlaması gerekmez mi? Aksi anlayışları anlayamam benim ve benim gibi düşünen partililerimin anlam***dıramaması bizim eksikliğimiz olsa gerek!...