Yücel'in "Türk kadınının hak ettiği yeri bir an önce
alması, Türkiye'nin kalkınması ve cumhuriyetin ışığının kadının fikri ve
emeğiyle yayılması için kadınlarımızın emrinde ve yanındayız" sözlerine
yer verdiği mesajında, şunları söyledi.
KADININ OLMADIĞI HER İŞ EKSİK KALMIŞ DEMEKTİR
Emeğin her türlüsü çok değerlidir. Ama bu emeği veren
kadınsa, ekmeği, hayalleri, kariyeri veya ülkesinin kurtuluşu için harcanan
emek dahi bir anlamlı, daha bir kıymetlidir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak
sadece bu özel günlerde değil, kuruluşumuzdan bugüne kadar kadınlarımızın
toplum içinde daha fazla yer alması, hayatın her alanında söz sahibi olması
için çaba harcamış, kanunlar çıkarmış, yeni yollar açmış olmanın haklı gururunu
yaşıyoruz.
Kadınlarımızın elinin değmediği, fikrinin olmadığı tüm
işler, hangi iş olursa olsun eksik kalmış demektir. Cumhuriyetin ilanıyla
birlikte, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün öncülüğünde başlatılan kadın
hakları mücadelesi Türk kadınını daha 1930'lu yıllarda özel ve ayrıcalıklı bir
yere getirmiştir.
Cumhuriyetle birlikte kadınlarımız dogmaların, batıl
inançların, çarpıtılmış din kurallarının ve uydurulmuş törelerin zincirinden
kurtarılmış ve özgürleştirilmiştir. Türk kadını
kadını öne çıkartan, hakkını teslim eden, onu koruyan ve ona eşitliği
sağlayan bu özgürlüğü kurucumuz ve kurtarıcımız Mustafa Kemal Atatürk'e ve
cumhuriyet rejimine borçludur.
Türk kadını cumhuriyetin her döneminde, kendisine sahip
çıkan ve özgürlüğüne kavuşturan Ata'sına ve cumhuriyetine sahip çıkmıştır. Bu
sahip çıkış, cumhuriyetimizin bugüne kadar gelmesi ve geleceğinin garanti
altına alınmasındaki en büyük destektir.
CUMHURİYETİN İLK YILLARINI ARAR OLDUK
Son yıllarda üzülerek görmekteyiz ki, cumhuriyetle birlikte
kadınlarımıza verilen hakların kullanılması, kadının özgür ve birey olarak
sosyal hayatta yer almasının önüne, bazen uygulanmayan yasalar, bazen de
iktidar ve onun kadın karşıtı tutumundan güç alan bir kesim tarafından engeller
çıkarılmaktadır. Günümüz Türkiye'sinin bu haline bakıldığında, cumhuriyetimizin
ilk yıllarını arar olduk.
Bu anlayış kadının toplumda olmak istediği yeri, kadın fikrini
ve becerisini önemsemeyen, kadına nerede duracağını, ne yapacağını, ne zaman
güleceğini, ne zaman ve kaç çocuk doğuracağını zorla kabul ettirmeye çalışan
köhne, baskıcı ve kadını dar kalıplara hapsetmeye çalışan kadın düşmanı bir anlayıştır.
İşte kadınlarımızla birlikte bizlerin mücadelesi ve kavgası
bu anlayışladır. Türkiye'nin kalkınması ve özgürlüğünün, kadınlarımızın toplum
içinde yükselişinin önündeki bu engelleri kaldırmak için var gücümüzle
çalışıyoruz.
KADINLARIMIZA SÖZ VERİYORUZ
Kadınlarımız Mustafa Kemal Atatürk'ün sözlerini rehber
edinerek, artık erkeklerden çok daha aydın ve faziletli bir hale gelmişlerdir.
Türk kadınının hak ettiği yeri bir an önce alması, Türkiye'nin kalkınması ve cumhuriyetin ışığının kadının
fikri ve emeğiyle yayılması için kadınlarımızın emrinde ve yanındayız.
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde emeğiyle, fikriyle, sanatıyla, gücüyle buradayım, varım diyen tüm kadınlarımıza sevgi ve saygılarımı sunuyor, 31 Mart'tan başlayarak önce İzmir'de sonra tüm Türkiye'de kadınlarımızın iktidarını kuracağımıza söz veriyorum.