Çiğdem CANPOLAT /
ÖNCÜŞEHİR - Çiğli Belediyesi, 5 Aralık Kadınlara Milletvekili Seçme ve Seçilme
Hakkı verilişinin 87. yıl dönümünde, "Kadının Siyasetteki Yeri" konulu
panele ev sahipliği yaptı.
Çiğli Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğünün
organize ettiği "Kadının Siyasetteki Yeri" konulu panel, bugün Fakir
Baykurt Etkinlik Salonu'nda gerçekleşti.
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Sözcüsü Av. Nilay Kökkılınç'ın moderatörlüğünde düzenlenen etkinliğe; CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur ve Selçuk Belediye Başkanı Av. Filiz Ceritoğlu Sengel konuşmacı olarak katıldı.
GÜMRÜKÇÜ: UMUYORUM Kİ
KADIN BAŞKAN SAYISI ARTAR
Panelin açılışında konuşan Çiğli Belediye Başkanı Utku
Gümrükçü, “İzmirli kadınların kalbi de Çiğli’de atacak. Kıymetli bir toplantı
olduğunu düşünüyorum. Cumhuriyet devrimi bir kadın devrimidir aynı zamanda.
Kalkınma, medeniyet, eşitlik sağlanmadan olmaz. Kadın sosyal hayata, üretime
katılmazsa o ülkede özgürlük gelişmez. Bizim üstümüze düşen görev kadının
özgürleşmesi için ekonomik, toplumsal, sosyal hayatta söz sahibi olabilmesi ve
ayakta durabilmesi için önündeki engelleri kaldırarak, yanında dimdik ayakta
durabilmektir. Biz de 2.5 yıldır bu görevi layıkıyla yerine getirme gayreti
içindeyiz. Kadının adı bir adım daha öne gidiyor diye düşünüyorum bugün burada.
İzmir’de maalesef 3 kadın başkanımız var. Umuyorum ki bu oran artar” dedi.
KÖKKILINÇ: PARLAMENTODAKİ
MİLLETVEKİLLERİNE HAKKIMI HELAL ETMİYORUM
Panelin moderatörlüğünü üstlenen İzmir Büyükşehir Belediyesi
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “Türkiye, siyasette kadının temsili açısından
ilk 20 ülke arasında bulunmuyor. Parlamentodaki milletvekillerine hakkımı helal
etmiyorum bir kadın olarak. Atatürk sayesinde Türk kadını 1934 yılında
haklarını elde etti. Ne yazık ki bugün 91. Sıradayız. Parlamentoda 600
milletvekilinden sadece 101 kadın milletvekilimiz var. İBB de 176 meclis
üyesinden sadece 29’u kadın. Ruanda, Küba, BAE’nin çok gerisinde kaldığımızı
görüyoruz. İlk 20 ülke arasında ne yazık ki yokuz. Yaşamın her alanında kadın
ve erkeğin eşit olması gerekiyor. Toplumsal cinsiyet eşitliğinde 156 ülke
arasında maalesef 133. Sıradayız. Bugün geldiğimiz noktadan utanıyoruz. 30
Kasım’da fermuar sistemiyle eşit temsili getiren değerli bir kanun teklifinde
bulundu CHP Genel Başkanı kemal. İsterdik ki diğer partiler de bu konuya
siyaset üstü baksınlar ve kanun teklifini desteklesinler. Ne yazık ki red
edilerek gerçekleşmedi. Parlamentodaki vekillere hakkımı helal etmiyorum bir
kadın olarak. Mücadeleye devam etmemiz gerekiyor. Daha çok dile getirmemiz
gerekiyor” dedi.
SENGEL: MEVZU PARA
DEĞİL, KADINI DIŞARIYA ÇIKARMAK
İlk konuşmacı olan Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu
Sengel, “21. yüzyılda hala kadın ve erkek diye başlıyoruz cümlelere. Başka
şeylerden konuşmamız gereken bir dönemde hala kadının siyasetteki yeri diye
konuşuyoruz. Ne zaman erkeğin siyasetteki yeri diye bir panel yaparız işte o
zaman gerek kalmayacak. Bütün kadınların bir sürü hikayesi var. Siyasette yer
açılması zaten beklenecek bir şey değil. Herkes tırnaklarıyla kazır ya da güçlü
ekiplerin yanına kaçar. Kadın olarak hiçbir ekiple, lacivert ceketin ardına
sığınmadan kalmak çok zordur. Ekonomik olarak özgürlüğünü elde edemeyen,
ayakları üzerinde duramayan kadının siyasette yer alması da kolay bir şey
değil. O yüzden en başa dönmek lazım. Yani eğitime. Siyaseten alınan bütün
kararlar ve kanunlarda kadının toplumdaki yerini daha da aşağıya düşürmektir. 4
artı 4 aslında kız çocuklarının eğitiminin engellenmesi amacını taşır. Taşımalı
eğitim için Milli Eğitim Bakanlığı ihale açmıyor. Bir ailede birden fazla çocuk
varsa doğal olarak kız çocuklarını göndermiyor aileler. Hiç belediye başkanlığı
gibi bir hayalim yoktu. Bir kadın derneğinin başkanlığını yaptım on yıl
boyunca. On yıl boyunca hayatın pratiğinde ne eksik onu görebiliyorsunuz.
Kadınlara ücretsiz hukuki destek verdim. Yapılabilecek birçok şey olduğunu
gördüm. Kendi ilçemde mahalle mahalle kimin neye ihtiyacı olduğunu biliyorum.
Kadının birçok konuda bilgilendirilmesi gerekiyor. Üretici pazarı kurduk. Mevzu
para değil, kadını dışarıya çıkarmak. Bunu yapabilirseniz sosyalleşebilir,
düşüncelerini ifade edebilir. Özünde ne kadar kıymetli olduğunu bilir. Bizim kafamız
hep buna çalışıyor. Belediyecilik imardan, taştan topraktan öte değil. Ne kadar
çok insana dokunabiliyorsanız, yapmış olduğunuz organizasyonları halka
indirebiliyorsanız, işte o zaman bir şey yapıyorsunuzdur” diye konuştu.
CESUR: BİZİM SİYASETTE ELİMİZİ TAŞIN ALTINA SOKMAMIZ GEREKİYOR
“Gururla karşınızdayım” diyen İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur, “Genel başkanı kadın olan bir partinin kadın milletvekili olarak huzurunuzdayım. Beni siyasete iten sebep, sayın Cumhurbaşkanı Demirel’in önce doktoru ve Cumhurbaşkanlığı başdanışmanı oldum. 20 yıl kendisiyle çalıştım. Genel başkanının kadın olması partimin benim için önemli. İki dar gelirli anne babanın çocuğu olarak Cumhurbaşkanı doktoru olabilmişsem, Cumhurbaşkanlığı baş danışmanı olabildiysem ve burada bu konuşmayı yapabiliyorsam bunu Cumhuriyet’e ve büyük Atatürk’e borçluyum. İşte benim siyasete girmemdeki sebeplerimden biri. Bizim siyasette elimizi taşın altına sokmamız gerekiyor. Cumhuriyeti çağdaş yapan niteliği ve farkı kadının toplum içinde yer alması ve kadının eşit vatandaş olarak yer almasıdır” dedi.
CESUR: ZİHNİYETİ
DEĞİŞTİRMEK YETMİYOR
Atatürk’ün kararlılığının dünyada eşi benzeri olmadığını
söyleyen Cesur, “Bizim kadınlar olarak en fazla bu işe sahip çıkmamız
gerekiyor. Övünülecek çok şeyimiz var ama neden işler yolunda gitmiyor?
Cumhuriyetle beraber kadın aktif olarak toplumsal hayata katıldı. Cumhuriyet’in
kendisi bir medeniyet projesi” şeklinde sürdüren İYİ Partili Milletvekili
Cesur, şunları söyledi: “98 yıl önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilmesi
önemli bir dönüm noktası. Bugün ülkemizde ne kadar kötü şey olursa olsun, bir
gün öncesini arar haldeyiz, buna rağmen bizi karamsarlıktan alıkoyan, İran,
Afganistan, Suriye’ye dönmediysek, dönmeyeceğimizi de biliyorsak, işte onların
arkasında o gün kurulan temel var. Millet İttifakı’nın Türkiye’nin yarınları
için umut olması ve idare edecek kadroları getirecek şekilde hareket ediyor
olmasının gerisinde de bu var. Büyük Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet’in temel
değer ve hedefleri. Kadın sadece ekonomik olarak katkı sağlamıyor, dönüşümü ve
ilerlemeyi sağlamada da kadının çok büyük yeri var. Kadının siyasette neden
olması gerektiğini irdelemeliyiz. Kadınlar toplumsal ayrımcılıkla ve erkek
siyasetçilerle de mücadele etmek zorunda kalıyor. İktidarın İstanbul
Sözleşmesi’nden bir gecede, bir çırpıda ve yasaya aykırı şekilde çıkmasının
gerisinde de aynı zihniyet ve bakış açısı farklılığı var. Kadınlar başlarına
gelen hadiseleri görmüyorlar mı veya önemsemiyorlar mı? Önemsedikleri halde
menfaatleri için Cumhuriyete ve hemcinslerine ihanet içinde olduklarına
inanmıyorum. Herkes için çocuğundan kadınlara ve yaşlısına kadar verdiğimiz
önergeleri reddeden bir zihniyetle karşı karşıyayız. Bunu değiştirecek olan
siyaset. Zihniyeti değiştirmek de yetmiyor. Siyasette daha fazla kadının olması
gerekiyor. Kadın temsili oranında hala çok gerilerdeyiz. 125. Sıradayız. Ligden
düşen bir Türkiye var. Belediye meclislerindeki kadınların oranı yüzde 10.7.
Kızlarımız hayal kurabilmeliler. Bugün kadınlarımız yoksullaştı. Pandemiden de
çok etkilendi. Kadınlar son 20 yılda daha zor duruma düştü. Yardıma muhtaç hale
geldi. Bütün bunları değiştirmek için mücadele etmeliyiz. Bir nesle borcumuz
var. Sandığın gelmesi gerekiyor. Biz bunu başaracağız. Biz Cumhuriyet’i tekrar
ayağa kaldıracağız. Kadınlarımızla beraber Cumhuriyetimiz, Cumhuriyetimizle
beraber de kadınlarımız güçlenecek. Şimdi sandık zamanı” dedi.
KILIÇ: HER YERDE KOL
KOLA OMUZ OMUZA OLDUK
Son konuşmacı olan CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç,
“Anadolu’nun İzmir’in dağlarımda çiçekler açıyor. Anadolu’nun İzmir tohumlarına
ihtiyacı var. Kadının toplumdakini yerini konuşmadan siyasetteki yerini
konuşamayız. Evin ihtiyaçları için arıyorlar, annem baba sağsa anne rahatsızlanıyor
ilacımı yazdırır mısınız, arıyorum oğluma ödevini yaptın mı, bir de
siyasetçiyim. Biz aslında toplumdaki kadının yerin ve kadına yüklenen rolleri çözmedikçe
hiçbir anlamı yok. Ben siyasete 19 yaşında başladı. Son seçimlerde ne kadar önemli
olduğunu anladım. Türkiye’nin CHP’ye ihtiyacı var dedim ve bir şey yapmalıyım
diyerek siyaseten görev istedim. Ben bazen eleştiriyorum ama kadın erkek derken
konuşurken eşit yurttaşlık dedim. Biz her yerde kol kola omuz omuza olduk çünkü…
İktidar kadının rujunun renginden kaç çocuk doğurmasına karışıyoru konuşuyoruz.
Ama bir fotoğraf paylaşıyorsunuz ama kendi yol arkadaşlarınız size yorum
yapıyor. Yok, bu renkle bu renk olmuş mu, bu elbise olmuş mu deniyor. Erkeğe bir
mercekle bakılıyorsa kadına bin mercekle bakılıyor. Kız çocukların eğitimi bir
yana erkekle annelerini eğitmenine başlanması gerekiyor. Bir kızı bir oğlu olan
bir kadın aman oğlum dinlen deyip kadına gel sofrayı hazırla diyorsa orada
düzelmesi gereken bir şey vardır” diye konuştu.
“ÜLKE UÇURUMUN
DİBİNDE”
Yerel yönetimlere büyük iş düştüğünü söyleyen Kılıç, “Her
şey bir yana, kız çocuklarının eğitimi bir yana. Ben burada hem avukat hem milletvekili
olarak oturabiliyorsam Eskişehir’de alabildiğimi bursa borçluyum. Belediye başkanlarımızınım
da başka başka projeleri var ama eğitim önemli, kız çocuklarının eğitimi
önemli. Bir seçimle iktidar olmuyorsunuz. İlmek ilmek örerek oluyor. Eleştiri de
yapacağız ama bunları bir kenara koyacağız. Bu ülke çok zor dönemlerden
geçiyor. Bu ülke artık uçurumun dibinde. Bunu kaldırmakta bizim borcumuz. Bugün
burada dostların arasındayım. En büyük grev hepimize düşüyor. Aranızdaki sorunları
bir yana bırakıp kadını erkeği bir yana bırakıp bu karanlıktan birlikte
çıkacağız” dedi.
KÖKKILINÇ: ERKEK
EGEMEN TOPLUM ALGISINDAN KURTULMAMIZ GEREKİYOR
Kökkılınç paneli sonlandırmadan önce yaptığı konuşmada şu
ifadeler kullandı;
“Bize düşen bir görev var. Bu konuda sadece kadınlar
çalışmayacak, kadın erkek birlikte çalışacak. Kız çocuklarımızı destekleyeceğiz;
erkek çocuklarımızla kız çocuklarımızın barışı yetişmesini savunacağız. Erkek egemen
toplum algısından kurtulmamız gerekiyor. Bize 5 Aralık’ta bu hakkı Mustafa Kemal
Atatürk, bir erkek olarak vermişse; bugün bu toplumda bu haklara erkek ve kadın
birlikte sahip çıkmak zorundayız. Sivil toplum örgütlerine görevler almak
durumundayız, sosyal sorumluluk projelerine katılmak durumundayız. Ben konuşmalarından
dolayı hepinize teşekkür etmek istiyorum.”