Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip
Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısında konuştu.
Erdoğan, konuşmasında, AK Parti'nin 3 Kasım 2002'de tek
başına iktidara geldiğini anımsattı. "Aradan geçen 17 yılda Türkiye'yi
nereden nereye getirdiğimize baktığımızda, göz kamaştırıcı bir tablo ile
karşılaşıyoruz." diyen Erdoğan, üstelik bu 17 yıllık dönemde, Türkiye'nin,
vesayetle mücadeleden envaiçeşit terör saldırısına ve ekonomik sabotajlara
kadar pek çok sıkıntıyla da yüzleşmek zorunda kaldığını söyledi.
Vesayet odaklarının AK Parti'nin hem bizatihi varlığını hem
de iktidarını uzun süre kabullenemediklerini ifade eden Erdoğan, şöyle devam
etti:
"Hatta bugün dahi ellerine imkan geçse AK Parti'yi
yerle yeksan etmek isteyeceklerinden hiç şüpheniz olmasın. Nitekim en küçük bir
fırsatta bu tür heveslerin nasıl hortladığını, son mahalli seçimlerin ardından
yaşanan kimi hadiselerde hep birlikte gördük. Vesayet güçleri, ülkeyi
yönetmemizi engellemeye çalışmanın yanında, bir sembol olarak gördükleri
Cumhurbaşkanını bize seçtirmek istemediler. Bu engelleme çabasını, genel seçime
gidip, milletimizi hakem tutarak aştık. Sadece bununla kalmadık, önce
Cumhurbaşkanının seçimini doğrudan milletimizin uhdesine bıraktık. Bunu da
kabullenemediler. Ardından da tarihimizin en büyük yönetim reformunu
gerçekleştirerek Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçtik. Böylece, AK
Parti'ye Cumhurbaşkanı seçtirilmek istenmeyen bir Türkiye'den Cumhurbaşkanlığı
Hükümet Sistemi'ne geçmeyi başaran bir Türkiye'ye geçmiş olduk. Bununla beraber
özellikle de Türkiye'nin başarılarının iyice belirginleştiği 2013'ten itibaren
giderek tırmanan kesintisiz bir saldırı dönemini hep birlikte yaşadık. Gezi
olayları dönemini hatırlayın. Akılla, mantıkla izahı olmayan bir kampanya
başlatıldı ve sokaklarda terör estirildi. Vesayete nasıl teslim olmadıysak bu
vandallara da eyvallah etmedik ve sokakları onlardan temizledik.
Ardından FETÖ'nün 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe
girişimiyle demokrasiye ve meşru hükümete ilk saldırısı geldi. Milletimizle
birlikte bu oyunu da bozduk. Bu defa bölücü terör örgütünü devreye alıp çukur
eylemleriyle vatanımızda delikler açmaya teşebbüs ettiler. Teröristleri
açtıkları çukurlara gömerek bu girişimi de boşa çıkardık. Aynı dönemde her
girdiğimiz seçimden birinci parti olarak çıkmaya da devam ettik. Baktılar ki AK
Parti'yi ne sahada ne sandıkta yenemeyecekler, bu sefer doğrudan silaha
başvurdular. 15 Temmuz darbe girişiminin milletimiz tarafından cesaretle
durdurulması, sadece ülkemizin değil dünya demokrasi tarihinin şanlı direnişi
ve başarısı olarak kayıtlara geçmiştir. Türkiye'yi terör örgütleri vasıtasıyla
kuşatmayı planlayanlara cevabımızı, teröristlerin doğrudan inlerine girip
tepeleyerek verdik. Hem sınırlarımızın içinde hem dışında, nerede ülkemize
doğrultulmuş bir silah varsa, önünde arkasında kim var diye bakmadan üzerine
gidip imha ettik, etmeye devam ediyoruz."
ÖĞRENCİLERE MÜJDE
"Bugünden 3 Kasım 2002 tarihine, 17 yıl geriye
gidildiğinde, demokrasinin ve milli iradenin güçlendirilmesi yanında istiklal
ve istikbal davamızın ayrılmaz bir parçası olan kalkınma, büyüme, yatırım,
refah mücadelesini de asla ihmal etmedik." diyen Erdoğan, Türkiye'nin 81
vilayetinin her karışına, 82 milyon vatandaşının her birinin hayatına dokunan
eser ve hizmetlerle milletin gönlünü fethettiklerini kaydetti.
Hükümete geldiklerinde Türkiye'yi "eğitim, sağlık,
adalet, emniyet" sütunlarının üzerinde yükselteceklerinin sözünü
verdiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu nedenle önceliği bu alanlara
verdiklerini belirtti.
Eğitimin, hükümetlerinin bütçelerinde hep birinci sırada yer
aldığını vurgulayan Erdoğan, eğitim harcamalarının milli gelire oranını yüzde
yarım düzeyinin altından aldıklarını ve yüzde 2,5'in üzerine çıkardıklarını
dile getirdi.
Eski dönemin vesayet ürünü kesintisiz eğitim yöntemini bir
kenara bırakarak 4 artı 4 artı 4, 12 yıllık ve kademeli zorunlu eğitime
geçildiğini hatırlatan Erdoğan, katsayı engeli başta olmak üzere gençlerin
eğitim-öğretim yarışında haksızlığa uğramalarına yol açan antidemokratik
uygulamalara son verdiklerini söyledi.
Erdoğan, meslek liselerini, imam hatip okullarını yeniden
cazip hale getirdiklerine dikkati çekerek derslik sayısını 309 bin ilaveyle 578
bine, öğretmen sayısını 652 bin ilaveyle 947 bine, üniversite sayısı 131
ilaveyle 207'e, akademik personel sayısını 98 bin ilaveyle 168 bine
yükselttiklerini bildirdi.
Üniversite öğrencisi sayısının 1,6 milyondan 7,8 milyona
çıkmasının dahi tek başına "eğitim öğretimde gelinen seviyenin en çarpıcı
ifadesi" olduğunu anlatan Erdoğan, bu vesileyle üniversite öğrencilerine
bir müjde vermek istediğini aktardı. 2020 Ocak ayı itibarıyla lisans
öğrencilerinin öğrenim kredisi veya bursunun 500 liradan yüzde 10 artışla 550
liraya çıkacağını dile getiren Erdoğan, "Hatırlarsanız bu rakam biz
hükümet geldiğimizde 45 liraydı. 45 liradan şimdi 550 TL'ye çıkıyor. Nereden
nereye?" dedi.
Öğrenim kredisi rakamlarının da Ocak ayından itibaren yüksek
lisansta bin 100 lira, doktorada bin 650 lira olarak uygulanacağına işaret eden
Erdoğan, yeni öğrenim kredisi ve burs rakamlarının tüm öğrencilere hayırlı
olmasını diledi.
SAĞLIK ALANI
Sağlığın en büyük reformların gerçekleştirildiği alanların
başında geldiğini belirten Erdoğan, "Adeta sağlam giren insanların hasta
çıktıkları sağlık tesislerimizi, sisteminden altyapısına kadar her şeyiyle yeni
baştan düzenledik." diye konuştu.
Hastane ve diğer yataklı tedavi kuruluşlarının sayısının 2
bin 600 seviyesinden 5 bin 500 düzeyine çıkardıklarını, hastane yatak sayısını
240 bine, nitelikle yatak sayısını 145 bine yaklaştırdıklarını bildiren
Erdoğan, doktor sayısını 92 binden 161 bine, toplam sağlık çalışanı sayısını
ise 378 binden 1 milyon 25 bine yükselttiklerini dile getirdi.
Erdoğan, "Hatırlayın, rahmetli Savaş Ay'ın programını,
ana muhalefetin başındaki zatın SSK Genel Müdür olduğu dönemlerde
hastanelerimizin halini. Affedersiniz, galoşları tekrar tekrar sattıkları
dönemleri hatırlayın. Banyo, tuvalet, Hak getire... Çöp sepetlerinin içinde
kanlı serum şişelerini, hortumlarını hatırlayın. Buralarda hasta tedavi
edilmeye çalışıldığı dönemi hatırlayın. Bu Bay Kemal işte buralardan geldi.
Bundan bir şey olmaz. Bu ülkenin sağlığı buna teslim edildi ama maalesef
sağlıksız bir Türkiye ortaya çıktı." diye konuştu.
Adeta çoğu sadece kaporta motordan ibaret 618 ambulansa
sahip bir ülke devraldıklarını hatırlatan Erdoğan, bugün, helikopteri, uçağı,
deniz motoru, paletlisi, tekerleklisiyle, her biri en ileri donanıma sahip 5
bin 500 ambulansa sahip bir Türkiye olduğunu kaydetti.
"TERÖRİST BAŞI FETÖ, BİR PROJEDİR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terörist başı FETÖ, bir
projedir. Bir proje olarak da ABD'de 400 dönümlük arazi üzerinde
yaşamaktadır." dedi.
Erdoğan, "Belirlediğimiz güvenli bölge sınırları içinde
hala teröristlerin olduğunu biliyoruz. Buralar teröristlerden arındırılmış
değil." ifadesini kullandı.
Bülent Arınç'ın açıklamaları
Bülent Arınç'ın açıklamaları ile ilgili de Erdoğan,
"KHK ile ilgili 'facia' ifadesini kullanmasını esefle karşıladım."
dedi.
"MAALESEF ABD, YPG/PYD İLE AYRICA BİR DEVRİYE GÖREVİ
YAPIYOR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Maalesef ABD, YPG/PYD ile
ayrıca bir devriye görevi yapıyorlar, kendilerine göre. Halbuki bunlar
çekileceklerdi. Çekilme kararı verdikleri halde şu anda bölgede böyle bir
devriye çalışmasını Amerika'nın bu terör örgütleriyle yapmasını neyle izah
edeceğiz? Bunlar bizim mutabakatımızda yok." şeklinde konuştu.