Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Deniz Gezmiş’in 75’inci
doğum günü anısına İzmir 68’liler Derneği’nin düzenlediği “Deniz Gezmiş 75
yaşında” etkinliğine katıldı. 68’liler ve 78’lileri de bir araya getiren
etkinlikte Başkan Batur’un yanı sıra CHP Konak İlçe Başkanı Akın
Küçükoğullarından, İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) Başkanı Dilek Gappi, İzmir
68’liler Birliği Başkanı Okan Yüksel, Devrimci 78'liler Federasyonu Genel
Sekreteri Hamit Mumcu, Konak Belediyesi Meclis üyeleri ve vatandaşlar yer aldı.
Şiir ve müzikle renklenen etkinlikte 9 Eylül gazetesi yazarı İbrahim Aktaş ve
Cenk Özkan şiir okurken Deniz Polat ve Yunus Kırılmış da müzik dinletisi
gerçekleştirdi.
Batur: Kısa ömrüne
çok büyük bir hayat sığdırdı
Başkan Batur, Deniz Gezmiş’in, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’la birlikte halkla beraber yürüdüklerini belirttiği konuşmasında, “Deniz Gezmiş, halk için halkla beraber yürümüş ve bu yolda hayatını feda etmiş büyük bir yurtseverdi. Memleketinin derdini kendi derdi, acısını kendi acısı saydı. Öğrencinin, öğretmenin, işçinin, köylünün, gençlerin yanında Deniz Gezmiş vardı. Yaşadığı kısacık ömre çok büyük bir hayat sığdırmayı başardı. Bugün, Türkiye’deki gençlik hareketinin en önemli önderlerinden, devrimci hareketin sembol ismi Deniz Gezmiş’i 75. doğum gününde anmak için birlikteyiz. Deniz Gezmiş yaşasaydı bugün 75’inci yaşını kutluyor olacaktı. Yaşadığı kısacık ömre çok büyük bir hayat sığdırmayı başardı. Bugün, bu özel günde hepimiz barışın tüm dünyada sağlanacağı günleri bekliyoruz” dedi.
İyi ki doğdunuz
devrimciler
Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının Mustafa Kemal Yürüyüşü’nde Atatürk için, tam bağımsız ve demokratik Türkiye için yürüdüklerini hatırlatan Başkan Batur, Mustafa Kemal Atatürk’ün yaptığı uluslararası sözleşmelerle halen ülkesini korumaya devam ettiğini ve barış söyleminin önemini hatırlattı ve şöyle konuştu:
“Bizler Atatürk’ün ve onun bize açtığı yolun vatanımız için,
hürriyetimiz için, cumhuriyetimiz ve geleceğimiz için son derece önemli
olduğunu çok iyi bilen insanlarız. Bakın bugün bile dünya, üçüncü dünya
savaşının endişesini yaşarken Atatürk’ün 100 yıl sonrasını görerek bize
sağladığı avantajlara şükrediyoruz. Kısa bir süre önce Montrö’yü tartışmaya
açma cesareti gösteren zihniyet, bugün sırtını bu sözleşmeye yaslıyor. ‘Yurtta
Sulh ve Cihanda Sulh’ diyen Atamızın nasıl büyük bir lider, nasıl bir deha
olduğunu tekrar ve tekrar görüyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu
Önderimiz ülkesini korumaya devam ediyor. Mustafa Kemal’imizi, memleketimizi
İkinci Dünya Savaşı’ndan koruyan İsmet İnönü’yü, vatanı uğruna canını siper
eden tüm kahramanlarımızı bir kez daha minnetle ve saygıyla anıyorum. Montrö
Boğazlar Sözleşmesi, Lozan Antlaşması ve ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’ ilkesinin
değeri umarız bir kez daha anlaşılmıştır. Ukrayna’da yaşananlar, yarattığı
insanlık dramıyla, büyük acılarla tarihin utanç sayfalarına yazılacak. Ve
umarız dünya daha büyük bir felaketle karşı karşıya gelmeyecek. Bugün, bu özel
günde hepimiz barışın tüm dünyada sağlanacağı günleri bekliyoruz. Bu umutla
sizleri selamlıyor, Yaşasın Atatürk, Yaşasın Cumhuriyet diyorum. İyi ki doğdun
Deniz, iyi ki doğdun Yusuf, iyi ki doğdun Hüseyin, iyi ki doğdunuz devrimciler
diyorum.”
Yüksel: Merhaba Deniz
İzmir 68’liler Birliği Başkanı Gazeteci Okan Yüksel ise
konuşmasına Can Yücel’in Deniz Gezmiş için yazdığı Mare Nostrum şiirini
okuyarak başladı. “Merhaba Deniz” diyen Yüksel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ben ne zaman Deniz Gezmiş denirse, açık deniz dalgalarını
anlarım, yanardağ patlamaları anlarım, özgürlük, bağımsızlık anlarım, Mustafa
Kemal Atatürk anlarım. İzmir’de 68’liler Birliği olarak 1970 yılından itibaren
Deniz Gezmiş yoldaşımızı yaş gününde ve asıldığı günde hep andık. Bugün, Deniz
Gezmiş günü. Dost, kardeş, yoldaş, 68’liler, 78’liler, Geziciler, Z kuşağı,
hepimiz buradayız. Çünkü biliyoruz ki Deniz Gezmiş ve arkadaşları bu ülkenin
tam bağımsızlığı için, Mustafa Kemal ideallerinin kazanılması için sehpaya
gittiler. Onlar bu ülkenin sevdalısıydılar.”
1919 yeniden başladı
Okan Yüksel, yeninden ayağa kalkma ve Mustafa Kemal yürüyüşü
yapma zamanı olduğunu ifade etti. “Denizlere sözümüz var” diyen Yüksel şunları
söyledi:
“Şu anda bizler ayağa kalkmaz, hep birlikte demokrasi,
laiklik, Cumhuriyet mücadelesi vermezsek, Mustafa Kemal yürüyüşü yapmazsak
Türkiye tümüyle işgal edilecek. Sen ayağa kalkmazsan karşındaki büyük görünür.
Demokratik kitle örgütleri, gazeteler, belediyelerin namuslu başkanları,
gençler, yiğitler, efeler olarak hep beraber ayağa kalkmamız lazım. Mustafa
Kemal Atatürk’le birlikte, Bedrettin’e, Denizlere, Mahirlere, Ulaşlara sözümüz
var; bizim halkımıza sözümüz var. Biz bu ülkeyi kurda, kuşa yedirmeyiz. Akıl,
bilgi ve aydınlık ile Denizlerin verdiği mücadeleyi sürdürmüş ve onların
inançları doğrultusundaki bağımsız Türkiye’yi tekrar kazanmış oluruz. 1919
yeniden başladı. Venseramos, Kazanacağız, Merhaba.”
Mumcu: Hepiniz iyi ki
doğmuşsunuz, yolumuza ışık tuttunuz.
Devrimci 78’liler Federasyonu Genel Sekreteri Hamit Mumcu da
Deniz Gezmiş’in son sözlerinin öneminin bugün çok daha iyi anlaşıldığını dile
getirerek, “Emperyalizme karşı mücadelenin sembolü olmuş, Türkiye devrimci
hareketinin önderlerinden Deniz Gezmiş’in son sözlerinin ne kadar önemli
olduğunu bugün çok daha iyi anlıyoruz. ‘Yaşasın tam bağımsız Türkiye, kahrolsun
emperyalizm’ diyerek ölüme yürüyen nice fidanlarımızı onun şahsında saygıyla
anıyorum. Hepiniz iyi ki doğmuşsunuz, yolumuza ışık tuttunuz. Usta yazarımız
Yaşar Kemal, Deniz Gezmişlerin idamından sonra, ‘Demir olsam çürürdüm, toprak
oldum da dayandım’ demişti. Bizler sosyalizmi entelektüel gevezelik ve dünya
devrimci hareketinin trafik polisliğini yapmak için değil, dünyayı değiştirmek,
dünya Türkiye’sinde bağımsızlık mücadelesi vermek için öğreniyoruz diyen 68’li
önder yoldaşlarıma teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
Gappi: Dimdik
duracağız ve mücadeleye devam edeceğiz.
İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, konuşmasında,
gazeteci olarak cesurca soru sormaya, devam edeceklerini, her şeye rağmen boyun
eğmeden dimdik duracaklarını vurguladı. “Biz bu gücü Denizlerden alıyoruz”
diyen Gappi şöyle konuştu:
“Bugün Deniz Gezmiş’i birbirimize anlatmamız yetmez. Onun yiğitliğini hepimiz biliyoruz. Asıl önemli olan onun bize bıraktığı mirasa sahip çıkmak, boyun eğmemeyi her zaman başarabilmektir. Cesurca soru sormak ve sorgulayabilmektir. Biz geçmişten aldığımızdan güçle, Denizlerden aldığımız güçle soru soracağız, soru sormaktan vazgeçmeyeceğiz, sorularımızı inadına soracağız. Özellikle de gazeteci olarak şunun sözünü veriyoruz, boyun eğmemeye devam edeceğiz. Deniz Gezmiş’ten en çok bunu öğrendik, ne pahasına olursa olsun dimdik duracağız ve mücadelemize devam edeceğiz. Ant olsun ki haksızlık ve yanlışlıklara karşı sonuna kadar direneceğiz. Kendi alanımızda hiçbir baskı ve tahakküme boyun eğmemeye kararlıyız. Bir avuç insan da olsak medya sektöründe, Okan ağabeyimizin bize açtığı yolda doğru bildiğimizden taviz vermeyeceğiz. Yok, öyle umudu yitirip, karanlıkta yol olmak. Aynı çatı altında birlikte direnmektir yaşamak. Yaşasın Deniz’in mücadeleci ruhu ve yaşasın bu ruhu sonsuza kadar yüreğinde taşıyacaklar. Yaşasın tam bağımsız Türkiye. Kahrolsun, bir çocuğa kurlun atan tüm savaşlar.”