M.Ö 4. yüzyıl. Akalılar yaklaşık 2 bin 400 yıl önce Dikili
ilçesinin bulunduğu coğrafyada Atarneus Antik Kentini kurdu. Dikili’de son
keşif, Halk plajının hemen yanı başında yer alan antik kent limanı.
Tatil için bölgeye gelen Denem Orhun, dalış yaparken su
altında yuvarlak kolonlara rastladı. Ardından güneşli ve sakin bir havada dron
ile çekim yaptı. Kültür ve Turizm Bakanlığı uzmanları yapının Akalılar
tarafından kurulan ilk kent devleti olan Aterneus Antik Kenti’ne ait olduğunu
belirledi. Bölge 1'inci derece sit alanı ilan edildi.
Son keşif tarihçileri heyecanlandırdı. Yaklaşık 3 ay önce
yine Dikili’de bir mağaradan yansıyanlar ise çok daha heyecan verici. Çünkü o
izler, insan izleri ve tam 14 bin yıl öncesinden. Yani Şanlıurfa’da keşfedilen
insanlık tarihinin ilk ayak izleri ile dolu Göbeklitepe’den bile daha eski…
Dikili’de Ballı Kaya mağarasında yürütülen kurtarma
kazısında, Geç Yontma Taş Devri'ne ait tam 14 bin yıllık taş aletler ve kemik
buluntularına rastlandı. Çalışmaları yürüten Türk ve Alman bilim insanları,
mağaranın, ana tanrıça Kybele'ye adanmış bir kült merkezi olarak da
kullanıldığını ortaya çıkardı. Alman Arkeoloji Enstitüsünün yürüttüğü Pergamon
kazılarına paralel olarak gerçekleştirilen araştırmalarda bulunan tabakalarda
taş aletler ve kemikler gün yüzüne çıkarıldı.
Çok heyecanlı bir isim daha var. Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz. Doğup, büyüdüğü ilçeyi yöneten Kırgöz, keşiflerin sadece Dikili ve Türkiye için değil kuşkusuz dünya insanlık tarihi için çok önemli olduğunun altını özellikle çiziyor. Binlerce yıl öncesine ışık tutan tarihin izlerini korumak, kollamak ve sahip çıkmak adına ilgili kurumlarla birlikte ne gerekirse yapılacağını vurguluyor. Keşiften büyük bir gurur duyuyor;
“Bu lokasyona uğrayan her konuğumuz doğasının, tertemiz
havasının ve sahillerinin büyüsü ile ayrılıyor. Gerçekten de ilçemiz Ege’nin
parlak bir incisi. Son keşifler gösterdi ki bölgemizde sadece yerin altı değil
üstü de insanlık tarihine ışık tutan incilerle dolu. Atarneus Antik Limanı ve
Ballı Kaya mağarasında yapılan keşifler bu inci halkasının son taneleri. Zaten
olması gerektiği gibi SİT alanı ilan edildi. Gözümüz gibi bakıp koruyacağız.
Yine ilgili kurumlarla bu mirası dünyanın gündemine taşıyabilmek için elimizden
gelen tüm çabayı harcayacağız.”
“Kabuğunu kırmak” diye bir deyim vardır. Dikili yerin altında da üstünde de kabuğunu kırıyor.