Hava sıcaklığının ve nemin en yoğun dönemlerde uzun süre
güneş altında kalınmasına bağlı vücut sıcaklığının 40 derece ve üzerinde
seyretmesi ile oluşan güneş çarpmalarına karşı dikkatli olunması bulantı, ateş
ve kas krampları ile ortaya çıkan durumlar acil tedavi gerektiren ölümcül
seyredebilen klinik bir tablo oluşturuyor.
Bebeklikten 65 yaş üstü kişilere kadar özellikle gebeliği yaz
aylarına denk gelen anneler için güneşe çıkılmaması öneriliyor. Şeker
hastalığı, yüksek tansiyon, kronik böbrek yetmezliği, obezite, kanser gibi
kronik hastalığı olanlar özellikle 10.00–16.00 saatleri arası güneşe
çıkmamalıdır. Alkol kullanan, psikiyatrik hastalığı olan ve ilaç kullanan
kişilerde güneşten korunmalıdır.
ŞUUR DIŞI KASILMALARA
DİKKAT
Güneş çarpması yaşayan hastalarda aniden fenalaşma, halsiz
ve yorgun hissetme, şuur bulanıklığı oluşuyor. Sıcak bitkinliği denilen ilk
dönemde ateş 37,8 ve üzerine çıkar, tansiyon düşer, nabız hızlanır, kas
krampları ve kaslarda hassasiyet başlar, bulantı kusma olur, baş dönmesi ve
sersemlik hali ve baş ağrısı olur. Sıcak koması denenen ikinci dönemde ise
hastanın ateşi 40 derece ve üstüne çıkar, aşırı halsizlik ve bitkinlik vardır,
görme bozulur, bulanık görür, uykuya meyillidir, şuur bulanıklığı, saçma
konuşmalar, delice davranışlar başlar, şuur dışı kasılmalar olur, şoma
halindedir, hasta titrer, kasılır, sara krizi benzeri kasılmalar görülebilir.
Terleme yoktur, cilt kurudur, cilt soluk ve kuru olmasına rağmen ateş 40 derece
civarındadır, nefes hızlı ve yüzeyseldir, tansiyon yükselir. Bu durumlar
yaşandığında hastayı vakit kaybetmeden doktora götürmek gerekmektedir.
ATEŞ DÜRÜCÜ İLAÇLAR
ETKİ ETMEZ
Güneş çarpmasında yapılması gerekenler;
Hasta bu süreçte hızla serin bir ortama alınır ve yatırılır. Giysiler çıkartılarak hızlı soğutma amacıyla duş, hortumla yıkama, soğuk suya batırılmış süngerle vücut yüzeyini ıslatma, serinletici jeller kullanılabilir. Özellikle büyük damarların cilt yüzeyine yakın olduğu kasık, boyun ve koltuk altlarına soğuk uygulama yapılmalıdır. Vücut sıcaklığı ne kadar çabuk düşürülürse, komplikasyon gelişme riski de o kadar azalır. Vücut sıcaklığı 38-39 dereceye düşene kadar soğutmaya devam edilir. Ateş düşürücü ilaçların ısıyı düşürmeden bir etkisi yoktur. Yelpaze, vantilatör gibi hava akımı sağlayan cihazların altında tutulabilir. Eğer bilinci açıksa soğuk su, tuzlu veya şekerli sıvılar verilebilir, eğer bilinç kapalıysa ağızdan hiçbir şey verilmemelidir. Bulantı ve kusma var ise sağ yana yatırılmalıdır. Daha sonrasında bir an önce hastane koşullarında tedaviye devam edilmelidir.
GÜNEŞ KORUYUCULARI
İKİ SAATTE BİR YENİLENMELİDİR
Güneşten korunmak için bol, açık renkli ve pamuklu giysiler giymek, şapka, güneş gözlükleri ve güneşe çıkmadan yarım saat önce en az 30 faktörlü bir güneş koruyucu kullanılması önerilir. Bol sıvı tüketerek sindirimi kolay hafif yiyecekleri tercih edilmeli. Ağır egzersiz yapmamak, fırsat buldukça ılık duş almak ve alkol ve kahve tüketiminizi sınırlandırmak gerekir. Özellikle, 10.00–16.00 saatleri arası güneşe çıkılmaması önerilir.