Gradiva Mücevher Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Gezmez, “50
yılı aşkın bir süredir mücevher tasarımı ve üretimi yapan köklü bir kurumuz.
Pırlanta, safir, yakut gibi ‘doğanın mucizeleri’ olarak adlandırdığımız değerli
taşların işlenmesiyle her biri birbirinden özel mücevherlere hayat
kazandırıyoruz. Aslında, doğanın bizlere armağan ettiği ‘cevherleri’ en özel
şekilde biçimlendirerek onları ölümsüz kılıyoruz. Her yıl mücevherlerimizi
Türkiyemiz’in dışında dünyanın farklı ülkelerine ihraç ediyor, oradaki mücevher
severlerle buluşturuyoruz. 1969’da temellerini attığımız Gradiva ve 2021’de
hayata geçirdiğimiz Gilda by Gradiva markalarımızla dünya markaları olma
yolunda ilerlemek ve ülkemizin ismini kıtalar arası duyurmak için çok
çalışıyoruz” dedi.
MÜZİK İNSANLIĞIN
ORTAK DİLİ
Gezmez, şöyle devam etti: “Bizler için bir çocuk, dünyaya
gözlerini açtığı ilk andan itibaren işlenmemiş bir cevherdir. Eşsizdir,
özeldir. Bu cevheri paha biçilemez bir mücevhere dönüştürmek ise öncelikle
ailede başlayan, ardından öğretmenler ve toplumun katkılarıyla devam eden bir
süreçtir. Gradiva olarak bizler, çocuklarımızın bu süreçte en iyi şekilde
eğitim görmesi ve birer mücevher gibi ışıldamaları adına işbirliği içinde
olduğumuz kurumlarla çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. EÇEV’le başlattığımız ‘Her
Çocuk Bir Mücevher, Her Mücevher Bir Umut’ projemiz çerçevesinde her yıl
çocuklarımızın geleceğine destek olmaya devam ediyoruz ve birlikte sosyal
sorumluluk projelerine imza atmanın gururunu yaşıyoruz. Bugün, Atatürk’ün dünya
çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
kapsamında ‘Ozan Çoban ile Müzikli Söyleşiler’ etkinliğimize EÇEV yararına ev
sahipliği yapmaktan son derece mutluyuz. Atamız’ın çocuklara armağan ettiği 23
Nisan’ı, Ozan Çoban, ekibi ve tüm çocuklarımızla şarkılar söyleyerek kutlamanın
mutluluğunu yaşıyoruz. Unutmayalım ki bir çocuk yetişir, dünya değişir! Atatürk
bunun en büyük örneğidir.”
SOSYAL SORUMLULUK
Sosyal sorumluluk projeleri topluma faydalı olmak için yapılan projelerdir. Kişilerin veya kurumların kazandığı bilgi, deneyim veya kaynakları topluma geri vermeyi amaçlar. Bugün, sosyal sorumluluk bilincini ilke edinmiş kurumlar toplumlara örnek olur ve toplumların gelişimini büyük ölçüde destekler.