Resmi olmayan sonuçlara göre İstanbul’da Büyükşehir Belediye Başkanı olarak mazbatasını bekleyen Ekrem İmamoğlu, Türkiye’deki işsizliğe ve ekonomik krize değinerek şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye’de sermaye akışı neredeyse durdu. Son iki ayda dövizde
yaklaşık olarak yüzde 10’luk bir artış yaşandı. Bununla beraber fiyat ve zam
artışları kapımıza dayandı. Ekonomik kriz politik krizle bütünleşiyor. Sürecin
çözümüne değil, kriz çıkararak krizi unutturmanın peşinde. Bir yılda toplam
işsizlik sayısı 1 milyon 259 bin kişi, resmi veriler bunlar. İşsizlik oranı 3.9
puan daha artarak 14.7’ye çıktı. 5 milyona doğru giden işsiz sayısına sahibiz. Çok
önemli bir hususu açıklayacağını düşündüğüm Sayın rakibimiz, 2 saat boyunca
somut bir delili size anlattı mı? Ben anlattıklarından bir şey anlamadım.
Acelecilik yaptı diyor benim için ama rakibimiz tam bir yıldırım hızıyla 3 bin
870 oyla seçimi ben kazandım dedi. Acelecilik, görmemişlik yaptı diye beni
suçluyor Allah aşkına seçimden yarım gün sonra tüm İstanbul'a gönül
belediyeciliği kazandı diye afiş asan ben olsaydım görmemiş olurdum.
Görmemişlik neymiş milletimize buradan sormak istiyorum onlar daha iyi
anlarlar. Hadi Sayın Cumhurbaşkanı tek başına afiş assaydı 25 belediyeyi
kazandığını ima ederek bunu ifade edebilirdi de Sayın Yıldırım yine yıldırım
hızıyla niye oraya kendi fotoğrafını koymasına izin verdi anlamış değilim.
Sayın Yıldırım'ın kendi iddialarını bile anlatamaması bıkkınlığının bir
göstergesidir. Sayımdan kaynaklanan, seçmen listelerinden, sandık kurullarından
kaynaklanan iddialar. Seçmen listeleri ve sandık kurullarıyla ilgili iddialar
seçim öncesi döneme aittir. YSK seçmen listeleri konusunda teminat verdi hayali
seçmen yoktur diye ulusa seslendiler. Taşıma seçmen konusunda oluşan tüm
kaygılarımızı reddettiler.”
“Suç ve suçlu yaratma
çabası gösterilmiştir”
AK Parti’nin seçim sayımında usulsüzlük yapıldığı
iddialarına karşılık cevap veren İmamoğlu, “Bu iddialar seçimi kaybettikten
sonra uydurup ürettiler. İddia üretiminde maalesef Büyükçekmece’de birçok kamu
kişileri de dahil edilmeye çalışıldı. Emniyet mensuplarımıza ayıp edilmiştir.
Suç ve suçlu yaratma çabası gösterilmiştir. AK Parti’nin bu iddiaları gündemden
kalktı. YSK sayılmış oylar geçerlidir demesine rağmen, gerekçelerini ortaya
koyarak geçersiz oylar yeniden sayılmıştır. 57 sondaj sandığı sayıldı, bazı
ilçelerde oyların tamamı da sayıldı. YSK'nın aldığı bu kararlara rağmen Sayın
Yıldırım'ın seçimi murdar ilan etmesi hukuka saygısızlıktır kazanamadığı bir
seçimi murdar ilan etme gayretkeşliğidir. Hani hukuka saygı gerekirdi,
ağırbaşlı olmak gerekirdi? Hani devlet adamlığı bunu yapmayı gerektirirdi?
Binali Bey 'Neden geçersiz oylar benim lehime artmaktadır? Oylarımız sandıkta
iç edilmiştir' diyor; işine gelir gibi konuşuyor” dedi.
“YSK’yı maça giderek
nasıl baskı altında tutabilirim”
İmamoğlu, kendisinin YSK’yı baskı altında tuttuğunu iddia
edilmesine de Yıldırım’ı Galatasaray – Fenerbahçe – Beşiktaş maçlarına
çağırarak yanıtladı. İmamoğlu, “Ben topluma iyi mesajlar vermiyormuşum hatta
İstanbul'u hareketlendiriyormuşum. İstanbul'u hareketlendirdiğim doğru beni
gören İstanbullular gülümsüyor görmek istiyorsa Sayın Yıldırım'ı pazara yemeğe,
kahvaltıya hatta Galatasaray -Fenerbahçe Beşiktaş maçına da davet ediyorum.
Beraber gidelim hareketliliğin orada ne olduğunu görsün. YSK'yı maça giderek
nasıl baskı altında tutarım anlamış değilim. Seçimden sonra bu ülkenin
bakanlarıyla özel toplantılar yapıyorsanız işte o YSK'ya baskı anlamına gelebilir
böyle bir şüphe doğurabilir” ifadelerini kullandı.
YSK'ya son aldığı kararla ilgili teşekkür eden İmamoğlu, “Artık süreyi uzatmayın insanların canını sıkmayın. Türkiye tarihinde bu kadar anlamsız yere tartışmayla ülkenin meşgul edildiği bir başka seçim yoktur'' diyerek konuşmasını sonlandırdı.