Didar DEMİRCİ - İzmir Barosu Alsancak merkez binasının önüne
bugün yerleştirdiği ‘Özgürlük Kürsü’sünden demokrasi çağrısında bulundu. Baro,
Valiliğin 10 günlük yasağına karşılık sivil insiyatiflerin seslerini duyurması
için merkez binası önünü açarak tepki gösterdi. İzmir Büyükşehir Belediye
Meclisi CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu’da orada hazır bulunarak Baro’nun
bu girişimine destek verdi.
Diyarbakır, Van ve Mardin ilerindeki belediye başkanlarının görevden alınarak yerine kayyum atanmasına tepki gösteren İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel şu ifadelere yer verdi:
“Bir ihtiyaç sonucu buradayız ve bir konuşma mekanına kendimizi ifade edebileceğimiz bir alana ihtiyaç duyduk. Çünkü Türkiye zor günlerden geçiyor. Çok yakın zamanlarda biliyorsunuz İstanbul Seçimleri iptal edildi ve yerine bir yenisinin yapılması gündeme geldi. O seçimlerin bitmesinin hemen arkasından seçimler sırasında seçime katılmasında bir sakınca görülmeyen ya da seçimlere iştirak etmesinde bir sakınca görülmeyen seçilmiş belediye başkanlarını görevden aldılar ve yerlerine kayyumlar atandı. Bugün basından aldığımız haberlere göre bu kayyumların tasarruflarıyla da belediye meclis üyeleri görevden alınıyor…
Dün burada emek ve demokrasi güçleri ülkede yaşanan tüm bu olumsuzluklara ilişkin olarak bir basın açıklaması yapmak istediler ama karşılarına valilik tarafından alınmış 10 günlük bir yasak kararı çıktı. Dediler ki ‘Söz söyleyemezsiniz’, peki neden gerekçesi yok! Peki dayanağınız var mı o da yok! Yalnızca kanaatler, yalnızca alışıldık sözler, yalnızca göstermelik beylik laflar! Gördük ki bu ülkede insanların söz söylemesi için uygun mecralar hiçbir zaman devlet tarafından tanınmıyor, karşılanmıyor. Biz bir hukuk kurumuyuz ne zaman ve nerede olursa olsun demokrasiye yönelik her türlü saldırının karşısında yer almaya her türlü saldırının karşısında durmaya yeminli bir mesleğin mensuplarıyız. O yüzden dün İstanbul’da demokrasiye karşı nasıl saldırıda bulunulmuşsa, bugün Diyarbakır’da Van’da Mardin’de nasıl demokrasiye yönelik saldırılar varsa tümünün karşısında durmak bizim işimizdir. Hak ve Özgürlükleri korumak, hak ve özgürlüklerin korunması ve hayata geçirilmesi için mücadele etmek bir baro olarak avukatlar olarak bizim görevimizdir. O yüzden yönetim kurulumuzca bir karar aldık burası bir serbest kürsü, burası özgür bir kürsü….”
ÖZGÜRLÜK KÜRSÜSÜNÜN
YAPIMI İÇİN GSF’DEN DESTEK TALEBİ
İzmir Barosu önünde kurulan kürsünün geçici bir kürsü olduğunu ifade eden İzmir Barosu Başkanı Özkan Yücel, “Bakmayın şimdilik geçici bir kürsü koyduğumuza burası İzmir Barosunun alanıdır burası İzmir Barosu’nun İzmirlilere, Türk halkına, yurttaşlarımıza bıraktığı bir alandır. Demokratik ülkelerde insanlar düşüncelerini ifade edecekleri nasıl alanlar bulabiliyorlarsa artık İzmir’de de İzmir barosunun önünde de öyle bir alanları var! Sanıyorum ki yakın zamanda Güzel Sanatlar Fakültesindeki dostlarımızdan buraya anlamına yakışır bir alan hazırlamalarını isteyeceğiz ve onların da buraya bu alanı koyacaklarından eminiz” dedi.
NEFRET VE ŞİDDET
SÖYLEMİNE YER YOK!
Başkan Yücel, burada söylenecek her bir sözün şiddet ve nefret içermemek ve nefrete yöneltmemek suretiyle söylenen her sözün koruyucusunun kollayıcısının olunacağın dile getirerek, “Kendini ifade eden her vatandaşın arkasında olanın İzmir Barosu olduğu güvencesiyle bunu buraya koyuyoruz. 365 gün boyunca bu kürsü İzmir Barosu’nun bir alanı olarak İzmirli yurttaşlara, tüm vatandaşlarımıza hediyesi olarak burada kalacak. Biz antidemokratik yaklaşımları hiçbir zaman benimsemedik bu konuda görevden alınan belediye başkanları için de elimizden geleni İzmir Barosu olarak yapmaya hazırız” şeklinde sözlerini tamamladı.