Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR - İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Ekim ayı Olağan Meclis toplantısının ilk oturumu Belediye Başkanı Tunç Soyer idaresinde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde gerçekleşti.
Oturumdan önce depremzedeler, Bayraklı Belediye Meclisi’nden oy birliği ile alınan yüzde 10 emsal artışı kararına tepki göstermek amacıyla meclis öncesi eylem yaptı. Bayraklı Belediyesi’nin 4 Ekim tarihinde gerçekleşen meclis toplantısında depremzedelerin talep ettiği emsal artışı önergesi gündeme gelmiş; depremzedeler için yüzde 10 emsal artışı kararı Meclis’ten oybirliğiyle ile geçmişti. Bu karar depremzedeler tarafından tepkiyle karşılanmıştı. Bugün ise yüzde 30 emsal artışı taleplerini bir kez daha dile getirmek isteyen depremzedeler meclis öncesinde Ahmet Adnan Saygun Sanat Merkezi’nin önünde eylem yaptı. Eylemin ardından depremzedeleri temsilen 4 kişilik bir grup meclis oturumuna katıldı.
AK PARTİ’NİN YÜZDE 30’LUK EMSAL ARTIŞI ÖNERGESİ RET EDİLDİ
Cumhur İttifakı adına AK Parti Grup Başkanvekili Özür Hızal, AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız ve AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe konuyla ilgili İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’ne bir önerge sundu. Önergede, yeniden yapılaşmayla dönüşümün gerçekleşmesi için 01.03.2021 tarih 196 sayılı kararla uygun görülen usul ve esaslarda yüzde 30 oranında emsal artışına olanak sağlayacak düzenlemenin yapılması gerektiğine dair ifadeleri yer aldı. Öte yandan emsal artışı talebinin ise İzmir'in tüm ilçelerinde geçerli olması gerektiği vurgusunda bulunuldu.
YILDIZ: ACİL KAYDIYLA GÜNDEME ALINSIN
AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız verdikleri önerge hakkında, “B Bu gündemde uzun süredir bekleyen soruyu çözecek bir konu. Beklenen bir sorunun çözümü noktasında bunu takip eden bir önergemiz daha var. Burada Bayraklı Belediyesi’nin aldığı bir önerge var. Depremzedelerimizin bir beklentisi var. Her ne kadar mevzuatlar açısından zor olsa da odalar konusunda sıkıntı olsa da olağanüstü durumlarda bu kaygıların bir kenara bırakılması gerektiğini düşünüyoruz. Bir an önce buna çözüm bırakılmalı. Önergemizin acil kaydıyla gündeme alınmalıdır. Geçtiğimiz günlerde sırf bu emsal artışı yüzünden lokma döken insanlarımız vardı. Acil kaydıyla değerlendirerek gündeme alınmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu.
SOYER: DEPREMZEDELERİ RAHATLATACAK KARAR BUGÜN ALINMIŞ OLACAK
Başkan Soyer herkesin aynı hassasiyeti gösterdiğini dile getirerek, “44. madde geldiğinde meclise ara vereceğim. O süre içinde bahsettiğiniz içerikte dahil ne husus varsa hepsini birlikte masaya tartışacaklar. Bugün mecliste komisyon kararımızı onaylayarak geçirecekler. Depremzedeleri ve İzmir’i rahatlatacak karar bugün alınmış olacak. Bu konu çok siyasi hale getirildi. Komisyonumuz bu önergeyi de değerlendirecek. Orada bunlar tartışılacak” dedi.
KÖKKILINÇ: ZATEN GÜNDEME OLAN BİR KONU
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “Hepimiz aynı hassasiyeti taşıyoruz zaten. Başkanımız depremzede arkadaşlarımızla yoğun bir görüşme yaptı. Belediye meclis yürütmeliğimizde bir madde var, aynı konuda aynı konuda bir karar alınıyorsa meclise önerge verilemez deniliyor. Zaten gündeme olan bir konu. Ara verdiğimiz de İmar komisyonunda AK Partili arkadaşlarımız da var bunların hepsini değerlendirecekler” diye konuştu.
HIZAL: BİZİM VERDİĞİMİZ ÖNERGE İZMİR’İ İLGİLENDİRİYOR
AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise, “Nilay Hanım aynı konu söyleminde bulunuyor ancak 44. madde sadece Bayraklı’yı ilgilendiriyor ama bizim verdiğimiz önerge İzmir’i ilgilendiriyor. Biz önergemizin gündeme alınarak 44. Madde ile görüşülmesi talep ediyoruz” ifadelerini kullandı.
ÖZUSLU: ÖNERGENİN KABUL EDİLİP EDİLMEMESİ BAŞKANIN İRADESİNDEDİR
Son olarak konuşan CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu ise, “Bir önergenin kabul edilip edilmemesi başkanın iradesindedir. Deprem hepimizin bir gerçeği. Yürüklerimizi yakan bir deprem yaşandı Bayraklı’da. Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun Bayraklı’da depremzedelerle yaptığı toplantıda, deprem felaketine maruz kalmış vatandaşlımızın mağduriyetlerinin giderilmesi için açık bir iradeyi ortaya koydu zaten. Bu irade kapsamında bayraklı belediyesinden gelen 44. Maddemiz var. Bu maddeye gelindiğinde ara verildiğinde komisyon görüşme yapılacak. Komisyon bunu görüşecek. Bence Bayraklı’nın yaşadığı bu acı hadiseyi tartışalım. Arkadaşlarımızın bu önergesine eklenecekler, çıkarılacaklar ya da düzenlemeler olabilir. Aynı maddenin zaten tartışılacağı gerekçesiyle önergenin gündeme alınmamasını istiyorum” diye konuştu.
AK Parti’nin verdiği önergenin gündeme alınması AK Parti’nin kabul oylarına karşı CHP’nin verdiği ret oylarıyla oy çokluğu ile ret edildi.
AK PARTİ'DEN 2'NCİ 'EMSAL ARTIŞI' ÖNERGESİ
AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe ve AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal tarafından verilen İzmir genelindeki emsal artışı ve kentsel dönüşüm çalışmaları hakkında verdiği yüzde 30'luk emsal artışı için yeni bir önerge daha Meclis'e sunuldu.
BOZTEPE: ÖNERGEMİZ TÜM KENTİ KAPSIYOR
Önerge hakkında söz alan AK Parti Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, "Bu kadar detaylı bir önergenin, bu güne kadar ilimizde geldiğini hatırlamıyorum. 30 Ekim tarihinden beri K önergeleri ile ilgili çalışmalar 7 sayfalık önerge olarak gelmişti. Nilay hanımın bunu dilek ve temenni olarak görmesini içimize sindiremedim. Bayraklı için bir kara alındı. Ancak bu sadece Bayraklı için. 44'nci madde bu. Bizim verdiğimiz önerge kentin tamamın kapsıyor. Bayraklı da konutlar yıkıldı da Menemen, Karşıyaka, Seferihisar'da konutlar yıkılmadı mı? 30 Ekim'de yapılan depremde bazı binaların hasar gördüğü demek diğer binaların sağlam olduğunu göstermez. Biz defalarca gündeme getirdik. Konak'ın bir çok mahallesi, Bostanlı… Buralarda plan var, plan olmasına rağmen, bırakın 98 öncesini 1980 öncesi yapılan binalar var. Bizim tam burada getirdiğimiz konu bunla ilgili. Bu önerge Bayraklı ile birleştirilebilir. Bu önerge aslında yol haritasıdır. Bunu temenni ve dilek olarak görmek çok üzücü. Oylamak kolay, çoğunluğunuz var diye…" dedi.
Söze giren Başkan Soyer, "Şimdi ben ara vereceğim komisyonda bütün taleplerinizi masaya yatırabilirsiniz buna itirazımız yok."
BOZTEPE: İZMİR İÇİN BU ÖNERGEYİ KULLANIN
Yeniden sözüne devam eden AK Partili Boztepe, "Tecrübeli bir belediye başkanısınız bizde tecrübeli bir meclis üyesiyiz. 30 Ekim ile ilgili önergeyi 4 ay görüştük. Biz bu mecliste 2,5 yıldır hemen hemen her yerde emsal artışı verdik. Bu bizim getirdiğimiz önerge tamamiyle bu. Kanunlara uygun planlar yapılabilecekken, biz kanunlara uygunsuz planlarla niye uğraşıyoruz? AK Parti ve MHP grubu sade önerge vermiyor, yol haritası çiziyor. Alın bu önergeyi İzmir için kapıda bekleyen insanlar için, evinde risk altın oturan insanlar için kullanın” ifadelerini kullandı.
Tartışmalar sonrası oylamaya geçilen önerge oy çokluğu ile reddedildi.
AK PARTİ'DEN OLAĞANÜSTÜ MECLİS TEKLİFİ
Meclis oturumunda ayrıca Cumhur İttifakı üyeleri, 30 Ekim depreminin yıldönümünde Bayraklı'da İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin olağanüstü meclis oturumunun yapılması yönünde meclise önerge sundu. Önergenin CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç tarafından 'dilek ve temenni' olarak değerlendirmesi sonrası ise mecliste gerginlik yaşandı.
SOYER: KİMSENİN ÖNÜNDEN BİR ŞEY KAÇIRIYOR DEĞİLİZ
Başkan Soyer, depremin İzmir gündeminde yer aldığını belirterek, “Bu konu bugünün gündemi değildir, daha çok konuşacağız. Kimsenin önünden bir şey kaçırıyor değiliz” ifadelerini kullandı.
HIZAL: BU EMEĞİ GÖRMEZDEN GELİP DİLEK TEMENNİLER DİYEMEZSİNİZ
AK Partili Hızal, önerge için 6 aydır çalışıldığını ifade ederek, “Yaklaşık 5 sayfalık bir önerge okudu. Okunma süresi dahil 20 dakikayı buldu. Bu önerge bugün hazırlanmış bir önerge değil. 6 aydır emek verilerek hazırlandı. Biz grup olarak önergenin dilek temenniler veya önerge niteliğinde olup olmadığını biliyoruz. 44. madde de tabi ki bunları tartışacağız ama geçen hafta önümüze gelmiş, oy birliği ile buraya gönderdiğimiz bir konu. Biz diyoruz ki 44. maddeden tamamen bağımsız çok daha farklı konuları ilgilendiren bir önerge. Sadece meseleye depremzedeler üzerinden yaklaşmayan, onun yanında kentsel dönüşüm ve yenilemeyi de içine alan bir önergeden bahsediyoruz. Komisyonda kalabilir, tartışılabilir, yeni önergeler gelebilir. Burada verilmiş bir emek var. Bu emeği görmezden gelip dilek temenniler diyemezsiniz” dedi.
SOYER: BİR DAKİKA KAYBEDECEK VAKİT YOK
Soyer ise Hızal’a cevaben, “Bu son bir haftanın meselesi değil, sadece bir grup arkadaş da bu meseleye önem vermiş değil. Bununla yatıp kalkıyoruz. Gündemimiz bu. Neden bir an önce çıkaralım istiyoruz. Depremzedeler artık tahammül edemeyecek bir durum yaşıyorlar. Neredeyse bir yıl oldu. Bu mesele siyasete alet edilmeyecek kadar hassas bir mesele. K sınırları, korunacak alan sınırları belirlerken Türkiye’de ilk defa yaşanan çok başarılı bir işe imza attık. Emek verip oy birliği ile karar aldık. Bunu ilk de İzmir Büyükşehir Belediyesi yatı. Şimdi de vatandaşlarımız talepleri çok daha fazla. Bir dakika kaybedecek vakit yok” şeklinde konuştu.
“HEPİMİZ AYNI HASSASİYETİ GÖSTERİYORUZ”
Soyer sözlerine şöyle devam etti: “Önerge yasa gereği komisyona havale edebilecek içerik taşıması gerekir. Başkanlık makamının takdiridir. Nilay Hanım dedi ki, dilek temenni diye geçirtmedi. 30 Ekim’de mutlaka bir araya gelelim. O günü birlikte analım. Yapılan çalışmaları tekrar gözden geçirelim. Şu siyaset olur. Biz daha çok daha hassasiyet gösteriyoruz siz daha az hassasiyeti gösteriyorsunuz demek doğru değil. O gün hepimiz yandı, bugün hepimiz aynı hassasiyeti gösteriyoruz. Az veya çok göstermek gibi bir durum söz konusu değil.”
SÖZ TARTIŞMASI GERGİNLİK YARATTI
Hızal, “Usul noktasına söz istiyorum” diyerek Soyer’den söz istedi ve sözünü birkaç defa yineledi. Soyer ise, “Vermiyorum” diyerek Meclis’e devam edilmesini söyledi.
SOYER: BİRÇOĞUNUN DİLEK TEMENNİ OLDUĞU ORYAYA ÇIKTI
Daha sonra söz alan Hızal, “Meclis başkanı olarak çıktınız yönetmelik kanunda olmayan bir konuda bu şekilde olmasın diyip kestirip attınız” sözleri üzerine Soyer, “Öyle demedim, rica ediyorum dedim. Çok zaman kaybediyoruz dedim. Yeni bir yasal düzenleme önermiyorum. Zaman kaybediyoruz, önceden gelsin dedik. Birçoğunun dilek temenni olduğu oryaya çıktı” dedi.
HIZAL: DEMOKRAT OLMAK BU DEĞİLDİR
Sözlerine devam eden Hızal, “Yeni durum ortaya koydunuz. Ben AK Parti Grup Başkanvekili olarak sizden usul noktasında söz istedim. Siz benim mikrofonumu kapattınız. Ben sizi meclis üyesi olarak dineldim. Oylattığınız önergeyi, ret ettiğiniz önerge için CHP Grup Başkanvekiline söz verdiniz. 10 dakika konuştu. Bize söz vermediniz. Bana müdahale ettiğiniz gibi CHP grubundaki arkadaşlara da müdahale edin. Demokrat olmak bu değildir. O tarafa bakarak konuşmayacaksınız. Bu tarafta da meclis üyeleri var” demesi üzerine Soyer, “Siz bana demokratlığı öğretemezsiniz” sözleriyle karışık verdi.
SOYER: BEN RİCA EDİYORUM DEDİM, USUL YAPMAYA KALKMADIM
Soyer, “Ben rica ediyorum dedim, usul yapmaya kalkmadım. Bu meclisin daha sağlıklı çalışması için ricada bulundum. Demokrat falan demek doğru değil. Tutanaklarda kimin ne kadar konuştuğunu süresi belli. Merak eden açar bakar” dedi.
BAŞKAN SANDAL’DAN EMSAL ARTIŞI TALEBİ
Bayraklı Belediye Meclisi’nde kabul edilen yüzde 10’luk emsal artışı kararına ilişkin önergenin görüşülmesine gelindiğinde söz alan Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, önergenin yeniden değerlendirilebileceğini ifade etti ve “Depremden sonra sizin de bildiğiniz gibi Bayraklı Belediyesi olarak ilk bu anlamdaki düzenlemeyi Büyükşehir’e gönderdi. Bunun içerisinde yüzde 10 emsal artışı var ama sizlerin de takdiriyle içinde bütün siyasi partilerin olduğu AK Parti’nin, MHP’nin, İYİ Parti’nin CHP’nin içinde olduğu grubun kararlarıyla usul ve esaslarla ilgili Bakanlığımızın da onay verdiği bir usul ve esasları verdik. Bu usul ve esaslar çerçevesinde Bayraklı Belediyesi üzerine düşeni yaptı, hem bayraklı Meclisi’nde hem Büyükşehir Meclisimizde bu 8 gün gibi kısa bir süre içerisinde geçti” diye konuştu.
“YENİDEN GÖRÜŞÜLEBİLİR”
Sözlerine devam eden Sandal, “Geldiğimiz süreçte gerek günün faiz koşulları gerek imalatlardaki artışlardan kaynaklı olarak bugün vatandaşın bu faiz oranlarıyla aldığı krediyle konutlarına dönüştürebilme şansı yok. Biz Bayraklı Belediyesi olarak bugün gönderdiğimiz Meclis’te görüşülecek önergeye alt birim olarak minimum yüzde 10 meclis ama meclis komisyonumuzun yeniden değerlendirme kaydıyla hem ada hem de parsel bazında depremzede yurttaşlarımızın sorununu çözebilecek şekilde, yeniden komisyonlardan geçecek şekilde görüşülmesini Bayraklılı depremzedelerimiz adına arz ediyorum” dedi.
KOMİSYONLAR GÖRÜŞTÜ
Sandal’ın konuşmasının ardından ilgili önergenin İmar, Hukuk, Kentsel Dönüşüm ve Deprem ve Afet komisyonlarında görüşülmesi için oturuma ara verildi.
PARSEL BAZINDA YÜZDE 20, ADA BAZINDA YÜZDE 30 EMSAL ARTIŞI
Komisyonlarda görüşülen önerge Komisyonlardan Meclis’e oy çokluğu ile geldi. Depremden etkilenen bölgeler için jet bir karar verildi. K sınırı olarak onaylanan bölgelerde parsel bazındaki yenileme başvurularda yüzde 20, ada bazındaki yenileme başvurularında yüzde 30 emsal artışı uygulama kararı alındı.
SOYER: HAYIRLISI OLSUN
Alınan karar hakkında konuşan Başkan Soyer, “Depremzedelerimiz dışarda. Bütün İzmir halkı iyi anlasın diye özetliyorum. Daha önce yaptığımız çalışmalara k sınırı olarak meclisimizce onaylanan bölgelerde yüzde 20, parsel bazında yüzde 30 ada bazında emsal artışı getirmiş olduk. Hayırlısı olsun” dedi.
AK PARTİLİ HIZAL: EMSAL ARTIŞI TÜM İZMİR’İ KAPSASIN
Söz alan AK Parti Meclis Grup Başkanvekili Özgür Hızal, “Siz tüm İzmir'in duymasını istediniz, ancak herkesin bazı gerçekleri duyması için konuşma yapacağım. 30 Ekim'de bir deprem yaşandı ve herkesin içini yaktı. Deprem sonrası asıl sorun karşımıza çıktı. İzmir'deki deprem gerçeği ve 30 Ekim’deki deprem görmüş hasarlı yapıların dönüşümü. Biz AK Parti grubu olarak MHP grubu ile birlikte K sınırlarını belirlenmesi ile ilgili çalışmaların içinde bulunduk. İyi niyetli yapıldığını düşündüğümüz çalışmaydı. Bununla ilgili 6-7 toplantı yaptık. Burada bir takım öneriler ortaya koyduk. Bayraklı Belediye başkanımızın da dile getirdiği gibi ilk Bayraklı Belediyesi'nden geldi. Ancak geldi de ne oldu? Baktık ki K sınırı yaraya merhem olmuyor. K sınırlarına bağlı olarak dönüşüme dönük verilmiş ruhsat sayısı en fazla 10. Ancak üzerinden 10 ay geçti ve bir reaksiyon alınmasını bekliyorduk. Bizim söylediğimizden çok daha fazlasını depremzedeler söyledi. Bunu Bayraklı’da tartıştık, 2-3 ay önce merkezdeki ilçe meclislerinde emsal artışının verilmesi yönünde önergeler okuduk. Çok zaman geçmeden Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun emsal artışı talimatı sonrası bir çalışma yapıldı. Bayraklı Belediyesi'nde yüzde 10'luk emsal artışı söz konusu oldu ve itirazlar sonrası burada bir revizyon yapıldı. Biz az önce önergeleri verirken yapmış olduğumuz tartışma buydu. Biz içeride 3 dakika süren komisyon toplantısından çıktık. Tüm İzmirli vatandaşlarım bizi dinlesin dediniz ancak hepsi sizi dinlediğinde bir sonuç çıkmıyor. Karşıyaka'da az hasarlı bağımsız bölüm sayısı 14 bin, Bornova'da 6 bin 130… Bunlar az hasarlılar: Bayraklı ile kısıtlamanız eşitlik ilkesine karşı bir durum. İzmir'de 68 bin aile bu kararı bekliyor. Bu kararı bekleyen ailelerin tamamı Bayraklı da mı yaşıyor? Yarın meydana gelecek deprem sadece Bayraklı'yı etkileyemeyecek, tüm kenti etkileyecek. Burada çok ciddi bir sorun devam ediyor. Biz önergeleri samimiyetle ve bu sorunları ortadan kaldırmak için hazırlamıştık. Bu emsal artışı tartışmasını öncesinde İzmir'deki bir takım siyasiler basının önünde ‘biz emsal artışı vermeyi düşünürüz ancak odaların dava açmasından endişeliyiz’ dedi. Bu şehri İBB başkanı olarak siz yönetiyorsunuz. Odaların dava açması ya da bu tehdit vatandaşlarımızı ilgilendirmiyor. Muhtemelen dava açacaklar. Bu çalışmasının öncesinde bir takım CHP'li siyasiler dava tehdidi olabilir, hatta basından duyduğumuz kadarıyla “sizin genel başkanınız ile yaptığınız görüşmede odalar ile sorun yaşanacağını, Kılıçdaroğlu'nun da ‘dava açarsa açsınlar, bir şekilde topu hükümete atarız’ gibi bir siyasi manevra göstereceğini” söyledi. Bir taraftan böyle bir çalışma yapıp, diğer taraftan bu çalışmanın iptali yönünde görüşmeler yapılması doğru değil. Bayraklı’da yaşayan ve bölgelerdeki vatandaşları birebir gören bir meclis üyesiyim. Kendileri ile dönem dönem yaptıkları görüşmelerde sunu söylemiştim, ben sizin hakkınızı siyasi platformlarda savunurum demiştim. Burada samimiyetle hareket edilecekse İBB bugün bu sorunu kökünden çözecekse, dışarıya İBB Başkanı Tunç Soyer, 4 grup başkanvekili ve bütün meclis üyeleri ile birlikte dışarıda bizi bekleyen tüm İzmirlilere gerçek anlamda çözümü üretmek için parsel bazında yüzde 30 yapalım ve tüm İzmir'i kapsayacak bir karar çıkartalım oy birliği yapalım ve bizde sizi alkışlayalım” dedi.
SANDAL: BU SORUN BAYRAKLI’YA KİLİTLENMİŞKEN BUNU İZMİR GENELİNE YAYARAK SORUNUN ÇÖZÜMSÜZ HALE GELMESİ İÇİN ÇALIŞIYORLAR
Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal ise “Komisyon toplantısına bende katıldım ve oy çokluğu ile kabul edildi. Burada anlamadığım Bayraklı'daki insanların sorununu çözmek için oy çokluğu yapılması… Mağduriyetin en süt seviyede olduğu ilçe Bayraklı. Bu sorun Bayraklı’ya kilitlenmişken bunu İzmir geneline yayarak sorunun çözümsüz hale gelmesi için çalışıyorlar. Hani odalar itiraz edecekti? Tüm kent geneline olunca odalar itiraz etmeyecek mi? Biz parsel bazında 2 kat, ada bazında 3 kat artırdık. Bugün bize öneri sunan arkadaşlar proje alanlarında 8 katı 5 kata indirdiler. Biz bu konuda meclis olarak üstümüze düşen konuyu hayata geçirdik. Depremzedelerin tek sorunu emsal artışı değil, 200 bin TL'lik kredi bu sorunu çözmez. Madem depremi afet olarak tanımlıyoruz, Bayraklı'yı neden afet bölgesi ilan etmedik. Devletimiz selden mağdur olan tüm bölgeleri afet bölgesi ilan etti ve bundan son derece mutluyuz. Peki Bayraklı'nın suçu neydi? Bu kadar acıya rağmen buraya bu kadar duyarsız kalmanın anlamı neydi? 200 bin TL'lik kredi ile bu meselesinin çözülmeyeceği açık. Gelin el birliği ile vatandaşın ekonomik sıkıntısını çözelim. Biz üstümüze düşeni yaptık, şimdi sorumluluk öbür tarafta. 2 yıl ödemsiz 18 yıl geri ödemeli 400 binlik krediyi sunun” ifadelerini kullandı.
AK Partili meclis üyesi Hakan Yıldız ise Bornova ve Karşıyaka’nın da depremden etkilenen yerler olduğunu ve bu ilçelerin de kapsama alınması gerektiğini belirterek “Çok önemli bir konuyu taşıyoruz ancak samimiyetimiz her seferinde farklı yerlere çekilmeye çalışılıyor. Depremin olduğu günden beri birçok yerde beraber olduk. Bu konunun çözümü noktasında ne kadar samimi olduğumuzu bilen kişilersiniz. Biz bunun sadece Bayraklı ile sınırlı olduğunu söyledik. Depremin diğer tarafı ise Bornova… Bugün Mansuroğolu Mahallesi dediğiniz yer Bornova ile iç içe geçtiğimiz yerdir. Bugün bu kararı alıyoruz ancak karşı sokakta yer alan Bornova'yı madde dışı bırakıyoruz. Yüzde 20 ve 30 bir kazanım mıdır, evet kazanımdır. Ancak parsel bazlı adalar baktığımızda bu oranlarından kaç faydalanan var bakmasını beklerdim Sandal Bey'in. Risk alıyorsak tam alalım ve parsel ve ada bazında eşit alalım. Karar verdiğinizde lokma döktü arkadaşlarımız. Biz dedik ki AK Parti grubu gelin hepsini yüzde 30 yapalım. Diğer noktada uygulamaya esas noktalar var. Serdar Başkan desin K alanlarında kaç ruhsat kestiniz diye. Biz dedik ki bunu tüm ilçelerde sıkıntı var ancak ağırlıkla baktığımızda bu durum Bornova ve Karşıyaka'yı kapsayan bir durum. Gönül isterdi ki önergelerimiz komisyonlara sevk edilsin. Bayraklı'daki bu problemin sorununu beklemek çok daha fazla. Sorunu çözeceksek gelin ortak sayılardan yapalım” şeklinde konuştu.
MHP’li mecli üyesi Hakan Şimşek de AK Parti’nin önerisini desteklediklerini belirterek “Dışarıda bekleyen vatandaşlarımıza Bayraklı özelinde de olsa sorunların çözüldüğünü görüyorum. Siz ifadenizde K bölgesi alanlarında geçerli olarak dediğiniz için ben tüm İzmir'deki K alanları için anladım ancak sadece Bayraklı ile ilgili. Bayraklı’da bu felaketi yaşayan insanların finansal sorunlarını çözülme yoluna girdiğini görebiliyorum. Sayın başkan bizim burada demek istediğimiz alınan kararlar ile birlikte yaşanan mağduriyetlerin daha fazla arttırılmaması gerekiyor” dedi.
MECLİS ÜYELERİ BİRBİRİNİN ÜZERİNE YÜRÜDÜ
Görüşmeler sırasında ise CHP'li Meclis Üyesi Murat Aydın'ın söz alması ve AK Parti'nin emsal artışının gerçekleşmemesi için konuyu uzattığını iddia etmesi sonrası AK Parti ve CHP'li üyeler arasında gerginlik yaşandı. Salonda iki grup arasında sesler yükselirken, meclis üyeleri birbirlerinin üzerine yürüdü.
ÖNAL: BAYRAKLI'DA UMUT TACİRLİĞİ YAPARAK ÖNÜNÜZÜ KESMEYE ÇALIŞANLAR VAR
Son olarak gündem maddesi ile ilgili söz alan İmar Komisyonu Başkanı CHP'li İrfan Önal, "Bayraklı'da yaşayan biri olarak bu mağduriyeti en fazla yaşayan ilçeyiz. Bu deprem sonrasında Bayraklı belediyemiz bir önerge ile 1 hafta içinde planları geçirdi. Biz Bayraklı değil İzmir genelinde dönüşü sağlayacak bir bakanlığın da içinde yer aldığı bir çalışma yapmak istedik ve K sınırlarını hayata geçirdik. O günün mevcut haklarını kazandırmak ile bakanlığın 9 katlı yerin yerine 5-6 kat yapması söz konusu. Bayraklı ve diğer k planlarında 6 'dan 9'a çıkabiliyorlarsa bu Bayraklı Belediyesi sayesinde. 12 Martta geçen karar ile birlikte Bayraklı'da askıya çıktı ve bugün ruhsat verme seviyesine geldi. O gün 6 lira olan dolar az önce 9 TL'yi geçti. Bununla birlikte vatandaş yapılaşmıyor. Bunun nedeni popülizm yapmak vardır. Biz 30 desek 40 diyecekler 40 desek 50 diyecekler. Bayraklı'da birileri umut tacirliği yaparak sizlerin önüne geçmek istiyor ey vatandaşlar. Deprem sadece İzmir'in değiş tüm ülkenin meselesi. Eğer emsal dönüşüm noktasında bir çaren ise bakanlık aracılığı ile tüm ülke genelinde uygulanabilirdi” dedi.
HIZAL: ODALARLA NASIL DAVA AÇILACAK DİYE GÖRÜŞMELER YAPIYORSUNUZ
Gündem dışı konuşmalarda söz alarak yine emsal artışı konusu hakkında konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, "Siz sorunu çözmek istemediğiniz için kağıt üzerinde bir takım düzenlemeler yaptınız. Murat Bey ve Komisyon Başkanı arkadaşlarımızın yaptığı açıklamalara cevap vereceğim. K sınırlarının belirleme sürecinde herhalde bu mecliste komisyon toplantıların dışında toplantılarda bulunan tek meclis üyesiydim. O toplantılarda Sayın Bakanımız, “Bakın bu K meselesi üzerinden değil bir plan meselesinde yapın. Emsal artışınızı yapın, bizde size destek verelim. Bir planı kaç ayda yaparsınız dendi. 3,5 ay dendi. Tutturdunuz bir ‘k’. K sınırları geçti, destek verdik. Baktınız tutmuyor, reaksiyon gösteremediniz. O toplantılarda Çevre ve Şehircilik Bakanımız plan yapılması ve emsal artışı meselesinde gelin birlikte çalışalım dedi. Sayın Sandal Bakanlıktan hibe almak peşindeydi. O 5 milyon hibeyi aldı da ne yaptı? Sonra çıktınız baktınız k sınırları ile ilgili problem yaşanıyor. Siyaseten sıkıntıya gireceğiz, bir gün bu şehirde olmayan bir kredi tartışması ortaya çıkardı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer çıkardı. Benim Dünya Bankasında kredi var, Cumhurbaşkanı onaylamıyor dedi. Toplandık, görüştük bize “hayır, önünde yok, biz siyaset yapmayalım” dendi. Eyvallah yapmayalım ama nerede bu kredi? Görüşmeler devam ediyor. Sonra ne oldu? Sözcü’de manşet. Kimin beyanı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyeri’in beyanı. Bizim kredimiz Cumhurbaşkanının önünde ama onaylanmıyor. Buna ne diyeceksiniz? Siyaseti biz değil siz yapıyorsunuz. Olmayan bir kredi üzerinden siyaseti ben mi siz mi yapıyorsunuz? Sonra başkan ben bir hata yaptım burada bir sorun var, tekrar gönderelim dendi. Tekrar görüştük. Kredi Cumhurbaşkanının önünde değil. Ama hala nerede görüşüldüğü noktasında dahi bir fikrimiz yok. Böyle bir kredi yok. Dünya Bankası’nın Türkiye Direktörünün basın bülteninde kredinin olmadığı dendi. Demek ki ortada kredi yok. Sonra bizim hem komisyon toplantılarda hem de mecliste dile getirdiğimiz depremzedelerin sürekli dile getirdiği emsal artışı görüşmeleri önünüze geldi. Daha iki ay önce yüzde 1 dahi verirsek popülizm veririz diyen sizsiniz. Aslında niyet burada emsal artışı değil. Niyet burada sorunu çözmek de değil. Bu popülizm ve siyaset yapmak. Bir taraftan biz emsal artışı yapalım ‘mış’ gibi yapalım. Öbür taraftan Odalarla nasıl dava açılacak diye görüşmeler yapıyorsunuz” dedi.
Gündem dışı konuşmalarda söz alan AK Partili Meclis Üyesi Dilek Yıldız Büyükdağ, "İzmir'de CHP Tire ilçe başkanı sosyal medya hesabından bir paylaşım yaparken kadın bedeni üzerinden konuya dikkat çekme olayı son derece üzücü bir durumdur. CHP ilçe başkanın kadın cinsiyeti üzerinden mesaj verme çabası tüm kadınlara yönelik bir hakarettir. Kadınlara özgürlük kisvesi altında sadece dış görünüşüne göre değerlendiren bu zihniyet kadın bedenini bir araç olarak kullanmıştı. Kadına cinsiyetçi bakış açısı ile bakan bu zihniyeti kınıyorum. Tire'de yaşana bu olayla ilgili CHP'en yöneticilerinden, CHP'den siyaset yapan kadınlardan kınam mesaj gelmemesi bizi üzmüştür. Özellikle İzmir'de kadın hakları ile ilgili çalışma yapan Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu Başkanı'ndan da bir açıklama beklerdik" dedi.
ÖZUSLU: TELEVZİYONLARDA 'BAYAN' DİYENLERE BAKIN
AK Partili Büyükdağ'ın açıklamaları üzerine konuşan Mustafa Özuslu, "Dilek yıldız arkadaşımız çok teşekkür ediyorum. Gerçekten bu cinsiyetçi yaklaşmalara dikkat çekmek için, bu konuda ciddi tavır aldığı için kendisine teşekkür ediyorum. Tire ilçe başkanı görevden alındı. Bunları CHP Grup Başkanvekili olarak tabii ki kabul etmiyorum. Bizlerin kadına bakışı açık ve nettir. Ben sevindirici buldum.B ir cinsiyeti tanımlarken bayan diyeler var ya, Dilek hanım adıyla dedi, kadın dedi. Bayan diyenlere TV'de bakın. Dilek hanımı uyarıyorum, bayan diyenleri uyarsın, kadın desin. Burada komisyon kararı alındı. Buna kim nasıl tepki gösteriri zerre önemi yok. Burada asıl olan CHP'li üyeler evet, AK Partili üyeler hayır demiştir. İBB'nin başkanından meclis üyelerinde bürokratlarına kadar. İzmir'in deprem çalışmaları katkı sunak istiyorsanız biz birlikte çalışmaya hazırız” şeklinde konuştu.
SOYER: BİZİM BU VERGİ DE HAKKIMIZ YOK MUDUR?
Meclisi kapatmadan önce konuşan Başkan Soyer, “340 milyon dolarlık kredi finansmanı hazır. Cumhurbaşkanımızın önüne koymayan Hazine ve Maliye Bakanlığı. Dolayısıyla Dünya Bankası ile 4 ay sürdürdüğümüz müzakereler tamamlanmıştır. Bu müzakerelerde sadece biz Büyükşehir bürokrasisi olarak sürdürmedik. Hazine ve Maliye Bakanlığının bürokratları da vardı, İller Banaksı bürokratları da vardı. Ve hep beraber 4 ay boyunca gece gündüz devam etti. 340 milyonu İzmir’e ödenmesi için İzmir’e mutabakat saplandı. Bu para ne yazık ki Hazine ve Maliye Bakanlığı garantisi olmadığı için orada bekliyor. Sonuçta bir kredi var. Hazır, fakat Hazine ve Maliye Bakanlığı garanti vermediği için gelemiyor. Ben başka bir paranın hesabını sormak istiyorum. Yaklaşık 37 milyar 585 milyon dolarlık bir rakamın nereye gittiğini merak ediyorum. Marmara bölgesi ve civarında meydana gelen depremin yol açtığı ekonomik kayıpları gidermek amacıyla bazı mükellefiyet ihtası ve bazı vergi kanunlarında değişiklik yapılması amacıyla kanun özel iletişim vergisi adıyla çıkmıştır. 1999 yılından beridir toplanan rakam yaklaşık 37 milyar 585 milyon dolar ediyor. Ben depremi yaşamış şehrin bir vatandaşı olarak soruyorum. Bizim bu vergi de hakkımız yok mudur? Genel Başkanımız çok güzel bir sözü var; “iyilikte yarışalım.” Biz iyilikte yarışmaya devam edeceğiz” dedi.