Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
“HDP ile bizim bir ittifakımız yok ama HDP'ye oy veren
kitlelerin tamamı değil ama büyük bir kısmı Ekrem Bey'e oy verecekler. İnşallah
verirler. Tabii sadece HDP tabanından değil, AK Parti tabanından da Ekrem Bey'e
ciddi bir oy gelecek biz bunu gözlemliyoruz. 23 Haziran'da Ekrem Bey'in alacağı
oylar, bir önceki seçime göre daha çok artacak, mesafe açılacak. Çünkü 23
Haziran seçimleri, haksızlığa uğramış bir kişinin hakkını teslim etme seçimi
olacak.”
“Bizim hukuk, yargı, adalet sistemimize vurulan en büyük
darbedir bu. Hiçbir gerekçe göstermeden, uzun uzun yazarak, hikaye anlatarak,
'Biz, bunu iptal etmek zorundayız, baskı geldi ve biz bu baskıya boyun eğdik.'
süreci hepimizin önünde duruyor. Dolayısıyla biz yeniden seçime gideceğiz.
Kimin oyu burada iptal edildi? Vatandaşın. Şunu bekliyorlardı, bu iptal
edildikten sonra CHP'liler sokağa çıkacak, cam, çerçeve kıracak, polis biber
gazı atacak, büyük olaylar olacak, insanlar ölecek, Erdoğan çıkacak televizyona
'bakın gördünüz mü işte CHP budur' diyecek. Bunu yapmadık. Herkesin sakin
olmasını istedik.”
“Milli irade, vatandaşın iradesi demokrasilerde son sözü söyleyen iradedir. O zaman bu iradeyi yeniden ortaya koyacağız. Fark açılacak. Artık kapalı kapılar ardından bir kumpasın kurulamayacağı boyutta bir fark bekliyoruz.”
Erdoğan'ın İmamoğlu ile ilgili olarak, "Ordu Valimiz hakaret işini yargıya götürmesi halinde bu konuda yargının vereceği kararı ben bilemem ama yargının vereceği karar bu işin önünü kesebilir" sözlerine) “Yani 'ben, yargıya talimat vereceğim, YSK'ye talimat verdiğim gibi. İmamoğlu'nu alıp hapse atacaklar, mahkum edecekler. Dolayısıyla koltuğa oturmayacak.' mesajı vermek istiyor. Düşünün, bir ülkenin Cumhurbaşkanlığı koltuğunda oturan kişisi... Bundan daha ağır bir ifadesi var, 'Ordu Valisi'nden özür dilemezsen o koltuğa oturamazsın.' diyor. Kimsin sen? Sen, milletin iradesinin üstünde misin?”