Halikarnas Balıkçısı Cevat Şakir Kabaaağaçlı’nın manevi oğlu, gazeteci, yazar, akademisyen, hocaların hocası Prof. Dr. Şadan Gökovalı, aramızdan ayrılışının birinci yıldönümünde, Konak Belediyesi ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin birlikte düzenlediği etkinlikle anıldı. Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Anma Töreni ve “Ben Kitaplarımla Yaşadım” Belgesel Gösterimine Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel, CHP Konak İlçe Başkanı Akın Küçükoğlullarından, CHP Gençlik Kolları Enerji, Çevre ve Kent Sorunlarından Sorumlu MYK Üyesi Cevat Eren Arslan, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, Şadan Gökovalı’nın eşi Tülay Gökovalı ve kızı Ekin Gökovalı, Belgesel Yapımcısı ve Yönetmen Ali Murat Günay, Konak Belediyesi Meclis Üyeleri ve Gökovalı’nın sevenleri katıldı. Şadan Hoca’ya duyulan özlem ve sevginin anlatılan anılarla dile geldiği etkinlikte, duygusal anlar yaşandı. Özellikle, bundan iki yıl önce, evinin bulunduğu sokağın adının, Konak Belediye Meclisinin oybirliğiyle aldığı kararla Şadan Gökovalı olarak adlandırılması ve düzenlenen açılışta Gökovalı’nın yaşadığı mutluluk bir kez daha anıldı. İnsanların yaşarken anılıyor, onurlandırılıyor olmasının ne kadar önemli olduğunu vurgulayan Başkan Batur, “Şadan Hocamızın oturduğu sokağa ismini vermiştik. O günkü heyecanını hiç unutamıyoruz. İnsanların yaşarken anılmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Işıklar içinde uyusun. Anısı her zaman yaşayacak. Onu kederle değil güzelliklerle anacağız” dedi.
Batur: Kültür turizmi
deyince, akla Şadan Gökovalı gelir
Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, belgesel gösterimi
öncesi yaptığı konuşmada Şadan Gökovalı’nın kente ve ülkeye kattığı değerin
önemine dikkat çekti. Ömrünü güzelliklerle, iyiliklerle geçirmiş, arkasında
güzel eserler bırakmış olan Gökovalı’yı yine güzelliklerle andıklarını dile
getiren Başkan Batur, Şadan Hoca’nın turizmci kimliğine de değindi. Kültür ve
tarih turizmi deyince akla gelen ilk ismin Şadan Gökovalı olduğunu söyleyen
Batur şöyle konuştu:
“Geçtiğimiz yıl, kentimiz için, ülke için çok değerli ve
önemli bir insanı kaybettik. Defin 3 Şubat’taydı ve o gün İzmir’in her tarafında
gök gürledi, seller taştı. Benim de çok sevdiğim, saydığım bir insandı. Şair,
yazar kimliğiyle, akademisyen kimliğiyle önemli eserler bıraktı. Beni her
gördüğünde mutlaka bir kitabını imzalar verirdi. Kültür ve tarih turizminin
ayağa kalkması için geçmişte ilk mücadele eden kişilerden biriydi. Bu ülkede
kültür turizmi deyince hocamız aklımıza geliyor. Her şeyiyle dolu dolu bir
insan. 82 yıllık ömründe hep iyilikler yapmış, güzellikler, güzel eserler
yaratmış, güzel insanlar biriktirmiş. Biz onu bir kez daha saygıyla anıyoruz.
Kültür Mahalle Muhtarımızın da teşvikiyle ve tüm meclis üyelerimizin desteğiyle
Şadan Hocamızın oturduğu sokağa ismini vermiştik. O günkü heyecanını hiç
unutamıyoruz. İnsanların yaşarken anılmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum.
‘Ben Gökova’nın toprağından geldim, gün gelecek yine Gökova’nın toprağı
olacağım’ diyen çok değerli büyüğümüzü, Şadan Gökovalı’yı bir kez daha saygıyla
anıyorum. Işıklar içinde uyusun. Anısı her zaman yaşayacak. Onu kederle değil
güzelliklerle anacağız.
Sertel: Bize sadece
hoca değil bir ağabey, bir hayat koçu gibiydi
Şadan Gökovalı’nın üniversitede öğrencisi olan CHP İzmir
Milletvekili Atila Sertel de Şadan Hoca’yla olan anılarını anlattı. Sınavda
yaşadıkları anısıyla salondakileri gülümseten Sertel, Şadan Gökovalı’nın
öğretmenden öte bir ağabey ve hayat koçu gibi olduğunu ifade ederek, “1978
yılında Ege Üniversitesi’nde tanıştığım ve bizde çok emeği olan, çok kıymetli
bir insanı burada anıyoruz. Hakikaten çok iyi bir öğretmendi, bize öğretmek
için çok çabaladı. Ondan duyduğumuz her güzel söz bizi çok mutlu ederdi. Şadan
Hoca, öğretmen oluşunun, okurluğunun ve yazarlığının yanı sıra çok iyi bir
rehberdi. Öğrenciyken bizi çok gezdirdi, tarihi yerleri bize anlattı. Bize
sadece hoca değil bir ağabey bir hayat koçu gibiydi. Her zaman beraber güler,
eğlenirdik” diye konuştu.
Batur’a vefa
teşekkürü
Sertel, Şadan Gökovalı henüz yaşarken, evinin bulunduğu
sokağa isminin verilmesine ön ayak olan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’a
gösterdiği vefa için teşekkür etti ve sözlerini şöyle sürdürdü:
“Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’a çok teşekkür ediyorum.
Sokağını açarken biz de oradaydık ve o gün Şadan Hocamızın, oturduğu yerden,
gözlerindeki mutluluğu yakaladık. Vefalı insanların varlığı bize güç veriyor.
Bu anmada bulunmaktan çok mutluyuz. Vefalı, kadirşinas, alçak gönüllü
insanların, insanları ayrıştıran değil birleştiren insanların görevde olmasını
çok istiyorum. Yüklendikleri görevin de çok önemli olduğunun altını çiziyorum.”
Gappi: Ne mutlu bize
ki gençlere Şadan Hoca’yı anlatabileceğiz
İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi de öğrencisi
olduğu Gökovalı’yı duygulandıran sözlerle anlattı. Şadan Gökovalı’nın,
insanları kirletenlere, benciliklere, küçük hesapçılara karşı bir yıkayıcı
olduğunu dile getiren Gappi şunları söyledi:
“Gökyüzü ve yeryüzünün son temsilcilerinden birini anmak,
hatırlamak, ona dair bir nida bırakmak için buradayız. Bugün bir kez daha
görüyorum ki bir insanın ulaşabileceği son mertebe, adı anıldığı zaman yüzlerin
gülümsemesi, kalplerde içten bir duygunun oluşmasıdır. Aslında, düşünüyorum da
o bir yıkayıcıydı. İnsanları kirletenlere, benciliklere, küçük hesapçılara
karşı, bütün bunları yıkayan, tertemiz bir insandı. İnsanın erdeminin, onurunun
kapılarını aralardı bize. Türkçeyi çok
iyi konuşurdu. Güzel Türkçenin ona Halikarnas Balıkçısı’ndan miras kaldığını
söylerdi. Derin bilgeliğinin etrafımızı ışıl ışıl ısıttığı ve parlak yaptığı
insanlardan biriydi. İyi ki kendisiyle yolumuz ışık hızıyla kesişti. Onu
unutmak hiçbir şekilde mümkün değil. Sık
sık ‘Ne mutlu bana ki sizlere Afrodisias’ı anlatabiliyorum’ derdi. Şimdi ben
diyorum ki ne mutlu bize ki gençlere Şadan Hoca’yı anlatabileceğiz. Yeniden
görüşene kadar devriniz daim olacak Hocam, saygıyla, merhabayla.”
Ben Kitaplarımla
Yaşadım
Şadan Gökovalı’nın biyografik belgeseli “Ben Kitaplarımla Yaşadım” filminin yönetmeni Ali Murat Günay ise “Konak Belediyesi’ne, Şadan Gökovalı Hocamızı unutmayıp bu güzel, anlamlı günü düzenlediği için çok teşekkür ediyorum. Bu belgesele emek ve destek veren, emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum” sözleriyle anma etkinliğe gelenleri selamladı. Açış konuşmalarının ardından Belgesel film gösterimine geçildi. Yaklaşık bir saat süren film gösterimi izleyenlere duygusal anlar yaşattı.