Katliamın sanıklarının Avrupa’da gerekli yaptırımı
görmemesine isyan eden Başkan Kılıç, “Katiller, İzini kaybettirip, yıllarca
Avrupa’nın göbeğinde doktor adı altında çalışabilmiş, o çok övündükleri
yasalardan, haktan, adaletten kaçabilmiş insan müsveddeleri” dedi.
Bosna Hersek’in Srebrenitsa kentinde Sırplar tarafından
çocuk, genç, kadın, erkek demeden 8 bin 372 Boşnak vatandaşın Avrupa’nın
göbeğinde katledildiği Srebrenitsa Soykırımı ardından tam 24 yıl geçti.
İkinci Dünya
Savaşı’ndan sonra yaşanan dünyanın en büyük soykırımı kabul edilen Srebrenitsa
Soykırımı, 24’üncü yılında Buca’da unutulmadı.
Katliamda yaşamını yitirenleri anmak için Buca Adatepe
Mahallesi’nde bulunan Srebrenitsa Anıtı’nda tören düzenlendi. Törene, Buca
Belediye Başkanı Av. Erhan Kılıç, İzmir Balkan Dernekleri Federasyonu Başkanı
Vahap Savaşan, Buca CHP İlçe Başkanı Kasım Akdağ, Meclis Üyeleri, muhtarlar ve
çok sayıda dernek yöneticisi katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan programda Aysun
Bulu ve Aysel Kılıçhan isimli iki kız çocuğu,
katliam ile ilgili şiir okudu. Şiir dinletisinin ardından Elif Ilgın
Ergani tarafından “Yavrum” adlı tiyatral etkinlik gerçekleştirdi. Etkinlikler
izleyenlere duygulu anlar yaşattı.
Düşünün 13 yaşında
bir çocuksunuz
Toplantıda konuşan
Buca Belediye Başkanı Av. Erhan Kılıç, “Düşünün 13 yaşında bir
çocuksunuz. Silahlardan arındırılmış şehrinizin tüm çatılarında can alıcı
haydutlar konuşlanmış. Yolda yürüyorsunuz. Önce babanız, sonra anneniz, sonra
kardeşiniz düşüyor yere. Suçunuzu bilmiyorsunuz, anlamıyorsunuz. Panik
haldeyken son kurşun da sizin çocuk başınıza isabet ediyor ve hep 13 yaşında
kalıyorsunuz. O sırada bir başka sokakta adını bilmediğiniz bir çocuk
‘çocukları küçük kurşunla öldürürler değil mi’ diye soruyor. Onlar gittikçe,
sokaklar haykırıyor, insanlık utanıyor, tarihe büyük bir kara leke çalınıyor.
Düşünün ki, sadece kimliğinizden dolayı size düşman olanların çektiği tetikler
yok ediyor bütün geleceğinizi. Bir değil, beş değil, tam 8 bin 372 ölü. 3
bininin cesedine bugün bile ulaşılamıyor. Kalanları cesetleri tanınmasın,
teşhis edilmesi diye canice parçalanıyor. Geride bedeni ve ruhu yaralı on
binlerce kişi, sakat bırakılan binlerce çocuk kalıyor” dedi.
Adaletten kaçabilmiş
insan müsveddeleri
Yaşanan katliamlara sessiz kalmanın en az orada yaşanan
vahşet kadar büyük bir suç olduğunu söyleyen Başkan Kılıç, “Uluslararası
hukukun soykırım olarak kabul ettiği, hatta kabul etmek zorunda kaldığı bu acı
olayda, adalet yerini buldu mu? Cevabı elbette hayır. Katliam suçluları, Bosna kasapları hak
ettikleri cezaları aldı mı? Hayır… İzini kaybettirip, yıllarca Avrupa’nın
göbeğinde doktor adı altında çalışabilmiş, o çok övündükleri yasalardan,
haktan, adaletten kaçabilmiş insan müsveddeleri” şeklinde konuştu.
Siyaset Kurumunun inanç
Dünyasından uzak tutulması gerek
Kılıç, “Bizler, dünyada kalıcı barışı sağlamak için büyük
mücadele veren Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklarıyız. Dünya üzerinden gelip geçmiş en büyük askeri
dehalardan biri olan Atatürk’ün bu payeyi almasında en büyük etken neydi? Kuşkusuz adalet duygusu… Bir çok savaştan
muzaffer çıkan Büyük Önderimiz, bugün tüm dünyada ‘Yurtta Sulh Cihanda Sulh’
şiarıyla anılıyorsa, geride bıraktığı çocuklara da övünmekten daha çok şeyler
düşüyor. Dünya barışına katkı koymak, katliamlara ve soykırımlara karşı
insanlık onurunu savunmak, işte O’nun bize ‘Yılmadan yürüyün’ dediği yoldaki
kilometre taşları. Biz o yüzden her fırsatta,
siyaset kurumunun inanç dünyasından uzak tutulması gerektiğini
vurguluyoruz” ifadelerini kullandı.
Unutmadık
unutturmayacağız
Törende konuşan Balkan Göçmenleri Federasyonu Başkanı Vahap Savaşan, her yıl Srebrenitsa katliamını lanetleyerek sözlerine başladı. Savaşan, “23 sene önce yaşanan bu acı hepimizin yüreğini derinden yaralamıştır. Bu Avrupa’nın ortasında cereyan etmiş bir katliam, bir soykırımdır. Dünya devletleri seyirci kalmıştır. Üzerinden yıllar geçse de soykırımı unutmadık, unutturmayacağız” dedi.