Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR – AK Parti İzmir İl Başkanı Kerem Ali Sürekli, düzenlediği basın toplantısında İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in 4 yılını değerlendirdi.
Toplantıya Sürekli’nin yanı sıra; İl Başkan Yardımcısı Dilaver Kişili, İl Başkan Yardımcısı Sefa Şahin, İl Başkan Yardımcısı Deniz Doğan, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, İl Gençlik Kolları Başkanı Recep Tayyip Taslak ile çok sayıda basın mensubu katılım gösterdi.
SÜREKLİ: İZMİR YEREL HİZMETTE KÜME DÜŞTÜ
Soyer’in 45 ayda söz verdiği vaatleri yerine getirmediğini ifade eden Sürekli, “Bu 45 ayda aşk çiçek böcek oldu. Cemreler düşecek dediler vaatlerini sıraladılar ama cemreler düşmedi, İzmir yerel hizmette küme düştü. Bunu hep birlikte yaşadık. Plan yok, program yok, kervan yolda düzülür anlayışıyla yola çıkmışlar. Seferihisar’da yaptıkları gibi bal yapmayan arı gibi boş ve çok konuşuyorlar. Yatırım hizmet yok, İzmir’in 45 kayıp ayı var. 45 ay değil 45 yıl geçse CHP’nin zafiyetleri değişmeyecek. Yine ne diyorlar; bir kere üretmiyorlar istemiyorlar engelliyoruz diyorlar. Biz İzmir’in yere sorunlarını yerinde muhalefet yaparak yerinde, mahallinde basın açıklamalarıyla dile getirdik. Ne kadar haklıyız ki sonuçta dediğimiz çoğu noktaya onlar da geldiler. Ama zaman geçti, İzmir vaktinden, hizmetten ve yatırımda kaybetmiş ve mahrum kalmıştır” şeklinde konuştu.
“10 YILDA BİR İHALE YAPAMADILAR”
Körfez ile ilgili sürece de değinen Sürekli, “İzmir’de körfezde yüzen olmadı kendileri bu vaadi gündeme getirdiler sık sık demeçler verdiler algı operasyonları yaptılar dalış yaptılar ama orası dış körfezdi. Siz temiz körfez vaattiniz. Yüzeceğiz dediniz ama mevcut durumun gerisine gittiniz. Geçmiş belediye başkanı kirli bir körfez bırakmıştı ama koku bu durumda değildi. Arka sırdakiler dediler ama İzmir’in kötü kokusuyla karşılaştılar. Bu kokunun körfez kirliliğin nedenlerini defalarca anlattık. İzmir körfezinin kirliliğinin 3 sebebi var. İzmir’deki 99 dere körfeze akıyor ve körfezi kirletiyor. Bazen arzi çözümler aradılar. Bu derelerde zeminin betonla kapladılar. Bu sorunu çözmedi, sorunu arttırdı. Sağlıksız bir çözüm idi. Bu sorunu inkar ettiler. İzmir’de yağmur suyu ile kanalizasyon sistemi aynı hat içerisinde. Ayrıştırılmaları gerekiyor. 5 bin kilometrelik yağmur suyu hattı yapılması lazım. Yaptılar ama çoğu Kocaoğlu döneminde yapılmıştır. Bu dönemde yapılan yağmur ayrıştırma hattı sadece 750 kilometre. Yıllar geçse bunu tamamlamak mümkün değil. En önemli sebeplerden birisi de; Çiğli Arıtma Tesisi. Burada 4. Fazın yapılması lazım. 10 yıldır 4. Fazı yapamadılar. 10 yılda bir ihale yapamadılar. Kurutma ünitesi çalışmıyor. Mevut 3 faz da çalışmıyor. Yüzde 30 kapasiteyle çalışıyor. Yüzde 70 arıtılmıyor, çiğli arıtma tesisinin önünde deşarj ediliyor. Kokunun temel kaynağından yayılıyor. Mevcut 3 fazı tam kapasite çalıştıracaksınız,i4 fazı süratle yapacaksınız, kurutma bölümünü faaliyete geçireceksiniz ki… bu sorunlar çözülmeden kokunun gitmesi mümkün değil” açıklamalarında bulundu.
“HARMANDALI PİMİ ÇEKİLMİŞ BOMBA GİBİ”
Harmandalı Katı Atık Tesisi’ni “pimi çekilmiş bomba gibi” olarak tanımlayan Sürekli, “Aklımıza Ümraniye geliyor. İzmir’e Allah korusun. Çok büyük bir tehlike var. Gittik yerinde açıkladık. Yine bir basın açıklamamızda çözülsün diye yerine getirdi. Kendi bilimsel raporları da bizim iddialarımızı doğruluyor. İzmir’in çöpün Harmandalı vahşi depolama olarak depolamaya devam ediyorlar. Biyogaz tesisi kurdular. Bunun da bir fayda sağlamadığını gözlemlemekteyiz. Harmandalı biriken çöplerden 45-50 milyon ton çöp oluştur. 5-5 metreyi bulan çöp dağları var. Ne yapacaksınız edeceksiniz Harmandalı’nın sorununu çözeceksiniz. Çöplerden sızan sular içme suyuna sulama sularına karışıyor. Bu durdurulmalı. Burada can ve mal kaybı riski var. Ben Çiğli Belediye başkanına çağrıda buldum oda duyarlı bir belediye başkanı olarak benim düşüncelerimi teyiden görüşlerini kamuoyu ile paylaştı. Çiğlili seçmen olarak bende hepimiz de bekliyoruz. Burası bir an önce çözülmelidir. Allah İzmir’i ve Çiğli’yi korusun” dedi.
“BUNLARI YAPMADILAR, YAPAMAYACAKLAR DA”
Soyer’in verdiği 3 battı çıktı vaadini yerine getiremediğini vurgulayan Sürekli, “Önemli vaatlerden biri de şuydu; biz bekledik. Önemli olan söyleneni yapmak idi. 3 tane battı çıktıdan bahsettiler. Basmane’de, Alsancak’ta ve Karşıyaka yapacağız dediler. Bunları yapmadılar, yapamayacaklar da. Bu konuda açıklama yaptılar. Pahalı bir yatırım dediler. Yapamayacağını neden söylüyorsun. Kervan yolda düzülür diye çıktılar ama gerçeklerle karşılaşınca vazgeçtik diyorlar. Ama oy isterken vaat sundun. Şimdi seçmene önümüzdeki yerel seçimde bunun hesabını vereceksin. Bende projenin hasarlarını burada İzmirlilerin adına soruyorum neden yapamayacağı şeyi vaat ettin Sayın Başkan. İZBAN olmasa sokağa çıkamayız. Ama onlar ne yaptılar? Bu dönemde o dönemde temelleri atılmış Narlıdere Metrosu var. 5 yıl oldu arkadaşlar. Bir sürü tarih dendi, en son ise 2023’ün Martında deneme seferleri yapacaklar dediler. İnşallah olur. Destekliyor, istiyoruz. Yapılacak bir şey varsa yaparız. Ümitli miyiz, değiliz. 1 milyarlık kaynağa ihtiyaç var. Bu borçta nasıl yapılacak? Kalmış yerel seçimlere 15 ay. Görüp izleyeceğiz. Buca metrosu çok gündeme geldi. Çok spekülasyonlar oldu. Bir temel atma töreni yaptılar. Sanırsınız dev bir çalış, keşke açılış olsaydı. Bir türü temeli de atamadılar, işleme de başlayamadılar. Yine yanlış düğmeyi ilikledikleri için yanış ilerlediler. Fazla veren firmaya ihale verildi. Yürütme durdurma çıktı, iptal edildi. Aynı firmayla devam ettiler. Niye başta aynı firmayla devam ettiler. O zaman kaybı nasıl telafi edeceksiniz. İzmirliler o 529 milyonun hesabını soruyorlar. Temel atmaya açılan Mevlaları hala soruyoruz. Unutmadık, unutturmayacağız” dedi.
“İZMİR’DE 2 BİN AĞAÇ KESİLDİ”
İzmir’de İzBB tarafından 2 bin ağacın kesildiğini ifade eden Sürekli, “İzmir’in yeşil çevreci İzBB Başkanı, fuarda kırmızı böcek hastalığından palmiye ağaçlarını kesti. Genelde 2 bin ağaç kesildi. Gezi olayı da tek bir ağaçla başlamıştı, görünürde sebepti, başka sebepleri de vardı. Çevrecilerin görüşüne saygılıydık ama burada 2 bin ağaçtan bahsediyor. Büyükşehir’in 37 bin zeytin ağacı var. Bunlardan da haberleri yok, Özgür Bey bundan faydalanın diye mecliste hatırlattı” ifadelerini kullandı.
“İZMİR’İN YÜZDE 70’İNDE YAPI STOKU SIKINTISI VAR”
İzmir’in yapı stokunda sıkıntı olduğunu ifade eden Sürekli, “İzmir’in yapı stoku depremden sonra çok tartışıldı. İzmir’in yapı stokunda sıkıntı var. İzmir’in yüzde 70’inde yapı stoku sıkıntısı var. Kentsel dönüşüme tabi olunması lazım. Uzundere’de 33 bin konut yapılması lazımdı. Sayın Kılıçdaroğlu İzmir’e geldi, vatandaşlar isyan ettiler; “Büyükşehir kentsel dönüşümü yapmıyor devlet yapsın” dedi. Sayın Kılıçdaroğlu da devlet yapsın dedi. Bizde gittik vatandaşlarla bir araya geldi. Hukuki olarak bize devretmesi lazım, verin biz yapalım dedik. Bu saate kadar bir çözü yok. Topu taca atmak, algı operasyonu yapmak ne demek göreceksiniz. Kooperatif sistemine geçiyoruz dediler. Saha çalışması yapılan yerde genel başkanlarına temel attırdılar. Bu kooperatif yöntemi tehlikeli bir yol, hukuki olarak çok sakatlıklar var. Bu yolda dönün yanlış yoldasınız dedik. Mahkemelere gittiklerinde, ondan sonra hükümet bize baskı kuruyor diyecekler. Tabiri caizse ağlayacaklar. Doğruyu yapın yargısal sorunlar ile karşı karşıya gelmeyi. Hızlı ve yerinde dönüşüm istiyoruz biz genel iktidar olarak her yardıma hazırız” dedi.
“SIKINTIYI ÇEKEN KARŞIYAKA OLMAYA DEVAM EDECEK”
Karşıyaka Stadının yapımını CHP’nin engellediğini belirten Sürekli, “Üretmezler, istemezler engelleniyoruz derler ama onlar engellerler. Onlar engellediler bu stadın yapılmasını. Biz siyaset malzemesi yapmadık. Gelen belediye başkan “biz yaparız” dedi. Bakanlık tesisi yaptı ama yapımı yapılmıyor dediler. Proje yokmuş dediler. Avam proje üzerinden yapın dedik yapamayız dediler. Yine topu taca serdiler. Bu stadı yapamayacaklar. Paralar yok. Böyle oylamaya devam edecekler. Sıkıntıyı çeken Karşıyaka olmaya devam edecek. Biz her türlü yapıcı takviyeye hazır olduğumuzu söylemek istiyorum” şeklinde konuştu.
“BİZİM BELEDİYELERİMİZİ ENGELLİYORSUNUZ”
CHP tarafından söylenen “engelleniyoruz” ifadesini değerlendiren Sürekli, “Belgeli ve kayıtlı konuşuyoruz. Engelleniyoruz iddialarının en temel örneği kredi konusunda yaşandı. Takdir sizin. Haziranda farklı, ağustosta farklı dediler. İlçe belediyelerin talepleri konusunda merkezi idare olarak çok hassasız. Biz hep destek olduk olmaya da devam edeceğiz. İzmir’in menfaatine ne istiyorlarsa yaptık. Bir imza bekliyor Buca Metrosu dediler anında imza geldi. Çiğli tramvayı için onay istiyoruz dediler anında geldi. Özkanlar pazaryeri anından çözüldü. Çiğli tramvayı için vagon istediler para yok, o iş anında çözüldü. Büyük kanal projesinde krediye ihtiyaçları oldu, anında verdiler. Nereniz engelleniyor ama siz engelliyorsunuz. Stadı engellediniz, Millet bahçesini engellediniz ve bizim belediyelerimizi engelleniyorsunuz. Ama size inat onlar da çalışıyorlar. Engelleniyoruz iddialarında yaptıkları algı operasyonları bununla sınırlı değil, sıkıştıkları her alanda algı operasyonuna başvuruyorlar. Buca’yı bırak Urla’ya bak diyoruz. Buca da yılların kronik sorunu olan Buca Cezaevini kaldırdık. Urla’nın merkezinde tarihi sit alanına hançer saplanıyor. Rant var orada. klazomenai bakın diyoruz” dedi.
“KAMUOYU DESTEĞİ SIFIR”
Bergama’da yapılan katı atık tesisine ilişkin soruyu yanıtlayan Sürekli, “Çöp dökecek yer bulamıyorlar. Geçen sene Bergama’nın belediye başkanına bu konuda gittiler. Cumhur İttifakı’nın belediye başkanı onların belediye Başkanları gibi istemezükçü değil. Hemen kabul etti ve tesisi yapıldı. Onlar şu anda sadece kuzeyin değil tüm İzmir’in çöpünü oraya götürmek istiyorlar. Bizim belediye bakanımız da ‘O kadar da değil’ dedi. Kamuoyunun da bu konuda desteği sıfır” diye konuştu.
“O KONGREDE YERİMİZ OLAMAZ”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin düzenleyeceği İktisat Kongresi’ne katılıp katılmayacağı konusundaki soruyu yanıtlayan Sürekli, “Her şeyin ‘başkası’nı söylüyorlar. Şimdi de başka bir iktisat kongresi diyorlar. Bizim iktisat kongremiz asıl olan. 17 Şubat’ta yapılacak. Bizim merkezi iktidarın karşısında yapılan ve onu gölgelemek için yapılan bir kongrede yerimiz olmaz” ifadelerini kullandı.
“ALGI YARATMAK İSTİYORLAR”
Ankara-İzmir YHT hattı için ‘yatırım bedeline’ ilişkin yaşanan polemiği de değerlendiren Sürekli, “Algı operasyonu dedik… Sayın Soyer orada ne olduğunu çok iyi biliyor. İzbedel deniyor ona yıl içinde kaynak aktarılası için verilen sembolik bir rakamdır. Kendiler de birçok konuda sembolik rakam koyuyor. İroni yapmak ve gündemi değiştirmek için, hızlı tren hattına ayrılan 13 milyonu gölgelemek için yapılan bir hamledir” açıklamalarında bulundu.
“KOMİK ŞEYLER SÖYLEMESİNLER”
Soyer’in “Halkapınar-otogar metro hattını yapamıyorlarsa bize versinler” söylemini değerlendiren Sürekli, “Komik bir söylem. Kendi metrosunu bitirsin, Narlıdere metrosunu bitirsin. Buca metrosunu 4 yılda bitirmek zorundalar. Narlıdere basit bir metro inşaatı. 5 yıl geçti daha da biteceği yok. Buca uzun bir hat, önemli bir proje. Zaten geç başladılar, 4 yılda bitiremezler. 4 yılda bitirmek zorundalar çünkü dış kredi aldılar. 4 yılda bitirmezlerse ödeme başlayacak ve bu döngüyü devam ettirmeleri mümkün değil. Komik şeyler söylemesinler. Bunları bu boş söylemlerini de İzmirlilerin takdirine bırakıyoruz” dedi.
HIZAL: SOYER 45 AYDA 29 KERE YURTDIŞINA ÇIKMIŞ
İzBB Başkanı Tunç Soyer’in 4 yıllık süreç boyunca yönetimsel anlayışı hakkında eleştirilerde bulunan Hızal, “Kurumsal anlamdaki eleştirilerin temel sebebi Tunç Soyer’in 4 yıl boyunca bu şehirde İzBB’yi yönetim anlayışı ile ilgili bir takım sorunlar. İlk başlığımız İzBB başkanlığı öncesinde sıklıkla yurt dışı seyahatleri yapan mutluluk duyan ve bu seyahatleri seven bir belediye başkanaydı. Sayın Soyer, 45 aylık süreç boyunca 29 kez yurtdışına çıkmış. 144 gününü yurtdışından geçirmiş bir belediye başkanı. 45 ayın yaklaşık 2 yılı pandemiyle geçtiği için yurtdışına çıkması ile ilgili kısıtlama vardı yoksa bu sayı yukarılara çıkabilirdi. Soyer İzmir’in ilçeleri olan Karabağlar, Konak, Bayraklı, Ödemiş, Tire, Beydağ v Kiraz gibi ilçelerimizin sokaklarından çok daha fazla Viyana, Brüksel ve Atina gibi Avrupa sokaklarında gezmiştir. Bu eleştirilerimiz, yaparken kendisini defalara dile getirdik; Seferihisar Belediye Başkanlığı dönemindeki alışkanlıklarını İzBB başkanlığında yerine getirmeyin diye. İzBB başkanı tunç soyer yapmış olduğu yurt dışı seyahatlerini İzmir ne kazandırdığını biz görmedik” dedi.
“MİRAS YEDİ ANLAYIŞIYLA…”
İzBB’nin finansal yapısına dikkat çeken Hızal, “Belgeler ve rakamlar asla yalan söylemez. İzmir adeta borç tsunamisi altında ve İzmir’i maalesef ki dev dalgalarla boğuşur halde bıraktılar. 2019 yılına 5 milyar 995 milyon, 2020 yılından kaynak 7 milyar, 2021 yılında 9 milyar, 2022 yılında 12 milyar 500 milyon gibi bir kaynak kullanılmış. Bu yılda ise 25 milyar 900 milyon bütçeden bahsediyoruz. İzBB’nin iştiraklerinin bütçelerine dahil edildiğinde 50 milyar Türki lirası kullanılmış. Bunun yanında İzBB’bnin Tunç Soyer göreve başladığında 2,5 milyar borç stoku var iken 5 katı artmış durumda. 14 milyar gibi borçtan bahsediyoruz. Bu 14 milyar içerisinde 2023 yılının borç stoku yok. Bir yıllık gelir bütçesinden yüksek bir borç stoku ile karşılaşacağız hizmet yok yatırım yok… Tablo böyle iken İzBB Tunç Soyer ne yaptı? Tunç Soyer’in esasında Seferihisar belediye başkanlığındaki alışkanlığındakileri İzBB döneminde de devam ettirdi. Bu borçları kapatmak için yeni borçlanma, sonra bol miktarda gayrimenkul satışı söz konusu. Aziz Kocaoğlu döneminde elbette ki eleştiri yaptık ama bir konuda hakkını vermek durumundaydık. Finansal açıdan sağlam bir yapı vardı ve gayrimenkuller satılmıyordu. Şimdi bir miras yedi anlayışıyla gayrimenkullerin birçoğu gözü kapalı bir şekilde satılıyor. 810 gayrimenkul satılmış durumda” diye konuştu.
“İŞLERİ İŞİN EHLİ KİŞİLERE VERMİYORLAR”
Tunç Soyer'i sıkça uyardıklarını dile getiren Hızal, "Bir başka problem ise işin ehli olmayan kişilere verilmesi. Genel Başkalarının dilinden düşürmediği liyakat söylemleri hatırlanır. Kendi belediyelerine 7 kural koymuştu ve bunlardan biri de liyakat. Ancak İzBB’nin liyakat karnesine birkaç örnekle yanıt vermek çok kolay. Bir diğer problem ise şeffaf olduklarını iddia ettikleri yönetim. Ancak ne kadar şeffaflar. Bir yönetimin şeffaf olması için ihalelerin şeffaf olması lazım. Tunç Soyer döneminde ihalelerin 1.8 milyar TL'lik kısmı pazarlık usulü ile yapılmış. Kendi şirketlerine verilen haileler, şirket bir kara delik ve sonraki süreci hiçbirimiz bilmiyoruz. Kısacası İzBB'nin 45 aylık Tunç Soyer başkanlığındaki dönemi genel yönetimsel anlamdaki durumu bu. Esasında biz AK Parti grubu olarak mecliste ve diğer platformlarda Tunç Soyer'in Seferihisar'daki yanlışlarının İzBB'de yapmaması için çok defa eleştirdik" ifadelerini kullandı.
“SEFERİHİSAR’DAKİ ALIŞKANLIKLARINI DEVAM ETTİRİYOR”
Soyer’in Seferihisar Belediye başkanı olduğu dönemdeki alışkanlıklarını devam ettiğini ifade eden Hızal, “45 aylık Tunç Soyer başkanlığındaki yönetimin genel yönetimsel anlayışındaki yapısı bu. Biz AK Parti grubu olarak meclise ve birçok yerde Tunç Soyer’in Seferihisar’daki yanlışları ve alışkanlıklarını İzBB’de yapmaması konusunda çok defa eleştirdik. Seferihisar Belediyesi’ndeki yapmış olduğu yaraların kapatılması kolay olabilir ama İzBB gibi büyük kurumda yaraların kapatılması zor olur. Ama malesef ki bizim eleştirilerimizin büyük bölümüne kulak tıkadığını gördük” diye konuştu.