Çiğdem CANPOLAT / ÖNCÜŞEHİR – İzmir Ticaret Odası’nın (İZTO) Haziran ayı Meclis toplantısı bugün İzmir Ticaret Odası Meclis Salonu’nda gerçekleşti.
İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya Meclis Başkanı Selami Özpoyraz başkanlık yaparken İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ve CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi Başkanvekili Mehmet Atilla Baysak da katılım gösterdi.
Toplantıda konuşan Başkan Tugay, önemli açıklamalarda bulundu.
TUGAY: İSTERİM Kİ HER KONUŞMAMIZ BİRBİRİMİZE BİR ŞEYLER ANLATSIN
Ortak payda mesajı veren Başkan Tugay, “Bugün burada olmak ve sizlerle konuşma fırsatı bulmak benim için onur. Birbirimizi görmüş olmanın ötesinde sonuçlar doğurmalı. Bu konuşmaları fırsat olarak bana verdiğiniz için teşekkür ediyorum. Birbirimizi anlamak, önümüzdeki günlerde yolumuzun kesiştiği benim size sizin bana ihtiyacı olduğu... Ki ben sadece Cemil Tugay değilim. Yüzde 1 Cemil Tugay’ım, yüzde 99 belediye başkanıyım. Bu şehirde yaşayan herkesin hizmetinde olmak, büyük minnet duyduğum oylarınızla bana bu görevi verdiğiniz için sizlere müteşekkir olan ve bu güzel şehre hizmet etmenin onurunu yaşayacağım. İsterim ki her konuşmamız birbirimize bir şeyler anlatsın. Ortak paydada buluşarak yol yürüyelim” dedi.
BELEDİYEDE YAŞANAN BAZI DURUMLAR NEDENİYLE…
İZTO’nun Güzelbahçe Kampüsü açılışına katılamamasının nedenini açıklayan Tugay, “İZTO'nun Güzelbahçe kampüsü açılışında orada ayrılmak zorunda olduğum için üzgünüm. Belediyede yaşanan bazı durumlar nedeniyle oradan ayrılmam gerekti ancak kalbim oradaydı. Bir işletmeyi yürütmek, iş yapmak, bir sürü insanın istihdam sorumluluğu taşımak, kriz anında ayakta kalabilmek için mücadele etmek, bazı insanlar derin uykularda uyuyabiliyorsan sizin için zor günlerde uykularında zor olduğunu düşünüyorum. Böyle günlerde yatırımınızın işinizin başarısı için çalışıyorsunuz ancak yaptığınız yatırım, sağladığınız katma değer, gelir sahibi olmasını sağladığınız insanların her biri şehrimiz ülkemiz için bir zenginlik. Emekçi arkadaşların hakları, iş sahibi olmayan vatandaşların sorunları, yoksulluk içinde olan vatandaşların sorunları hepsi bizim için çok değerli. Ancak bunlar bir yerde bağırmakla çözülmüyor. Çalışmakla çözülüyor. Bunu anlatabilmemiz lazım. Bunu söylemek zorundayım. Bunu vahim bir hata olarak görüyorum. Sorunun üzerine onu çözecek şekilde gitmek, dünyada yalnız olmadığımız, birilerin sorunun çözümü için çalıştığını bilmek ve anlamak gerek" dedi.
BENİMLE ÇOK UĞRAŞTILAR
Kendisi hakkında çıkan söylentiler hakkında da konuşan Başkan Tugay, “Başarı şansla olmuyor. Başarı çalışarak, emekle oluyor. Çalışanın elması kızarıyor. Seçim zamanında bana ‘bu işler çok zor işler, diğer adayla başa baş görünüyor’ diyenlere gülümsedi ve sadece koşturmaya, insanlarımızla buluşmaya, düşüncelerimi anlatmaya devam ettim. Arkadaşlarıma dedim ki, ‘her şeye kulağınızı tıkayın. Her şeye rağmen çalışın. İnsanlarımıza düşüncelerimizi anlatın.’ 25 senelik CHP’li belediye iktidarından sonra bir yorgunluk, endişe vardı. Bunun üzerine parti içerisinde yaşanan bazı sıkıntılar vardı. Benimle çok uğraştılar. Ben bile benimle ilgili söylenenlere, ‘acaba ben böyle biriyim de haberim yok’ dedim. Komikti, korkunçtu. Hayatım boyunca herkesin gözü önünde yaşamış biriyim. Mal varlığını açıkla dediler. Sadece evi ve arabası olan biri olarak ilan edilirsem diye endişe ettim. Açıkladığımda şaka yoluyla karışık 'zengin değişmişsin' diyenler oldu. İhtiyacımız olan zenginliği kendinizle ve yaşadığınız çevre ile ülkeniz, toplumumuz ile gurur duyduğunuz, o gururun size hissettirdiğinin olduğuna inandım. Mesleğimin tam zirvesinde bırakıp belediye başkanlığına b nedenle geçebildim. O nedenle mal mülk hayali kurmadan büyük mutluluk ve gururla görevi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. Neticede çalıştığınız aman bazı şeylerin değişmediğini bilmeniz gerekir” diye konuştu.
TURİSTLER GELSİN, GELSİN DE NEREYE GELSİN?
İzmir’in turizm kenti olabilmesi için yapılacak çalışmalardan bahseden Tugay, “İzmir kültür, sanat, sosyal yaşam, tarım, turizm kentidir. Ve Anadolu’nun bu toprakların her zaman yüzü batıya aydınlığa dönük şehir olmuştur. Geçmişte böyleydi. Yüzyıllar boyunca bu kimlikleriyle var olurken bugünde o kimliklerden bugüne kalan mirasıyla, o mirasın etkileri devam ediyor. O nedenle bugün için 2022 yılı verilerine göre 972 milyar ile gayrisafi milli hasılatıyla Türkiye genelinde İzmir 3’ncü sırada. 2023’de ülkemize en çok dövizi kazandıran ilk 3 il arasında. Biz 34,8 milyar dolar ihracat gerçekleşmiş. Önceki yıla göre biraz azalmış olsa da ihracatta yine İzmir’de ilk 2’e girmiş. Şehrimizde kurulan firma sayısı kapatılanların 3 katıymış. Ocaktan itibaren ise İzmir 8,9 milyar dolar. İthalat ise 6 milyar dolar olmuş. Bütün bunların ışığında şehrimizi özel yapan neyin, ne olduğu ortada. Neyin üzerine gitmemiz gerektiği de ortada. Bir konuşmamda bana bir gazeteci turizm ile ilgili düşüncelerimi sorduğunda İzmir’in çokça sorunu var. Bu sorunları halletmeden İzmir’de yapılacak turizm hamleleri karşılık bulamaz. Geçen yıllarda böyle oldu. Alsancak’ta 11 yıl muayene işlettim. O zaman bize imana yanaşan yolcu gemilerden inen binlerce turistin Alsancak, Kıbrıs Şehitlerine gidişini izledim. Dönerken çantaları boş döndüler. Alışveriş yapmadılar. Muhtemelen yiyip içtikleri de çok istiyor. Bir taraftan gemiler gelsin istiyoruz. Alışveriş yapsınlar. Ticari hayatı zenginleştirmesini istiyoruz. Bir yandan da bununla ilgili hazırlığı yapmadan niteliksiz yerlerden alışveriş yapmasını bekliyoruz. Mümkün değil. Şimdi körfezimiz var. Yeterince temiz değil. Talihsiz bir olay. Körfezin etrafında muhteşem kıyılar var. Yerleşmeler güven veren yerler değil. Temizliğimiz de yollarımızda sorunlar var. Çok fazla sayıda kültürel tarihi mirasımız var. Onlarla ilgili çalışmalarımız iyi niyetli olsa da yeterince hızlı ve seri değil. Bunlar varken ben siyaset mi yapayım? Turistler gelsin, gelsin de nereye gelsin? Ne yapsın? Bunları böyle olduğunu görmeden İzmir’i turizm kent yapacağız demenin çok doğru olmadığını düşünüyorum. İzmir’in turizm kenti olması için her şeyi yapmamız lazım. Bunları hazırlamadan turistleri sadece getirmeyi çalışırsak Türkiye’nin maruz kaldığı niteliksiz turizm kurbanı olmaktan öteye geçemeyiz. Altı dolu olan turizm çalışmasını yapmanın daha doğru olacağını düşünüyorum. Öncelikle İzmirliler İzmir’de yaşarken huzur içerisinde keyifle, sağlıkla, tüm nimetlerden faydalanarak yaşasın. Her şeyi halletmiş olalım önce biz bu şehirde sağlıklı olarak yaşayalım. Bunlar olunca zaten arkasından burası güzel bir şehirmiş deyip gelirler. Turizmle ilgili bugüne kadar kimsenin hayal etmediği kadar şeyler hayal ediyorum. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Buna sağlık turizmi de dahil, turizmde yatak sayısının arttırılması da dahil. Belediye başkanı arkadaşlarımız ile birlikte her yıl daha iyiye nasıl gideriz, daha iyi sahillerimiz nasıl olur, sosyal tesislerimiz nasıl artar bunu görüşüyoruz” dedi.
RİSKLİ YAPI ANALİZİ YAPILACAK
Riskli yapı analizi yapılacağının altını çizen Tugay, “Seçimden önce verdiğim alt-üst geçit, alternatif yollar hepsi yapılır. Ancak biliyoruz 1'inci çevre yolunda olduğu gibi yapıldığında rahatlama yaratsa da belli bir süre sonrası yeni yükleri kaldıramaz hale gelecek. Bu nedenle 2'nci çevre yolunu hayalini kurmanın ötesinde deniz ulaşımı, raylı sistemleri, metroları ile alternatif yeni ulaşım yöntemleri ile İzmirlilerin ulaşımını 2070'ye kadar planlayacağımız master plan çalışması yapıp sonra İzmir trafiği ile ilgi büyük yatırımlar geçmemiz gerekiyor. Şehrimizin deprem ile ilgili risklerinden sıkça bahsediyor. 30 Ekim depreminde en çok hasar alan ilçelerden biri olarak bu konudan muzdarip olarak bilgi sahibi olan herkesle konuştum, yapılmış tüm yayınları okumuş olduğum bir dönemden sonra ne yapılacağını iyi biliyorum. Zemin problemi olan yerlerde zemin analizine ihtiyacımız var. Mikro bölgeleme çalışmasına ihtiyacımızdır. Riskli yapı analizi yapılacak. Sonra karaları ve cesurca binaların yenilenmesi için adımlar atılacak. Bunlar çok konuşuldu. Belediyeler kentsel dönüşüm ile ilgili çok çalışma yapmaya çalıştığı ancak çoğunlukla istenen düzeye gelmedi bu çalışmalar. İçinde bulunduğumuz kronik şartlardan aynalı dönüşüm yüksek maliyetli ve zorlu bir süreç olarak önümüzde. Çevre Şehircilik Bakanımızın bu konuda İzmir'e yardımcı olacak adımlar atacağını söyledi Mahmut Bey. Ben kendisiyle henüz konuşmadım ancak kendisine inanıyorum. Önümüzdeki günlerde kendisini ve ilgi olan bakanlıklarımızı, üst düzey yöneticilerimizi hem kentsel dönüşüm ile ilgi hem şehrin planlaması ile ilgili hem ulaşımda yaşadığımız problemlerle ilgili ayrı ayrı ziyaret edeceğim.. İl başkanımız da burada. Onunla bilekte diğer partilerin il başkanlarını ziyaret etik. Biz İzmir’e hizmet etmek için herkes gitmeye, konuşmaya sorunlar için çaba göstermeye davet diyoruz. İyi niyetimiz ve samimiyetimizin ikna edici olacağını düşünüyorum. Bunlar biraz da şehrin talebi ile olur” ifadelerin kullandı.
YAKINDA MECLİSE GETİRECEĞİZ
S plakası sıkıntısı hakkında sorulan bir soruya cevap veren Başkan Tugay, “Yakında meclise getireceğiz” ifadelerini kullandı.
İZMİR GELİŞMİYOR ELEŞTİRİSİNİ YAPMAK HAKSIZLIK
‘İzmir gelişmiyor’ eleştirisinin haksızlık olduğunu söyleyen Başkan Tugay, “İzmir’in kent merkezine körfez kirliği, gece kondu yapılaşması… Kötü görüntüye sebep olan şeyler… Yeni projeler yapılabilir. Zor değil, kolay. İzmir gelişmiyor eleştirisini yapmak haksızlık. 17 tane sanayi bölgesi olan bitkisel tarımda 3’üncü hayvansalda 2’nci olan, sosyal kültürü bu kadar zengin olan, 9 tane üniversitesi olan bir şehre gelişmemiş demek doğru değil. Kentimiz çok gelişken bir kent, daha düzenli bir hale gelmesi lazım. Bunun için etkin bir çalışma yapacağım. Basmane Çukuru sorununu çözerek, belediye binası ve opera binasını hallederek, Karşıyaka Stadını yaparak, yol ve kavşak çalışmalarını yaparak, kentsel dönüşüm çalışmalarını yaparak elde edeceğiz. Bunlar zor değil, yapılacak şeyler. Ben bunu sözünü verdim, yapacağım” şeklinde konuştu.