İstanbul Sanayi Odası tarafından açıklanan Türkiye’nin 500
Büyük Sanayi kuruluşu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan, Ege bölgesi Sanayi
Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar
“2021 yılı 500 Büyük Sanayi Kuruluşu’nun yaklaşık yüzde 15’ini EBSO
üyesi firmalar oluşturmaktadır. Yani, her 15 büyük firmadan biri Odamızın
üyesidir. EBSO’nun ilk 100 listesine giren firmaların 42 tanesi de 500 büyük
listeye girmeyi başarmıştır” diye konuştu.
100 Büyük firma ile 500 Büyük firmanın analizinde ortaya
çıkan bazı sonuçları da karşılaştıran Başkan Yorgancılar “Pandemi koşullarından kaynaklı baz etkisi,
talebin öne çekilmesi, lojistik sorunlarından dolayı stok yapma gibi sebeplerle
üretimden satışlarda 100 büyükte yüzde 110, 500 büyükte yüzde 74 gibi oldukça
başarılı artışın gerçekleştiğini görmekteyiz. Diğer yandan benzer şekilde,
ihracat rakamları 100 büyük firmada yüzde 40, 500 büyükte de yüzde 34 oranında
artmıştır. Bilançonun kaynak yapısı incelendiğinde; borçlardaki artış 100 büyük firmada yüzde 73
iken 500 büyük firmada yüzde 71’dir. Benzer şekilde öz kaynak artışı 100 büyük
firmada yüzde 58, 500 büyük firmada da yüzde 53 düzeyindedir. ” dedi.
Artan üretim ve artan ihracat karlılığının da rakamlara
yansıdığını ve satış karlılığının her iki çalışmada da artış gösterdiğini
belirten Yorgancılar “Ancak, 100 büyük
firmanın satış karlılığı yüzde 3,3’e artmış olsa da, 500 büyükteki yüzde
9,5’luk oranın oldukça gerisinde kalmıştır. Finansman giderlerinin faaliyet
karı içindeki payı da 500 büyük firmada yüzde 61, 100 büyük firmada ise yüzde
73’lerdedir. Yani, ana faaliyetlerinden elde edilen karın yüzde 60-70’leri
finansman giderlerine ayrılıyor olması önemli bir sorundur. Her iki çalışma;
son yıllarda küresel ekonominin genel sorununa dönüşen borçlanma riskini,
firmalarımızın da nasıl taşıdığını çarpıcı biçimde göstermektedir” diye
konuştu.
Ar-ge’ye yeterli kaynak ayrılamadığının da altını çizen
Yorgancılar ”Ar-ge harcamalarının üretimden satışlar içindeki payı 500 büyük
firmada binde 44’e gerilerken, 100 Büyük Firmada da binde 23’e gerilemiştir. Ne
yazık ki, üretim ve ihracat artmış olsa da, firmalarımız gerek mali
kırılganlıkları ve gerekse belirsizlik ortamında ar-ge’ye yeterince kaynak
ayıramamıştır” dedi.
Borçluluk düzeyi konusuna da dikkat çeken Yorgancılar “Bulunduğumuz coğrafyada üretim üssü olma potansiyeline sahip iken, firmalarımızın borçluluk düzeyi ve dışa olan bağımlı yapısı sürdürülebilirlik adına en önemli riski oluşturmaktadır. Küreselleşmenin etkisinin azaldığı bir süreçte, bugün dünden daha fazla yerli üretime yönelmek, kaynakları etkin kullanmak ve katma değerli üretimi artırarak marka yaratmak zorundayız. Destek ve politikaların da bu yönde açıklanması son derece önemlidir.Listeye giren her bir firmamızı tebrik ediyor, ülkeye olan katkılarının üretimlerinin, karlarının artarak devamını diliyorum” dedi.