İzmir Vakfı koordinasyonu ve İzmir Büyükşehir Belediyesi,
İzmir Kalkınma Ajansı ve Sun Express’in ortaklığıyla hayata geçen Visitİzmir,
30 ilçeyi kapsayan 11 kategori ve 2 bin 300’den fazla noktayla erişime açıldı.
İzmir’in mobil turizm uygulaması Visitİzmir sayesinde İzmir’i gezmek isteyenler
kişiler, şehrin pek çok noktası hakkında bilgi alarak, dilediği yere dilediği
zaman erişebilme imkanı sağlayacak.
Türkiye’deki ilk turizm altyapısını tamamlayan şehir olan dijital İzmir de Visitİzmir’in tanıtımına, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Vakfı Başkanı Tunç Soyer , İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, Menderes Belediye Başkanı Mustafa Kayalar, Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan , İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener katıldı.
ÇEŞME PROJESİ FARK
YARATACAK
Kürsüye çıkarak Visit İzmir'in tanıtım programında konuşan İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, Çeşme Projesine dikkat çekti. Köşger, "Bu tür faaliyetlerin İzmir'in kalkınmasına vesile olmasını temenni ediyoruz. Emeği geçen tüm kişi ve kurumlar tebrik ediyorum. Turizmi büyük bir ekonomik güç teşkil ettiğinden daime öncelikli sektörlerin başında yer almaktadır. Pandemiden en fazla etkilenen sektörlerden birisi de turizm. Salgın nedeniyle seyahatlerin etkilenmesi ve turizmi olumsuz etkilenmesi bizi de olumsuz etkiliyor. Ancak Burada İzmir duymadı ve çalışmalarına devam etti. İzmir'de bunu en hafif atlatmak için tüm kentle birlikte çaba gösteriyor. Aşılanma ile birlikte sektörün eski gücüne ulaşabileceğine inanıyorum. İzmir'in potansiyelinin bugüne kadar tam olarak gösterilemediği ortada. İzmir bir liman şehir ve ülkemizin batıya açılan kapısı. Akdeniz çanağının en önemli liman şehirlerinden bir tanesi. Ben İzmir'i Barcelona ile kıyaslıyorum. Belki bu bile çok doğru bir kıyaslama değil. İzmir'in tarihine baktığımızda çok eski bir geçmişe sahip. İzmir 8 bin 500 yıllık bir tarihi içeriyor ve çok önemli bir liman kenti. Her anlamda Barcelona'dan çok önde olması gereken bir şehir. Ancak verilere baktığımızda Barcelona'ya pandemiden önce 35 milyon turist girdi. Oradaki esnaf artık turist gelmesin diyecek seviyeye geldi.Bizim de ulaştığımız sayı ise 1 milyon 500 binlerde. Bu da gideceğimiz çok yolun olduğunu gösteriyor. İzmir ve çevresindeki kaynakları yeteri kadar kullanabildiğimize inanmıyoruz Bu proje İzmir'in çok önemli bir açığını kapatacak. Tabii ki tanıtmak çok önemli ancak bunun yanında diğer imkanları da sağlamak lazım. Yani turistlere Çin'den getirilen ürünleri satarak bir şey elde edemezsiniz. Tanıtımın yanında içini dolduracak faaliyetleri de yapmamız lazım. Turistlere sunacağımız ürünlerin çeşitliliği sağlamak ve burada uzun süre kalmasını sağlamamız lazım. 12 ay 30 ilçede İzmir'in turizm yapma imkanı ve potansiyeli var. İzmir'deki üstünlüklerin ve farkındalıklarından bir tanesi başka şehirde olsa çok farklı olur. Turizmin bütün bileşenlerini yapabilme kapasitesine sahibiz. Sadece yaz ve plaj turizmine indirgememiz yanlış Turizm bakanlığımızın yürüttüğü Çeşme Projesi bunlardan bir tanesi. Bu süreci iyi yönetirsek, Çeşme Projesi İzmir'e level atlatacak, üst segmente çıkartacak ve diğer destinasyonlar arasında fark yaratacak bir proje. Her anlamda ülkemizin menfaatleri için her sektörde birlik ve beraberlik içinde hareket edilmesi lazım. Bu anlamda yapılacak çok işler var. Ben bu iklimin İzmir'de olduğunu memnuniyet ile görüyorum. Bütün bileşenler masanın etrafında bir araya gelebiliyoruz çok şükür. Pandemiyi atlattıktan sonra İzmir dünyada hak ettiği yere ilerleyecektir" diye konuştu.
ELİMİZDEN GELENİN
FAZLASINI YAPIYORUZ
Açılış konuşmasını gerçekleştiren İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener , "İzmir, kente gönlü ile katkı yapanlar için her zman bir şehirden fazlası olmuştur. Burada bulunanların her biri için İzmir'in dünyanın en iyi kentlerden biri olduğu konusunda şüphesi yoktur. İçinde bulunduğumuz alan antik dünya için çok önemli bir konuma sahip ve dünyada kamusal alanların ilk örneklerinden biri. Hepimiz kendi faaliyet alanlarımızda tanıtım ve pazarlama yapmak için elimizden gelenin fazlasını ortaya koyuyoruz. İzmir Ticaret Odası olarak paydaşı olmaktan büyük gurur duyduğumuz İzmir Kalkınma Vakfı ortakları ile önemli bir çalışma yaptı. Bu çalışma İzmir'de gezilecek yerleri bir noktada toplayan önemli bir çalışma oldu. İzmir'deki tüm zenginlikleri tek bir noktadan görebileceğiniz kaynak. Visitİzmir.org sitesine girdiğinizde Ege Bölgesi'nin motifini ortaya koyuyor. Bu aplikasyon interaktif olmayı da amaçlıyor. Turizmin durma noktasına geldiği bu dönemde, İzmir turizmini büyütmek için çalışmalar tüm paydaşları ile birlikte yürütülürken hedef Turizmi 12 aya yaymak. İzmir Vakfı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olarak bundan sonraki çalışmalara da gereken desteği vereceğimizi belirtmek istiyorum. Yaz hazırlanırken, bizlerlerde tanıtım filmleri ile yaza merhaba diyeceğiz. Önemli olan başka bir nokta da odamız tarafından yoğun bir şekilde takip edilen turizmde dijitalleşme çalışmalarıdır. Çok yakında kuracağızım Turizmde dijitalleşme Kurulu'nun hızlanması ve alt sektörler ile bütüncül bir yapı için tüm paydaşların çalışması gerektiğini düşünüyoruz. Eğer iletişim boyutu doğru yakalanırsa, sektörümüzün iş kaybı olarak düşündüğü dijitalleşme, tam eksine yeni meslekleri de oluşturacaktır. Geleceğin odası olarak geleceğin turizmini yaratmakta bizler ve tüm paydaşlarımızın birlikte çalışması ile mümkün olacaktır" diye konuştu.
ÇOK SAYIDA İLKE İMZA
ATTIK
Kürsüye çıkara Visitİzmir uygulaması tanıtımında konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı TUnç Soyer, "Turizm hareketliliğinin durma noktasına geldiği bir dönemde, İzmir turizmini büyütmek için 2020 ve 2021 yıllarında çok sayıda ilke imza attık. Üstelik bunu kent vizyon ortaklığıyla, İzmir Vakfımız, İl Kültür ve Turizm Müdürlüğümüz, İzmir Kalkınma Ajansı odalarımız ve tüm kent paydaşlarımızla birlikte başardık. İzmir’i turizmde dünyanın önde gelen destinasyonlarından biri haline getirmek için bu süreçte İzmir Turizm Tanıtım Stratejisi ve Eylem Planı’nı hazırladık. Strateji, İzmir’de turizm, tanıtım faaliyetleri yürüten tüm kurumların politikalarını ortaklaştırıyor. İzmir’i sadece bir kıyı destinasyonu olarak değil, tarih, kültür, doğa ve gastronomisiyle de ön planda bir şehir olarak konumlandırıyoruz" ifadelerini kullandı.
SAĞLIKLI VE GÜVENİLİR
BİR DESTİNASYON OLARAK KONUMLANDIRDIK
Pandemi döneminde uygulanamya başlanan Tunrucu Çember hakkında da konuşan Soyer, "Turizm stratejimizin hazırlanmasında kamu kurumları, meslek örgütleri, İzmir’de turizm alanında faaliyet gösteren tüm kurum ve kuruluşları bünyesinde barındıran, başkanı olmaktan gurur duyduğum İzmir Vakfı’mız önemli bir rol oynadı. İzmir Valiliği, Belediyemiz, İzmir Ticaret Odası, TÜRSAB gibi kurumların üyesi olduğu İzmir Vakfı’yla,tüm paydaşların ortaklığında, kentimiz refahını artırma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürmeye devam ediyoruz. İzmir için temel önceliğimiz, turizmi 12 aya ve 30 ilçeye yaymak. Yine bu dönemde İzmir Turizm Hijyen Kurulu’nu kurduk. Kurul çalışmalarıyla birlikte başlattığımız “Turuncu Çember Hijyen Sertifikası” uygulamasıyla İzmir’i sağlıklı ve güvenilir bir destinasyon olarak konumlandırdık" diye konuştu.
GÖRSEL VİDEO HAVZU
OLUŞTURULDU
Pandemi sürecinde tüm fiziki etkinliklerin iptal edildiğine dikkat çeken Soyer, "Fiziki fuarların tümüyle durdurduğu 2020 yılında, İZFAŞ, tamamı özgün bir dijital altyapı ile sanal fuarlar düzenlemek için kendi altyapısını kurdu. Türkiye’nin en büyük ve en modern fuar alanı Fuar İzmir’in 3D modellemesi yapılarak büyük bir hızla oluşturulan “Digital İzmir Fair” platformunda OliveTech, ekoloji ve turizm sanal fuarlarını düzenledik. Türkiye’nin ilk dijital turizm fuarını, TÜRSAB ortaklığıyla bu süreçte gerçekleştirdik. Kısacası, İzmir turizminde 2020 yılını bir bekleme, durma ve dinlenme yılı olarak görmedik. Gelişen ve dönüşen turizm trendlerini takip ederek buna göre adımlar attık. İzmir’de turistik cazibesi olan noktaları tek bir dijital veritabanında toplama kararı aldık. Bu süreç, bugün bizleri bir araya getiren Visit İzmir’in doğuşuyla sonuçlandı. Bu önemli günde, on iki ayda tamamladığımız İzmir’in dijital turizm altyapısını, Visit İzmir mobil aplikasyonu ile kullanıcıların erişimine açmış olmanın gururunu yaşıyoruz. Dijital turizm altyapısının hazırlık sürecinde İzmir Kalkınma Ajansı’nın finansal desteğiyle ve 40’tan fazla uzmanın çalışmasıyla 11 farklı başlıkta, iki binden fazla turistik noktaya dair bilgi ve görseller tek bir dijital veritabanında bir araya getirildi. Tarih ve Kültür, Doğa, İnanç, Somut Olmayan Kültürel Miras, Konaklama, Gastronomi gibi 11 farklı başlıkta gerçekleştirilen çalışmayla bu noktalara dair hem detaylı metinsel bilgiler, hem de görsel ve video havuzu oluşturuldu. Konum bilgileri, iletişim bilgileri, noktaların yönetiminde yetkili kurum ve kuruluş bilgilerine kadar detaylı bir çalışma hayata geçti" dedi.
ÜÇ TİP KULLANIM ŞEKLİ
MEVCUT
Uygulama sayesinde İzmir'e gelen vatandaşların tüm gezi noktalarına erişebielceğine dikkat çeken Soyer, "Geldiğimiz son noktada da Visit İzmir web sitesi ve mobil aplikasyonuyla tüm bu verileri dünyanın neresinde olursa olsun tüm kullanıcılara ulaştırmış olduk. Visit Izmir projesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir Vakfı ortaklığında başta İzmir Kalkınma Ajansı olmak üzere İzmir’deki paydaşlarımızın desteğiyle gerçekleşti. Şimdi, son olarak da Sun Express projeye dahil oldu. Onların da katkısıyla önümüzdeki süreçte Visit Izmir daha da bilinir hale gelecek. Bergamalı son sepet ustası Mustafa Pancar’dan, Çeşme’deki lüks otellere, İzmir’in 8.500 yıl öncesine uzanan ilk yerleşim yeri Yeşilova Höyüğü’nden, müze ve sanat galerilerine ya da az bilinen doğa alanlarına ve bu alanlardaki canlılara kadar tüm noktalara dair detaylı bilgilere Visitİzmir üzerinden ulaşılabiliyor. Kullanıcılar İzmir’in hangi değerini keşfetmek isterse istesin, bu noktalara dair detaylı bilgi, fotoğraf ve videolara VisitIzmir’den erişebiliyor. VisitIzmir’i oluştururken esas itibarıyla üç tipte kullanım şeklini düşündük. Bunlardan ilki İzmir’deki farklı turizm noktaları arasındaki bağların kurulması. Kullanıcılar aplikasyondaki harita vasıtasıyla etraflarındaki cazibe noktalarını görebiliyor. İzmir’in herhangi bir yerindeki alana nasıl gidebileceğine dair bilgilere, güncel etkinliklere, konser, tiyatro ve diğer sanatsal gösterilere dair bilgilere ulaşabiliyor" diye konuştu.
DİL SEÇENEKLERİ
ARTARAK DEVAM EDECEK
Uygulama için kullanılan dil sayısında artış olacağını da belirten Soyer, "Diğer bir kullanım şekli hem İzmirlileri hem de turistleri kapsıyor. Tıpkı bir sosyal medya platformu gibi kullanıcılar, İzmir’in turistik değerlerine dair yorum yapabiliyor, fikirlerini diğer kullanıcılarla paylaşabiliyor. Bunun yanı sıra cazibeleri beğenip, favorilerine ekleyebiliyor, yeni noktalar önerebiliyor. Yani duran, statik bir altyapı değil; etkileşim halinde sürekli gelişen ve büyüyen bir dijital mecra olarak Visit İzmir sürekli güncelleniyor. Son olarak da VisitIzmir, dünyanın neresinde olursa olsun tüm kullanıcılar için bir tanıtım mecrası. Yeni eklenen yerlerden, binlerce yıllık ören yerlerine kadar İzmir’i tanımak isteyen herkes, VisitIzmir’le bunu gerçekleştirebiliyor. Bu kapsamlı çalışma sayesinde İzmir, dijital turizm altyapısını tamamlayan ilk şehir dolu. An itibarıyla 2 bin 600’den fazla nokta VisitIzmir’de işlenmiş halde. Bu sayı her geçen gün artıyor. Başlangıç olarak Türkçe ve İngilizce olarak kurguladığımız dil seçeneklerine önümüzdeki aylarda Rusça ve Çince de eklenecek" ifadelerini kullandı.
HEDEFİMİZ 4 MİLYON
TURİST
İzmir'in pandemi sonrasındaki turist hedefine de dikkat çeken Soyer, "Her kullanıcı VisitIzmir’e üye olduğunda “İzmir Dostu” etiketine sahip oluyor. Her etkileşim, yorum yapma, beğenme kullanıcılara puan kazandırıyor. 8.500 puanı toplayan kullanıcılar “İzmir Elçisi” oluyor. İlerleyen süreçte İzmir elçilerimize farklı avantajlar sağlayacağız. Otel ve restoranlarda indirim aklımızdakilerden birkaçı. Visit Izmir topyekün İzmir’de bir ihtiyacı gideriyor. Böylece turizm stratejimizin ana hedefi; turizmi 12 aya ve 30 ilçeye yayma politikamızın omurgasını tamamlamış olduk. Visit İzmir aplikasyonu ile dünyanın neresinden olursa olsun herhangi bir gezgin, İzmir’in en ücra köşesindeki turizm destinasyonuna erişim konusunda her türlü bilgiye çok hızlı bir şekilde erişebilecek. Dünyada bu detayda bir şehir turizmi uygulamasına sahip çok az şehir var. Türkiye'de ise bir ilk. Bu nedenle yapılan çalışma İzmir'in, Akdeniz ve dünya genelinde farklı bir destinasyon olarak ortaya çıkmasına büyük katkı sağlayacak.Pandemi koşullarının ortadan kalktığı dönemde İzmir için hedefimiz şehrimizin nüfusu kadar, yani 4 milyon ve üzerinde yerli ve yabancı turist ağırlamak" dedi.
YOĞUN VE UZUN SOLUKLU
BİR ÇALIŞMA İÇİNDEYİZ
Uzun bir soluklu çalışmaya girdiklerini belirten Soyer sözlerini şu ifadeler ile sürdürdü;
"İzmir’i tanıtmak için yürüttüğümüz faaliyetler sadece dijital mecra ile kısıtlı değil. Almanya’dan başlamak üzere, Moskova, Brüksel ve dünyanın üç farklı noktasında daha İzmir Ofislerini bu aydan itibaren açıyoruz. Öte yandan, Terra Madre, Botanik EXPO ve Dünya Belediyeler Birliği Kültür Zirvesi gibi büyük uluslararası organizasyonları İzmir’e taşıyoruz. Yeni turizm stratejimiz, İzmir'in tarihsel mirasının korunması ve bu mirasın şehrin geçmişiyle uyumlu bir şekilde sürdürülebilir turizme kazandırılması perspektifini taşıyor. İzmir'in iki dünya mirası alanı Efes ve Bergama ve adaylık sürecinde olan dört diğer alan İzmir turizm stratejimizin çok önemli ayaklarından biri. Dünyanın İzmir Mirası adını verdiğimiz bu çalışma kapsamında, Gediz Deltası’nın Türkiye’nin ilk UNESCO Dünya Doğa Mirası olabilmesi için başvurumuzu yaptık. Hali hazırda geçici listede bulunan iki önemli alan, Birgi Tarihi Kenti ve Foça, Çandarlı ve Çeşme kalelerini kapsayan Ceneviz Ticaret Yolu’yla ilgili süreçleri ise yakından takip ediyor, destekliyoruz. 9 Nisan’da Bergama’da Dünyanın İzmir Mirası çalışmalarını tüm alanlardaki paydaşların katılımıyla somutlaştırdık ve bir çalıştay düzenledik. Bu ilk buluşmayı, diğer UNESCO alanlarında devam edecek buluşmalarla güçlendireceğiz. İzmir’i tarihsel mirasıyla ön planda olan, UNESCO markasıyla anılan bir şehir haline getirmeyi hedefliyoruz. Öte yandan, Meclisimiz’in aldığı kararla Bergama Sunağı’nın Berlin’den geri getirilmesi için yoğun ve uzun soluklu bir çalışma içine girdik."
İZMİR TURİZMİNİN
GERÇEK POTANSİYELİNE ULAŞACAĞINA İNANCIMIZ TAM
"İzmir'in UNESCO Dünya Mirası adayları içinde yer alan şu an içinde bulunduğunuz Tarihi Liman Kenti Bölgesi, yani Kemeraltı vizyonumuz ise, hem eşsiz bir kültür mirasının korunmasına, hem de yerel ekonomimizin güçlenmesine hizmet ediyor. Tüm bunlar tamamlandığında, Konak Pier’den Kadifekale’ye uzanan tarihi yol yeniden ayağa kalkacak. Tarihi İzmir bölgesi, Kemeraltı, Akdeniz’in içinde önemli bir ticari merkez ve dünyanın en büyük açık hava çarşılarından biri olarak yeniden canlanacak. Biliyoruz ki bu süreç, Cumhuriyetimizin yüzüncü yılında UNESCO Dünya Mirası unvanıyla taçlanacak. Turizm hareketliliğinin artacağı önümüzdeki döneme İzmir tüm hazırlıklarımızı tamamlamış olarak giriyor. Böylelikle hedefimiz, sektörün yaşadığı kayıpları hızlı bir şekilde telafi etmek ve yaraları sarmak. En önemlisi de İzmir turizmine yönelik attığımız her adımda, gücümüzü, kentteki tüm paydaşlarımızla ortak hareket etme kapasitemizden alıyoruz. Bu doğrultuda, önümüzdeki dönemde, İzmir turizminin gerçek potansiyeline ulaşacağına inancımız tam."
TÜM PAYDAŞLARIMIZA
TEŞEKKÜR EDİYORUM
"Visit İzmir’in hayata geçmesinde, binlerce noktaya dair içeriğin oluşturulmasında, yazılım ve tasarımında pek çok kurumun katkısı oldu. Öncelikle, içeriklerin oluşmasında katkı sunan tüm uzmanlara sonsuz teşekkür ederim. Projemizin başarıyla tamamlanmasını sağlayan İzmir Vakfı, İzmir Kalkınma Ajansı ve belediye şirkemiz ÜNİBEL, yeni adıyla İZTEK ekiplerine sonsuz teşekkür ediyorum. Son olarak da desteğini bizden esirgemeyerek bu projenin bir parçası haline gelen Sun Express’e şükranlarımı sunuyorum. Başta turizmi sektörü olmak üzere şehrimizin ekmeğini ve refahını büyüten tüm paydaşlarımıza yürekten teşekkür ediyor; Visit İzmir’in dünya kenti İzmir’e, şehrimize hayırlı olmasını temenni ediyorum."