İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile Konak Belediye Başkanı Abdül Batur’un ‘ruhsatını iptal edeceğiz’ dedikleri Zorlu Konak projesi için Ak Partili Hakan Yıldız’dan karşı çıkış geldi. Yıldız, projenin tüm aşamalarda hukuki süreçlere uyarak bugünlere geldiğini savunarak, bu konuda karar alacak meclis üyelerinin yarın büyük tazminat cezaları ile karşı karşıya kalabileceğini söyledi. Başkan Batur ise Yıldız’a Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sözleri ile cevap verdi.
Başkanlık önergesi olarak meclis gündemine gelen Zorlu Konak Projesine ait uygulama planlarının ilgili komisyonlarda yeniden değerlendirmesi talebi Ak Partili Hakan Yıldız ile Başkan Abdül Batur’u karşı karşıya getirdi. Konuşmasına başlarken Zorlu Konak projesinin gerçek fotoğrafları Belediyedeki ruhsat dosyasında olduğu halde, güncel olmayan bir fotoğrafla kamuoyunun yanıltıldığını belirten Ak Partili Yıldız, şöyle konuştu:
“Daha önceki mecliste de bu konuyu gündeme getirdiğinizde biz de ortada gözüken tablonun içimize sinmediğini belirtmiştik. Esasında bu görüşümüzün arkasındayız. Ama gelinen noktada bazı hususların kamuoyu tarafından doğru bilinmesi gerekiyor. Her şeyden önce bunun Mimari Estetik Komisyonu tarafından değerlendirilmesini istiyorsunuz, İmar ve Hukuk komisyonlarında değerlendirerek tekrardan idari komisyona yollayacağız. Esasında bu idari bir işlem, o zaman İmar ve Hukuk komisyonları bunu değerlendirmeden direk Başkanlık makamıyla idari komisyonuna bunu yollayabilirdiniz. Çünkü ortada kurulan komisyon idari bir komisyon.”
ZARARI MECLİS ÜYELERİ TAZMİN ETMEK ZORUNDA KALIR!
Zorlu Konak projesinin her aşamasında hukuka ve ilgili mevzuata uyularak bugünlere gelindiğini de savunan Yıldız, gerekçelerini şöyle sıraladı: “Tabi burada meclise gelmesinin yarın ruhsatlarla ilgili bir takım doğabilecek maddi zararların, meclis üyelerimizin de bu zararla karşı karşıya kalabileceğini tüm meclis üyelerimizin de buradan bilmesini istiyorum. Şimdi Sayın Başkanım asıl ana konuya döndüğümüzde; biz bu tartışmaya şu fotoğrafla başladık. (Konak Zorlu projesi ile ilgili basına yansıyan ama gerçek projeye ait olmayan görselin fotoğrafını göstererek.) Bütün meclis üyelerimiz de bunun farkındalar. İlk toplantıda içimize sinmiyor dediğimiz fotoğraf bu... (Güncel olmayan ama projenin gerçek fotoğrafı olarak basına yansıtılan fotoğrafı gösteriyor). Belediyemizin resmi web sitesinde ve belediyemizin sosyal medya hesaplarında da bu resmi kullanıyoruz. Peki konuyu araştırdığımızda ne çıkıyor? Geçen mecliste siz özellikle belirttiniz; bir bilgilendirme yaptınız, tutanakları dikkatlice incelediniz. 146 metre ruhsat kesildiğine de bakıyoruz… Şimdi şöyle bir çalışma yaptık; çünkü bizim kamuoyuna doğru bilgi vermemiz lazım… Bizim bu proje üzerinden Büyükşehir Belediye Başkanı da konuya dahil oldu. Siz benim de olduğum Büyükşehir Meclisinde bir tartışma başlattınız. Bir kere kamuoyuna belediyenin doğru bilgi vermesi lazım. Yatırımcının da kenti doğru tanıması lazım. Yatırımcının da bu kente gelirken bir takım soru işaretleriyle gelmemesi lazım. Peki, 146 metrenin buraya yaptırdığımızda bir simülasyonunu yaptırdık ve baktığımızda bu fotoğrafla çok bağdaşmadığını görüyoruz. (146 metrelik bir binayı Konak’taki diğer binalarla kıyaslayan görüntüsünü gösteriyor.) Şimdi bu ruhsat belediyemiz tarafından verildi. Bu proje elinizde, şimdi olmayan bir yükseklikle kamuoyundaki tartışmayı biz doğru bulmuyoruz. Sizin kamuoyuna sunduğunuz fotoğrafla bu tablo arasında uyumsuzluk çıkıyor.
İşte kamuoyuna yansıtılan ve güncel olmayan Zorlu Konak fotoğraf
Burada da Yıldız'ın meclis üyelerine göstediği; ruhsatta yer alan proje ile çevredeki diğer binaların yükseklik farkını gösteren simülasyon görülüyor.
“KAMUOYUNA DOĞRU BİLGİ VERİLMİYOR”
Neticede bu ruhsat sizde ve ruhsatın içinde 146 metre olduğu yazıyor. Meclisin içinde hala görev yapan o gün ki encümen kararına imza atmış meclis üyelerimiz de var. Yani bir hukuksuzluk olduğu konusunda bir algıyı doğru bulmuyorum. İkincisi zaten Tunç Beyin de bir açıklaması var, canlı yayında Hilton Otelinden biraz daha alçak olursa olur, şeklinde bir paylaşımı var. Tunç Başkanın söylediğine bakarsanız, bir kat arasında anlaşmazlık sürüyor ama siz ise bugün 20-25 dediniz. Temelden baktığımızda Hilton Oteli 142 metre, bu proje ise 146 metre... Biz burada projenin yüksekliğini tartışmıyoruz. Bu zaten ayrı bir önerge noktası… Mesele burada kamuoyuna doğru bilgi verilmiyor ve tartışmanın doğru mecrada ilerlemiyor oluşu. Şimdi bu noktadan baktığımızda ikinci konu hukuki süreci değerlendirme olarak baktığımızda; 2008 yılında 1/1000’lik plan yapılmış. 1/5000’lik plan üzerine 3 tane plan iptali gerçekleşmiş.
“BAŞKENT HASTANESİ PROJESİNDE NEDEN YARGI KARARI BEKLENMEDİ?”
O günden bugüne kadar Konak Belediyemiz değişen planlara rağmen 1/1000’lik planlarda hiçbir değişiklik yapmamış. Bu ne anlama geliyor… Esasında iptale konu olan her mahkeme kararları esasında, 30 gün içerisinde uygulanır. Demek ki planlara gelen iptaller uygulanmış ve 1/5000’lik planlara gelen değişikliklere uyulmamış. Siz de bilirsiniz üst ölçekli planlara uyma zorunluluğu vardır. Demek ki 2008’den beri 1/5000’lik plan 3 kere revize olmasına rağmen 1/1000’lik planlar revize olmamış. Şimdi ‘hukuki süreçten dolayı bekliyorum’ dediniz. Bu noktada gönül isterdi ki geçen mecliste de tartıştık, Başkent Üniversitesinin yeriyle ilgili de aynı şekilde Şehir Plancıları Odasının açtığı davaları sürüyor. Yürütmeyi durdurmaya gerek yoktur diye verilmiş bir ara karar var. Ama netice itibariyle dava devam ediyor ama orada hukuki süreci beklemedik. Şimdi bir yerde kırmızı da dur, bir yerde geç demenin de ilkesel anlamda doğru olmadığını düşünüyoruz. Yatırımcı, ‘ben burayı aldım istediğimi yaparım demiş mi?’ Yatırımcı bunu dememiş. Hukuki süreçleri tek tek biraz önce saydım. 2017’nin Mart’ında encümenimiz burayla ilgili 18 uygulama sınırı belirlemiş. Yine dönüyoruz 11 Mayıs’ta Büyükşehir Encümeni uygulama sınırını tekrar onaylamış ve bunun karşısında 18 uygulaması tekrardan yapılmış ve yaklaşık 6 bin metre kare imar adasında 2 bin 800 metre karesinin yeşil alan olmak kaidesiyle belediyeye bir terki gerçekleştirmiş. Bunları neden söylüyorum; birlerini savunmak adına söylemiyorum. Meclis üyelerimiz oylayacakları, karar verecekleri, yarın sizin tabirinizle söylüyorum ruhsat iptalinden doğacak tazminatlarla birlikte belediyemizin karşı karşıya kalacakları hukuki süreci bilsinler diye söylüyorum.
YATIRIMCI HER İSTEDİĞİNİZİ YERİNE GETİRMİŞ!
Yine ilgili yatırımcı 382 metrekarelik bir hazine arazisini yaklaşık 14 milyon 800 bin lira ödeyerek satın alıp belediyedeki 18 uygulaması tamamlansın diye terk etmiş. Belediye sizin bahsettiğiniz kanunlar ve kurallar çerçevesinde bu süreci işletmiş. Metrekaresi 3 bin 838 lira gibi bir bedel ödemiş ve belediyemiz oradan bir yeşil alan kazanmış. Peki, bir imar artışı vermiş miyiz? Hayır. İmar alanındaki emsalleri kullanmışız… Plan notlarından bu geliyor. Ekim ayında mevcut eski depoların yıkımıyla ilgili onay vermişsiniz. Keşke vermeseydik, keşke yatırımcı bütün kararları harfi harfine yerine getirdiğinde o yatırımı yapmasaydık. Ama yıkımı neden yaptı, çünkü plan notları nedeniyle terkini yapıp ondan sonra ruhsat kesilmesi gerekiyordu. Doğal olarak o yıkımı o gün yapmasaydınız bugün burada daha haklı olurduk. Demek ki bugün burada bir çelişki daha var. Şimdi bütün bu noktalarla baktığımız zaman karşımıza ne sorun çıkıyor; olayı parsel bazlı değerlendirmeme sorunu çıkıyor. Biz biraz önce İmar ve Hukuk komisyonuna havale ettiniz. Kent Estetiği Komisyonuna odalardan, Mimarlar Odasından da destek alacağız dediniz.
ÜST YARGIDA İTİRAZLARI RET ETTİ
Bakın şu bilgiyi paylaşmak isterim; 14 Şubat’ta Mimarlar Odası bu ruhsatın iptaliyle ilgili bir dava açıyor. mahkeme de şu kararı veriyor ‘sizin bu ruhsatla ilgili dava açma ehliyetiniz yok’. Parsel bazlı ruhsat iptali sizin yetki alanınızda değil. Doğal olarak üst mahkemeye gidiyorlar. Üst mahkemede yine 24 Eylül’de aynı kararı veriyor. Doğal olarak mahkeme kararıyla ruhsat iptali önlenmiş bir alandan bahsediyoruz. Bizim burada durduğumuz taraf şu; İzmir’e yatırımcının gelmesi, İzmir’in kent estetiğinin düşünülmesi ancak estetik kurumlarının şu an bir karar verme yetkinliği yoktur. Planlara uymak diyorsunuz, biz herhangi bir plan tadilatını tartışmıyoruz burada. Mevcut planla yürüyeceksek, zaten takdirini yapmış planları yerine getirmiş bir alanda doğal olarak böyle bir sorunla karşı karşıya kalıyoruz. Biz Kadifekale’nin suretini, görüntüsünü bozacak yüksek yapılara karşı mıyız? Evet! Ancak bu tür uygulamalar birine ayrı ötekine ayrı olmaması gerekiyor.”
“HİLTON 101, ZORLU 146 METRE”
Yıldız’ın iddialarına cevap veren Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ise kamuoyuna yanlış bilgi vermediklerini söyledi. Başkan Batur, “Biz kamuoyunu yanlış bilgilendirmiyoruz. Hilton 101 metre 93 cm… biz kamuoyuna çıktığımızda Hilton’un yarısından biraz daha yüksek bir alan yani bu binanın yüksekliğinin diğer binaların yarısı kadar yüksek olduğunu söyledik. Bunu kamuoyu da biliyor. Bir kere sizin söylediklerinize katılmıyorum. Kentin estetiğini de bozuyor… Meclis üyesi arkadaşlarımızda komisyonda olsun hiç çekinmem. Sizin söylediğiniz kanuni çalışmaları da biliyoruz. Ben kanun dışında hiçbir şey yapmam. Hem yatırımcının orada bina yapmasına karşı değilim ama kentin siluetine uyacak. Konak, her önüne gelenin istediği yükseklikte bina yapacağı bir belediye değil. Bu artık yerel ve politik hale geldi. Bunda artık sorumluluğu meclise atıp, işte tazminat çıkar diye kimseyi korkutamazsın. Biz çok meclise gittik… Ondan hiç çekinmem, kanun ne diyorsa ben onu yapmaktan çekinmem. Kenti korumak için buradayım.
CUMHURBAŞKANI’NIN SÖZLERİ İLE CEVAP VERDİ
Şimdi burası Ak Parti meclis grubu, “Küçük hesaplar yaparsak şehirlerimize ihanet etmiş oluruz. Burada kararlı duruş şart. Dikey mimariyle şehirlerimize ihanet etmiş oluyoruz. Yatay mimariyle bir defa kendi medeniyetimizi de inşa etmiş oluyoruz. Biz görev niyetiyle toprağa daha yakın olmak durumundayız. Bunları kim söylüyor biliyor musunuz? Bunları Sayın Cumhurbaşkanı sabah saat 10:00’da Şehir ve Güvenlik Sempozyumunda yaptığı konuşmada söylüyor.
Burada kararlı duruş şart diyor valla kararlı duruyoruz. Biz ihanet etmemek için duruyoruz. Ama buradaki Ak Parti Grubu karşı duruyor. Demek ki dikey yapıyı siz savunuyorsunuz Parti Genel Başkanınız savunmuyor” diye konuştu.
Başkan Batur, Ak Parti Grubunun bu yöndeki talebini karşılık da Kent Estetiği Komisyonuna meclisten de üye alabileceklerini söyledi.