Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Konak Belediye Başkanı Abdül
Batur, Marmara Denizi’nde başlayan, ardından Çanakkale kıyılarına kadar ulaşan
deniz salyası (müsilaj) tehdidiyle ilgili açıklama yaparak, birliğe bağlı tüm
kıyı belediyelerin bu tehlikeyle savaşa hazır olduğunu söyledi.
Denizlerin eko sistemini olumsuz etkileyen, deniz
canlılarının yaşam alanlarını daraltan deniz salyası tehdidine karşı her türlü
göreve hazır olduklarını belirten Başkan Batur, ‘’Bu tehditle mücadelede
herkesin ortak hareket etmesi şart. Bir kere küresel iklim sorunuyla ilgili
ciddi mücadele başlamalı ülkemizde. Tüm kurumlar, vatandaşlar artık çevrenin
değerini bilmek zorunda. Bilmediğimiz için Marmara Denizi ölümün eşiğine geldi.
Şimdi temizlemek için hem para hem zaman harcayacağız. Kirletmeseydik bugün bu
sorunu konuşmuyorduk” dedi.
Büyük bir çevre
felaketi
Çevre denetimlerinin artması gerektiğine işaret eden Kıyı
Ege Belediyeler Birliği ve Konak Belediye Başkanı Batur, ‘’Su artıma tesislerini
olması gibi gerektiği gibi işletmeyen organize sanayi bölgelerine neden
rehabilitasyon ve iyileştirme desteği açıklanıyor da bu tesisler ceza almıyor,
gerekli arıtma şartlarını sağlayana kadar kapatılmıyor? Atık yönetim ciddiyetle
uygulanmalı. Arıtma tesislerini çalıştırmayanlara da cezalar kesilmeli ki
kirletmemeyi öğrenmeliler. Marmara Denizi ölürse onunla birlikte balıkçılık,
endüstri, turizm, tersanecilik de ölecek. Bu denizin etrafında yaşayan
milyonlarca insan etkilenecek. Dolayısıyla çok büyük bir çevre felaketiyle
karşı karşıyayız. Tüm evsel ve endüstriyel atıkların arıtılmadan denize
dökülmemesi gerekiyor. Bunun için de şehir içinde su kaynaklarının da temiz
tutulmasını sağlamak lazım. Arıtma için yeterli yatırımlar yapılmalı. Tarım da
kullanılan gübrelerin, ilaçların da denizi etkilemeyecek bir boyuta getirilmesi
gerekiyor. Kısaca büyük görev hükümete ardından da yerel yönetimlere düşüyor.
Yasal düzenlemeler de gerekli’’ diye konuştu.
Çılgın projelere
ihtiyaç yok
Kanal İstanbul’u da Marmara Denizi’nin ekolojik sistemini
bozacağı yönündeki bilimsel ve teknik görüşleri bir kenara bırakıp, inat uğruna
yapmanın mantığı olmayacağını söyleyen Başkan Batur, sözlerini şöyle tamamladı:
‘’Çılgın projeler bu ülkeye bir şey kazandırmıyor. Aksine kaybettiriyor. Kanal İstanbul’u yapmak çevre cinayetine sebep olacak. Kanal yapıldığında etrafı rant projeleriyle dolacak, milyonlar yaşamaya başlayacak. Bugün Marmara Denizi’nin etrafında yaşayanların getirdiği kirlilik 3 hatta 4‘e katlanacak. Artık rantı değil çevreyi düşünme zamanı geldi de geçiyor.’’