Varank, bilimin insanlık yararına olduğuna dikkati çekerek, “Eğer aşımız
inşallah geliştirilirse, sene sonundan önce üretilirse, biz aşımızı bütün insanlıkla
paylaşmaya hazırız. Burada bir patent tartışması var. Böyle salgının olduğu bir
dönemde patent tartışmalarının yapılmasını da biz çok şık bulmuyoruz hatta
insanlıkla bağdaşmadığını düşünüyoruz” dedi.
Covid-19’a karşı geliştirilen ve en yenilikçi aşı
yöntemlerinden biri kabul edilen virüs benzeri parçacıklara dayalı (VLP) aşısı
için gönüllü olan Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, 17 Nisan’da ilk
doz aşısını yaptırmıştı. Bugün ise Varank, TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal’ın
hemen ardından ikinci doz aşısını yaptırdı. Varank aşı olduktan sonra yaptığı
konuşmasında, “Virüs benzeri parçacıklar teknolojisine dayalım TÜBİTAK Covid-19
platformu altındaki aşımızda Faz-1 denemelerine geçmiştik. Hasan hocamızla
beraber gönüllülerden olduk. 38 gönüllüden biriyiz. İlk aşımızı yaptırmıştık
şimdi de ikinci dozumuzu yaptırdık. Bu işlerde gönüllü olmak çok önemli. Biz
vatandaşlarımıza bu işi teşvik etmek için hem de bilim insanlarımıza ne kadar
güvendiğimizi göstermek için gönüllü olmuştuk. O çağrımız yerini buldu. Hem
bize hem hastanemize hem TÜBİTAK’a gerçekten onlarca yüzlerce, bu aşı
çalışmasında gönüllü olmak isteyen vatandaşımız başvurdu. 360 gönüllü ile
olacak. Şu anda o gönüllülere de doldu. Faz çalışmaları özellikle Faz-1 bu
aşının güvenliğini göstermek için, biraz da antikor üretiyor mu? Yani
bağışıklık ile ilgili testler yapılıyor. Ama bundan sonraki süreçler daha çok
aşının etkinliği ile ilgili olacak“ dedi.
Varank temennilerinin aşının bekledikleri gibi laboratuvar
ortamında denendiği ve ispatlandığı gibi başarılı olması olduğunu belirterek,
“İnşallah aşımızı başarılı olursa Faz-3 aşamasından sonra seri üretime hazır
hale gelecek. Burada da biz tabii ki özel sektörde bunu üretecek firmalarımızla
görüşüyoruz. İnşallah Faz-3 de başarıyla tamamlanır. Bu aşıların etkinliği
ispatlanır. Biz de sene sonundan önce aşımızı elde etmiş oluruz. Bunu hep
birlikte temenni ediyoruz” dedi.
“Böyle salgının olduğu bir dönemde patent tartışmalarının
yapılmasının insanlıkla bağdaşmadığını düşünüyoruz”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çok net bir şekilde
söylediğini ve bilimin insanlık yararına yapıldığı sözüne atıf yapan Bakan
Varank şunları kaydetti:
“Bugün Cumhurbaşkanımız çok net bir şekilde söyledi. Bilim
insanlık yararına yapılır. Biz bütün çalışmalarımızı insanlık yararı için
yapıyoruz. Tabii ki eğer aşımızı sene sonundan önce elde edebilirsek, biz bu
aşımızı bütün insanlıkla paylaşmaya hazırız. Zaten bu musibet bildiğiniz gibi
ülke tercih etmiyor. Burada bütün insanlığı tehdit eden bir hastalıktan
bahsediyoruz. Bununla da hep birlikte mücadele etmemiz gerekir. Biz de bu arada
gerçekten açıkça bu fikrimizi söylüyoruz. Bilim insanlık yararınadır. Eğer
aşımız inşallah geliştirilirse, sene sonundan önce üretilirse, biz aşımızı
bütün insanlıkla paylaşmaya hazırız. Burada bir patent tartışması var. Böyle
salgının olduğu bir dönemde patent tartışmalarının yapılmasını da biz çok şık
bulmuyoruz hatta insanlıkla bağdaşmadığını düşünüyoruz. Bizim aşılarımızda
TÜBİTAK Covid-19 Türkiye platformundaki geliştirilen aşı ve ilaçların zaten
patent fikri mülkiyet hakları devletimize ait. Hocalarımız baştan dediler ki;
biz insanlık ve memleketimiz için yapıyoruz. Bütün patent hakları devletimize
aittir. Biz zaten buradaki patent haklarını da şu anda devletimizin kontrolünde.
Biz bunları da insanlık yararı için kullanmaya hazırız. Sadece patenti de
değil. Aşı üretim süreçleri aslında bir bilgi birikimi gerektiriyor. Biz
buradaki bilgi birikimini de tüm insanlıkla paylaşmaya hazırız. Yeter ki
insanoğlu hep birlikte bu musibetten kurtulsun.”
Tedavi amaçlı ilaç çalışmalarının şuan da devam ettiğini
ifade eden Varank, “Tedavi amaçlı ilaç çalışmaları da şu anda devam
ediyor. İki molekülde biz bütün
süreçlerimizi tamamladık. TİTCK’ya başvurduk. 2 tane ilaç adayında Faz-2’den
başlanacak şekilde yani bu iki molekül Covid olmuş vatandaşlarımızın
tedavisinde kullanılacak. Bu ilacın etkinliğini test etmiş olacağız. Tabii
hastalığa yakalanmamak önemli ama hastalığa yakalandıktan sonra da tedavi
önemli. Bu moleküllerin hastalığın tedavisinde önemli olduğunu düşünüyoruz.
İnsanda da bunları göstermek istiyoruz. Böylece ülkemizden başarıyla bitirilmiş
bir bilimsel çalışmayla bu moleküllerin etkisini tüm dünyaya göstermiş oluruz”
diye konuştu.