İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, 30 Ekim 2020
depremi sonrası orta ya da ağır hasar raporu almış tüm binalar için emsal
artışı vereceklerini duyurdu. Bayraklı Belediye Meclisi’nin aldığı “parsel
bazında yüzde 20, ada bazında yüzde 30 emsal artışı” kararının, hafta başında
İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde onaylandığını hatırlatan Başkan Soyer,
“Bayraklı’da deprem nedeniyle mağduriyet yaşayan vatandaşlarımızın ve ilçenin
derdine derman olacak çözüm üretildi. Ancak İzmir'in tamamında depremle ilgili
negatif sonuçlar doğdu. En büyük felaket Bayraklı’da yaşandı ama Menderes ve Karaburun’a
kadar uzanan bir tablo var” dedi.
Toplumda oluşan çözüm beklentisinin farkında olduğunu ifade
eden Başkan Soyer, bu nedenle depremden en çok etkilenen Karşıyaka, Bornova,
Konak ve Karabağlar belediye başkanları ile bir araya geldiğini söyledi, şöyle
devam etti:
Belediye meclisimize
sunacağım
“Yaptığım görüşmelerin neticesinde, sadece belirli ilçelerde
değil, kent genelinde depremde ağır veya orta hasar görmüş binaların tamamına
parsel bazında emsal artışı verilmesi yönünde önergeyi belediye meclisimize
sunmaya karar verdim. Bunu, ilk mecliste sunacağız. Böylece, kent genelinde
deprem nedeniyle orta ve ağır hasar raporu verilmiş tüm binalardaki hak sahibi
yurttaşlarımızın derdine derman olmak istiyoruz. Meclisimiz nasıl takdir ederse
öyle karar vereceğiz.”
“Kentin geleceğini
ipotek altına almayız”
Başkan Tunç Soyer, bir yandan depremzede yurttaşların
sorununu çözme iradesi gösterdiklerini ancak diğer taraftan şehircilik
ilkelerini gözetmek zorunda olduklarını da kaydetti, sözlerini şöyle tamamladı:
“Biz ağır veya orta hasar görmüş binalara, parsel bazında
ilave bir hak vereceğiz. Böylece deprem mağduru yurttaşlarımıza, oturulmaz
duruma gelmiş binalarını aynı şekilde yapma imkânı sunacağız. Yerinde dönüşüm
yapacağız. Aynı şekilde, aynı metrajda, o parselde... Ama bunu yaparken;
İzmir'in bütünü için negatif sonuçlar doğuracak sonuçlara imza atamayız.
Planlamacılık disiplinine aykırı davranamayız. Gelecekte bu şehrin insanlarını,
çocuklarını ipotek altına alacak sonuçların doğmasına izin veremeyiz. Özetle,
üzerine basa basa ifade ediyorum; mağdurun yanında bir karar alırken, kentin
geleceğini de koruyoruz.”