Sosyal Demokrasi Vakfı’nın (SODEV) İzmir'de düzenlediği
Yerel Yönetimler Okulu Eğitim Programı Bayraklı Tepekule Kongre Merkezi'nde
başladı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, iki gün sürecek
eğitimlerin "sosyal demokrat belediyecilik" başlığı altında ilk dersi
verdi. Programa Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, İzmir Büyükşehir
Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe, SODEV İzmir İl Temsilcisi Mustafa
Özel, TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası İzmir İl Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar da
katıldı.
Sosyal demokrasi
vicdanın örgütlenmiş halidir
Konuşmasına sosyal demokrasinin tanımını yaparak başlayan
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, sosyal demokratik belediyeciliğin
ortaokul yıllarından beri kendini içinde bulduğu ve hayalini kurduğu bir
yönetim biçimi olduğunu söyledi. Başkan Soyer, “Sosyal demokrasi bana göre
vicdanın örgütlenmiş halidir. Sosyal demokrasi bunu tarif eder. Sosyal demokrat
belediyeciliği geliştirebilmek için ‘kentsel ittifakları’ ve ‘toplumsal müşterekleri’
içeren ‘yeni bir kent hukuku’ inşa etmemiz gerekiyor. Bu hukuk kamu kurumları,
sivil toplum örgütleri ve tüm toplumsal kesimleri kapsayan çok geniş bir ortak
aklı ve güçlü bir katılımı içermeli, şeffaf olmalı. Yeni bir sosyal demokrat
belediyecilik anlayışını, şüphesiz dönemin koşullarından azade düşünemeyiz.
Zira yerelde oluşturulacak kamusal politikalarda teknolojinin dönüştürücü gücü
olmadan yol alamayız. Bu sebeple dijitalleşmenin çok yoğun yaşandığı, inovatif
çalışmaların çalışma sahası olan kentlerimizi, teknolojik dönüşümlere göre
yeniden ele almamız gerekiyor” diye konuştu.
Çok iş üretmeliyiz,
yol gösterici olmalıyız
Sosyal demokrat belediyeciliğin en önemli iddialarından biri
olan katılım sürecinin klasik kent meydanlarından hızla çevrim içi ve sosyal
medya platformlarına taşındığını söyleyen Soyer, şöyle konuştu: “Biz
demokrasinin köklerinin atıldığı bu şehirde, yeniden köklü bir demokrasi
anlayışıyla İzmir’i yönetme şiarıyla eşitliği savunacağımıza söz verdik. Bunu
yaparken de demokratik katılımı, şeffaflığı ve paylaşımı günümüz koşullarına
göre dijital platforma taşıdık. İzmir’in en büyük dijital meydanı dediğimiz Biz
İzmir platformu, işte bu anlayışın sonucu olarak kuruldu. İzmir’de toplumsal
paylaşıma dayalı, doğaya saygılı bir üretim ilişkisini desteklemek, kentsel ve
kırsal emeğe sahip çıkarak gelir eşitsizliğini azaltmak, İzmir’in canlı bir
ekonomiye sahip olması ve refah düzeyini artırarak bunu kentlilere adil
dağıtmak, örgütlenmeyi artırarak kentlilerin karar süreçlerine katılımını sağlamak
gibi kapsamlı çalışmalar yürütüyoruz. Başta tarım ve hayvancılık olmak üzere
tüm alanlarda kooperatifçiliği desteklememiz, üretici pazarlarımız, Halkın
Bakkalı, kentvizyon ortaklığıyla inşa ettiğimiz turizm stratejimiz, İzmir’i
dünya ölçeğinde bir kent yapma hedefiyle yürüttüğümüz diğer tüm çalışmalar,
özünde referansını bu şehrin tarihinden ve sosyal demokrat belediyecilikten
alan bir yaklaşımın sonucu. Belediye başkanı olarak çok laf etmemeliyiz çok iş
üretmeliyiz. Ve yaptığımız işte herkese yol gösterici olmalıyız."
Gediz'i kurtarmalıyız
Katılımcıların sorularını da yanıtlayan Başkan Soyer, Gediz
Havzasına ilişkin açıklamalarında ise şunlara değindi: “Kaynağından pırıl pırıl
akan su geçtiği güzergahlarda insan eliyle kirleniyor, bu eşsiz güzellik tüketiliyor.
Cam gibi berrak, lezzetli su aktıkça zehre dönüşüyor. Bu güzelliği, hayat
kaynağını kimsenin tahrip etmeye hakkı yok. Bizler doğayı, suyu ve toprağı
koruyup gelecek kuşaklara miras bırakacağız.”
Gökçe İzmir'deki
kentsel dönüşüm uygulamalarını anlattı
SODEV Yerel Yönetimler Okulu’nun ikinci dersinin konuğu ise
İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe oldu. Kentsel
Dönüşüm ve İmar Planları üzerine konuşan Dr. Gökçe, “25 yıldır kamu
görevlisiyim. Masanın her tarafında bulundum. İzmir’de kentsel dönüşüm diğer
şehirlerdeki hakim dönüşüm süreçlerinden farklı işler. Basitçe anlatmak
gerekirse, kentsel dönüşümde gökten 3 elma düşüyor. Bir tanesi hak sahibine,
bir tanesi müteahhidin, diğer üçüncüsü de belediyenin başına düşüyor. Genel durum
budur. Ama İzmir’de böyle bir şey yok! Büyükşehir Belediyesi, üçüncü elmanın
yine o bölgede yaşayan insanlara kalması için çaba harcıyor. Müzakereci
süreçlerin yürümesinden kaynaklı gecikmeler oluyor ama kimse yerinden yurdundan
edilmiyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde ben yaptım oldu mantığı yok” dedi.
40 kişi katıldı
SODEV tarafından 2003 yılından bu yana yılda iki kez
düzenlenen ve pandemi nedeniyle çevrim içi devam eden Yerel Yönetimler
Okulu'nun İzmir programı yüz yüze yapıldı. Katılımcı 40 kişi ile
sınırlandırıldı. İki günlük eğitim
programın ilk gününde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve İzmir
Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Dr. Buğra Gökçe'nin yanı sıra İzmir Kent
Konseyi Başkanı Nazik Işık "Yerel Demokrasi, Kent Konseyleri ve Sivil
Toplum" başlığında bir konuşma yaptı. 24 Ekim Pazar günü ise Dr. Aydın
Arı “Sol Perspektiften Kent Hakkı,
Toplumsal Hareketler ve Yerel Yönetimler”,
Prof. Dr. Gülgün Tosun “Toplumcu Belediyecilik ve Demokratik Kent
Yönetimi” ve Doç. Dr. Mustafa Koçancı "Sosyal Politikalar ve Yerel
Yönetimler” başlıklarında ders verecek.