ÖNCÜŞEHİR - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Tacettin Bayır, Öncüşehir TV’de ‘Öncü Siyaset’ programının konuğu oldu. Mevlüt Dağdeviren ve Çiğdem Canpolat’ın sorularını yanıtlayan Bayır, önemli açıklamalarda bulundu.
“ASBEST MİKTARININ 9 TON YA DA 900 TON OLMASI AYNI ŞEY”
Brezilya’dan söküm için Aliağa’ya doğru yola çıkan ve 900 ton asbest içerdiği iddia edilen Nae São Paulo gemisi hakkında konuşan Bayır, “Bu konuyu Bakanlığa sorduğum soru önergesiyle ilk ben gündeme getirmiştim. Uçak gemisinin İzmir’den Aliağa’ya geleceğinin bilgisini aldığımda Bakanlığa sordum, Bakanlıkta da bana böyle bir şeyin söz konusu olmadığı ifade edildi. Bakanlık gemideki asbest oranı ile yaptığı açıklamada 900 ton değil de 9 ton olduğunu ifade etti. Sayın Bakana sormak lazım; acaba mikrobun bir tonuyla 900 tonu farklı mıdır? 2-3 yıldır bir hastalıkla cebelleşiyoruz, bir toplu iğne başı büyüklünde bir mikrop. Ama ondan ona bulaşa bulaşa geçiyor. O yüzden söz konusu asbest miktarının 9 ton ya da 900 ton olması hiçbir şey ifade etmiyor. Sonuçta asbest insan sağlığına zarar veriyor. Söz konusu uçak gemisinin alan olarak metrekare biçiminde hesaplaması yapılsa bile o kadar çeliğin üzerinde kaplı olan asbest malzemesinin 9 tondan fazla olduğu kesin. 900 ton değilse bilse 9 tondan kesinlikle fazla. Asıl soru şu olmalı; bunu niye dünyadaki diğer gemiler istemedi? Hindistan’a götürmek istediler ama reddetti. Hindistan Türkiye’den daha gelişmiş bir ülke midir ki Hindistan halkının sağlığını düşünüp kabul etmezken biz kabul ettik. Bizim Bakanlığımız Türkiye’de Türk insanının sağlığını yok sayarak bunu gelmesine nasıl müsaade eder? İnsanın aklına şu geliyor; “ya bu İzmirlilerden biz kurtulamayacağız, bize de oy vermiyorlar, getirelim asbestli gemiyi bunlardan kökten kurtulalım” mı diyorlar acaba?” dedi.
“SİYASETTE OMURGA DENEN BİR ŞEY VARDIR”
AK Partiye geçeceği iddia edilen Bağımsız Milletvekili Mehmet Ali Çelebi’nin tutumunu değerlendiren Bayır, “Siyasette omurga denen bir şey vardır. Memleket Partisi’ne geçişi çok tepki çekmemişti yine aynı çizgide bir partiydi. Ama geçeceği konuşulan diğer parti tam tersi bir parti. Bize aslında gelen bilgiler arasında Sayın Özgür Özel de açıklamıştı, geçtiğimiz günlerde yakasına rozet takılacaktı. Sanıyorum ki son günlerde yapılan baskı kendisine yoğun biçimde oldu. Bana son bir haftada 8-10 muhtar telefon edip Mehmet Ali Çelebi’nin telefon numarasını istediler. Neden istediklerini sorduğumda ise, “biz bu adama oy verdik, oyumuzu geri isteyeceğiz” dediler. Düşünün sadece benden 8-10 muhtar numara istediyse İzmir genelinde çok sayıda insan telefon trafiğine boğmuştur. Kararı tekrar gözden geçirip bağımsız devam edeceğini açıkladı” şeklinde konuştu.
“ÖN SEÇİM OLSAYDI BU TÜR DURUMLAR YAŞANMAZDI”
Ön seçim olsaydı Çelebi gibi bir durumun yaşanmayacağını ifade eden Bayır, “Genelde sorulan soru şu; CHP milletvekili seçerken yeterince özen göstermiyor mu? Eğer ön seçim olsaydı bu tür durumlar yaşanmazdı. Benim neredeyse 40 yıla yakındır parti içerisinde emeğim var. Bu 40 yıl içerisinde gözlemlediğim şeyler var. Kötü örnekler de vardır mutlaka ama örgütün mutfağından gelen arkadaşlardan böylesine bir sıçrama hiç görülmemiştir. Yetişme ve omurga meselesi… Ön seçimden çıkmış, örgüte emek vermiş birisinde böyle bir davranış bekleyemezsin, olmaz. Akademisyenlerden, hocalarımızdan, asker emeklilerde, sanatçılardan, dışarından gelip parti okulunda okumamış kişilerde bu tip zıplamalar ne yazık ki olabiliyor” ifadelerini kullandı.
“ÖRGÜTÜN KANTARINA ÇIKMAK LAZIM”
Ön seçimin öneminden bahseden Vekil Bayır, “İzmir’de mevcut 14 milletvekili arkadaştık, Çelebi’nin istifası sonrası 13’e düştü. Kimin görevini doğru yapıp yapmadığı kimin gerçekten halkın parlamentoda gözü kulağı sesi olduğunu algılayabilmemiz için örgütün kantarına çıkmak lazım. Genel önümüze konan şey şu; bu örgüt yapısı alt kimlik kullanılıyor şu bu… Öyle değil kardeşim. Kendim il başkanıyken de bunu 2017 yılında yaptım. Partinin yüzde 25 yapısı değişti. Eskiden iki partiye kayıtlı olanlar olabiliyordu, şimdi o durum kalktı. Eskiden sırf delege çıkmak ve adını kullanmak için adam normal oyunu örnek vereyim Diyarbakır’da, Kars’ta kullanıyordu ama partiye İzmir’de kayıtlı, ön seçim oyunu İzmir’de kullanıyordu. Bu durum da değişti artık, nerede oy kullandıysanız sistemde o görünüyor. O üyeleri de düşürdük. Üye yapılanmamız çok doğru bir yapılanma oldu. Genel Başkanımız, genel başkan olduktan sonra son 12 yıldır partide kafa kol ilişkileriyle hemşerilik ilişkileriyle üye kaydını engelledi. 12. maddeden şişirme kayıtlar da yapılmadı. Dolayısıyla aslında örgütün üye yapısı kendiliğinden yavaş yavaş düzeldi. Aynı örgüt genel başkanı, genel başkan yardımcılarını, il, ilçe başkanını seçiyor ama milletvekilini seçerken niye örgüt üye yapısı bozuk karalaması yapılıyor? Bu doğru bir tespit değil bence” dedi.
“BİRİNCİLİK CHP’DE”
İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar’ın, “İzmir’de birinci parti olacağız” ifadelerini değerlendiren Vekil Bayır, “Ben Hüsmen Bey’i severim ama herhalde Millet İttifakı’nın ifade etmiştir diye düşünmek istiyorum. CHP’nin İzmir’deki durumunu sadece Türkiye değil dünya biliyor. Hüsmen Bey de mutlaka biliyordur. Tabi ki İYİ Parti’nin oyunun artması bizi mutlu eder, burada bir sorun yok ama birincilik derse o zaman yarışacağız. Biz daha formdayız, sahadayız, çalışıyoruz. Eşit oy alabiliriz, biraz yaklaşabilirler ama birincilik CHP’de. Millet İttifakı’nı kastettiğini düşünmek istiyorum” ifadelerini kullandı.
“TÜRKİYE’NİN SOLDAKİ EN BÜYÜK PARTİSİ CHP OLACAK”
Geçtiğimiz yerel seçimde İYİ Parti ile yaşanan süreçten bahseden Bayır, “İYİ Parti ayrı bir siyasi parti kimliği kazandı. Birinci dönemde biz 15’liler olarak demokrasinin önüne açmak adına İYİ Parti’ye geçtik, 18 gün kaldık, sonra yuvaya geri döndük. Orada demokrasinin önünü açmış olduk. Çünkü mevcut iktidar kötü bir yönetim içersindeydi. İYİ Parti’de demokrasinin gereğini engelleyerek seçimlere sokmayacaklardı. Biz orada İYİ Parti’ye bir jest yaptık ama daha sonrasında parti kendi tüzel kişiliğini tamamladı. Zaten il ve ilçe örgütleri var ama şunu söyleyebiliriz; İYİ Parti ile bizim aramızda fark var. Onlar sağ tabanlı bir siyasi gelenekten geliyorlar, biz sol. Türkiye’de sağ parti önde olacaksa bu İYİ Parti olabilir, bunu kabul edebilirim. Türkiye’nin bundan sonraki sağdaki en büyük partisi İYİ Parti olacak ifadesinde Hüsmen Bey’e katılabilirim. Ama Türkiye’nin soldaki en büyük partisi CHP olacak. 20 yıllık AKP deneyiminden, olumsuzluktan sonra sağı solu bırakıp Türkiye’nin menfaatlerini, Türkiye’nin geleceğini, işsizliği, ekonomiyi, mutfaktaki yangını nasıl çözeceğimizi parti kimliğimizi bırakmak zorundayız ve ortak çalışmalıyız” dedi.
“YATIRIMLAR KONUSUNDA BİZİ CEZALANDIRDILAR”
İzmir değerlendirmesi yapan Vekil Bayır, “Bizim için en büyük handikap ülkeyi 20 yıldır AKP’nin yönetiyor olması, bu yeterince şansızlık. İktidar olduğundan bu yana ne sümüklü çocukluğumuz kaldı ne de dinsizliğimiz kaldı, aklınıza gelebilecek her türlü şeyi İzmirlilere söylediler. Yatırımlar konusunda bizi cezalandırdılar da. Bazı AKP milletvekilleri çıkıp diyor ki, “biz İzmir’e bu kadar yatırım yaptık.” O arkadaşlara şunu sormak lazım; sen İzmir’e bu kadar yatırım yaptın da dedenin, babanın parası sana miras kaldı da onunla mı yaptın, yoksa benim ödediğim vergiyi bana geri mi getirdin? Ben buradan sizin aracılığınızla söylemek isterim; Kayserili Konyalı ne kadar vergi ödüyor, yüzde kaçını oralara yatırım olarak götürdünüz? İzmirli ne kadar vergi ödedi, 20 yılda ne kadar yatırım yaptınız? Bunun cevabı versinler. Eşit davranmışlarsa benim söyleyecek bir şeyim yok” diye konuştu.
“İZMİR’E YAPTIKLARI İHMALKARLIĞI BİZ İKTİDAR OLDUĞUMUZDA AŞACAĞIZ”
İktidarın İzmir’i cezalandırmaktan vazgeçmeleri gerektiğini ifade eden Bayır, “Ankara ve İstanbul bize geçmeden önce oradaki metro inşaatlarını devlet yapıyordu ama biz İzmir’de Aziz Kocaoğlu döneminde kendi göbeğimizi kendimiz kesip kendimiz devam ettik. İzmir Büyükşehir Belediyesi bütçesinden yapıldı, yapılmaya da devam ediyor. İzmir’in Buca metro hattını yapacağız, projeler yapılmış, ihaleye çıkmışsın. AK Parti bunu nasıl engelleriz peşinde. O da yetmedi bize para vermedikleri için kaynak bulduk, gönderiyoruz imzaya. Bunu Sayın Erdoğan imzalayıp göndermediği için ben metro inşaatını bekletmek zorunda kalıyorum. Yürüyor ama ağır yürüyor, kaynağı kullanamıyorum çünkü. Başarısız olmamız için engellemeler var. Oysa bir tane Türkiye ve İzmir var. AK Parti için farklı İzmir, CHP için farklı İzmir yok, ikisi içinde bir tane İzmir var. Siz bana oy veren vermeyen diye değerlendirme yaparak Konya’da topladığın verginin yüzde 40’ını yatırım olarak kullandırırken İzmir’e geldiğinde bu 3 veya 4’e düşüyor. Bu doğru değil, bunun yapmamaları lazım. Artık İzmir’i cezalandırmaktan vazgeçmeleri gerekiyor ama ben umudumu yitirdim. Zaten gidiyorlar, problem değil, onların 20 yılda İzmir’e yaptıkları ihmalkarlığı biz iktidar olduğumuzda aşacağız” dedi.