Didar DEMİRCİ - Cumhuriyet Halk Partisi Buca’da gergin
geçen kongrenin ardından sona doğru geliyor. Delegelerin oy kullanmasından önce
iki aday da son konuşmalarını yaptı. Ardından delegeler oy kullanmak için sandık
başına geçti.
İlk olarak kürsüde mavi listenin ilçe başkan adayı Ali Hıdır
Uludağ konuştu. Uludağ, şu sözlerle kongre de seslendi:
"Bugün aslında tarihsel bir süreci yaşatıyorsunuz. Ali
Hıdır Uludağ, bu ülkenin kötü olan koşullarında, dar boğazında Erzincan'ın bir
köyünde 10 yaşında okuyacak bir okul bulamadığı için babası ve amcasına mektup
yazarak İzmir'e geldi. Hem okudu hem çalıştı. Ali Hıdır Uludağ yaşamı,
yoksulluğu, kimsesizliği bilen birisidir. Onlarla sabahlamış birisidir. Bu
adamı siyasetin öncüsü siz yaptınız. 6 bin oydan 4 bin oy vererek Buca'da ön
seçimde birinci yaptınız. Buca'da birinci olmak kolay değildir. Siz yarattınız,
siz var ettiniz bu adamı. Ben bundan hiç yüksünmedim onur duydum. Çünkü siz
benim gibisiniz ve bu aile gerçekten benim ailem. Gözaltında sabaha kadar sizin
yanınızdaydım, özellikle bu gençlerin yanındaydım. Mahkemelerde sizi savundum.
10'larca yüzlerce sayfalık savunmalar yaptık. CHP iradesini göstermek için siz
gençlerin yanındaydım. Faşizme karşı omuz omuzayız. İster AKP seçmeni ister MHP
ister HDP'nin isterse fikriyatı bizimle olmayan demokratik sivil toplum
kuruluşları ve kentin örgütleri. Asla bizimle değil biz de onlarla değiliz.
Bunu biz yaşadık, genel seçimlerde ve yerel seçimlerde. Ben bu örgütün yanında
büyüdüm. Bu örgütün terbiyesi ile Ali Hıdır Uludağ oldum. Bugün sizin
yanınızdaysam sizin verdiğiniz güç ve destekle. Hepimiz biliyoruz ki kadınların
hak mücadelesinde sizlerle beraberdim. Seçimlerde, bir kadın arkadaşımız ya da
gençlerimiz faşistler ya da devlet tarafından tehdit edilip zor kullanıldığında
sizin yanınızdaydım. Dostlarım, emek mücadelelerinde, gençlerin hak
mücadelelerinde ben sizinle beraberdim. Güzel dostlarım, bizde kadın ve erkek
eşittir. Bir tek amacımız insan ve hakça yaşayacak bir düzeni inşa etmektir.
Diliyorum ki, benim sizin vicdanlarınızda yer bulmam, sizin bana el vermeniz
benim sizinle paylaştığımdan kaynaklı. Benim kara karşım kara gözüm için değil
emeğim için. Size tekrar teşekkür ediyorum. İyi ki beni siyaset içinde
bugünlere getirdiniz.
Emin olun dün nasıl alanlarda, Gezi'de nasıl gözaltılarda,
tutuklamalarda, mahkemelerde, sizin yanınızdaysam, söz veriyorum daha fazlasını
yapacağım. Neden? Çünkü iktidar olmak zorundayız. Bu kardeşiniz, yoldaşınız
hiçbir zaman sizi yalnız bırakmadı. Benim 6 yaşındayken şunu söyledi: Baba, sen
sabah yoksun, akşam yoksun hep partiye gidiyorsun' dedi. Bunu sizin vicdanınıza
sunuyorum.
İktidar olmak zorundayız. Sadece iktidar olmak da yetmiyor.
Toplumun bütün kesimlerini kapsayan yeni bir sözleşme yani anayasa yapmak
gerekiyor. Bu iktidar laik demokratik rejimi ortadan kaldırdı. Toplumun bütün
kesimlerini kutuplaştırıp ötekileştirdi. Biz buna izin vermeyeceğiz. Sadece
siyaseten ben değil belediye başkanımız ve büyükşehir belediye başkanımızla
yapacağız Ben, kendini laik demokratik değerlerine adamış bir insan olarak
yanınızdayım. Bu yolda partinin rehberliğinde inanın ki sizlerle beraber hep
yürüdüm ve bundan sonra da birlikte yürüyeceğim. Diyeceksiniz ki, yüzde
40'larda 50'lerde olan oy oranınız yüzde 80'lere çıkmadan nasıl milletvekili
çıkarak Cumhurbaşkanlığını alacaksınız. Var edilmiş cumhuriyet değerlerini
yeniden inşa edilmek için hakça, insanca, toplumun bütün kesimlerinin içinde
olduğu bir anayasal düzen için birlikte çalışmalıyız. Bir kişi azaldığınızda
daha çok üzerimize gelecekler ama biz azalmayacak, çoğalacağız.
Bireysel olarak hiçbir şey talep etmiyorum. Hukuk için olan
kamunun partinin yanında olacağımı söyledim. İşçinin gözünün içine baka baka
ben işçiye dava açamam dedim. Şimdi o kardeşlerim bana hep sahip çıktı. Ben
onların hep yanında oldum, onlar da benim yanımda oldu. Belediye başkanına
rağmen o otoyolu 300 kişi kesti. Dün nasıl emek mücadelesinde yanınızda
olduysam yarın da sizinle kol kola omuz omuza yürüyeceğim. İnanın ki, faşizm
değil insanlığın ortak değerleri kazanacak, CHP kazanacak. 47 mahalleli bütün
delege arkadaşlarımı saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Onlara gittiğimde,
"Biz faşizme karşı başarılı olmak zorundayız. Bunu CHP'nin ortak aklıyla
oluşacak o güzel örgüt yapacak" dedim. Size bir gün hizmet verdiysem bu
hakkım size helal olsun. Zira, hiç kimsesi olmayan arkasında siyasi rant ve güç
olmayan Ali Hıdır Uludağ, Buca'da birinci İzmir'de 6'ncı oldu. Bu sizin
iradeniz ve vicdanınızdır. Buna saygı duyuyorum.
Sözleri zaman zaman sloganlarla kesilen Uludağ, "CHP iktidara inanılmaz derecede yakın. O kadar sevinçli ve mutluyum ki sizin gibi bir ailem var. Bu ailemin genel merkezinin vizyonu Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'nun vizyonuyla ilerledik. Her ne kadar referandumda başarılı olamadıysak, yine Cumhurbaşkanlığı'nda elimizden alındıysa da bu halk uyandı ve gerçeği gördü, 'CHP bizim için çözüm olacak' dedi. Bu ülkede hep beraber yaşayacağız İnsanca yaşayabilmenin tek ve temel koşulu laik demokratik bir anayasal düzendir. Aynı zamanda insanın insanca yaşayabileceği bir ekonomik düzendir. CHP bu anayasal düzeni kurmaya, inşa etmeye hazırdır. Biz partimiz ve solun rehberliğinde halkla buluştuğumuzda onlara siz bizim canımızsınız dediğimizde emin olun ki elimizden tutacaklardır. Bunu İstanbul'da gördük. Sizlerle beraber bunu hep birlikte başardık. Emin olun, CHP'nin değerleri, solun değerleriyle halka çıktığımızda o halk size el uzattığında, sizinle sokaklarda yürüttüğünde, o halk ezildiğinde, gözaltında eğer yanındaysanız, Gezi'de yanındaysanız o halk sizin elinizden tutar.
“İŞÇİ KIZIYIM”
İlçe kongresinde en son konuşan Hacer Taş, şu şekilde
konuştu:
“Herkese canı gönülden teşekkürlerimi sunuyorum. Hem kırmızı hem de mavi atkılı kardeşlerim, Hacer Taş, 7 yaşında yemiş fabrikasında işçilik yapmaya başlamış bir işçi kızı işçidir. Hacer Taş, barikatların arkasında gözaltına alınan; şiddet gören, işkence gören bir emekçidir. Hacer Taş, açlık grevlerine, Ankara’ya yürüyüşüne gitmiştir. Hacer Taş, gözaltına alınmış, savunan ise Ali Hıdır arkadaşımdır. Asla yalnız yürümeyeceğim asla, asla. Hacer Taş, verdiği emek mücadelesinde, aldığı yaralardan berelerden ve gördüğü yaralardan dolayı çocuk sahibi olamamış ama yüzlerce istismara uğramış çocuğa yol göstermiş, destek olmuştur. Hacer Taş, hayat mücadelesinde bir çocuk sahibi olamamış. Akşam eve geldiğinde keşke benim için şu kadar bir şey yapsaydın diyen bir çocuk özlemi ile yaşamıştır. Partide yer alan tüm çocukların ablası, annesi olarak kendini avutmuştur. Dershaneye gidememiş; dershanedeki çocuklar çay servisi yapmış, sandviç satmıştır. Hepimiz hayat mücadelesinin madalyasını göğsümüzde taşıyoruz. Bir buçuk yıldır il sekreteriyim; İstanbul seçimlerinde seçime gidemedim çünkü burada İstanbullu öğrencilere otobüs ayarlayan, oy kullanmalarını sağlayan kişidir. Çeşmede gece kulüplerinde çalışan İstanbulluları bulup onları İstanbul’a oy kullanmaya gönderen kişidir. İşçi kızı işçidir bununla da onur guru duyar. Bugün bu seçimin sonucu ne olursa olsun bir yıl önce kaybettiğim işçi babama armağan edeceğim. Hak, hukuk adalet diyerek Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu, öncülüğünde yürüyenlere selam olsun. Selam olsun Faşist iktidar karşısında direnlere darağacına gözünü kırpmadan yürüyen Denizlere selam olsun. Selam olsun 7 düvele başkaldıran Kara Fatmalara, Gördesli Makbulelere selam olsun. Selam olsun ya istiklal ya ölüm diyen Mustafa Kemal ve askerlerine. Kurtuluşun ve kuruluşun dev çınarı CHP’nin dev örgütüne selam olsun. Günlerdir burada sizin karşınızda yapacağım konuşmayı düşünüyorum. Bu durum beni hem heyecanlandırıyor hem de endişelendiriyor. Bugün gördüm ki hala bir arada olmayı başaramıyoruz. Oysa zafer kazanan ordular kendi içinde savaşmayanlardır. Yol yürüdüğüm, sloganlar attığım, soğukta yanı lokmayı paylaştığım siz kardeşlerimden, yoldaşlarımdan daha kıymetli, daha değerli ne olabilir ki. Ben devrimci olmaya aday biriyim 50 yaşındayım hala öyleyim. Çünkü çok bedeller ödendi, biz daha bunun neresindeyiz ki. Ben bugün burada bir makam koltuğuna oturmak koltuğuna oturmak hevesi ile çıkmadım yola. Benim, bizim bir kavgamız var, yereldeki iktidarı ulusala taşıma hedefimiz var. Bu ülkeye, Cumhuriyete, CHP’YE ve örgütümüze sevdamız ve borcumuz var. Benim alacağım yok bu örgüte borcum var borcum. Buca’mız İzmir’in kültür başkenti. Anadolu’nun dört bir yanından kopup gelmiş bizlerin. Kimsenin dinine, ne giydiğine, ne konuştuğuna bakmadan yaşadığı bir ilçe. CHP’ye 3 dönem Belediye Başkanlığını aday görmüş bir halkımız var. Bizim kavgamızı büyütme, ateşi yakma hedefimiz var. Bizler saralara biat etme, ihale kazanma yarışında değiliz. Bizler örgütü için savaşanlarız. Bizler ticaret için cemaat kurum dini sömürenleri, halkı kandırıp soyanları, yurtlarda çocuklarımız istismar eden şeytan soylarını, kadını ikinci sınıf görüp kadınları öldürenleri cesaretlendirenleri, Mustafa Kemal düşmanlarını bu topraklardan söküp atma yarışındayız. Pir Sultan Abdal’ın anlattığı zorbalık ülkemizde yaşanıyor; Demir’i demirle dövdüler biri sıcak biri soğuktu, insanı insanla dövdüler biri aç biri toktu. Artık insanımızı birbirine kırdıramayacak, açlık toklukla terbiye edemeyecek, bizi yolumuzdan döndüremeyecekler. Biz bu yolda korku bilmeden, tehdit edemeyecek, döndüremeyecekler. İsterseniz Pir Sultan Abdal’ın, Hacı Bektaş’ın öğretileri ile Mustafa Kemal’in yolunda giderek yeni bir kurtuluş yolu yazmaya ben hazırım. Bugün buradan bu kürsüden bu ateşe kor olmanızı istiyorum arkadaşlar, Buca’da yaşayan herkesin acısına, derdine ortak olup, derdine çare olmanızı istiyorum. Ben bugün kendimi sizlere emanet diyorum Ali Başkanım etti ben de sizin vicdanınıza emanet ediyorum, sahip çıkın arkadaşlar sahip çıkın. Sizlerin istekleri, başımın tacı olacak. Biz burada aslında iki rakip değiliz, daha iyi hizmeti nasıl veririz, partimizi Genel başkanımızın koyduğu hedeflere nasıl partimizi taşırız diyen iki yoldaşız. Ali Hıdır Uludağ, bu örgütün evladı, benim de kardeşim, buradan haykırıyorum; Kimsenin şüphesi olmasın ki bugün sonuç ne olursa olsun yarın daha güçlü ve birlik içinde olacağız. Şimdi zaman iktidar zamanıdır, bu yolda nefer olmaya, siper olmaya ben hazırım. Karar bugün sizlerindir.”