ÖNCÜŞEHİR - İzmir
Büyükşehir Belediyesi, Temmuz ayı Olağan Meclis oturumunun ilk birleşimi
Belediye Başkanı Tunç Soyer idaresinde, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde
gerçekleşti.
TÜRKEŞ VE TATLI
MUSTAFA İSİMLERİNE ONAY
Kiraz Belediyesi’nin, Yeni Mahallesinde bulunan Menderes
Caddesinden başlayarak kuzeydoğuya doğru, Cumhuriyet Mahallesinde bulunan
Atatürk Caddesinde son bulan, yapımı Karayolları tarafından yürütülen ve
genellikle Çevre Yolu olarak belirtilen bulvar niteliğindeki yeni açılan yola
“Alparslan Türkeş” isminin verilmesi önergesi komisyonlardan oy birliği ile
Meclis’e geldi.
Öte yandan Konak Belediye Başkanlığının Mersinli Mahallesinde
bulunan mevcut 2816 No’lu Sokağa "Tatlı Mustafa" isminin eklenmesi
talebi İzmir Büyükşehir Belediye Meclisince uygun bulunmamıştı.
Onun yerine Yeşilova Spor Kulübünün kurucusu, hamisi, çok
uzun yıllar İzmir futbol hayatına yadsınmaz katkıları ile haklı şöhrete
ulaşmış, topluma mal olmuş ‘Tatlı Mustafa’ ismi, aynı sokak üzerinde anıtsal
bir objede anı ismi olarak yaşatılarak isminin muhafaza edilmesi oybirliği ile
uygun bulundu.
ZORLU GÖKDELENİ İÇİN OY BİRLİĞİ KARARI
İzmir’in Konak ilçesinde yapılması Zorlu Holding tarafından
yapılması planlanan gökdelen projesi ile ilgili olarak Konak Belediye Meclisi
yüksekliği 159 metreden 130 metreye düşürmüştü. Büyükşehir Belediyesi
komisyonlarına sevk edilen ve komisyonlardan oy birliği ile gelen proje bu kez
84 metreye düşürüldü. Ayrıca komisyonlardan gelen oy birliği raporunda, Yeşildere’de
bulunan İş insanı Azat Yeşil’e ait gökdelen alanının da 64 metrede kalması
kararı, “İzmir Körfezi, Cumhuriyet Dönemi kent merkezi ile tarihi kent merkezi
(Kemeraltı) ve Kadifekale (Pagos) Tepesi görünüm alanındaki bölgenin siluetini
olumsuz yönde etkileyeceği anlaşıldığından, Kadifekale (Pagos) Tepesinin
görünümünün kısıtlanmaması için kent siluetine yönelik topoğrafik analizler ve
bakı noktalarına ilişkin yapılan yükseklik analizleri sonucunda söz konusu
İsmet Kaptan Mahallesi 1019 ada 6 parsel, Akdeniz Mahallesi 7491 ada 1 parsel
ve Alsancak Mahallesi 3646 ada 26 parsele ilişkin belirlenen kat
yüksekliklerinin 84 metre, Akarcalı Mahallesi 11153 ada 1 parsele ilişkin kat
yüksekliklerinin topoğrafik yükseklik de göz önünde bulundurularak 60 metre
olarak değiştirilmesi” olarak belirtildi.
CUMHUR İTTİFAKI’NDAN
PAGOS ELEŞTİRİSİ
Madde içerisinde Kadifekale olarak belirtilen alanın yanında
parantez içerisinde tarihsel ismi olan Pagos’un kullanılması AK Parti ve MHP
guruplarınca eleştirildi.
SOYER: BUNU TARTIŞMAYI
ABES BULUYORUZ
MHP Grup Başkan Vekili Selahattin Şahin’in ‘Pagos’ ismi
üzerinden yaptığı eleştirilere cevap veren Başkan Soyer, “Bölgenin adı Pagos,
eski adı Pagos’tur. Pagos ismini bizim verdiğimiz bir şey değil. Geçmişte Pagos
ismi kullanılmış. O yüzden böyle denilmiş. Geçmişte de var ve biz Kadifekale’yi
kullanıyoruz. Unutulmasın diye onu da kullandık. Kimse ne Kadifekele ismin değiştirmek
istiyor, ne tarihi silebilirsiniz, ne Agamemnon’u ne Homeros’u yok
sayabilirsiniz. Buraya tarihi boyunca kullanılan ismi Pagos denmiş. Bunu
tartışmayı abes buluyoruz. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’ne
yakıştırmıyorum” dedi.
HIZAL: DOĞRU
BULMUYORUZ
AK Parti Grup Başkan Vekili Özgür Hızal konu ile ilgili söz alarak “Yüzyıllarca Kadifekale olarak bildiğimiz bir alan. Tarihsel adı Pagos. Son dönemlerde de kullanıyor olunması son derece manidardır. İzmir'in eski adı smyrna. Smryne Belediye Başkalığı diyebilir miyiz? Diyemeyiz. Bu ismin değiştirilme çabası, Kadifekale’nin yanında Pagos isminin konulma çabasını çok doğru bulmuyoruz” diyerek eleştirisini dile getirdi.
KÖKKILINÇ: TARİHİ
İSİM OLARAK BELİRTİLDİ
CHP Grup Başkan Vekili Nilay Kökkılınç ismin tarihsel
olduğunu ifade ederek “İzmir Türkiye’nin 3. büyük kentini yönetiyor. Turizm
kentiyiz. Dünyayı kentimize davet ediyoruz. Kadifekale bizim bildiğimiz isim ama
turizm hizmet noktası var. Tarihi isim olarak belirtildi” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi AK Parti Grup Başkanvekili Özgür
Hızal’ın, “CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun İzmir’e gelerek açılışını yaptığı
Ödemiş Çöp Tesisi çalışmıyor” şeklinde açıklamalarda bulunmuştu.
ÖZUSLU: KİMSE CEBİNE
KOYMUYOR
Konu hakkında konuşan Özuslu, “Katı atık tesisinin açılışını yaptık. Katı atıkların parçalarına ayrılarak mekanik işlemlerle ayrıştırılarak biyolojik ayrıştıramaya maruz edilerek dünya standartında günümüz çevre koşullarında katı atık bertaraf ediliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki tesisi Genel Başkanımız tarafından açıldı. Kiraz’ın, Beydağ’ın, Ödemiş’in, Bayındır’ın, Tire’nin çöpü buraya gidiyor. Bunu yapmak mecburiyetindeyiz. 350 çöp üretiyor 5 ilçemiz. Hızal, kurdelesi kesildi ama hizmete geçilmediğini söylüyor. Bölge insanlarına yalan söylediler” gibi şeyler söyledi. O tesis çalışıyor. Çöpleri alıyor, ayrıştırıyor, gübre haline getiriyor ve hiçbir özelliği olmayan bir 15’lik kesmi ise oradan alarak Tire’deki mevcut ikinci sınıf düzensiz depolama aşanına götürüyor. Kimse cebine koymuyor o maddeyi. Halka, vatandaşımıza siyasetçi doğru bilgiler vermek zorundadır. 0 atık deyip halka yalan söylediler deyimi yanlıştır. Söylenen şey çok açık. Biyolojik be mekanik ayrıştırmaya maruz tutulduktan sonra o yüzde 15’lik kesim götürülüyor. Çöpü bir değer olarak görüyoruz. Görmek istemeyen göz görmez. Gidelim Tire’deki düzensiz katı atık toplama tesisimizin oraya. Özgür Bey sanıyorum yanlış bilgilendirdiler. Doğru olanları söylemekle görevliyim. Kendisi de arzu ederse birlikte Ödemiş’e kadar gider tesis nasıl işliyor birlikte görürüz” şeklinde konuştu.
HIZAL: SEBEBİ İZMİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ VE YÖNETENLERDİR
Hızal ise eleştirilerine devam edeceklerini söyleyerek, “Bu
şehirde trafik var, sebebi İzmir Büyükşehir Belediyesi’dir ve İzmir Büyükşehir
Belediyesi’ni yönetenlerdir. Başta da Mustafa Bey olmak üzere. Trafiğin çözülmesi
gerektiğini söyleyeceğim. Diyeceği ki bu şehirde koku problemi var. Temel nedeni
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yaptıkları veya yapmadıklarıdır. Benim gidip
fotoğrafını çekip eleştirdiğimiz ve bilimsel bulmadığınız çaylardan görüntüler
paylaştım. Buyrun oraya gidelim. Yine yüzeceğinizi iddia ettiği Körfezdeki
kirliliği beraber gezelim. Siz ne kadar sıkılırsanız sıkılın kokuyu, trafiği,
depremden, kentsel sönüşümden bahsedeceğim. Deprem ve kentsel dönüşüme ilgili
yapmadıklarınızı anlatacağım. İzbeton asfalttaki ve yoldaki performansını
burada da yaparsa durum gerçekten vahimdir. Alt yapıyı eleştirmeyecek miyim?
Sayın Soyer’in göreve geldiğinin hemen ertesi günü trafikle ilgili düzenlemeler
yaptı. Altınyol’da üç şeritten dört şeride çıktı. Sonra sel felaketinden sonra
burada sıkıntı var. Boru döşeyelim denildi. Bunu öngöremeyen yönetimi
eleştirmeyecek miyiz? Eleştireceğiz. Şöyle düşünceyi kapılmayın. Burada
konuşmadıklarımızı medya aracılığıyla yapıyor gibi düşünmeyin. Burada
eleştiremeyen Başkan, başkan organizasyonda hükümetimizi, AK Parti’yi ve bizleri
eleştiriyor. Bu konuda kullandığı eleştirileri kabul etmiyorum. “Paçalarından
yolsuzluk akıyor” ifadesi. Bu ifadeyi kabule etmiyor, iade ediyorum. Bu şehrin
çöp problemi var mı var. Kabul ediyorsunuz. 2,5 yıldır görevdesiniz. Ama bu
dönem de yapılan bütün işler yarım yamalak Harmandalı’da açılan çöp tesisine
Mustafa Bey’i ve Sayın Başkanı davet ediyorum. Be iki hafta önce oradaydım. Yolların
altından köpükler çıkıyor. Bir video var elimde. Bu videoyu göstermek istiyorum.
O bölgede çekilmiş bir vatandaş tarafından bana atıldı. Çaresizliğinin videosunu
çekti. Ödemiş’te söylediklerimizin arkasındayız. Çöp suyuyla alakalıydı,
çevreye ne kadar önem verdiğimizle alakalı bu. Yer altı sularının ne kadar
kirlendiğiyle alakalı. Ben Ödemişle ilgili Ödemiş tesisi çalışmıyor dedim.
Bozuk olduğunu ima etmedim. Vatandaşın yanlış bilgi neden veriyorsunuz? Böyle komplike
tesisler yapılırken önce o bölge insanını ikna etmek gerek. Menderes’te çöp
etsisi yapacaksınız, itiraz edildi. ÇED süreci başlatıldı. ÇED süreci varken
imar planlarını geçirdiniz. Yine itiraz ettik burası turizm tarım alanı dedik.
Sorun olduğunu anladınız, yeni yol hatları tasarladınız. Ödemiş’te bir tesis
yapıldı. Bu tesiste çıkan tamamı sıfır atık haline olacak demedik. Elbette ki
yüzde 5-15-25 bakiye atık olacak. Şu anda Tire’ye koyuyorsunuz. Biz imar
komisyonu olarak yaklaşık 3 aydır neyi tartışıyoruz. Orası bir mera alanı. O
zaman karar almayalım. Tarım Bakanlığı görüş verdi mi, İzmir Valiliği görüş
verdi mi vermedi. Demek ki burada siz bir binayı yaptığınız çatıdan
başlıyorsunuz, temelde değil. Sistem çöküyor. Siz burada bir takım faaliyetler
yapıyorsunuz, bakiye atığı da kaçak yollarla bir yere döküyorsunuz. Değilse o
zaman biz imar komisyonu olarak neden karar alıyoruz. Plansız bir yere mi
döküyorsunuz. Siz sistemi doğru kurgulamadınız” dedi.
ERİŞ: BU PROJENİN
HAMİSİ EMİNE ERDOĞAN'DIR
Çöp tesisi ile ilgili eleştiriler sonrası söz alarak AK
Parti sıralarına yüklenen Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş ise, "Özgür
beyin eleştirisine saygı duyuyorum ancak basındaki sözü kendisinin de ben onu
okuyorum. Bunu yapan firma 2019 Haziran ayında bir önceki firmadan devraldı.
Kazması ne zaman vuruldu? 2019 Ekim'de Türkiye'de böyle bir yatırım gösterin
hem de pandemi döneminde. 350 trilyonluk bir tesis gösterin. Faaliyete
geçebilmek için yüzde 15 ne olacak diyor. O uzak hedef. Şu an yüzde
40-45'lerde. Şimdi diyorum, yalan söyleyen kim? Bensem söylesin Mehmet Eriş'in
kim olduğunu göstereyim. Siyaset
yapacaksa baş üstüne. Ben basından konuştuğunuz için basından cevap verdim,
gelin önce kebabımızı yiyelim sonra tesissi gezelim diye. O tesisin çalışması
için 350 ton yeterli değil, bin 500 ton… Sonuçta bu sıfır atık tesisini kurduk.
Bu projenin hamisi Emine Erdoğan'dır. Ödemişte de bir şekilde bu uygulanmıştır.
Vahşi depolama yapıldığı yere şimdi arındırılmış olarak gidiyor. Eksiği olabilir mi olabilir ancak bunu
basından yalan söylüyor derseniz aynı şekilde iade ediyorum" şeklinde
konuştu.
BOZTEPE: DAĞITTIĞINIZ
MASKELER ARTIK YETMİYOR
Gündem dışı konuşmalarda söz alarak kürsüye çıkan AK Partili Meclis Üyesi Hüsnü Boztepe, "Arkadaşlar canlı yayına çıkınca herkes bir şeyler konuşma ihtiyacı duyuyor diyorsun. Mandallarımızı renklidir, birazdan bunu çizme ile birlikte başkanımıza hediye edeceğim. Sayın başkanımızı 2 gün önce lavanta festivali yaptınız. Rica ediyorum sizlerde başkanın attığı twittin altını okuyun. Olabilir ya bizim gençlik kolları yapmış olabilir diye bakayım dedim. Dönüp baktım da bizi öven birileri de değil. Lağım kokuyor diyorlar. Bok kokuyor diye yazmışlar. Gerçekken İzmir çok kötü kokuyor. Bundan sonra İBB başkanımıza, Başkanvekilimizi çağırıyorum. Hepinizi İzmir'in en iyi yeri olan ve 1-2 milyonluk yere davet ediyorum. Hayatım boyunca hiç kimse Hüsnü Boztepe'yi yalanlayamadı. Ben yalan söylemeyi bilmem fakat tabii ki bazı şeyleri överek anlatabiliriz. Sizden rica ediyorum, bir vatandaş olarak benim evimin önü leş gii kokuyor, ne hakkınız var. Burası İzmir'in en güzel yeriydi. Bakıyoruz başkan Salda gölünde. Tamam gez ancak İzmir'e bak biraz. Giyeceksin bu çizmeyi. Eğer bir belediye başkanı çizme giyip yağmur yağdığında sokağa çıkmıyorsa, güneş tam sıcakken çıkamıyorsa belediye başkanlığı yapamıyordur. Burada Mustafa Özuslu çok bağırmıştır, ben sesimi kısacağıma ancak biri bağırsın bende buradan bağıracağım. Bu mandalları bundan sonra burnumuza takarak gezeceğiz. Başka da çaremiz yok. Çünkü dağıttığınız maskelerde kesmiyor artık" diye konuştu.
Soyer ise Boztepe'nin mandalı burnuna takmasının ardından,
'Çekmeyen kaldıysa çeksin çünkü şov yapmayı hiç sevmez" dedi.
Soyer'in sözleri sonrası açıklamalarına devam eden Boztepe,
"Ben şov yapmayı sevmeme ben siyaset yapmayı severim. Başkanın paylaşımın
altına bakın kim ne yazmış sonrada bakın hangi partili. Turgutlu Köyünde 15
dönüm lavanta ekiliyor. 2015 yılında başlanmış 6 yıldır festivali yapılıyor.
Tire'de çöp illegal dökülüyor deniliyor. Bu konuda sizi destekliyoruz, tebrik
veriyoruz. Bu kendin her tarafı kokuyor.
Burdurun, Ardahan, Iğdır'ın tarım başkanlığına soyunacağınıza gelin İBB
başkanlığı yapın. Sadece tek bir şey istiyoruz İBB başkanlığı yapın. Demiştiniz
ki körfez kendi kendini temizler demiştiniz. Bende dedim ki bilimsel raporları
açıklayın diye ancak 1,5 yıldır bekliyorum" ifadelerini kullandı.
KÖKILINÇ: DÜNYANIN
BÜTÜN ÇÖPLERİNİ BİZ TOPLUYORUZ
Kökkılınç yapılan eleştirilere cevaben, “İzbeton Müdürü
kişilik haklarına müdahale konusunda
yasal haklarını kullandı. İzbeton son iki senede kar etmiş bir firma. Bu
yönden haksız ve gerçek dışı saldırı söz konusu. Diğer konular yargıda karşılığını
bulacak. Trafik konusun detayına kadar anlattık. Gelecek Çarşamba günü de bir
sunum yapılacak. Özgür Bey şimdi Meclis’ten çıksam bir buçuk saat sonra Bayraklı’ya
gideceğim dedi. Ben metro, vapur, izban kullanıyorum. Kendisine de bunu tavsiye
ediyorum. İzsu köklü bir kurum. İzmir Büyükşehir Belediyesi gibi bütçesinin
yakınına yakını yatırıma kullanıyor.Sel felaketleri en büyük ayağını İzmir aldı. Bunu ülkemiz geneli de
yaşıyor. Her seferinde beli noktalar tespit edip çalışmalar yapılıyor. En sonda
koku giderim üniteleri yerleştirildi. Organize sanayi bölgelerimiz var. Çiğli,
Bayraklı, Karşıyaka tarafından yaşayan meclis üyesi arkadaşlarımız dile getiriyor.
Ben hiç duymadım. Organize Sanayi atıkları Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
denetliyor. Burada İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin yetkisi yok. Burada kanuni
düzenleme eksik yapılmış. Sanayi işletmelerinde denetim ve ruhsatlandırma
yetkisi yok. Bizim denizlerimizin de salyalarla örtülmemesi için yetki İzmir
Büyükşehir Belediyesi’ne verilmeli. Türkiye çöp ithalatı yapan birinci ülke.
Dünyanın bütün çöplerini biz topluyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi bize gelen
çöpler bu noktadayken bütün açmış olunan bertaraf tesisleriyle geri ve enerji
dönüşümler hepsinden yararlanılacak şekilde kente yarar sağlıyor. Hepsinden de
Bakanlıklardan iletişimleri var. Bizim belediye başkanımız her yere
çizmeleriyle giriyor. Biz buna tanığız. Hüsnü Bey’in renklerden korkmasından memnuiyet
duydum. Rengarenk mandalla şov yaptı kendisi” diye konuştu.
BAŞKAN SOYER VE AK
PARTİLİ HIZAL ARASINDA 'SÖZ' POLEMİĞİ
Salonda tartışmalar üzerine ayağa kalkarak konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal ise, "Sabahtan beri partimize yönelik isim belirterek uyarılarda bulunuyorsunuz" dedi. Hızal'ın söylemi üzerine konuşan Başkan Soyer, "Partimin meclis üyeleri bana isyan ediyor bizi susturuyorsunuz ancak AK Partililere bir şey söylemiyorsunuz" diye. Hızal'ın konuşmasına devam etmesi üzerine Başkan Soyer, "Sayın Hızal oturun lütfen hatibi kesmeyin" diye uyardı. Soyer'in söylemi üzerine konuşmasına devam eden Hızal, "Oturmuyorum, size mi soracağım oturup oturmayacağımı" ifadelerini kullandı. Hızal'ın söylemleri sonrası ise Soyer, "Tabii ki bana soracaksınız, Meclisi ben yönetiyorum" diye konuştu.
SOYER: İNSANIN
SABRINI ZORLAYAN BİR ÜSLUP VAR VE BİZ BUNU AŞAMIYORUZ
Son alarak söz alarak Meclis’i kapata Soyer şu ifadeleri
kullandı:
“İnsanın sabrını zorlayan bir üslup var ve biz bunu
aşamıyoruz. Çok üzücü. Şu yönetimi demokratik bulmayan arkadaşlar var. Demokrasi
daha ne olabilir? Bu kadar zor bir şey mi. Bir arkadaş konuşurken sessizce ve
sabırla dinlemek. Her söylenene cevap yetişmeye çalıştırmak, bunlar yakışmıyor.
İzmir Büyükşehir Belediye meclis üyelerine yakışmıyor, bundan vazgeçelim. Bizi şu
anda izlemiyorlar ama tarihe kayda geçiliyor. Utanacağız. Ben, “Paçalarından yolsuzluk
akıyor” demişim. Ama niye böyle bir alınganlık yaptılar değilim. Ben ne hükümetten
ne de Özgür Beylerden bahsetmedim. Ama ben bir kimseden bahsetmedim. Bir
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı sürekli videolar yayınlıyor ihale yoksuzluğundan
bahsediyor. Bunlar Türkiye Cumhuriyeti’nde oluyor, Fransa’da değil. Yolsuzluk,
işsizlik almış başını gitmiş diyoruz. Yalan mı bunları görmeyecek miyiz. Söylediğimizden
niye üstlerine alınıyorlar, düzeltmeye çalışsınlar. Körfez kirleniyor diyoruz. Birçok
eksik ve hata var ama müsilaj denilen şeyin İzmir körfezinde görünmüyorsa
yıllar önce yapılmış kanal projesinin payı var. Benim şehir dışına gitmeme
sinirlenen arkadaşlarımız var. Kütahya’ya Gediz’e gidiyorum. Gediz’in döküldüğü
noktaya kadar da bürokrat arkadaşlarımızla gezeceğim. Ben Çevre ve Şehircilik Bakanı
değilim ama bunu izlemeye vicdanım el vermiyor. Biz çalışıp bakanlığa bir şey
sunacağız. Belki de farkında olmadıkları çözüm önerileri götüreceğim. Gediz zehir
akıyor, Ernege zehir akıyor. Ve bu gelen felaketler son 3 yılın meselesi değil.
Yanlış uygulanan politikaların sonucu. Göller kurumuş, yağmur yağdığında sevinmeyin
kuraklık bitmeyecek. Yanlış tarım politikaları sonucu iklim değişikliği ile birleşeceği
büyük bir tehdit altındayız. Kuraklık kapımızda ve ben meclis üyesi
arkadaşlarımla buna çare üretmek mecburiyetindeyim. Zor bir dönemden geçiyoruz.
Türkiye’de bütün dünyada pandemi büyük yaralar açıtı, Türkiye de nasibini aldı.
Şimdi bu yaraları sarma vakti. Bunu cazgırlıkla, bu siyasetle olmamalı. Bizim sorunlarımız
bu seviye işle siyaset yapmaktan çıktı. Sorunları ciddiyetle ele alıp birlikte
çözüm üretmek mecburiyetindeyiz. Bu melektin sorumluluğu bizim üzerimizde. Bu sorumluluğu
omuzlarımızda hissetmek mecburiyetindeyiz. Siyaseti bu nedenle yapıyorum. Yolsuzluk,
yoksulluk bunlar bu topraklarda olmasın diye. Buna sebep olan, görmeden geçen
herkesle mücadele edeceğim. Bu toprakların insanları daha iyisine layık. Bizim hırsızlar
ve haramiler kırmızı çizgimiz. Hepimiz bu memleketin iyiliğini istiyoruz. Birlikte
çözüm üreteceğiz. Yoksuzluk ve yolsuzlukla mücadele ederek. Bir sonraki
toplantımızda birbirimize daha sabırla sevgiye yaklaşmayı başarırız.”