Didar DEMİRCİ - Başkent Hastanesine satılan Konak Belediyesi arsasındaki
imar değişikliği CHP ile Ak Parti Grubu arasında tartışma konusu olmaya devam
ediyor. Başkent Hastanesinin Konak sınırları içerisinde bulunan arsasına
ilişkin 1/1000’lik imar uygulama planlarının oylaması sırasında iki partinin
meclis grupları arasında sert tartışmalar yaşandı. Konuşmalar sırasında Ak
Parti Grubundan bir meclis üyesinin ‘bu yapılan faşizmdir’ şeklinde bir söz
söylemesi üzerine ise tartışma daha da gergin bir hal aldı. İzmir Büyükşehir
Belediye Başkanı Tunç Soyer’in bulunmadığı oturumda meclisi yöneten CHP Grup
Başkanvekili Mustafa Özuslu, “Hayatını faşizmle mücadeleye adamış bir insana
faşist diyemezsiniz” diyerek, o sözü söyleyen meclis üyesini meclisten çıkarmak
istedi.
İki grup arasında daha da sertleşen tartışma, 4 partinin grup başkanvekillerinin devreye girmesi ile sonlandırıldı.
“RANT VE ŞAİBE İÇERİYOR”
Başkent Hastanesi arsasına yönelik 1/1000’lik imar uygulama
planı maddesinin oylamasında Ak Parti Meclis Üyesi Hakan Yıldız söz alarak, İzmir
Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “Benim bulunduğum belediyede ne rant
ne de şaibeye izin vermeyeceğim” sözlerini hatırlattıktan sonra Başken
Hastanesi arsasına ilişkin imar düzenlemesinin ‘rant ve şaibe içerdiğini’ iddia
etti.
Yıldız, “Söz konusu alan, Konak sınırında Halkapınar Mahallesinde
Mahal Bomonti diye bildiğimiz projenin yanındaki bir arsadır. Bu arsa Konak Belediyesinin
ortağı olduğu bir arsadır. Bu arsanın 3’te
2’si Başkent Üniversitesine ait. Konak Belediyesi buradaki hissesini Başken
Üniversitesine satıyor. 22 bin metrekare inşaat hakkı üzerinden Konak Belediyemiz
hissesini 18 milyon liraya satıyor. Ancak bir plan değişikliğine gidiliyor ve 22
bin metrekare inşaat hakkı olan arsa birden 3,5 emsale çıkarılıyor. Arsanın 22 bin
metrekare olan inşaat hakkı birden 56 bin metrekareye çıkıyor. Burada bir kamu
zararı vardır. Aynı planla satsaydık, Konak Belediyesi tam 32 milyon lira para
alması gerekiyordu. Doğal olarak siz bu artışı yaptığınızda bir vakıf
üniversitesine gereğinden fazla kar getiriyorsunuz. Neden İzmir’deki
üniversitelere sahip çıkmadık da Ankara’daki üniversiteye sahip çıkıyoruz. Açık
ve net burada bir peşkeş çekme vardır” diye konuştu.
Hakan Yıldız’ın bu suçlamalarına karşılık İzmir Büyükşehir
Belediyesi İmar Komisyonu Başkanı Ufuk Yörük söz aldı. Yörük, 2018 yılında
yapılan tüm bu işlemlerin hukuka uygun olduğunu, mahkemelerden de bu doğrultuda
karar çıktığını söyledi. Yörük, “Bir vakıf mülkiyetinde olan bir alanın 1/1000’lik
bir plan değişikliğidir. Ben emsal artışına ilişkin iddiaların kesinlikle yer
almaması gerektiğinden yanayım.
Daha sonra gerçekten mahkemelerce kabul gören konu gereklice
kabul edilmiş. Biraz önce üstünde durduğum planlama süreci şehircilik
ilkelerine uygun olduğuna dair bilirkişi raporları şu an elimdedir.
Yani biz bugün 1/1000’lik planları tartışırken 2018 yılına
döndüğümüzde dahi 2018 yılında tartışılan planların da hukuka uygun olduğunun
altını çizerim” diye konuştu. Yıldırım, söz konusu arsanın kamu yararına hizmet
veren bir vakıfa ait olduğunu da hatırlatarak, yapılacak hastanenin de tüm
İzmir’in yararına olduğunu söyledi.
BATUR: 1/5000’LİK PLANA UYGUN HAREKET ETTİK
Tartışmaya dahil olan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ise kendi dönemine ait olmasa da bu konuya sahip çıkması gerektiğini belirterek, “Geçmişte de olsa bu konuya sahip çıkmak bizim görevimiz. Büyükşehir 1/5000’lik planı yaparak Konak Belediyesine göndermiş, Konak Belediyesi de planlara uygun olarak kendi meclisinden bu planları çıkarmış. Az önce Ufuk beyin de ifade ettiği gibi burası bir şahsın yeri değil. Burası farklı bir vakıf. Geçen plan notu ne ise bu konuda zaten mahkemeye gitmiş ve mahkeme bu konuyla ilgili bilirkişi raporlarına dayanarak doğru kararları vermiş. Hakan bey bizim mecliste de çok güzel anlatıyordu biz de dinliyorduk. Şimdi burada Sayın Hakan Yıldız bizim mecliste de anlattı bunu kendisine anlattık. Neticede meclis buna karar verdi. Ben başta Hakan Yıldız’ın da meşhur Konak gökdeleni hakkında saatlerce sunum yaptı. O gökdelenin orada olması gerektiğini, kentin siluetini bozmayacağını, bu binanın kent için çok yararlı olacağı hakkındaki görüşlerini herkes biliyor. Onun için ben Hakan beyin tutarlı-tutarsız konuşmalarına ben Konak meclisinde cevap vereceğim. Peşkeş çekme meselesini bizim belediyelerimizin, CHP’nin bileceği iş değil, kendilerine iade ediyorum. Bu hastane yapılacak alanın çok yakın bir alanında aynı emsalde bir hastane daha yapılıyor. O hastaneye hangi emsal verildiyse yine aynı şekilde kente yarar getireceği düşünülerek bu hastaneye de aynı emsal verildi” şeklinde konuştu.
DAL: BURASI İSVEÇ PARLAMENTOSU DEĞİL
Tartışmaya katılan CHP’li Meclis Üyesi İlhan Dal da Ak Partili Hakan Yıldız’a ve Ak Parti grubuna eleştiriler yöneltti. Dal, “Ak Partili arkadaşlar bazen öyle bir dil kullanıyorlar ki ben kendilerinin İsveç parlamentosunun meclis üyeleri olduğunu düşünüyorum. Her plan bir rant getirir. Mesele o rantın kimin menfaatine olduğudur. Yıl 2018 olunca benim aklıma 2018’de Mavişehir’de yapılan plan değişikliği geldi. Emlak Konut ve TOKİ rekreasyon alanı olarak imarda yer alan bir alanı milletin anasına küfür eden bir müteahhide veriyor. Sonrasında orada yapılan konutlardan sadece 2 tanesinin satış bedeliyle o arsanın maliyeti karşılanıyor. Plan değişikliklerinin bu şekilde yapılmaması lazım. Cumhuriyet karşıtı istismarcı vakıflarla kamu menfaati güden vakıfları da birbirine karıştırmayalım” dedi.
FAŞİST DEDİ Mİ DEMEDİ Mİ?
Oturumu yöneten Başkanvekili Mustafa Özuslu, meclis üyeleri
arasındaki tartışmalara müdahale ederken Ak Parti Grubu sırasından faşist sözü
duyuldu. Bu söz üzerine Özuslu, bu sözü söyleyen Ak Partili meclis Mustafa Alper
Güldalı’yı salondan çıkarmak istedi. Özuslu, hayatını faşizm ile mücadeleye
adamış birisi olarak bu mecliste kendisine faşist denilmesini kabul etmesinin
mümkün olmadığını söyledi. Tartışmalar meclisin gerilmesine neden olurken Güldalı
söz alarak Başkanvekili Özuslu’yu kast etmediğini, meclis üyelerinin bir birinin
konuşma hakkına saygı duymamasını kast ederek bunun faşistlik olduğunu ima
ettiğini söyledi. Faşist dedi mi demedi mi tartışmasının uzaması üzerine mecliste
bulunan 4 partinin grup başkanvekilleri söz alarak gerginliği sonlandırdı.