ÖNCÜŞEHİR – Gaziemir Belediye Meclisi’nin Bağımsız Üyesi Levent Çağlarsu, Öncüşehir TV’de ‘Öncü Siyaset’ programının konuğu oldu. Öncüşehir Gazetesi İmtiyaz Sahibi Mevlüt Kömür ve Genel Yayın Yönetmeni Mevlüt Dağdeviren’in sorularını yanıtlayan Çağlarsu, önemli açıklamalarda bulundu.
“FAYDALI BİR MECLİS ÜYESİ OLMAK İÇİN MÜCADELE EDİYORUM”
Verdiği önergelerden birkaç örnek veren Çağlarsu, “Marmara depreminin üzerinden 23 yıl geçti, ben onun acısını hala yaşıyorum. Ben hayatımda ilk kez belediye meclis üyeliği yapıyorum. Gaziemir’e faydalı olmak için yanlışları düzeltmek için meclis üyesi seçildim. Geldim, ilk işim deprem toplama alanlarını düzeltilmesini talep etti. Alt yapılarının hazırlanması gerektiğini ve sahra çadırının olmasıyla ilgili Mart 2020’de önerge verdim. İzmir depreminden tam 9 ay önce verdim. 9 ay komisyonlara geldi gitti. Ne zaman 30 Ekim’de deprem oldu, benim bu önergemin ne kadar haklı olduğuna kanaat getirdi. Oy birliği ile kabul edildi. Bugüne kadar çivi dahi çakılmadı. Daha sonra gürültü kirliliği ilgili bir önerge verdim. Minibüslerin çalıştığı dar hatlarla ilgiliydi. Bu gürültü kirliliğinin önlenmesi için iki kez önerge verdim. Yerel yönetim olarak bizim müdahale etmemiz gerekirdi. Öner ve Abdülhamit caddelerinde 5-6 yere ses ve görüntü cihazı kaydeden aletler yerleştirilsin ve uyarı levhaları konsun dedik. Bu ikazlara rağmen halı rahatsız eden kimse ceza yazılsın dedik. Kabul edilmedi, Büyükşehir’e gidecek dedi kimse Büyükşehir’e göndermedi. 30 yıllık esnafım Gaziemir’i çok iyi tanıyorum, halkını da iyi tanıyorum. Beklentileri endir, istekleri nedir biliyorum. Faydalı bir meclis üyesi olmak için mücadele ettim, etmeye de devam edeceğim” dedi.
“260 AĞAÇ KESİLDİ”
Yeşil Mahallesi’nde yaşanan durumu aktaran Çağlarsu, “Yeşil mahallesi sırtlarında Gaziemir’in doğasını katleden 2017 yılında inşaat ruhsatını almış bir inşaatımız var. Mahallede 3 veya 4 katlı evler olurken burada kotu kullanarak 7-8 katlı 215 daire yapan bir inşaatımız var. 2017’de inşaat ruhsatını almış, 2017’den önce ağaç katliamına başlamış. Ağaç röleve ve planına göre inşaatına başlamış. Ama orada ağaç rölevesine uyulmadı. O alanın sahibi ağaç, beton değil. Onların aralarına anca konut yapabilirsin, ağaçlara dokunamazsın. 60 tane ağacın kesilmesi ile ilgili Orman idaresinden izin alınmış. Ama orada 260 ağaç kesildi ve kesilen ağaçlar kazılara gömüldü, dereye atıldı. Biz buna tepki gösterdik. Bu inşaat başlayınca bir de bunun hafriyatı var, büyük bir kamyon trafiği oluştu. Bende Uğur İnan Atmaca arkadaşımla beraber kamyonların peşine düştük. Kamyon gitti, bir boşluğa döküp gitti. İzinli hafriyat alanlarına dökmüyorlar, gidip yeşilin üzerine dökerek katlediyorlar. Biz fotoğraflarla tespit ettik, getirip gösterdik. Binlerce kamyon var ama sadece 4 tane kamyona ceza kesilmiş” şeklinde konuştu.
“GAZİEMİR SAHİPSİZ”
Gaziemir’in sahipsiz olduğunu ifade eden Çağlarsu, “Ben mecliste de söyledim, Gaziemir sahipsiz. Bele belediye başkanı var, ne belediye meclis üyesi var, kimsesi yok. İddia ediyorum, sahipsiz. Biz sahip çıkmaya çalışıyoruz ama gücümüz yetmiyor. Ancak bunları dillendirebiliyoruz” ifadelerini kullandı.
“GAZİEMİR SİYASETİ O ZAMAN START VERDİ”
Gaziemir Belediye Başkanı Halil Arda ile arasında geçenleri anlatan Çağlarsu, “2 Aralık 2019 yılında yapılan bir ilçe kongremiz var, bizim aramız orada bozuldu. Ben gayet doğal bi insanım, bende yalan dolan yok. Ne gerekiyorsa orada konuştum. Esasında ondan öncesine gitmek istiyorum. Belediye başkanlığından önce belirli bir dostluğumuz vardı, bu dosylığumua binanen kendisini belediye başkanı olma konusunda yüzde 80 ikna edenlerden biri benim. belediye başkanı adaylığı 27 Ocakta açıklandı, ben geriye gidip 20 Ocak gününü anlatayım. Yanımda Halil arda, ilçe başkanı kasım Özkan ve aday adayı bir arkadaşımın kardeşi, 4 kişiyiz. Aday adayı kardeşimiz bana geldi ve dedi ki; aday adayı arkadaşımızdan bir mektup gördüğünü ve bunun senin yazdığını söylediğini ifade etti. Ben Halil Arda adına mektup yazmışım, 9 aday adayını da kötüleyen bir mektup yazmışım sözde. Bu mektubun Genel Merkez’de görüldüğünü ve o mektubun genel başkan yardımcılarını dağıtıldığını, Halil Arda’nın sütten çıkmış ak kaşık diğer adayların ise hakaret eleştiri içeren mektup yazılmış. Benim o mektuba nokta kadar katkım olmadı. Hatta yazışacağını duydum, yazma dedim. Yine 20 Ocak günü bu ortaya çıkınca ben ile Halil Arda tek kaldık. Bana, “ben aday adaylıktan çekiliyorum” dedi. Bunun ortaya çıkması kara bir lekedir çünkü. Ben de, “madem ki benim yazdığımı iddia ediyorlar at suçu bana kardeşim, sen yürü yoluna, belediye başkan adayı olacaksın” dedim. Sonrasında işte belediye başkan adayı oldu, aramızda tartışmalar oldu. İlçe kongresinde ise ağır konuşma yapacağını duydum, en başta ben olmak üzere hepimize verdi veriştirdi. Zaten Gaziemir siyaseti o zaman start verdi, o günden sonra sular hiç durulmadı.
“TEK RİCAMIZ VARDI; “LÜTFEN YILMAZ AĞIRTAŞ’IN OĞLUNU İŞE AL”
4,5 yıl önce beyin kanaması geçiren ve yoğun bakımda yatan Yılmaz Ağırtaş’ın oğlunun işten çıkarıldığını söyleyen Çağlarsu, “Yılmaz Ağırtaş Gaziemir’de sol siyasete gönül ve emek vermiş bir insan. 4,5 yıl önce yüksek tansiyona bağlı beyin kanaması geçirdi. Şu an Yeşilyurt Devlet Hastanesi’nde yoğun bakımda. Durumu kritik, yaşam mücadelesi veriyor. Kendisine acil şifalar diliyorum. Gaziemir siyaseti de Yılmaz Ağırtaş ile aynı durumda. Gaziemir siyaseti de yoğun bakımda. Gaziemir siyaseti Yeşilyurt Devlet Hastanesi’nde değil, Gaziemir Çarşı Meydanındaki hastanede yatıyor. Doğası katledilen Gaziemir’in her yerinde yoğun bakım var. Gaziemir komple yoğun bakımda… Yılmaz’ın hastalığa yakalanması sonrası Halil İbrahim Güler vefa göstererek oğlunu işe aldı. Biz geldik, son 3 ayda işe alınan 22 kişi işten çıkardık. Yılmaz Ağırtaş’ın oğlu da bu kategoride kaldı. Diğerlerini de tanıyoruz ama Yılmaz Ağırtaş’ın durumu çok özel. Bir oğlu var. Hastalığa yakalanmadan önce iyi bir şekilde evine bakıyordu ama hastalık onu çalışamaz duruma getirdi, kendisi yoğun bakımda. Benim ve ilçe başkanımızın bizim grup toplantısında tek ricamız vardı; “Lütfen Yılmaz Ağırtaş’ın oğlunu işe al, çünkü müşkül durumda.” Ama alınmadı. Çocuk şimdi başka işlerde çalışıyor. Kendi yeğenlerine sahip çıkmayı biliyorlar ama” dedi.
“BEN MARABALIĞI KABUL ETMEDİM, BEN MARABA DEĞİLİM”
Meclis oturumunda Başkan Arda ile aralarında yaşanan ‘maraba’ tartışmasına da değinen Çağlarsu, “Ben marabalığı kabul etmedim, ben maraba değilim. Çünkü önerge vermişim, 16 mahalleye kreş açılsın dedim, zorla oylattıkta komisyona gitti. Ya bu zorla nasıl komisyona gider? Bizim seçim vaadimiz de üstelik bu. 16 mahalle muhtarımıza sözümüz var, sizi meclis toplantılarını davet edeceğiz söz vereceğiz, mahallenizin sorunlarını dile getirmenizi çözüme kavuşturulması için olanak tanıyacağız dedik. Benim önergem bizim seçim vaadimiz, ben absürt bir şey istemiyorum ki. Ama ne iş yapar, ne iş yaptırır, anca kendi yeğenini kızını oraya buraya işe sokar” ifadelerini kullandı
Sayın Cağlarsuya mektubu kim yazdı diye soran aday adayı bendim.Ankaradan partili bir arkadaş ım böyle bir mektup yazıp aday adaylıkta ön almam için bana bir öneride bulundu ancak almış olduğum siyasi ve sendkal ahlaķım gereği aday adaylarının özeli aile yapısı tahsili işi dini dili mezhebi şahıslaŕına ait değerler olduğu için böyle bir yola tevessül etmedim 1973 ten beri partiliyim 2 il yönetiminde,2 kurultay delegeliğinde bir defa milletvekili aday adaylığinda 2 Gaziemir Belediye başkan aday adaylığım oldum. 14 yıl Yoliş İzmir şube Başkanlığı yaptım Bu dönem önseçimde atamada olsa sonkez Belediye Başkan adaýı olmayı düşünüyorum.