ÖNCÜŞEHİR - Cumhuriyet
Halk Partisi İzmir İl Örgütü bu yıl 98'ncisi kutlanan 29 Ekim Cumhuriyet
Bayramı dolayısıyla Gündoğdu Meydanı'nda alternatif bir kutlama töreni
düzenledi.
Törene ev sahibi CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel'in yanısıra;
CHP İzmir Milletvekilleri, Parti Meclisi Üyeleri, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili
Mustafa Özuslu ve İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Sözcüsü Nilay
Kökkılınç, İlçe Başkanları ve il ve ilçe yöneticileri katıldı.
YÜCEL: CUMHURİYET EN
TEMEL İFADESİYLE İNSANCA YAŞAMAKTIR
Törende konuşan CHP İzmir İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, Yücel "Bugün, Ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, "Ya istiklâl ya ölüm" parolasıyla başlattığı ve bütün imkânsızlıklara rağmen, büyük fedakârlık ve kahramanlıklar göstererek, eşsiz bir zaferle taçlandırdığı Kurtuluş Savaşı'nın neticesinde kurulan, Cumhuriyetimizin 98'inci kuruluş yıl dönümünü kutlamanın mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhuriyeti tercih edişinin nedenlerine de vurgu yaparken, "Mustafa Kemal Atatürk, emperyalizme karşı Türk milletinin azim ve kararlılığıyla birlikte verdiği ve nihayetinde muvaffak olduğu zorlu bir mücadeleden sonra ülkenin yönetim şeklini neden cumhuriyet olarak seçmiştir? Bu sorunun cevabını hiç merak ettiniz mi? Bu sorunun cevabı kitaplara konu olabilir. Ya da üniversitelerde tez konusu olabilir. Ama kısaca ifade edecek olursak Atatürk Türk ulusuna en uygun ve en yakışan yönetim şeklinin Cumhuriyet olduğuna karar vermiştir çünkü Cumhuriyet en temel ifadesiyle insanca yaşamaktır. Cumhuriyet medeniyettir. Cumhuriyet eşit yurttaşlıktır. Cumhuriyet halkın, ülkeyi yönetme konusunda yetki verdiği kişileri kendisinin seçmesidir. Demokrasinin çağdaş, doğru ve adaletli bir şekilde hayata geçebilmesi için en uygun hükümet şekli cumhuriyettir. Buradan hareketle şunu çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Cumhuriyetin gerçek anlamda hayata geçmesi, o ülkede demokrasinin tüm kurumlarıyla birlikte amasız, fakatsız, lakinsiz, her türlü çekinceden ve kayıttan uzak bir şekilde işlemesini gerektirir. Cumhuriyet; aklı, bilimi ve liyakati önceleyen bir yönetim biçimidir" dedi.
“CUMHURİYET VE
CUMHURİYET DEĞERLERİYLE SAVAŞ HALİNDEDİR”
Hükümete eleştirilerde bulunan Yücel, "Damadı hazinenin başına, oğlanı yandaş vakıfların başına oturtmak gibi liyakatsiz tasarruflarla ya da “Faiz, sebep enflasyon sonuçtur” gibi hiçbir bilimsel temeli olmayan, akıl dışı önermelerle ülkeyi yönetmeyi reddeder. Cumhuriyet rejiminin tam anlamıyla hayata geçtiği bir ülkede, bir kişi yargılandığı davada beraat ettiği ve tahliye olduğunda, sırf cezaevinden çıkamasın diye jet hızıyla yeni iddianameler düzenlenmez, yeni tutuklama kararları verilmez. O halde şunu da çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Bize bugün bu tabloyu yaşatanlar Cumhuriyet ve Cumhuriyet değerleriyle savaş halindedir. Bugün ülkemizde hükümet edenlerin ve onların paçasına yapışarak varlıklarını sürdürmek isteyenlerin, Cumhuriyet değerlerinden uzaklaştıkça, halkımıza ve ülkemize yaşattığı yokluğa, adaletsizliğe ve uluslararası arenada yaşadığımız itibarsızlaşmaya hep birlikte şahit oluyoruz. Tüm bunları yaşamak elbette acı ama daha acı olansa, bunları bizlere yaşatanların bu acılardan beslenmesi, zenginleşmesi ve tüm bunlar olurken de millilikten, dini değerlerden dem vurarak, halkı kandırabileceklerini sanmalarıdır" şeklinde konuştu.
“SARAY ŞAKŞAKÇILARINA
DEVLETTE KADRO VAR”
Cumhuriyetin fazilet olduğunu ifade eden Yücel, “ Cumhuriyet
erdemdir. Cumhuriyet rejimi faziletli ve erdemli insanlar yetiştirir. Karanlık
güçlerin maşası ya da karanlık emellerin esiri olan bazı cemaatlerin ve
karanlığın içinde cumhuriyete düşman olarak yetişmiş olanların, bu faziletten
nasiplenmesini ve yüksek ahlaki değerlere ulaşmasını beklemek mümkün değildir.
Türkiye Cumhuriyetinin 100. Yılına yaklaşırken, Cumhuriyet değerlerinden ve
demokrasiden gün geçtikçe uzaklaşan bir ülke olduk. Üstelik bu durum günümüz
iktidarının bilinçli bir tercihi ve uyguladığı cumhuriyet karşıtı politikaların
sonucudur. İktidar sahipleri artık öyle bir ruh haline bürünmüşlerdir ki;
saraylarıyla, yandaş vakıflarıyla, beşli çetesiyle ve yandaş şirketleriyle,
başka bir Türkiye’nin varlığına inanmaktalar. Onların Türkiye’sinde adaletsizliğin,
yolsuzluğun, haksızlığın, emek sömürüsünün, devletin kurumlarını arpalık olarak
görmenin, anayasayı çiğnemenin ve Atatürk’e hakaret etmenin bir cezası yok.
Onların Türkiye'sinde; Saray şakşakçılarına devlette kadro var” dedi.
“İKTİDAR
SARHOŞLUĞUYLA KAFASI BAŞKA DÜNYALARDA OLANLAR…”
"Özel davetlerle kapalı kapılar arkasında verilen
milyarlık ihaleler var” diyen İl Başkanı Yücel, “Biat edenlere, “kral çıplak
diyemeyenlere” üçer yerden, ayrı ayrı dolgun maaşlar var. Devletin hazinesini talan edenlere alkış,
laikliğe ve ulu önderimize hakaret edenlere itibar var. Yine onların kafasında;
gerektiğinde oy uğruna en azılı teröristler kırmızı halılarla karşılanıyor,
devletin televizyon kanalı terör örgütü liderlerinin propaganda aracı
olabiliyor, Mehmetçiği şehit edenlerin azılı teröristlerin ayağına gidilip,
kapısında beklenebiliyor ve bu rezilliğe karşı da, yüzsüzce milli nutuklar
atılabiliyor. İktidar sarhoşluğuyla kafası başka dünyalarda olanlar, işlerine
geldiğinde hain terör örgütleriyle kol kola yürüyen, kapalı kapılar ardında
görüşmeler yapanlar, Cumhuriyet Halk Partisini meclise gelen son tezkere
üzerinden tehdit etme ve hedef gösterme arsızlığını gösterebiliyor. Tezkere’nin
neden 2 yıl olduğunu, neden yabancı askere izin verdiğini açıklayamayanlar,
gerçek vatan evlatlarını, Cumhuriyet Halk Partisini ve onun genel başkanını hedef
göstermeye çalışıyorlar” ifadelerini kullandı.
“DEMOKRASİYİ VE
ADALETİ TESİS EDECEĞİZ”
Kuvayi Milliyecilerin torunu olduklarını vurgulayan Yücel, “Genel Başkanımızın linç edilmeye çalışıldığı hain Çubuk Saldırısı görüntüleri üzerinden mesaj vermeye çalışanlara sesleniyorum. Bizler Kuvayi Milliyecilerin torunlarıyız. Bizler Hasan Tahsin’in, Seyit Onbaşının torunlarıyız. Bizler Gazi Mustafa Kemal’in, Lozan Kahramanı İsmet İnönü’nün, bu vatan için şehit düşenlerin torunlarıyız. Ne senden ne de senin şürekandan zerre kadar korkumuz yok. Sonuna kadar mücadele edeceğiz. Tüm bu yaşananlar, iktidarın artık insicamını iyice kaybettiğini, yalpaladığını, kendilerini kurtarmak için ülkeyi karıştırmayı arzuladıklarını açıkça göstermektedir. İlk seçimde, içi boş tehditleri, harekete geçirmeye çalıştığınız karanlık güçleri, millete zulüm ettiğiniz zihniyetinizi de sandığa gömecek ve ülkemizin ihtiyacı olan huzuru ve barışı, demokrasiyi ve adaleti tesis edeceğiz” dedi.
“MİLLETİMİZİN REFAHI
KIRMIZI ÇİZGİMİZDİR”
Cumhuriyetin vazgeçilmez olduğunu belirten Yücel, “Cumhuriyetimizin
ışığını ve Atatürk’ün emanetini tüm kadrolarımız, dostlarımız ve halkımızla
birlikte, Cumhuriyetimizin 100. Yılında, demokrasiyle taçlandıracağız. Hiç
kuşkum yoktur ki, Cumhuriyetimizle hesabı olanların hesabını, halkımız ilk
seçimde sandıkta kesecektir. Cumhuriyet vazgeçilmezimiz, laiklik olmazsa olmazımız,
vatanımızın ve milletimizin refahı kırmızı çizgimizdir. Bizlere bu günleri
yaşatan, Cumhuriyeti kuran ve bizlere emanet eden Ulu Önderimiz, Mustafa Kemal
Atatürk başta olmak üzere, tüm cumhuriyet şehitlerimizi minnet ve özlemle
anıyor, Aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum. En büyük bayramımız,
Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun."
BAKAN: 2023'DE
CUMHURİYETİ CUMHURİYET HALK PARTİLİYE EMANET EDECEĞİZ
Son olarak İzmir Milletvekilleri adına kısa bir konuşma
gerçekleştiren CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, "Cumhuriyet benim için
Anadolu'nun yoksul köyünden çıkan kimsesiz çocuğun kaymakam, vali, polis savcı
olabilmesiydi. Bu hayli yok etti bu iktidar. Bugün bir cemaatin referansı
olmadan bir yoksul ailenin çocuğu bu ülkede kaymakam vali polis olamıyoruz.
2023'de cumhuriyeti bir CHP'liye emanet edeceğiz" diye konuştu.
ÖZUSLU: ANDIMIZ
OLSUN, BAŞARACAĞIZ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanvekili Mustafa Özuslu
Cumhuriyetin ikinci yüzyılına dikkat çekerken, "Dün olduğu gibi bugünde
öğreticiliğini ve güncelliğini koruyan Nutuk'tan alıntı yaparak sözlerime
başlayacağım. Değerleri yoldaşlarım. Bugün oldukça kritik bir dönemeçte,
Cumhuriyetimizin 100'ncü yılına ve ikinci yüzyıla emin adımlarla ilerliyor ve
vatandaşların kararlı duruşunu görüyoruz. Bütün engellere, sorunlar rağmen
100'ncü yılında bizlerin elinde var olacağı yerinde önem ve gücünü kavramakta
asla zorlanmıyoruz. Bugün 100'ncü yıl marşını verecek zor zamanlardan
geçiyoruz. Bu marşı hep beraber yaşayacağız. Cumhuriyet idealini hep birlikte
yaşama zamanı tüm zamanlardan daha fazla ihtiyaçtır. Bütün bu ideallerin altını
oyan eşitsizlikleri bertaraf etmek zorundayız. Yok edilen doğanın, kuruyan
göllerin, harap ovaların, yanan ormanların, hedef haline getirilen hak
savunucularına yapılan haksızlıkları hep birlikte yok edeceğiz. Geçmişe dönüp
bakacağız e bizlere güç veren birçok örneği o geçmişte bulacağız. 10'ncu yılda
CHP'liler olarak oradaydık, 100'ncü yılda buradayız diye haykıracağız. 100'ncü
yıl için Genel Başkanımızın yaptığı çağrıyı hep birlikte haykıracağız. Buradan
Cumhuriyeti kuran o kutlu iradeye andımız olsun başaracağız. İkinci yüzyılda
sultanlık hayali kuranlara karşı demokratik parlamenter sistemi biz kuracağız.
İktidarımızda liyakat diyeceğiz. Kimsesizlerin kimsesi olan Cumhuriyeti çok
güçlü sosyal devlet ile bir araya getireceğiz" diye konuştu.